Blogda yazılan yazılarla doğrudan ilgisi bulunmayan her türlü görüş, açıklama, tahmin, öneri, soru ve eleştirinizi; benle ve diğer okurlarla tartışmak istediğiniz hava/iklim olaylarını bu sayfaya yorum olarak ekleyebilirsiniz. Buraya tıklayarak yorum yazma kutusuna ulaşabilirsiniz. Birisine cevap yazmak istiyorsanız, lütfen cevabı vermek istediğiniz kişinin yorumunun altındaki “Cevapla” düğmesine tıklayın. Cevabın cevabına tıklayarak devam ederseniz yorumlar sağ tarafa doğru yığılma yapıyor ve okunmaları güç hale geliyor. Eski sayfalara yukarıdaki ana menüde Atış Serbest’in altında beliren Arşiv‘den ulaşabileceğiniz gibi, bu sayfada en altta bulunan yorumun sol altındaki Older Comments (eski yorumlar) düğmesini de kullanabilirsiniz. Geçerli ve sık kontrol ettiğiniz bir e-posta adresi vermeniz, şayet daha sonra iletişim kurmamız gerekirse işimizi kolaylaştıracaktır. Teşekkürler.
(Meşhur İngiliz ‘weatherman’ Michael Fish, kariyerinin doruğundayken).
Bakü diyagramı. Baştan sonra mevsim normalleri üzerinde. An itibariyle(gece) %80 nem var, hava çok bunaltıcı.
Bir de buraya rüzgarlar şehri diyorlar ama geldiğimden beri doğru dürüst rüzgar esmiyor. Öğlenler biraz esiyor ama akşama doğru tamamen kesiliyor.
Evin içindeki termometre 32 dereceyi gösteriyor + nem var. 🥵
Bir de burada istanbul’daki gibi Kümülonimbus bulutları oluşup yağmur bırakmıyor. Yazın sıfır aksiyon oluyor. Aylarca yağmur yağmıyor, çok ender yağıyor o da bazen.
Yarı çöl iklimi hakim. Bir havadelisi için çok kötü bir coğrafya. Hatta normal insanlar için bile yaşamak için kötü. Yazın çok sıcak oluyor ve bol bol tozlu rüzgar oluyor. Kışın da rüzgar yüzünden soğuk insanı kesiyor.
Ayrıca deniz seviyesinden 28 metre aşağıda.
Akşam 8 evin içi 35 derece. 😅
Dün asansör bozuldu şansıma. 9. Kata 19 litrelik suyla çıktım. 🥵
İstanbulun değerini bilmek lazım SpanK
İstanbul da değilim ama radarı takip ediyorum. 🙂
Sistemle ilgili başlık açıldı Spank
Merhaba hocam mobilden atış serbest başlığından başka diğer başlıklara yorum yapamadığım için buraya yazdım.
“Radarı takip etmek”
Yıllar oldu ama iyi hatırlıyorum..
Benim, burası ve bunun gibi platformlara gelmeme sebep olan kişi efsane oldu gitti. Kim bilir belki de yukarılardan bizi izliyordur 😔
Balkanlar en yakından… Borovets kayak merkezinin yüksekleri… Az ileride Mussala tepesivar tipidwn görünmüyor.
YENİ YAZI
Bugün ailemle Bakü’ye geldim bazı işler için ve havamı değişmek için. İstanbul ne güzel serin ve yağışlıydı. Burada hava 30 derece ve Perşembe günü 38 derece olacakmış. Evde klima da yok. 😭 Kaldığım ev sovyetlerden kalma o zamandan beri tamir yapılmamış bakımsız.
Ve Uludağ’a 15 Haziran itibariyle 1850m Oteller Bölgesi ve üzerine kar yağıyor.
Ben çıkamadım maalesef ama uludaginfo.com kameralarından takip edebilirsiniz.
Haziran’da 2. kar yağışı oldu bu sene.
Ekstrem denilebilir mi, bunu da hocalar yorumlasın… 😉
Hemen verilere baktım. Haziran ayında, birçok yılda ayın 20’sine kadar devam eden “iz” karlar var, ama bunlar eski kar… 1982 yılında Haziran’ın 29’una kadar var hatta…
1990’da 3 Haziran’da 10 cm taze kar var…
Yani eğer 1 cm kalınlık yapacak kadar kar yağdıysa Uludağ’da, epey nadir denebilir.
