Türkiye’nin havası, Cuma gününden itibaren Kıyı Ege ve Marmara’daki yağmurların başlatacağı hareketli bir döneme giriyor.
Cumartesi batıda, Pazar orta ve doğu bölgelerde bol yağış gözüküyor. Hava da tekrar soğuyacak.
Yağışlar hafta sonu sadece Trakya ve iç bölgelerde kara dönebilecek, yüksek yerler dışında da pek etkili olmayacak. Çünkü soğuklar kıytırık.
Hafta sonundan sonra ise Avrupa Kıtası’na kuzeyden mevsimin şimdiye kadarki en sert soğuklarının inmesi yüksek ihtimaldir.
Türkiye, öncelikle bu soğukları peşine takan çok kuvvetli bir alçak basınç alanının önünde kalacak: sert lodos, ılık hava ve şiddetli yağmura maruz kalacağız.
Daha sonra, muhtemelen yılın son günü veya 1-2 gün sonrasında soğuklar bize doğru kayacak ve kıyılara dahi sulu kar / kar yağabilecek. Fakat süre uzun, bu tahminde belirsizlikler mevcut.
Ayrıntılar netleştikçe bildireceğiz. Bizi takip etmeyenler kendileri bilirler.
Yorumlara yeni başlıkta devam ediyoruz:
https://havadelisi.com/2014/12/26/kis-icin-son-antrenman-bu-hafta-sonu/
12Z çıktısına göre İç Ege kara gömülecek gibi duruyor. Ancak şu var bu sistem 2001 sistemine çok benziyor. 2 gün önceki çalıştırmalarda Trakya çok ciddi yağış alıyordu ve modeller her zamanki gibi farklı senaryolar üretmeye başladı. Romanya’ya tırmanan siklon 1-2 gün önceki bazı çalıştırmalarda kaybolmuştu. Muhtemelen pazar akşamı veya hafta başında modeller özellikle Gelibolu-Tekirdağ-Silivri hattının ciddi kar yağışları alacağı bir senaryoya doğru meyledecek. Daha sonrası malum İzmit-Sakarya ve Bolu hattı bu yağışlardan nasiplenecek. 2003 yılında yanlış hatırlamıyorsam şubat ayında da benzer basınç yerleşimleri olmuştu. Ozan Deniz tam tarih verir :))
GFS 06Z’ye göre 30 Aralık’ta İstanbul Avrupa Yakasında iyi kar yağar.
Yalnız modeller hiç güvenilir değil, hangisine inanacağımızı şaşırdık 🙂 Ayrıca genelde sistemler ötelenirken bu sefer öneleniyor 🙂
“Öneleniyor” Ne güzel olmuş. Türkçeyi beğenmeyen istediği yerine anten taksın.
Gün yaklaştıkça genelde olduğu gibi soğuk zayıflıyor…
ECMWF’ye yeni yılın ilk günü 850hpa sıcaklığı -8 olacak



Aynı saatlerde kuvvetli poyraz bir yandan ısı adası etkisini minimize ederken diğer yandan sıcak Karadeniz üzerinden estiğinden sıcaklıkların kar değerlerine inmesini geciktirecek gibi duruyor.
Benim sorum ise 850hpa sıcaklığının -8, deniz suyunun 11 derece olduğu ve rüzgarın poyrazdan estiği bu durumda DEK bantları alabilir miyiz? Yağış anında sıcaklıkların aniden 1-2 derece düşmesi her DEK’li sistemde yaşadığımız bir olay. En azından kıyılarda cıvık da olsa bir örtü oluşması için bir şans olabilir diye düşünüyorum.
Bu şartlarda rahat DEK olur.
