Etiket arşivi: Yağış

Ankara’nın Berbat 2013 Şubat Ayı ve 2010-2012 Şubat Aylarıyla Karşılaştırması


Bir Mehmet Göktuğ yazısıdır. Mehmet 17 yaşında, ama havadelisi.com‘un en bilgili takipçilerinden ve katkıda bulunanlarından birisi.
———————————

Ankara Esenboğa Havalimanı’nın 2013 yılı Şubat ayına ait günlük en yüksek sıcaklık grafiği.

MGM verilerine göre Ankara’nın (yani Keçiören’in) Şubat ayı uzun yıllar en yüksek sıcaklık ortalaması (normali) 6,7 derece. Yukarıda görülen grafikteki değerler ise Esenboğa Havalimanı’na ait, oranın normali Keçiören’inkinden de düşük olacağına göre, Ankara’nın feci ılık bir şubat geçirdiğini söylemek yanlış olmaz. Şubat’ın yarısında (14 gün) maksimum sıcaklık 10 dereceyi, tam 20 gününde ise normali olan 6,7 dereceyi aşmış!

Gerisini de okuyayım->

2013 Şubat Ayı İstanbul Meteorolojik Verileri


Bir Oğuz Aydın yazısıdır. Bütün resimleri üzerlerine tıklayarak büyütebilirsiniz.

A. GENEL VERİLER

Merhaba. Şubat 2013, kar ve soğuk bekleyenler için beklentilerin oldukça uzağında geçti. Kandilli Rasathanesi tarihsel verilerine göre Şubat ayı İstanbul’da en soğuk aydır. Kar yağma olasılığı %88’e kadar çıkan ve ortalama 5.1 gün kar yağan Şubat ayında bu kez kar yağışı gerçekleşmedi. Bunların dışında ay genelinde kentin bir çok bölgesinde sıcaklıklar 0 derecenin altına dahi inemedi. Tablolardan da anlaşılacağı üzere Şubat ayının en iyi yanı güneşlenmenin düşük olması idi. Hava çoğunlukla kapalı ve hafif yağmurluydu. Güneşlenme süresi ortalama 3.2 saat ile gündüzlerin uzamasına rağmen Ocak ayına göre daha düşük kaldı. Şubat’ın ilk 10 günü güneyli yönlerden esen rüzgar daha sonra ay sonuna kadar kuzeyli yönlerden esti. Beklemediğimiz bir şekilde kar yağışı göremeden kapattığımız Şubat ayı umutlarımızı Mart ayına taşımamıza neden oldu, fakat Mart da şu ana kadar fos çıktı 🙂

Gerisini de okuyayım->

Şubat 2013: Kış Demeye Bin Şahit


Bir milyon şahit de bulsanız, karın yağmadığı, sıcaklığın bir kez olsun sıfır derecenin altına düşmediği bir şubatı kar delilerine ‘kış ayı’ diye yutturamazsınız. Oğuz Aydın arkadaşımız kendi istasyonunda ölçtüğü değerlerin grafiğini ılık hava sevenler için tablo haline getirmiş, dileyenler duvarına asabilir.

subat_2013(Grafiği tıklayıp büyütebilirsiniz)

Bu verilere göre İstanbul Bayrampaşa’da 2013 Şubat ayında, günlük en yüksek ve en düşük sıcaklıkların aylık ortalamaları sırasıyla 12.1 ve 5.5 derece olmuş. Bu değerler uzun yıllar ortalamalarının (yine sırasıyla) yaklaşık 2.5 ve 1.5 derece üzerinde. Toplamda metrekareye 57.3 mm yağış düşmüş, bu da normalin yaklaşık dörtte üçü.

Oğuz Aydın‘a çok teşekkür ederiz.

Hafta Sonu Molasından Sonra Kışa Devam


Mola dediysek her yerde değil: Örneğin memleketin doğu yarısında Cumartesi de yağış var. Batı ve güney kıyılarda, ayrıca Trakya’da Pazar günü yağmurlar tekrar başlayacak. Bu yağışlar Pazar gecesi ve Pazartesi Türkiye’nin batı yarısına yayılmış olacak.