Süper bilgiler Hocam, eksik olma. 🙏
Bu arada 14-15, 15-16 ve 16-17’ye bağlayan gecelerin tamamında kar yağışı aldı Oteller ve Liftler bölgesi. Video ve resim akran görüntülerini aldım arşivlik ama buraya yüklemeyi beceremiyorum hala. Müsait bir zamanda paylasabilirim isteyenler…
Bu muhabbetten bazılarına baygınlık gelmiş olabilir ama yine de kar delilerinin ilgisini çekebilir. Son 96h guncellemesine göre Uludağ 2200 rakım ve üzerine Pazartesi akşam saatlerinden. salı akşama kadar kar yağışı ihtimali son derece arttı. Yaklaşık 30-35 sene sonra Haziran’da kar alan Uludağ, bu sene 2. Haziran karını alarak, yılbaşına 0 cm karla girmenin rövanşını alacak gibi gözüküyor.
Programım uyarsa Sali sabahı dağa çıkmayı planlıyorum… Finse’ye selam olsun… 😉
Kırmızı kütle oluştu. Şahsen böyle bir şey beklemiyordum.
Fındıkzade’ye kırıntısı geldi. Çok büyük taneli yağış geçişi oldu o kadar.
Anadolu’da bir kaç gündür orajlar erken saatlerde önce dağlık bölgelerde oluşuyor, daha düşük rakımlı yerler ise enverziyon etkisiyle soğumasından dolayı, kararlı katmanın yok olması öğleden sonrayı bulduğu için orajların oluşması daha geç oluyor.
Paylaştığım radar görüntüsünde bu durum çok rahat şekilde belli oluyor. Radarda her kütlenin altında yükselti var.
Çok güzel
Tesbit 10 numara görsel harika
National Geographic, 1915’te harita oluşturmaya başladığından beri dört okyanus belirledi: Atlantik, Pasifik, Hint ve Arktik Okyanusu. Yayın, 8 Haziran Dünya Okyanuslar Günü’nden itibaren Güney Okyanusu’nun dünyanın beşinci okyanusu olacağını söyledi.
İlginizi Çekebilir Microsoft’a göre pandemi sonrasında, 149 milyon dijital istihdam gereksinimi olacak
Güney Okyanusu uzun zamandır bilim adamları tarafından tanınıyordu, ancak bu konuda uluslararası bir anlaşma yoktu. Coğrafyacılar uzun zamandır Antarktika çevresindeki suların kendi adlarını hak edecek kadar benzersiz olup olmadıklarını veya sadece Pasifik, Atlantik ve Hint Okyanuslarının bir uzantısı olup olmadığını tartışıyorlardı.
Böylece de National Geographic artık dünya okyanuslarından beşini tanımlıyor. Antarktika’yı 60 derece güney enlemine kadar çevreleyen suların çoğu, Drake Boğazı ve Scotia Denizi hariç, yeni tanınan Güney Okyanusu’nu oluşturuyor ve özel bir ekosistem ve iklim koşullarına sahip.
Kaynak ve haberin devamı: https://www.donanimhaber.com/national-geographic-besinci-okyanusun-varligini-resmen-kabul-etti-guney-okyanusu–134406
Dünyanın atmosferindeki karbondioksit (CO2) oranının mayıs ayında 63 yıldır kaydedilen en yüksek seviyeye çıktığı belirtildi.
ABD’de bulunan Scripps Okyanus Bilimleri Enstitüsü ile Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) tarafından yayımlanan verilere göre, geçen ay karbondioksit konsantrasyonunun milyonda 419 parçaya (PPM) ulaştığı kaydedildi.
63 YILDIR KAYDEDİLEN EN YÜKSEK SEVİYEYE ÇIKTI
Araştırmacılar, bunun 63 yıllık karbondioksit ölçümleri kayıt tarihi boyunca tespit edilen en yüksek rakam olduğuna dikkat çekerek geçen yıl mayıs ayında bu seviyenin milyonda 417 PPM olduğu hatırlatıldı.
Atmosferik karbondioksitin ana kontrolünün fosil yakıt emisyonlarıyla alakalı olduğuna işaret eden NOAA yetkilisi Ralph Keeling, “Her yıl atmosferde daha fazla karbondioksit biriktiğinden, yükselişi durdurmak için önümüzde hala uzun bir yol var.” ifadesini kullandı.
“ASLA ULAŞMAK İSTEMEYECEĞİMİZ BİR NOKTAYA DOĞRU İLERLİYORUZ”
Keeling, konsantrasyonun 2021 içinde 420 PPM’yi geçmesini beklediklerini kaydederek “Gittikçe asla ulaşmak istemeyeceğimiz bir noktaya doğru ilerliyoruz.” uyarısında bulundu.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle dünya çapında alınan önlemler kapsamındaki kapanmalar ve araç kullanımının azalması sayesinde geçen yıl karbon emisyonu yüzde 7 gerilemiş ve bu, İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en yüksek yıllık düşüş olmuştu.