Olacak olanlar hafiften netleşmeye başladı sanki ama birkaç güncelleme daha görürsek tam olarak adı konacak gibi duruyor. Bunun sebebi de GFS güncellemelerinde görünen Akdeniz’de oluşacak AB. Kendi şahsi düşünceme göre orada bir tepki AB’ ı oluşması düşük bir ihtimal. Sebebi ise soğuk çekirdeğinin uzaklığı ve gücünün, o kadar güçlü bir AB yaratmaya yetmeyeceği yönünde. ECMWF güncellemelerinde bu AB henüz baskın değil. ECMWF’de görürse kar hayallerimizi ertelememiz gerekecek. Dar alanlı modellere yağışın Ege’nin kuzeyi, iç kesimleri ve İç Anadolu’nun batısına kar olarak düşeceği yansımaya başladı. Diğer kesimlerde sıcaklık sürekli sınır değerde gezecek gibi görünüyor. Bu gerçekleştiği takdirde çevresinden 500-600 metre yüksekte olan yerlerde kar birikimi olurken, diğer yerler zaman zaman kar yağışına dönen, yağmur-sulu kar-kar-yağmur şeklinde yağış alacak iyi ihtimalle.
Bir de iyice kötü bir ihtimal var ki, umarım gerçekleşmez; 30-31 Aralık gibi alacağımız kuvvetli yağışlar, yağışların kuvvetlendiği zamanlarda üst seviye soğuklarının etkisi ile kara dönebilir ama arkası fena. Akdeniz’de güçlenecek AB, yeni yılın ilk günlerini güneşli geçirmemizi de sağlayabilir.
Sonuç olarak ECMWF senaryosu dışında İstanbul’da havada da olsa kar görmek çok düşük bir ihtimal, Güney Marmara’nın yüksek kesimleri, İç ve Kuzey Ege, İç Anadolu’nun batısı kesinlikle kar görecek. ECMWF’ye göre de İstanbul’da rüzgar yönünden kaynaklanan bir soğuma sıkıntısı mevcut. Ama kendi şehrim için senaryoların en güzeli son iki güncellemesi ile ECMWF.
Bu sabah çalıştırmalarında hem ECMWF’ye hem GFS’ye göre İstanbul’da kar banko.
Sokak lambalarının ışığında kar ararsınız Erdem Hocam, ben Bursa’dan karlı manzaraları yollarken.
Paralel çalıştırma biraz umut verse de, GFS sadece Ege’nin iç kesiminden Bolu’ya doğru bir hatta kar yağışı verdi. Problemli AB hala orada, dünkü verilerle model çalıştırmaları yapıldığı için ara çalıştırmalarda bizi hüsrana uğratmaya devam edecek. Umarım bugünkü verilerin kullanıldığı çalıştırmada yok olur ya da, doğu yerine kuzeydoğuya meyleder.
Bak şimdi oldu mu bu ben Amsterdam’da olacağım, Bursa’ya kar yağacak, kader işte 😦
İstanbul’un yükseklerine kar banko. Alçakların hala şansı (tutmayan sulu karı saymazsanız) yok GFS’ye göre. ECMWF’ye göre var.
Havadan Tozdan Cemal hoca yılın son günü İstanbul için yoğun kar yağışı uyarısı yapmış.
http://www.havadantozdan.com/2015-yilbasi-kar-yagisi-uyarisi/
Çoğunuzun bildiği şeyler ama iyi bir özet oldu. İlginizi çekebilir: https://havadelisi.com/2014/12/25/850-mb-hpa-sicakligi-ve-onemi-nedir/
Unuttuğum hususlar varsa o yazının yorumlarında ekleyin.
Avrupa Modelinde AO-NAO yine sapıttı.
Füze gibi çıkıp sonra yeniden nötre inecek, bu da 6-7 Ocak gibi yeni bir sistemi işaret ediyor. Bu da tabi ki hali hazırda soğuğu depolayacak olan İç Bölgelerin işine gelecektir.
Endekslerdeki bu dalgalı seyir, gidişatın baya hareketli olacağına dair ipuçları veriyor.
AO-NAO gidişatı ve Aralık ayındaki kısmi benzerliklerden dolayı önümüzdeki günlerde Ocak 2000, Ocak 2012, Aralık-Ocak 2002 benzeri basınç yerleşimleri görebileceğimizi söyleyebiliriz. AO-NAO negatife inip çıkarsa 2004 benzeri sistemler görmemiz de olası.