İster istemez dikkat etmişsinizdir, Aralık epey yağmurlu başladı, öyle de devam edecek gibi gözüküyor… Ama ‘normal’dir. Zira Türkiye’nin Ege ve Akdeniz kıyılarının tamamında, ayrıca Edirne ve Kırklareli hariç tüm Marmara Bölgesi’nde yılın en yağışlı ayı (uzun yıllar ortalamalarına göre) Aralık’tır.

aralikAralık ayı yağış toplamı bakımından birçok öteki ilde de ön sıralarda. Cumulonimbus‘un eseri olan aşağıdaki haritadan görebilirsiniz (anemodulion‘un da katkısı var). Örneğin Edirne ve Kırklareli’nde az farkla ikinci.

Gerisini de okuyayım->

Bir Yaz Sonu ‘Karayelli’si


Klasik, yani belli bir yerde sık sık gözlenen meteorolojik olaylara isim verilmesi yararlı bir alışkanlıktır: Örneğin ABD’de Nor’easter, İsviçre’de Bise vardır; bu isimleri zikrettiğinizde meteorolojiye meraklı olmayan insanlar dahi, tahmin periyodu içerisinde karşılaşacakları hava olaylarını kolayca öngörürler, hatta sözü geçen klasik hadisenin yaşadıkları yeri nasıl etkilediğini az çok bildikleri için hava raporunun ayrıntılarını dinlemeye gerek duymazlar. Bizde de benzer isimler olsa fena mı olur? Kışın DEK DEK diye kafanızı şişirmemiz biraz da bu yüzdendi: DEK’i idrak eden İstanbullu, kar yağışının durmasına aldanmaz, 10 dakika sonra ara sokaklara arabayla girmeyi imkansız hale getirecek şiddetli bir tipinin başlayabileceğini bilir. İkide bir “yağacak mı?” diye güncelleme dilenmez. DEK devam ediyorsa, kar her an yine yağabilir, ve sonra yine kesilebilir demektir. Neyse.

Klasik bir ‘karayelli’nin ortaya çıkardığı yağış ve yer seviyesi rüzgar dağılımı… aynı zamanda WRF modelinin Salı sabahı için ürettiği çıktı.

Bulunduğumuz mevsimde kuzey-kuzeybatı rüzgarıyla gelen, içindeki nemin çoğunu Karadeniz üzerinden geçerken kazanan, sonra da Şile – Sinop arasındaki Batı Karadeniz kıyılarına bol yağış düşmesine yol açan serin hava kütleleri, yaşadığımız coğrafya için epey ‘klasik’tir (yukarıda). Yer seviyesindeki kuzeybatı rüzgarından ötürü, karayelli ismini (‘çiftetelli’ gibi okuyun) sonuna kadar hak ettiğini düşündüğüm bu hava tipi, Pazartesi akşamından itibaren yine bizimle birlikte olacak. Yaz sonunda ve sonbaharda gelen karayelliler, özellikle Akçakoca-İnebolu arasındaki kıyı şeridine, en fazla da Zonguldak çevresine çalışırlar: Bu bölgedeki en yağışlı mevsimin sonbahar olmasının en önemli müsebbibi, şüphesiz ki karayellidir.

Yaz sonu / sonbahar karayellilerinin en önemli özelliği, deniz etkisiyle yağış mekanizmasını kolaylıkla tetikleyebilmeleridir. Eğer hava delisi değil iseniz yazının bundan sonraki kısmını özellikle okuyunuz, çünkü bahsettiğim olguyu çok basit olarak anlatacağım.

Gerisini de okuyayım->

Cuma Günü (18 Mayıs) Marmara Bölgesi’nde Şiddetli Yağış Riski!


Bu vesileyle, biraz cilaladığım WRF model çıktıları sayfamızı da hatırlatmış olayım. Link, sağ sütunda da var. Gördüğünüz saatlere 3 saat ekleyerek Türkiye saatini bulabilirsiniz. Marmara ve İstanbul sekmelerine tıklayarak daha yüksek çözünürlüklü (yani ayrıntılı) çıktılara ulaşabilirsiniz. Sayfayı kaydediniz lütfen 🙂

Şu anki tahminlere göre, yağışın en şiddetli kısmı Trakya ve İstanbul’u vuruyor… Tabii bu mevsimde tam nereyi vurur, son saatlere kadar kestirmek güç. DHA’dan Mustafa Erdoğan, okuduğunu biliyorum. Kendine neyi yakıştırıyorsan onu yap 🙂

Yüksek Basınç + Soğuk Kasım… Yeni Bir Efsane Gelir Mi?