Uzmanlar, emisyonların 2021’de yeniden yükselişe geçeceğine kesin gözüyle bakarken, Paris İklim Anlaşması uyarınca gelecek 10 yılda her sene emisyonların 2 milyar tona kadar azaltılmasına ihtiyaç duyulduğuna dikkati çekmişti. (AA)
Yazık ya bir bu eksikti. Hayatımdan gram zevk almıyorum. 😦
Dün gece 2300 metre üstündeki Rize yaylalarında kar yağışı görüldü.
Merhabalar herkese,
Birkac gunden beri Arjantinin en soguk noktalalarindan biri, belki de en soguk sehri olan Ushuaia yi canli kameradan takip ediyordum. Yaklasik son 1 haftadan beri araliklarla kar yagiyor bolgede, karsizlik basima vurdu sanirim 🙂
Asagidaki ekran goruntusunu 2 gun once aldim sanirsam ve 15-20 cm civarinda bir kar ortusu vardi.
Bilmeyenler icin linki asagiya birakayim;
https://www.skylinewebcams.com/en/webcam/argentina/tierra-del-fuego/ushuaia/ushuaia.html
Tuz gölünü ılık akdeniz suyu ile doldurmanın (özellikle kışın) iç anadolu iklimi üzerinde olumlu etkileri olabilirmi?
O suyu orada ılık tutacak sistemi de kurarsanız neden olmasın, olur tabii 🙂
Tuz gölü artık neredeyse tamamen kurumuş durumda. Şiddetli buharlaşma, zayıf su kaynakları ve yağış azlığı gölün kurumasına yol açıyor. Su kaybını karşılamak için aktarım sürekli olacaktır. Sürekli su takviyesi sayesinde göl sıcaklığı normale göre (belki bir kaç derece) ılık olacaktır. İç Anadolu’nun ortasında 1500 km²’lik devasa bir gölün suyla dolu olmasının, özellikle kışın belirgin bir yağış artışına neden olacağını düşünüyorum.
Hocam, ihtiyaç fazlası doğal gazı zaten orada depoluyoruz. Güzel, bol adetli bir kombi ihalesiyle gölü ısıtmak mümkün 🙂
https://www.botas.gov.tr/Sayfa/tuz-golu-yer-alti-dogal-gaz-depolama/23
Evet, küresel ısınma sağolsun; son yıllarda Nisan gibi geçen Haziranlar meyvesini verdi ve yıllardır beklenen Haziran Kar’ı Uludağ 2100m ve üzerine geliyor gibi… 😉
1’i erken saatlerden 3’ü gecesine kadar yer yer 5 cm civarında kar yağışları bekleniyor.
(Kaynak: Snowforecast.com )
Ozan bey, bir soru sormak istiyorum. Hemen hemen her yerde mammatus tipi bulutların çok tehlikeli fırtına habercisi olduğu bilgisi var. Ama ben birkaç kez denk geldim. Hep fırtına sonrasında gördüm. Acaba mandela etkisi gibi bir şey mi? Yoksa ben mi yanılıyorum.
Mammatuslar, evet, genelde gökgürültülü fırtınalarla birlikte görülüyorlar ama “çok tehlikeli” genellemesini yapmak bence doğru olmaz, çünkü gayet sıradan orajların öncesi veya sonrasında da görmek mümkün oluyor bunları. Benim bildiğim bu kadar, ama spesifik olarak bu konuyu çok bilmiyorum 🙂
Teşekkürler hocam
Salda gölü.
Bu arada bazıları bunun polen olduğunu ve her yıl olduğunu söylüyor.
Güney sahiline özel. ❤
Ayder yaylası.
27 Mayıs 2021 Perşembe günü ülkemizin batısındaki hücrelerin uydu ve radar görüntüsü
Uzun zaman sonra Batı Anadolu Dağlarımızdan, Uludağ’da 30 Mayıs-2 Haziran arasında kar yağışı ihtimali belirdi ve giderek güçleniyor. Haziran Karı bakalım Uludağ’a yağacak mı.. 🙂
Karadeniz bir şeyler deniyor… Kışın karları verelim razıyım ama kırkikindilerimizi alma küresel ısınma 😀
Denzlerde sıcaklık değişkenliği lokal olarak fazla ve dengesizlik söz konusu.
1960’LI YILLARDA RUMELİ HİSARI
Ekşi’de görmüştüm, paylaşmak istedim. Milka reklamındaki ortama benziyor. 🙂
Marmara için bir sıkıntı yok. Lakin yurdun gerikalanı için felaket bir yağışsız sezon geçiyor. Baharda daha damla yağış görmedik. Neymiş bu böyle.
Sitedeki uzman arkadaşlar bu kuraklığın nezaman bitebileceğine yönelik bir tahmin yaparlar mı? 2021 çok berbat başladı, 2020 yi arayacağız.
