Aslına bakarsanız, iç bölgelerde oturanlar bile böyle sağlam bir soğuk hava dalgasına hasret kalmıştı. Çok üşümeyi kimse sevmez ve yeterince ısınma imkanı olmayanlara kolaylık dilerim; ama karın keyfini, birkaç saat sonra yağmura çevirmeyeceğinden emin olarak çıkartmak çok güzeldir. Balkona çıktığınızda eriyen kardan gelen şıp şıp sesini duymak sinir bozar, kaldırımda ezilip dümdüz olmuş ve hafif buzlaşmış kardan yansıyan ışığı görmek ise garip bir mutluluk verir.
Perşembe akşamı itibariyle tüm hava tahmin modelleri; Avrupalı’nın ECMWF’si, Amerikalı’nın GFS’si, İngiliz’in UKMO’su filan, Hasret adını uygun gördüğümüz soğuk hava dalgasının (isim babası Onur arkadaşımızdır), iç bölgelere Cumartesi akşamından itibaren ağır kış koşulları getireceğini söylüyor: Yani bazı yerlere az, kimi yerlere de yoğun olmak üzere kar yağacak; ama denize uzak hemen her yerde dondurucu soğuk hüküm sürecek. İstanbul’da ve Karadeniz kıyısındaki diğer birçok şehirde de Pazar ve Pazartesi gününden itibaren mevsimin ilk doğru dürüst karı görülecek. Karın nereye ne kadar yağacağını şimdiden net olarak söyleyemeyiz; onun için bu başlık altında tahminleri güncelleyip olası senaryoları tartışacağız, soğuk hava dalgası ulaştığında ise raporları vereceğiz.
Aşağıda İstanbul’un bulunduğu enlem boylam için üretilmiş GFS model diyagramı görülüyor (nasıl okunacağını bilmeyenler için şu sayfada uzun uzun anlatmıştım).
Gördüğünüz gibi, Hasret, artık tüm senaryolarda ortaya çıkmış. 850 milibar (üst seviye) sıcaklığı mevsim normalinin (kırmızı çizgi) 7-8 derece altına iniyor. İstanbul için orta karar sayılabilecek bu soğuk hava dalgasının dahi uzun yıllar ortalamasından (kırmızı çizgi) ne büyük bir sapma olduğuna dikkatinizi çekerim. İstanbul’da, özellikle deniz kıyısında kar örtüsü pek sık görülen bir hadise değildir (zaten her sene olmaz), kara gömülmek ise tamamen sıradışıdır. Bunun sebebi de küresel ısınma filan değil, dünya üzerindeki konumumuz. Diyagramın ortasından itibaren gördüğünüz karman çormanlık ise, yaklaşan soğuk hava dalgasının bizi ne zaman terk edeceğini söylemenin zor olduğunu gösteriyor. Bazı model çıktıları ve senaryolar çok uzun sürecek soğuklara hazırlıklı olmamız gerektiği yönünde sinyal verirken, kimisi öteki hafta sonuna doğru tekrar ısınacağımızı söylüyorlar. Bu başlığın yorumlarında yapacağımız güncellemelerle, durum netleştikçe sizi haberdar edeceğiz.
Hatırlatayım, bu blogdaki tartışma ve tahminlere Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün işini iyi yapan, tecrübeli, sorumluluk sahibi, yapıcı eleştirileri nimet sayan elemanlarının yanısıra; kendini geliştirip nice okulluları cebinden çıkaracak duruma gelmiş, yaşadığı yerin iklimini ezber etmiş alaylı tahminciler de yorumlarıyla katkıda bulunuyor. Tam iki yıl ve bir gün önce, Avrupa’nın soğukken Türkiye’nin neden sıcak olduğunu anlatan yazıyla başlayan hava deliliği maceramıza; amatör ruhumuzu ve tutkumuzu her daim diri tutarak, öte yandan bilimsel bilgiyi ve araştırmayı temel almaktan asla taviz vermeden devam ediyoruz. Nice yıllara, nice yağmurlara ve karlara. Hepinize teşekkürler.
20 Ocak Cuma gününe kadar (o gün dahil) gerçekleşecek hava olaylarını bu yazının altına yorum olarak kaydedebilirsiniz. Bağımsız yorumlarınızı buraya tıklayarak, cevaplarınızı, cevap vermek istediğiniz kişinin yorumunun altındaki “Cevapla” düğmesine basarak yazabilirsiniz. Diğer konuları ve daha ileri tarihler için görüşlerinizi Atış Serbest‘te bildirebilirsiniz. Teşekkürler.
