Bir Ozan Mert Göktürk – Erdem Erdoğan ortak yazısıdır.
——————–
Deniz suyu sıcaklıkları, Kuzey Ege ve Karadeniz’in özellikle batısında ‘normal’in üzerinde seyrediyor. Bu ‘anormallik’, 1981-2010 ortalamasına (normaline) göre bile (‘bile’ diyoruz, çünkü 2010 yazı tek başına deniz suyu sıcaklık ortalamalarını yukarı oynatan bir yazdı) +2 derece civarında. Sıcacık suda yüzmesi kimileri için hoş olabilir ama havalara etkisi bakımından nahoş bir durumla karşı karşıyayız… Anlatalım.
Örneğin İstanbulluları perişan eden nem (yani havadaki su buharı), Batı Karadeniz’in bu sıcak sularından buharlaşarak atmosfere karışıyor. Yani o sular ne kadar sıcaksa nemle de o kadar çetin bir mücadeleye girişeceksiniz demek oluyor. Fakat sıkıntı bununla sınırlı değil…
Bu yaz ülkemizin özellikle kuzeybatısında sıkça gördüğümüz serin/yağışlı hava sokuluşları eğer önümüzdeki haftalarda ve sonbaharda da devam edecek olursa (ki uzun vadeli tahminlere göre devam etmesi güçlü bir ihtimal), kuzey ve batı bölgelerde yaşayanlar aşırı yağışlı – selli – su hortumlu, hatta “hemen hemen tropikal siklonlu” bir yaz sonu – sonbahar başı ile karşı karşıya kalabilirler. Çünkü sıcak deniz suları ile üzerinden geçen serin havanın etkileşmesi, şiddetli hava olaylarını hemen her zaman tetikler.
Yukarıdaki radar görüntüsünde, Eylül 2008’de Türkiye üzerinden karaya çıkan ve 26 Eylül’de İstanbul’da rüzgar rekorunun kırılmasına yol açan bir “hemen hemen tropikal siklon” var. Gözü mözü maşallah yerli yerinde gördüğünüz gibi.
Konuyla ilgili daha ayrıntılı -Türkçe- bilgilere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.
https://havadelisi.com/2010/07/22/deniz-suyu-sicakliklari-neyi-haber-veriyor/
https://havadelisi.com/2010/08/09/karadeniz-su-sicakliklari-yeni-bir-kaynak/
Sayın Hocalarım,
Aklıma takılan, bu başlıkla ilgili bir konuda bilgilendirilme ihtiyacım var. Pazar günü henüz pervane çalışmaya başlamadan önce akşam saatlerinde evdeki nem ölçerim %70-71 gösteriyordu. Keza geçen haftaki bunaltıcı havalarda da bu oran gece-gündüz %65 ile %72 arasında gidip geliyordu. Dün akşam itibarıyla %48 oldu. Şimdi tamam yağışla nemin bir kısmı havadan transfer oldu ama deniz hala aynı sıcaklıkta ve rüzgar da aynı yönden esiyor. Üstelik beklediğimiz yağışın neredeyse 5’te birini falan aldık, doğrudürüst yağmur damlası bile göremedik. Deniz mi yeterince buharlaşmadı, nem nereye gitti? Biraz aydınlatabilir misiniz?
Okan Bey, nem oranı büyük ölçekli sirkülasyonla da ilgili, bu tür karayelden gelen sistemlerin arkasında Avrupa’dan inen nispeten kuru hava da var. Daha ayrıntılı anlatırdım ama vaktim yok.
Bu arada Levent’te 266 metrelik neresi var ya? Hangi plaza? İyi kar olur sanırım 🙂
Hemen karşınızda, İş Kule’deyim hocam. Rakım biraz abartılı olabilir. Telefon atmosferik basınç hesabından 200 mt, GPS’lerden 266 mt gösteriyor, tabii abartılı olan bizde makbul görülür 🙂 Kulenin tepesi günlük güneşlikken, aşağıda sis pus izlemesi bayağı zevkli.

İstanbul’a kuzeyden sağlam kütle yaklaşıyor, heyecan veriyor bana. 😀
SpanK ben yokken götürdün şiddetli yağışı hani kader ortağıydık 🙂
Yok efendim sıcak denizlermiş, serin hava geçişiymiş siz bilmiyorsunuz gerçeği…
https://twitter.com/hkulaoglu/status/497368641097445376
Mizah olabilir. Diğer taraf da o tür açıklamalar yapmıştı çünkü.
Bir hava delisi için, sıcak deniz nimettir. 😀
Bostancıda 31 C olan sıcaklık Dragos önüne gelince 19 C ye düştü. Yağış, şimşekler ve rüzgar müthiş
Bu yağış sıkıntılı durum yaratmaz umarım..


Pendik’te oturan arkadaşlarım dolu yağdığını ve elektriklerin gittiğini söylüyorlar.