30 senelik hayatımda bukadar şiddetlisini görmedim, bakın çok net söylüyorum. Baharda damla yağmur düşmedi. Güneydoğu ve konya ovası tarım sezonunu kapatmış, daha yaz gelmeden. Hayvanlar kuruyan arazilerde otlanıyormuş, yonca üretimi %90 düşmüş, bu hayvancılığı da çok etkiler.Tarımdaki Rekolteler okadar düşükmüş ki 2000-2002 li yıllardaki kuraklığında ötesine geçmiş.
Ya bişeyler yapılması gerekiyor. Artık felaket boyutlara ulaştık.
Cuma günü troposferin uste seviyelerine kadar nem miktarı çok yüksek ve soğumanin da etkisiyle bol miktarda yağış meydana gelecek. Ancak yer seviyesinde kuvvetli poyrazın esmesi ve yağışın vertical hızının etkisiyle soğutması bir nebze kararlı hava oluşturacak dolayısıyla İstanbul’da oraj ihtimali bir hayli zayıf görünüyor. Çanakkale, Balikesir, Bursa, Kocaeli hattında ise oraj koşullari daha uygun. Takibe değer…
Dışarısı 14 derece. Bunlar son serin havalarımız. 😦
Ozan bey , öncelikle kolay gelsin .ülkemizdeki durumu oradan da ilgiyle takip ettiğinizi biliyorum.
Sorum ve ortak sorunumuz şu kuraklık ne zaman sona erer bu ve şu an yaşadığımız durumun yani kuraklığın , mart sonundan bu yana yağış almamamızın , bahar yağmurlarının olmayışının , öğleden sonraları kapatıp , gümbürdeyen havaların , oraj , olmayışının sebebi ne ?
Ve tekrar bu durum sizce ne zaman değişir , avrupa güzel yağış alırken , bu yağışların sınırlarımızdan girmeyişinin sebebi ne olabilir ?
Bu eylül görünümlü mayısın sebebini ben de çok merak ediyorum ama belki de (umalım ki) bir nedeni yoktur, doğal varyasyondur. Bugün kıyıdaki Ayvalık’ta sel olmuş biz ise biraz daha dişimizi sıkarsak tersten rekora koşuyoruz 🙂
Burada mart görünümlü bir mayıs var, geçen yılki gibi, bıktırıyor.
[url=https://ibb.co/QFjJdDW][img]https://i.ibb.co/JRFcQ3Y/189405258-420602072655461-2246337008788909522-n.jpg[/img][/url]
19 Mayıs tarihinde Kuzey Kutup Dairesi’nde +30 santigrat, Şimal Buz Denizi’nin kıyısında bulunan bir yerde ise +32.7 santigrat ölçülmesi akıl alır gibi değil.
Adana bile bu aralar 30 dereceyi zor buluyor
Nasıl bir döneme denk geldimse atmosfer bozuk ekonomi bozuk başka şeyler daha sıralardım neyse. 😦
Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız Kutlu Olsun.
Adamsın Spank helal olsun sana.
Merhaba bir sorum olacaktı. Karadeniz de 150-200 metreden sonra canlı yaşamamasının sebebi olan hidrojen sülfür gazı bin yıllardır olan bir şey mi yoksa kirlilikten mi kaynaklı yeni bir şey mi ? Muhtemelen bin yıllardır var ama tam emin olmak istedim.
Son buzul çağı bittiğinde, tahminen 10 – 15 bin yıl önce Akdeniz’in sularının o zamanlar tatlı su gölü olan Karadeniz’e hücum etmesi sonucu ölen sayısız canlının ölümü sonucu oluştuğu düşünülüyor.
Teşekkür ederim. Peki bu temizlenemez mi ? Hep böyle mi kalacak ?
Bugün (salı) öğleden sonra Trakyadan soğuk cephenin girmesiyle birlikte oluşan kararsizlik, oraj yapabilecek potansiyele sahip. Troposferin orta ve üst seviyelerinde wind shear oldukça güçlü dolayısıyla hızlı hareket eden ve düşük kararsızlığa rağmen guclenebilen hucreler olacaktir. Skew-t diyagramlari cephe geçişini tam göremese de bugün sürprizlere açık bir gün…
İstanbul olarak dün sezonun 2. orajını yaşadık. Bu arada yorumlar çok geç yayınlanıyor buna bir çözüm yok mu ? 😦 Benim yazdığım yorumlar önemli değil geç yayınlansın ama mesela bu arkadaşın yorumu dün yayınlansaydı daha iyi olurdu. Sistem gittikten sonra yayınlanmasının pek bir anlamı kalmıyor. 😀
Anadolu yakasında kırmızı kütle var. Keşke burada da olsa.