Hocam ağzından bal damlamış be, inşallah diyoruz.
Karadeniz’in karşı kıyılarında da muazzam olaylar var..
Aynen üstat. O siklon dağıtacak oraları. Kar örtüsünün artması bakımından süper. Sonraki sistemlerde bize yarar.
Ukrayna üzerinden yeni bir sistem sinyali geliyor uzun vadede. Yer seviyesinde birikmiş soğuk süpürülmezse iyi iş yapabilir hocam.
Geleceğimiz parlak sanırım 🙂
Oralarda canlı olarak nereyi izleyebiliriz ?
Odessa.
Bak SpanK, bir kar meselesinde, bir de kız meselesinde vakur olacaksın. Gelirse gelir, gelmezse kendi bilir, diyeceksin. Yolunda kul köle olurum, havada görsem razıyım, demeyeceksin. Bir abin olarak sana tavsiyelerim bunlardır. Yoksa hep kalbin kırılır.
Gülmekten işe geç kalacağım. Bir an Dr. Ozan Bey değil de Bingöl’lü Kenan yazıyor sandım. 🙂
Bu akşam, ECMWF güncellemesi harika.
Evet güzel. Ama hala, İstanbul’un güney kıyılarına, İzmit’e filan, şıp şıp erimeden yağacak bir kar çıkmaz bu görüntüden. Beklentini yüksek tutma.
Hocam peki rüzgar ne durumda olacak ?
Rüzgar fırtına. Bu görüntüye göre poyrazdan, Karadeniz’den esecek. Soğumayı azaltır.
Ozan abi, havada görsem yeter.
GFS de çok iyi çıktı. 😀
Geçen sene sinsi bir İtalyan yerle yeksan etmişti hayallerimizi, bu sene de amcaoğlusu Giritli Korsan peydahlandı. Nedir bu kısmetsizlik?
Eskiden böyle birşey olamazdı, Akdeniz’de bizden habersiz kuş uçmazdı, bu AB’lerin hiç biri bir Andrea Doria değil ama biz de Osmanlı değiliz, kahrolsun Latin Abecesi.
Senin gözüğün yağını yirim wunderground, ne diyon sen!
Bu sisteme en çok benzeyen sistemlerden birisi de 15 Aralık 2001 civarında başlayıp birkaç gün süren, Trakya’yı kara gömen, İstanbul’da yoğun, sulu, ağaç kıran ama ertesi gün eriyen kar yağışlarına yol açan 2001 Ramazan Bayramı sistemidir. Hatta o sistemde Ankara’da bile kar-yağmur-kar-yağmur döngüsüne girilmişti.
Buradan inceleyebilirsiniz: http://www.wetterzentrale.de/topkarten/fscfsreaeur.html
Örnek:
Hocam ben bi Çanakkale yapıp geleyim o zaman. 🙂 Bahsettiğin sistemde Ramazan Bayramı dönüşü Malkara’da yolun iki tarafına yığılmış karlar içinde açılmış tek şeritte kontrollü olarak trafik veriliyordu. O ara karşı yönden araçlar geliyordu, araçlar stop etti ve ahali sigara içmek üzere otobüs dışına çıkmaya başladı. Ben de çıkayım dedim ve otobüsün arka kapısının merdiveninden ayağımı attığım anda kara gömüldüm. Karayolu üzerinde bundan daha fazla kar gördüğümü hatırlamıyorum. İstanbul’a geldiğimizde sistem tırtlamıştı. Çanakkale’den çıkarken de epey kar birikmişti. Harika bir Aralık sistemiydi.
Hocam tarih tekerrürden ibarettir. Tebrikler güzel süzmüşsün. Hemen gazete arşivlerini karıştırdım, Bursa’da o tarihte kar dolayısıyla okullar üç gün tatil edilmiş, Bursa’nın dağ ilçelerinden üç gün süreyke Bursa’ya ulaşım kesilmiş.