Şu an Tuzla’da da hava karardı ve gökgürlüyor, fakat henüz Kartal ve Pendik’teki gibi aşırı bir yağış yok
http://instagram.com/p/rZcKTfFTED/
Güzel bir yazı hazırlamışsınız yine, fakat serinleme hayallerimi yıktınız. 🙂 Tatilimi genelde Çanakkale’nin güney kıyılarında yaparım ve deniz genelde buz gibi olur. Bu sene biraz sıcak olacak anlaşılan.
Bursa’da şimşekler, gökgürültüleri koptu gidiyor. Dağ ilçeleri tabir edilen Orhaneli, Büyükorhan, Keles, Harmancık, Büyükorhan’da muazzam hava olayları dönüyor olabilir. O tarafta gökyüzü kapkara ve o karanlık Bursa’ya yaklaşıyor.
O havada, Uludağ’da olacaksın ahşap bir evin içinde, hava karanlık şimşek ışıkları odaya girecek, Çam ağaçları rüzgarla sağa sola çarpacak, rüzgarın sesi gelecek kapı pencerelerden off, Hayalim umarım bir gün gerçekleşir 🙂
Trabzon açıklarındaki kütle incelenmeye değer. Resmen dönüyor kendi etrafında.
Geceden beri takip ediyorum,yağış Ordu-Giresun’da takılı kaldı.
Ege’de son deniz suyu sıcaklıklarına ait detaylı bir harita..
Doğu Karadeniz’deki o kütleler karaya çıkmayacak mı ?
İstanbul’da geçirdiğim son 4 Ağustos’un hepsinden de nefret ettim artık. Bendeki de nasıl bir bünye ise arkadaş, alın ve ensemde su toplama merkezi var sanki. Bir bozkır çocuğu olarak bu nem bana ters, zaten askerliği de Ağustos ayında Samsun Atakum’da yaptım, varın siz düşünün halimi. Yakında İSKİ ile sözleşme imzalayacağım, ne gerek var Melen Çayından su taşımaya, ben doğrudan havadaki nemi metreküp metreküp suya çeviriyorum zaten. Yahya Kemal demiş ya “Ankara’nın en çok İstanbul’a dönüşünü seviyorum” diye, düşünüyorum da şimdilerde aynı şeyi Ağustos’ta söyleyebilir miydi diye.
O zamanlar bu kadar sıcak değildi ki havalar 🙂
Kuzey Atlantik’te de durumlar iyi değil, son günlerde inanılmaz bir artış var su sıcaklıklarında.. Bu da İngiltere siklonlarının ekmeğine yağ sürüyor, onları daha da vahşileştiriyor.
İngiltere’de siklonların cirit atması da normalden sıcak Türkiye demek.
Serinlik açısından önümüzdeki 1 hafta – 10 günü şimdiden silebilirsiniz, bunalmaya devam..
Santiago yalnız son 20 senedir neredeyse tüm yazlar normallerden sıcak geçmiyor mu ? Bu yaz geçtiğimiz yazlardan daha mı sıcak ?
Yani 2010 ve 2012’den daha serin o kesin 🙂 Son yıllarda tüm denizlerimiz normalden sıcak oluyor zaten yazları, maalesef değişmeyen tek şey bu.
Edremit kıyıları için zaten size katılıyorum. Ben daha çok Karadeniz’e odaklanmıştım 🙂
Proflar diyor bu yaz ortalamanın üstünde olacak diye. Bunu zaten herkes biliyor 😀
Bakınız: “Geleneksel Orhan Şen Yaz Tahmini”
Bu süreci net olarak Ayvalık’ta tatil yapan biri olarak yaşadım. 30 Temmuz çarşamba günü Ayvalık’a geldim ve denize girdiğimde şok oldum. Su yaklaşık 29 c idi. (Termometreli saatimle yaptığım ölçüm). Rüzgar karadan esmiyordu ve ertesı gün su sıcaklığı lodosla birlikte 29.5 e yükseldi. Lodosun iyi estiği cuma günü ise su 29-30 c arasında kaldı. Trakya’da ve İstanbul’da bol yağışın olduğu gün rüzgar poyraza döndü ve su sıcaklığı cumartesi 27 c ye pazar ise 26 c ye kadar geriledi. Poyraz oldukça sert esti pazar günü. Mutlaka Kaz Dağları’ndan akan gelen suların da etkisi vardır ortalama sıcaklıkların düşük olmasında ama rüzgar yönü ve hızı ana etken bencede
Demeye kalmadan Rize yapmış açılışı…
Ne biçum bir yerdur bu Rize daa…
Şimşek fırtınası o kadar yoğundu ki. 1-2 saat boyunca 5 saniyede bir şimşek çaktı. Kıyıda etkili oldu. Şansıma ben köydeydim.
http://www.milliyet.com.tr/sel-geldi-turistler-mahsur-kaldi-gundem-1921918/
Biliyorum fena taşmış 🙂
Yağışların artması deniz suyunun hızlıca soğumasını sağlayabilir. Bu yüzden dua edelim de aralıklarla yağış olsun deniz kademeli olarak soğusun. Hiç yağış olmadan bir anda çok güçlü bir sistem kötü sonuçlar doğurabilir.