Az da olsa bize de yağdı.
Cumartesi gecesi yurdumuza batıdan giriş yapacak olan üst seviye soğuğuyla beraber pazar günü (16 Mayıs) Batı Anadolu, Marmara ve Trakya’da tekil fırtınalar görülmesini bekliyorum.
Diğer bölgeler hakkında fazla yorum yapmadan direkt İstanbul özelinde konuşacağım:
Cumartesi gecesi giriş yapacak olan üst seviye soğuğuyla beraber pazar öğle saatlerinden itibaren iki yakanın da ortasında oluşacak olan konverjans alanı boyunca bir tekil hücre fırtınalar sırası bekliyorum. ECM her ne kadar sadece Trakya tarafında oluşur dese de bu tip yerel hadiseleri ICON daha iyi çözdüğü için ICON gibi geleceğini düşünmekteyim.
Skew-T Log-P diyagramında ICON’da Silivri’nin kuzeyi için bir noktada çıktı aldığımda koşulların tekil fırtınalar için uygun olduğunu görmekle beraber üst seviyedeki rüzgar ve yön shearının zayıf olmasından dolayı kütleler oluştuğu yerlerde uzun süreli etkili olabilirler, bu yüzden sel ve taşkına dikkat edilmeli. Oraj sezonunu İstanbul olarak açıyoruz, vira bismillah 🙂
Bayramınız kutlu olsun. Sevdiklerinle beraber nice bayramlara.
Gençleşmiş ormanların haritasını oluşturmak için uydu verilerini kullanan Trillion Trees, son 20 yılda dünya genelindeki ormanlık alanların Fransa’nın yüz ölçümü büyüklüğünde genişlediğini açıkladı.
Birdlife International, Vahşi Yaşamı Koruma Topluluğu (WCS) ve Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından dünya çapında bir trilyon ağaç dikimi hedefine yönelik Trillion Trees tarafından araştırma yapıldı.
Araştırmaya göre, 2000 yılından bu yana dünya genelindeki ormanlık alanların Fransa büyüklüğünde genişlediği ifade edildi.
Gelişen ormanlık alanın, 5.9 Gigaton karbondioksit eşdeğerini emebilme potansiyeline sahip olduğu ve bunun da ABD’nin yıllık emisyonlarından daha fazla olduğu belirtildi.
Trillion Trees ekibi, gençleşmiş ormanların haritasını oluşturmak için uydu verilerini kullandığını açıkladı.
https://tr.sputniknews.com/yasam/202105111044477509-dunya-genelindeki-ormanlik-alanlar-fransa-kadar-genisledi/
Konya ovasından son durumları bildiriyorum. Barajlar dolmadığı kanallara su salınmadı. Beyşehir gölünün kot seviyesi kritik olduğu için orasıda geç salındı ve şuan kapatıldı. Mavi tüneli şuan konyanın içme suyu ihtiyacına ayırdılar. Bu yüzden içme suyu konusunda herhangi bir sorun yok. Sorun Tarımsal sulamada var.
Ovadaki ürün kaybı %50 yi bulmuş durumda. Çiftçinin inanılmaz bir zararı var.
Bu zarar piyasaya ürün kıtlığı olarak yansıyacağı için ülke genelinde çok pahalı bir hububat sezonu geçecek. Buğdaya, mısıra ,şekere,mercimeğe yağa ve dahasına gelecek zamlar hepimizi dahada bıktırabilecek cinsten. Allah yardımcımız olsun.
Boş arazilerde çıkan otlar bile boylanamadan sarardı. Böylesini ilkkez görüyorum
Bu ay İç Anadolu için kaydedilen en kurak mayıs olmaya aday görünüyor. Bozkır kanaatkardır, daha az büyür daha az daha küçük çiçek açar ama bir şekilde atlatır kurak dönemleri. Şu an tek teselli Mart yağışlı geçti ve bozkır bitkileri o suyla idare ediyor hala. Tarım bitkileri ise daha çok su ister, var oluş amaçları doyumsuz insanın ihtiyaçlarını karşılamak olduğu için, az büyümek az çiçek açmak demek başarısız olmak demektir. Aşağıda yazdığım yorum muhtemelen çok karamsar olduğu için bol bol eksi aldı ama mutsuzum cidden, belki eksilemek yerine duygularınızı düşüncelerinizi paylaşıp hepimizi mutsuz eden bu konuda birbirimize biraz moral verebiliriz. Nerelere gidelim kimlerle konuşalım, buraya ağlıyoruz işte konu hava olunca 🙂
https://www.konhaber.com/haber-konya_ovasi_kuraklikla_mucadele_ediyor-1589168.html
Buda işin haner boyutu
Şu anda Uşak semaları…
Tatu dağılmamış mıydı Mulu64 hocam ya? 😛 Şaka bir yana fotoğraf enfes güzellikte. Canım mammatuslar…
Evet ya ah Tatu ah…2004’te evlenmeden bi bekar tatili yapalım deyip Bodrum’a gitmiştik arkadaşlarla,arabada paso all the things she said dinlemiştik…Bu arada dün de Spotify’da uzu aradan sonra Carcass dinledim.Bu arada Tatu,arkadaşım Turgay 😂
Umman daki şiddetli fırtınanın incelemesini yaparmısınız.Doğrusu fırtınadan öte bişey olmuş. Evler yıkılmış.