O sistemde arşiv kayıtlarına göre Ankara 13 Aralık tarihinde 20 cm kar almış, 25 Aralık tarihine kadar da kar yerden kalkmamış. Ama asıl bomba bu 15 sisteminden tam 15 gün sonra efsanevi 2002 Ocak sistemi gelmiş. Arz ederim efendim. 😉
Öncesi (13 Aralık civarı) ve daha sonrası çok önemli değil, ayrıntılı yazmadım. Mesela 17’sinin basınç ve sıcaklık yerleşimi şu anki model çıktılarına çok benziyor. Yukarıya ekledim.
Ankara’da 13-15 Aralık civarı yağan kar tam olarak erimemiş olabilir ama ısınma ve yağmur var. Esenboğa’da 17 ve 18 Aralık’ın maksimum sıcaklıkları +7’şer derece. Burada: http://www.wunderground.com/history/airport/LTAC/2001/12/19/DailyHistory.html
Verdiğiniz değerler doğru. Ciddi bir dalgalanma olmuş. Ayrıca şöyle bir 2001 Aralık Esenboğa kar kalınlık arşiv bilgisi var;
Şimdi daha dikkatli inceledim, üç defa 6-7 derecelere tırmanıp geri dönüyor sıcaklık, muazzam zevkli bir sistem 🙂
Aynen.. Ankara için 2002 Ocak ayının gelişi Aralık’tan belli olmuş. 🙂
Ve bu sıcaklık dalgalanmaları yağış miktarını coşturuyor sanırım, GFS yer kartlarından öğrendim.
Aynen – Ozan
Çok bekledik, 13 sene oldu bunu kaçırırsak deliririm.
Evet, MGM’ye göre de Ankara kar rekoru 05.01.2002’de 30 cm ile kırılmış. O günü hatırlamıyorum, ODTÜ’de finallerimiz ertelenmişti. Daha güzeli, o günlerde İzmir de kar almış hatta yollar bile buzlanmıştı.
Benim de finallerim ertelenmişti ODTÜ’de 🙂 Çılgın bir eğlence olmuştu o akşam karlarda.
Bu arada kar 4 Ocak’ta yağmıştı. Ölçüm ertesi sabah ölçümü.
Benim hatırladığım o sene Ramazan Bayramı’nın 1. günü muazzam bir kar yağışı olmuştu. Anneannemlerden eve dönene kadar kardan adam gibi olduğumu hatırlıyorum, her şey mükemmeldi adeta. Daha sonra ertesi sabah uyandığımda yerdeki örtüden eser kalmamıştı, resmen şok geçirmiştim. Bizim orda durum böyleydi. Rakımı daha yüksek başka yerde kar yerde kalmış olabilir. Ama 20 gün sonra gelen efsane 4 Ocak 2002 sistemi her şeyi unutturmuştu.
Ta Atlantik’ten bizim Çorlu’ya kadar sıfır dereceler…
Süper yağışlar (1 haftalık toplam):
Ozan abi, son modellere göre değişim olmazsa kar alırmıyız?
Sorma artık, daha çok var. Hem ben ligde orta sıralardan kurtulma mücadelesi veriyorum 😀
Takip et işte zevkini çıkar. Ben deliriyorum zevkten 🙂
Trakya, İskandinavya’dan soğuk 😀
Ben bu işe farklı bir açıdan baktım. 35 yıldır kendimi bildim bileli her yıl Batı Karadeniz’de deniz seviyesinde birkaç saat bile olsa yerlerde mutlaka kar gördüm. Fakat 2014 yılı için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Çünkü 2013 yılının Aralık ayı sistemi kar bırakmış, ardındaki 2014 yılı Ocak, Şubat ve Mart ayları deniz seviyesine kar bırakmamıştır. Dolayısı ile 6 gün içinde tatmin edici bir sistem gelmez ise 2014 yılı Batı Karadeniz sahillerinde kar yağmayan yıl olarak tarihe geçecektir. Yani kısaca bulunduğum yerde 2014 yılı yerler beyaz olmadı. 35 yıldır takip ederim, her yıl mutlaka 2 saat bile de olsa yerler beyaz olurdu.