Hava Delisinin Not Defteri 
Geçen hafta Bartın’da yaşanan kar yağışının görüntülerini bir arkadaşım facebookta paylaşmış. Biraz daha yağsa rasat parkı kaybolacakmış 🙂
Yakın zamanda Cide’de çekilmiş.
Vay anasını sayın seyirciler!! Hayran kaldım şu fotoğrafa
Benim memleket. Hata bu fotoğrafın çekildiği arazi de benim
Sea effect ete kemiğe bürünmüş.
Mükemmel!
Çok teşekkürler.
Rize’de de bu tür görüntüler oluşuyor çok süper!
eskiden samsunda da bu tür görüntüler sıkça olurdu.ama şimdi nerde……….
Teşekkürler. Kartpostal gibi.
Antakya’ya da yağıyormuş, bu sık görülen bir olay değil herhalde
Evet sık görülmüyor fakat bir Adana, Mersin veya Antalya kadar da mahrum değildir. En güzel yanı sık görülmese de doyurucudur. Lapa lapa yağar ama öyle İstanbul’daki lapa lapa yağışa benzemez, havada yakalarsan direkt kar topu oynayamaya başlarsın 🙂
Ahahahaha şu ana kadar kar tanelerinin büyüklüğü ile ilgili okuduğum en harika benzetme !
Adana’da buzlanma sebebiyle ufak kazalar olmuş 🙂 Fıkra gibi.
Sıcaklık -3’e düşmüş dün gece.
Ve nihayet HASRET bize de geldi.4 gündür ne uğraşlar verdi yağmuru kara çevirmek için ama kısmet bu güneymiş. Çayeli güne karla uyandı..
genç akın orası belediye parkı yanı değil mi bende çayeli’liyim 😀
Toprağım 🙂 Gayenin oralar burası..Diğer fotoda büyükköy yol ağzı çayketin aralar..
şubat’ta ordayım görüşelim. ben de büyükköylüyüm zaten.
Giresun Espiye de kar yağışı yeniden başladı
Afyonkarahisar il merkezi gerçekten her sene iyi kar yağışı alıyor. Ben de son 21 yıllık verilere baktım. Son 21 yılık süreçte maksimum kar kalınlıkları şöyle: 1991: 47 cm, 1992: 51 cm, 1993: 20 cm, 1994: 22 cm, 1995: 26 cm, 1996: 40 cm, 1997: 16 cm, 1998: 31 cm, 1999: 8 cm, 2000: 55cm, 2001: 19 cm, 2002: 49 cm, 2003: 40 cm, 2004: 27 cm, 2005: 9 cm, 2006: 45 cm, 2007: 4 cm, 2008: 15 cm, 2009:13 cm, 2010: 7 cm, 2011: 36 cm, 2012: 43 cm(19 Ocak 2012 tarihi itibariyle)
Gördüğüm kadarıyla bu sistemden en çok batı karadeniz özellikle de zonguldak etkilenmiş tüm kış kar yağmasa da olur ordakiler fazlasıyla kara doymuşlardır 🙂
Bartın, her zaman kar alır. Üstelik sadece Bartın değil. Batı Karadeniz de Karadenize bakan tüm yamaçlar yüksekliğe bağlı olarak çok fazla kar yağışı alabilir. Küre dağlarında 1-1,5 MT. nin üzerinde kar örtüsü her sene olmasa bile sıklıkla görülebilen bir durumdur. Bu örtü zaman zaman Bkz. 1987 Mart İnebolu, deniz seviyesine kadar da inebilir. Zira, Batı, Kuzey Batı, ve hatta Kuzey rüzgarları her daim bu bölgeye nem taşır. Bu nemde ısıya bağlı olarak kar veya yağmur olarak düşer elbette. Bölgenin yağışı fazla almasının bir diğer nedeni de, hemen sırtını dayadığı yüksekliği yer yer 2000mt. yi bulabilen Küre dağlarıdır. Bu engel Karadeniz neminin dar bir alana yığılıp çok miktarlarda yağış bırakmasına neden olur. Bölgede kar en çok Bartının Arıt, Ulus, Kastamonunun Küre, Ağlı, Pınarbaşı, Azdavay, Karabükün Eflani, gibi yüksek ve genel olarak Karadenizle arasına fazla engel girmeyen ilçe ve civar köylere yağar. En azından benim elimde sağlıklı veriler yok. Olsaydı şayet, bu bölgede bu günlerde kimi yerlerde kar kalınlığının 2mt. yi aştığı bölgeler eminim vardır. Devrekani, Karadenize yakın olmasına rağmen, hemen kuzeyinde yer alan ve yer yer 2000mt civarı yüksekliği olan dağ sırası nedeniyle görece, diğer saydığım bu bölgelere bakarak “özelliklede bu tip sistemlerde” yeterince kar yağışı alamaz. Kar kalınlığı genel olarak daha az, buna rağmen kuru soğuğu daha fazla bir iç bölge özelliği gösterir. Kastamonu, Daday, Taşköprü, Araç, Karabük şehir merkezleri ise Devrekani ile benzer özellik gösterirler.