Mayısın ortası geliyor resmen kış kuraklığı yaşıyoruz, üstelik sıcaklıklar da yüksek sayılır. Diğer yerlerde de yağışa bakarak karaları deniz ve okyanuslardan ayırt etmek mümkün değil. Abartıyor muyum, bu yıla has bir durum mu bilmiyorum ama beni çok korkutuyor. Geçen sene iyi kötü yağış aldık Mayıs’ta ama ne kadar ilginçti hatırlarsınız. Ya küresel ısınmaya bağlıysa bu durum, ya sıklaşırsa 😦 Çok sinir bozucu. Bakalım ne olacak bu gidişat, umarım değişir…
Nisan ayı anomalisi çıktı…
Nisan ayı mevsim normalleri altında kapatır zannediyordum ama yine şaşırtmadı.
Bu sıkıcı karantina günlerinde keşke bol orajlı bir sistem gelseydi ama şansımıza havalar çok durgun ve sıkıcı geçiyor.
Durum kötü gerçekten, canım sıkkın benim de kıştan yaz sonu havasına geçtik direkt. Böyle giderse kuraklıkla boğuşurken mayısı da boş geçeceğiz 😦
Temmuz itibariyle hiçbir hava delisinin muhtemelen pek de hayalini süslemeyen Dubai’ye taşınıyorum. Sanırım en çok İstanbul’un sert poyrazlı, kapkaranlık ve çok yağmurlu kış günlerini özleyeceğim. Umarım hem hava hem de diğer birçok şey daha iyiye gider ve daha çok insan İstanbul’da veya çok güzel iklim koşullarına sahip Türkiye’nin başka bir yerinde çok mutlu yaşamaya devam edebilir.
Ne diyeceğimi bilemedim, hayırlısı olsun. Umarım kısa zamanda güzel para kazanır başka sahillere yelken açarsınız 🙂
Yeni hayatında başarılar dilerim. Fazla yabancılık çekmezsin burası zaten düşük bütçeli dubai gibi. 🙂 Orada yıl boyunca güneşlenir yüzersin.
Ben de Ankara konsolosluğunun açılmasını bekliyorum mülakata girip vize almak için ama ne zaman açılacak belli değil. 30 eylüle kadar vize alamazsam hayatımın şansını kaçırmış olacağım.
Yazları 45’ten aşağı pek düşmeyen, 50’leri zorlayan; kışları en soğuk günleri 20-25′ C gündüz sıcaklıklarıyla geçiren; en soğuk gecelerde 17-18’leri görünce bayram ettiren; sisten göz gözü görmezken kar yağdı sandıran, klimasız yer olmayan ve geceleri yatarken, klimadan üşütmemek için kalın giydirten; ama yine de ısınamayıp; en sonunda ev ısınsın diye pencereleri açtığınız; Türkiye’deki arkadaşlarınızın ”iyi bari, gece serinlemiş; 37’C” diye whatsappptan soğuk esprilerine maruz kaldığınız heyy gibi Dubai!…:D
2021 Mart ayı analizi:
Soğukçuları memnun eden, ılıkçıları bir hayli üzen Mart ayı analizi geç de olsa siz değerli hava delilerinin karşısında! 😀
Bilindiği üzere ülkemizin batısında, bu kısımda Atatürk Havalimanı’nın meteorolojik verilerini esas alarak 2003 ve 2005’ten beridir (2003’te Mart ayı sıcaklık ortalaması 5.6 derece iken, 2005’te 7.1 derece idi) en soğuk Mart ayını yaşadık. Mart ayının ülkemizin batısında ve kuzeyinde bu kadar soğuk geçmesinin sebebini buzulların mart ayı sonunda maksimum genişliğe ulaşması ve artan albedo sonucu uygun basınç dizilimleriyle beraber orta enlemlere doğru akması olarak düşünmekteyiz.