Benim bakmış olduğum söz konusu farklı açı ise, ‘’doğanın dengesi’’ gereği şu an bize her hangi bir netlik vermeyen senaryolar belki 6 gün içinde Batı Karadeniz lehine netlik kazanacağı inancıdır.
Biliyorum, bilim duygusallığa yer vermez ama ben 31 Aralık 2014 günü saat 23.59’a kadar Batı Karadeniz kıyılarına muhteşem bir senaryo ineceği inancını yaşıyorum.
2012 yılında aldığınız aşırı kar yağışlarından sonra sanırım bu sene denge mekanizması işledi. Ama merak etmeyin Ankaralılar olarak aynı kaderi biz de yaşıyoruz efsane 2012 kışından sonra.
2014 yılı Konya’nın, ilk 6 ayında kar örtüsü görülmeyen tek yılıdır. Eğer geçen ay kar yağmasaydı hiçbir gününde kar örtüsü görülmeyen ilk ve tek yıl olacaktı.
Lütfen kızmayın bana ancak, bence bir çoğumuzun da düştüğü “bana göre” bir hatayı söylemek istiyorum. Hepimiz, önümüze konan o modellere bakarak, bir takım tahminlerde bulunuyoruz. Ancak, bir çoğumuzun yaptığı tahminin ömrü 6 saati geçmiyor. Zira, 6 saatte bir yenilenen her model bir öncekinden farklı bir öngörüde bulunuyor. Yine hepimiz de pekala biliyoruz ki, 3 veya 4 günden sonrası için en iyi diyebileceğimiz model üreticileri bile gayet de güzel çuvallıyabiliyor. Bana kalırsa, özellikle 5 günden uzun tahminde bulunurken mevcut modellerden yararlanmak yerine, kendi öngörülerimizi sunmamız lazım. Peki, bunu nasıl bir sayısal değere oturtup da yapacağız diye soracaksınız biliyorum. Kendi modelini kendisi geliştirebilecek o kadar çok arkadaş varvki bu gurupta. Yapmamanız için hiç bir sebep yok. Önemli olan mevcut durum değil mi? Yani belli bir saat itibariyle tüm Avrupa anakarasındaki durum bilgilerine hepimiz her an ulaşabiliyoruz. Bu durumdan hareketle, gelecek günlerin nelere gebe olduğunu çözebilecek bir program bile geliştirebilir Havadelisi.com ailesi. Hadi bir el verin ve kurtarın bizi şu GFS ve ECWF mandasından.
🙂 İhsan abi, eğer bu böyle blogcular tarafından yapılabilir bir şey olsaydı, sanırım dünyada küresel çıktı üreten yüzlerce binlerce model olurdu.
Bu söylediğiniz iş, doktora seviyesinde ve dünya ortalamasının çok üzerinde yetişmiş bilim insanlarına ve devasa bir bilgisayar gücüne ihtiyaç duyar. Yabancı diliniz varsa modellerin nasıl yapıldığını araştırıp okuyabilirsiniz.
Hocam biliyorum, bu tam bir delilik. Ancak, bizler de normal değiliz zaten. 🙂
Modeller kendi başına bir şey ifade etmiyor zaten. Bu çıktıları veri alıp üzerine inşa edilecek özgün bir modelleme tabii ki yapılabilir/yapılmalıdır. Aslında bu modellemeyi kısman yapıyoruz burada ama metodik bir çalışma biçiminde olmuyor çoğu zaman. Burada biriken deneyimlerin bir şekilde modele entegre edilmesi lazım. Bizim eksik kaldığımız nokta burası. Tabii ki böyle bir model oluşturmak tam zamanlı profesyonel araştırmacıların işi olabilir ama amatör ruhu da yabana atmamak lazım, sonuçta Amerikalıların garajlarından kimler, neler çıktı.