Değerli bilgiler için teşekkürler İhsan bey.
Askerliğimi Bartın’da yaptım. 1992-93 kışı bu yılki yağışları aratmamıştı. Hiç unutmuyorum, 15 gün nerdeyse aralıksız tüm yağışlar direkt kar olarak yağmıştı. 15 gün hiç ama hiç güneş açmadan yağan kar, 70-80 cm yi bulmuştu. Kaldırımlarda yarım metre yüksekten yürüyor askeri otobüs aşağıda kaldığından binmekte dahi zorlanıyorduk. Sıcaklık sürekli eksi değerlerdeydi. Kara doymuştuk o sene. Kar hiç ara vermeden ve rüzgarsız yağıyordu bu aklımda kalmış.
Şu an bulunduğum yer, Kastamonu’nun Cide ilçesi. Bulunduğum yer deniz seviyesi ve 25 cm kar mevcut. Kendim gitmedim ama söylenenlere göre rakımı 800-900 olan bölgelerde, 70-80 cm kar mevcutmuş.
1985 kışı da Batı Karadeniz kıyıları için efsaneydi. Zonguldak’ta 70cm’in civarında günlerce duran kar kalınlığı, İnebolu’da 121 cm kar kalınlığı olmuştu. Kıyıdan hemen içerdeki 700-800 metredeki köylerde kışın 1-2 metrelik kar kalınlıkları çok doğal karşılanır bu bölgede.
Şu an bile yağıyor. Bizim için basit onlar için efsane bir sistem oldu.Gerçekten çok ilginç
Kastamonu-Merkezde şu anda 18 cm civarında kar var, sağlam soğuk erimesine müsaade etmiyor..
Ankara’nın Batıkent semtinden Hasret’in bir yansıması…
Not: Fotoğraf, 18 Ocak’ın akşam saatlerinde çekildi.
büyüklerimiz der ki buzun uzunluğu kadar kar yağarmış.
atlantis a1 ( inci blok).. :)) bir hava delisi olarak mart 2011 sistemini 25. kattan izlemek büyük keyif vericiydi…hey gidi günler az emeğimiz geçmedi…
Hasret Trakya ile Güneydoğu Anadolu’ya daha uğramadı. Sadece soğuğu var şimdi.
İç Anadolu’da -25’ten düşük sıcaklıklar kol gezmiş dün gece….
Ve don gündüz 13’te bile tüm şiddetiyle sürüyor. “En düşük maksimum sıcaklık” diye de bir istatistik kesinlikle tutulmalı diye düşünüyorum.
Doğu Karadeniz üzerinde bulutlar yoğunlaştı karayel de etkisini artırdı muhtemelen akşam saatlerinde Giresun’da kar yağışı etkisini gösterir
Hasret’in giderayak en çok etkileyceği merkez Sinop. Sinop Yelken Kulübü’nün kamerasından yağışı takip edebilirsiniz. Bazı kar taneleri ceviz büyüklüğünde…
samsun trabzon radarları çalışsa da görsek 😀
bir de trabzon radarının yerini inşallah iyi seçmişsinizdir. o bölgedeki orografik yapı nedeniyle menzili çok kısa olabilir hatta rize’yi göstermeyebilir.
keşke bu radarlardan biri de Giresun ya da Espiye kent ormanına kurulsa. Espiye kent ormanı Ordu Vona burnu ile Trabzon Fener burnu arasına hakim bir tepe 🙂
MGM’ye iki kez mail attım dedikleri Samsun radarı 2012 yılında açılacakmış. Ama Samsun radarının bittiğini mgm’de çalışan görevli söylemişti. Sanırım bundan sonrası bürokrasi
Marmaris son 8 yılın en soğuk günlerini yaşadı. Sıcaklık sıfırın altında DMİ’nin verdiği bilgiye göre
-1.6 dereceye, bizlerin kendi termometrelerine göre ise – 5 dereceye düştü.
Şu an saat 13.00 geliyor ancak gölgedeki tüm yüzme havuzlarının üstü hala buzla kaplı.