Bu bir Santiago çalışmasıdır.
Geçen yılki istatistiksel öngörüsünde çok düşük ihtimallerin, AO’nun negatif ısrarının ve benim İsviçre’de olup tüm karlı sistemleri tekelime almamın azizliğine uğrayan Santiago, “peki bu kış şeytanın bacağını kırar mıyız” sorusuna cevap aramayı sürdürüyor. 1976 mı istersiniz yoksa 1954 mü? 🙂 – Havadelisi

Geçen seneki analizim olan çok ılık kasım – soğuk kış bağlantısı hüsrana uğradıktan sonra böyle bir analize bir daha bulaşmam demiştim kendi kendime. Çünkü yakın tarihte (iklim için 1900–2000) ilk defa bu denli sıcak bir Kasım’ı takip eden kış da ılık geçmişti. Hatta aşağıdaki tabloda göreceğiniz üzere son 50 yılda, öncesinde de olacağını hiç sanmıyorum, 4 sene üst üste Ocak ve Şubat aylarının ikisi birden sıcak geçmemiş. 1951–1952-1953’ü takip eden 1954 yılında bir soğuma var (ama ne soğuma), onun dışında da böylesine blok bir ılık kış periyodu henüz görülmemiş. 2012 kışı da ılık geçen 2009–2010–2011 kışlarını takip eden dördüncü kış, bu sene tarihi, kış severler için olumsuz anlamda yeniden yazmayacağımızı umut ediyor ve konumuza geri dönüyorum.

Gerisine de bakayım->

Dünyada Ekim Ayı İstatistikleri


hava ankara, NOAA’nın analizini bizim için özetlemiş ve kendisi de bir şeyler katmış. Teşekkür ederiz. – Havadelisi

Orijinal sayfa burada.

Ekim 2011 sıcaklık anomalileri (normalden farklar, tıklayıp büyütebilirsiniz)

Gerisine de bakayım->

“Haftanın Sonunda Gelen Yağmurlar…”


Bu yağışlı sistemin şimdigörüsünü (nowcasting) de bu başlığın yorumlarında yapıyoruz, hava olayı bakımından gayet zengin bir sistem, onu diyeyim de sonra yok ben görmedim efendim bilmiyordum filan demeyin.

Haftanın sonunda gelen yağmurlar
Gam kasavet verir ‘normal’ adama
Kimi de ister ki gökler delinsin
Hava delisinde mantık arama

Gavur Hans oturmuş harita çizmiş
Alçak basınçları sıraya dizmiş
Bu kadar yağışı nereden sezmiş
Yağsın artık Hans bizle oynama

“Kütle çok doğuda bize sarkamaz”;
“Konya ta içerde hiç pay alamaz”;
Radar uydu gaddar, halden anlamaz
Yağmadı şu yağmur vurdu çeneme

Bulutlar batıdan ediyor akın
İşte geldi cephe şimşekler yakın
Açılsın perdeler yukarı bakın
“Bu gece uyumam” dedim anneme (/hanıma)

Ozan Mert’im yağmur bekler dururum
Gök ne renkse ben de o renk olurum
Yok azizim yok düzelmez durumum
Keyfim iyi zaten beni elleme

Gerisine de bakayım->

22 Eylül 2011 Tekirdağ Şiddetli Yağışının İncelenmesi


Bu yazıyı kaleme alan Melik Ahmet Taştan, Anadolu Meteoroloji Meslek Lisesi ve Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi mezunudur. Bodrum Meteoroloji İstasyon Müdürlüğü’nde iki buçuk, Ankara 4. Ana Jet Üssü’nde beş yıl çalışmıştır; 2001 yılından bu yana ise Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Hava Tahminleri Dairesi Başkanlığı’nda görev yapmaktadır. Kendisine bloga yaptığı katkılardan ötürü tüm hava delileri adına teşekkür ederim. –  Ozan

21 Eylül 2011 tarihinde ülkemizin batı kesimleri Orta Akdeniz üzerinden gelen yağışlı sistemin etkisine girdi. Tekirdağ’da 21 Eylül akşam saatlerinden sonra başlayan yağış gece bir süre ara verdikten sonra sabah saatlerinde yeniden başladı ve etkisini arttırarak toplamda metrekareye 138 mm’ye (kg’a) ulaştı. Bu yağışın büyük bölümü 12 saatlik süre içerisinde gerçekleştiği için Tekirdağ’da sel ve su baskınlarına yol açtı.

Gerisine de bakayım->