Bu arada “blogçu” çok ağır olmuş, “ezik”, “loser” gibi, o ne abi ya 🙂
Neden ezik ya aşkolsun. Ben de blogcuyum sonuçta 🙂
Haklısınız, zaten bu işin yolu, bu işle en fazla ilgilenen, en heveslilerin bilim yapması ama dünyada öyle bir sistem yok. Türkiye’de hiç yok.
Yılbaşı için İstanbul’a geldim. Sistem yamuk yaparsa geri Bursa’ya kaçacağım. Umarım güçlenerek gelir de yılbaşını burada sevdiklerimle geçiririm
Bir kaç kelam da ben edeyim. 2 yıl önce epey kan kaybeden GFS geçen yıl tekrar toparladı ve yabana atılmaması gereken bir model olduğunu gösterdi. Bu yıl da yine özellikle yeni yılın ilk haftası için absürd çıktılar gösterip bizi umutlandırdı. Sonrasında çıktı demetindeki çukur giderek düzleşti derken 2 gündür ısrar etti ve o çukur tekrar hendek halini almaya başladı. Sistemi elinden tutup getiren bir ana çıktı performansı söz konusu. Şimdiden ne olacağı belli değil elbette. Daha 1 hafta var yılbaşına. Sistem ötelenir, kıyılarda karla karışık yağmur olur, Trakya’yı gömer biz aval aval bakarız ya da iç kesimlere yarar veya tipi olur bayram ederiz vs. Sonuçta bir şeyler olacağının ilk sinyalini çakmak ve bunda ısrarcı olmak bir model için önemli bir kriter bence. Bu noktada Hans hazretlerine şükranlarımı sunarım. Bir de ilginçtir 27-28 sistemindeki soğuma ile yılbaşı sistemi birlikte güçlenip birlikte zayıfladılar çıktılarda. Ve halen haftasonundaki sistemin karakteri net olarak belli değil. Bu nedenle yılbaşı için haftasonunu bekleyip o sistemin ardından modellerin alacağı şekle göre beklentiye girmek lazım. Havada da olsa yılbaşında kar görme olasılığı yanlış hatırlamıyorsam 13 yıldır gerçekleşmeyen bir olayı bize yeşatabilir.
Büyüksün üstat.
Ne yalan söyleyeyim, Ocak ayının ilk haftası içinde gelen sert her kış hep umutlandırmıştır beni. Bu kış 1929’a döner mi diye. Yılbaşında gelmesi muhtemel sistemden çok, onun hemen akabinde gelebilecek olası bir sistemi bekler gönül.
Bu akşamki model çıktılarına göre… Trakya, İç Batı Anadolu (Afyon, Kütahya, Eskişehir vb.) ve Batı Karadeniz’in iç kesimlerine çok ciddi bir kış geliyor.
İstanbul, İzmit gibi yerlerin alçak yerlerinde oturanlar ise gaza gelmesinler, bence modellerde buralara adam gibi bir kar yağacağına dair bir belirti halen yok.
Sistem(ler) iyi ve kötü yönde değişime açıktır. 2012 Ocak sonunu unutmayınız, duygularınıza hakim olunuz, tedbirli olunuz.
Parantez içine alınmayan Ankara hüznü…
🙂 Hocam biliyorsun yüksek ihtimal olmayan şeyi söylemem ben.
Benim bildiğim Ankara ne yapar, ne eder alır o sistemi. 😉
Ozan abi, ECMWF’ye göre İstanbul kıyılara örtülük kar yağmaz mı ? Ya da paralel GFS’ye göre ?
Şu görüntülerin ortalamasını alırsak, bence örtü bile olsa, sürekli kar bile yağsa şıp şıp erir (kıyılarda).