Bu genişliğin etkileri de Mart’ın 24’ünde Marmara ve Batı Karadeniz’de yükseklerde yerel çapta efsanelere neden olan sistemle beraber (bulunduğum yer Başakşehir’de 8cm kar ölçtüm) mart ayı ortalama sıcaklığı bir hayli düştü, bakınız aşağıdaki harita.
Tabii mart ayının bu kadar soğuk geçmesi şubat ayıyla ilgilenmemizi de gerektirdi, çünkü her ne kadar şubat akıllarda karlı olarak kalsa bile mart ayına göre ülkemizin batısında ve kuzey kıyılarında sıcak geçmiştir, şimdi diyeceksiniz arkadaş hep batıyla ilgileniyorsunuz biraz doğu hakkında da yorum yapın diye ama Rizeli El Nino dağlardan vakit bulursa onu yapabileceğine inancım tamdır! 😀 Her neyse, aşağıda sizler için hazırladığımız Mart ayının ortalama sıcaklığının şubat ayındaki ortalama sıcaklığından farkının alındığı alansal dağılımını görmektesiniz.
Sözü fazla uzatmadan yağış konusuna da ufaktan değinip bu analizi sonlandıracağım. Trakya’da, Güneydoğu Anadolu ve Kars çevresinde 2021 Mart ayında yağışlar 20-60mm arasında iken Batı Karadeniz, Batı Anadolu, Ege’de ve Doğu Karadeniz’de 120-230 mm arasında değişmiştir. Kısacası yağış değerlerinin mevsim normallerine baktığımızda yağışlı bir mart ayı geçirdik diyebiliriz.
Teşekkürler.
Bu güzel çalışmaya hangi ruh hastası eksiyi basar ki anlamıyorum.
Prof. Dr. Levent Kurnaz’dan korkutan açıklamalar: Sıcaklık 50 dereceyi bulacak, insanlar ölecek
Meclis İklim Değişikliğini Araştırma Komisyonu’na sunum yapan Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, Türkiye’nin 2050 yılında büyük kuraklık yaşayacağını belirtti. Kurnaz, İstanbul’da sıcaklığın 50 dereceyi bulacağını belirterek “Antalya, Adana ve Mersin gibi bölgelerde ıslak termometre 35 dereceye ulaştığında dışarıda insanlar ölmeye başlayacak” dedi.
Devamını merak edenler; https://www.mynet.com/prof-dr-levent-kurnaz-dan-korkutan-aciklamalar-sicaklik-50-dereceyi-bulacak-insanlar-olecek-110106789337
Bu adam çok fazla bilim kurgu filmi izlemiş. İstanbul ve 50°C. Kaos ve felaket tellallığından başka bişey değil. Memlekette herkes komplo teorisyeni….
Sadece bu yazı olsa keşke. Yok covid aşısıyla hepimiz çipleniyormuşuz. Yaptırmak büyük riskmiş. Pandemi dışarı çıkmazsak bitermiş vs vs. Özellikle twitterda yazılıp çizilen olumsuz aşı senaryolarına inanmayın arkadaşlar. Aşı sıranız geldiğinde sinovac yada biontech tercihi size sunulur, tabi ozamana kadar tercih sayısı dahada artmazsa… gidin yaptırın aşınızı.
Bağışıklığı kazanın çünkü!
Artık hastane yoğun bakımlarında 55 yaş üstü hasta yok. Ölenler hep genç ve orta yaş insanlar. Virüs seni şimdi bulmazsa 1 hafta, 1 ay , 1 yıl sonra yine bulacaktır. Yazılıp çizilen olumsuz aşı senaryolarına inanmayın. Eğer korona aşısıyla insan nüfusunu azaltma gibi bir eylemleri olmuş olsaydı, bunun için koronaya gerek olmayacağını, başka aşı ve ilaç piyasalarıyla bunu yapabileceklerini düşünün. Sonucta aşısını aldığımız sinovac şirketinden daha önceki yıllarda kızamık, su çiçeği ve grip aşıları almışız. Neyse…..
Şöyle bilimden uzak komplocuları görünce yine dayanamadım.
+1 hocam.
Annem ve teyzem aşı yaptılar. Düz dünyacı cahil babam aşı olmadı ama. Umarım yalanladığı başına gelir o kadar insan ölüyor bu yalan diyor. Daha bu kış akrabam covid yüzünden öldü, gözü kör olmuş cahillikten.
Youtubede birileri koplo teorisi yazıyor. Aşı yaptıranlar Bill Gatesin aşı hakkında dediklerini ti ye bile almıyor.