O kadarı da bana yeter, gerekirse arabaya binip Sarıyer taraflara giderim, ya da Kilyos’a gider denize bakarım o fırtınada 🙂
Bir şey daha ekleyeyim, bu tip sistemler son güne kadar acayip değişimlere uğrarlar ve bölgesel olarak büyük farklara yol açabilirler. Trakya 50 yılın en deli karını alırken İstanbul sulu karla idare edebilir, Ankara’da lodos esebilir. Veya Trakya’da kuru soğuk olur, Ankara kara gömülür, İstanbul DEK alır. Bunlar son 48 saate kadar belli olmaz.
Acayip hareketli bir döneme giriyoruz. Uykunuzu, işinizi, ödevinizi, sınavınızı iyi programlayın 🙂 Çok zevkli olacak. Beklentiyi minimumda tutarsanız her zaman maksimum hazzı yaşarsınız, unutmayın.
Sistemin zamanlaması bizim için iyi oldu, yeni yıl diye turist yok, işler yok işten erken geliyoruz, hatta yeni yıl haftası büyük ihtimal evde olucaz 1 hafta, sistem de tam bu zamana denk geliyor.
Hocam 850 soğuması yani sistem batıdan geldiği için poyraz olursa İstanbul aval aval bakar. Bence yıldız karayel şart. Ha, siklon biraz dikleşip gelirse işler değişir. Aslına bakarsan 168 saat var sisteme, az buz değil, ciddi değişimler olası.
Hocam parantez içine Bursa’yı da eklemenizi rica edeceğim.
Ozan Hocam, bizim Ankara olarak bu saydığın şehirlerden eksiğimiz yok; fazlamız var. Rakım olarak daha yüksekteyiz. Neyse şaka bir yana, 2012, şu kısa hayatımda gördüğüm en efsane kış idi. Eğer ki ocak sonunda ayın 26’sı gibi beklediğimiz o müthiş sistem gelseydi, bu efsanelik derecesi en az 3 kat daha artardı. Son anda İtalya’da oluşan ab yüzünden sistemi Balkanlar’a kaptırdık. Yanlış hatırlamıyorsam Saraybosna’ya 1 metre kar yağmıştı.
Şu modeller de birkaç hafta ilerisini adam gibi görecek kadar gelişemedi henüz. Ayın 8’inde sınav yapacak oluyordum, eğer ikisi üçü gibi ciddi kar yağarsa yollar kapanır öğrenci gelmez, elektrik kesilir vs. sıkıntılar peşpeşe. Bilsem geleceğini daha erkene alacağım sınavları. 😀
Paralel gfs durdu durdui bombayı patlatmış, İstanbul’a net -10 lar girmiş, daha önce bunlar yoktu. Heyecanlandım.
En azından yağmurlar geliyor, ben ona da razıyım.
totem sanırım…
Ufacık da olsa bir ümit mutlu etti beni. (artık ne kadar umutsuzluğa kapılmışsak….)
Yoksa 1929 kışı geri mi dönüyor. Belki 1954 veya 1963. Ben 1985 gelsin o da yeter de artar bile diye düşünenlerdenim. 🙂
ECMWF sistemi geçmiş çıktılara göre biraz öteledi ve ayın 1’inde soktu. Bu yüzden de MGM’nin uzun vade tahmininde ayın 31’i İstanbul için yağmurlu gözüküyor ötesi ise yarınki uzun vade raporunda gözükecek. GFS diyagramlarında ise yılbaşı sistemini İstanbul için 850 hPa da en düşük -6 dereceye kadar indiriyor. Peki rüzgarın deniz sıcaklığının vs. nin durumuna bakarak 850 hPa’da kaç derecelerin İstanbul’da kıyıda kar için yeterli olduğunu söyleyebiliriz ? Kimi zaman -10’la gelip yetersiz kalırken kimi zaman -5’le gelip kar yaptığını daha önce gözlemledik.
ECM senaryosuna göre İstanbul’un kıyılarında bi halt olmaz. GFS gibi gelmesi lazım.
Heyecanlı günlere başlıyoruz yine hadi bakalım. Yılbaşına karlı gireriz umarım