Birde aşının yan etkilerine bağlı alerjik reaksyona bağlı ölümler…
Dünya üzerindeki her aşıda binlerce kişi ölmüş. Ozaman Kimse aşı olmasın. Bir köpek tarafından ısırılırsak kuduz aşısı olmayalım. Ölümlere sebep olmuş
Yada ayağınıza bir paslı çivi batarsa tetenoz vurdurmayalım. Ölen insanlar olmuş. Ama covid aşısına gelince, aşı öldürüyor, aşıda çip var, aşı kısırlaştırıyır vs vs..
İnsanımız neden bukadar inatçı, kanıtlanmış bişeye inanmıyorda kulaktan duyma komplo teorilerine inanıyor anlamıyorum. Sadece baban değil spank, ben aylar önce covid geçirene kadar benim babamda inanmıyordu. 18kg verip gözünün önünde eridiğimi görünce, bulaştırdığım bir akrabamızda vefat edince, ozaman adama dank etti. Şimdi biontech aşısı oldu. Benimle tartismiyor. Kafası rahat. Ama bu seviyeye gelinceye kadar bende çıldırdım. Eskinin insanı böyle malesef. Senin benim gibi arastirma altyapısı yok. Önüne sunulan video ne diyorsa ona inanma eğiliminde oluyorlar.
Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO), 2020’nin şimdiye kadar kaydedilen en sıcak 3 yıldan biri olduğunu açıkladı.
WMO’un 2020 Küresel İklim Raporu’na göre, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının neden olduğu ekonomik yavaşlama dahi iklim değişikliğini ve etkilerini frenleyemedi.
2020 şimdiye kadar kaydedilen en sıcak 3 yıldan biri olurken, kasırga, sıcak hava dalgaları, sel ve orman yangınları gibi aşırı hava olayları da dünya genelinde en yüksek seviyelere ulaştı.
2015’ten bu yana geçen 6 yıl ise en sıcak yıllar olarak kayda geçti.
https://www.accuweather.com/en/winter-weather/late-season-snowfall-to-eye-midwest-great-lakes/934472
Iki senedir 20 Nisan civari son sakasini yapiyordu hava, bu sene de bos gecmeyecek gibi. Bahar icin Mayis’i bekliyoruz resmen.
Bir zamanlar dünyanın en büyük buz dağı olan A68’in eriyerek birçok ufak parçaya ayrıldığı açıklandı.
A68, Temmuz 2017’de Antarktika sınırındaki Larsen C Kıta Sahanlığı’ndan koptuğunda 5 bin 800 kilometre kare büyüklüğündeydi.
ABD Ulusal Buz Dairesi, uydu görüntülerinin buz dağının sayısız ufak parçaya ayrıldığını gösterdiğini ve artık takip edilemediğini açıkladı.
Buz dağı koptuktan sonra akıntılar ve şiddetli rüzgarların etkisiyle hızla kuzeye doğru sürüklenmişti.
Geçen yıl Aralık ayında buz dağının Güney Atlantik’teki Güney Georgia Adası’na çarpma ihtimali olduğu belirtilmiş, sonradan buz dağının parçalanmasıyla bu risk ortadan kalkmıştı.
Buz dağının erimesinde, alçak olması da etkili oldu. Ortalama yüksekliği yaklaşık 230 metreydi.
Birçok buzulbilimci A68’in Antartika kıta sahanlığından kopmasının “doğal bir süreç” olduğu görüşünde.
Buz sahanlıkları kar yağışından kaynaklanan birikimi dengeleyebilmek için ana kütleden kopabiliyor.
Çoğu bilim insanı bu nedenle A68’in kopuşunun insan kaynaklı iklim kriziyle doğrudan ilgili olmadığını düşünüyor.
https://www.mynet.com/a68-eridi-dunyanin-en-buyuk-buz-dagi-a68-artik-yok-110106786863
2021 in ilk tayfunu surigae.. tam 888mbar.
5. Kategoride bir tayfun.
30 saatte 1. Kategoriden 5. Kategoriye yükseldi. Rüzgarın hızı 320km. Dahada güçlenip rekor kırabilecek bir güce sahip.
Şuan rotasında filipinler var. Hava delileri için efsane bişey
Eskişehir’de ve civar merkezlerde kuvvetli rüzgar hamleleri mevcut. Çifteler ilçesinde 85 km/saat’e kadar çıktı hamlelerin hızı. Merkezde de durum hiç de fena sayılmaz, ağaçları yatıracak seviyede hamleler geliyor.
Nisan’ın 20-22’si gibi geçen haftasonundakine çok benzer bir soğuk atak daha gözüktü…
Birileri ılık/sıcak Nisan-Mayıs-Haziran mı demişti? 😉
O kadar etkili olacağını sanmıyorum. Artık basra termiği güç alanını baya genişletti.bu saatten sonra etkili soğuklar inemez diye düşünüyorum.aksine sıcak ataklar yiyecez gibi gözüküyor.