Bir umuttur yaşamak. Bu yüzden İzmir olarak Perşembeyi önemsiyoruz. Hortum, sel vs değil beklentimiz Ağustos ortalamasını geçsin yağış bize yeter. Ortalama zaten “asfalt ıslatan” 😀
Ayrıca çok umut verici (yazıda olumsuzluk ön planda olsa da biz deliyiz) bir yazı olmuş. Tebrikler.
Bugun ogle saatlerinde ruzgar guneyden eserken nem orani %80’e dayandi.Ruzgar bir sure sonra kuzeye donunce,nem orani hizla %50’lere geriledi.Yanlis mi dusunuyorum.Istanbul’da guneyden esen ruzgar nemi artirir mi?
İstanbul’un neresinde olduğunuza bağlı. Güney sahiline yakınsanız evet nem yükselir güneyden esince.
Eh Rusya bu kadar sicak olursa,sicaklik rekorlari ust uste kirilirsa Karadeniz’in de bu kadar isinmasi normaldir.Umarim mantikli birsey soylemisimdir.
Çok mantıklı. Ukrayna ve Rusya normalden sıcak olunca hakim rüzgar poyrazla beraber Karadeniz de ısınıyor haliyle.
Gecen apartmanin onundeki bankta oturan yasli teyzeyle konustum.Bu sene Moskova’da hic ayva yetismemis.Ben de dedim zaten Moskova’da ayva yetismiyor ki.Bir sey diyecektim kis mevsimi ile ilgili ama vazgectim dedi.Ben de caniniz sagolsun dedim 🙂
Lüferle kuşburnunu sorsaydın bari 😦
Sıcak deniz pek hoş değildir, sıcak beton hiç hoş değildir 🙂
Bugün Ankara-Eskişehir yolu:
Hazar denizi hakkında da bana bilgi verirmisiniz ? Ağustos ortası gibi Bakü’ye gidicem hazar denizinin sıcaklığı normalin üzerindemi altında mı nereeden öğrenebilirim ? Bildiğim kadarıyla aylardır havalar oralarda çok sıcakmış.
Normalin hafif üzerinde. Aşağıdaki bağlantıyı kaydet oradan takip et.
http://www.ospo.noaa.gov/Products/ocean/sst/anomaly/
Çok teşekkür ederim, kaydettim.
Deniz suyu sıcaklıklarının yüksek olmasının nedeni nedir ? Kışın normallerden sıcak geçmesi mi ?
Kışla pek ilgisi yok. Daha Temmuz başında Karadeniz’in çoğu kesimi normallerin altındaydı.
Hava sıcaklıkları ile doğru orantılı bir durum bu.
Ben Edremit Körfezi ile ilgili olarak cevap vereyim:
Malum Akçay / Altınoluk çevresinde deniz suyu oldukça soğuktur. Birçok kişi bunun nedeni olarak Kaz Dağlarından gelen soğuk su pınarlarını, Akçay plajda olduğu gibi denizin içinden kaynayan sular, soğuk su akıntıları olduğunu düşünür.
Bu yörede deniz suyunun soğuk olmasının nedeni hakim rüzgarlardır. Genelde yazın rüzgarlar kuzey – kuzeybatı – doğu yönünde eser. Hem kuzeyden, hem doğudan kara ile kapalı Edremit Körfezinde bu rüzgarların hep karadan esiyor olması demek. Rüzgar karadan denize esiyorsa denizde yüzey suları açığa gider, dip suları onun yerini doldurmak üzere yukarı çıkar (upwelling). Bu nedenle de sular hep soğuk olur. Hatta hava ısındıkça sular soğur (Basra alçak basınç sistemi güçlendikçe rüzgarlar şiddetleniyor, upwelling artıyor, sular soğuyor).
Ama bu sene durum çok farklı. Bakan – inceleyen oldu mu bilmiyorum ama bir türlü “normal” rüzgar sistemi oluşmadı. Hala güney va batı esiyor. Upwelling oluşmuyor. Deniz çorba gibi.
Yani galiba bu sene iklim değişti ;-))
Bir Edremitli olarak açıklamanızı kesinlikle katılıyorum. Geçtiğimiz yıllarda da Eylül ayında poyraz durduğu için deniz Temmuz/Ağustos’tan daha sıcak olurdu. Kuzey Ege için hava sıcak olduğu için deniz sıcak tezi yanlış.
Edremit ve benzer diğer kıyılar için upwelling tezi doğru olabilir, fakat tüm Kuzey Ege için size katılamıyorum. Eğer batılı ve güneyli rüzgarlar bizim tarafları ısıtıyorsa Yunanistan tarafını da soğutması gerekirdi öyle değil mi? Haritalarda öyle bir durum görünmüyor ama.
Bana göre bu durumun asıl sebebi mevcut basınç örüntüsüne bağlı olarak havanın normalden sıcak gitmesi. Aşağıdaki iki haritada da 2M sıcaklığı ile deniz suyu sıcaklıkları arasındaki parallellik belli oluyor zaten.
Upwelling olayı Edremit Körfezindeki deniz suyu sıcaklığının genel olarak düşük olmasını açıklar. Bu sene aşırı sıcak olmasını da bir nebze açıklayabilir: Poyraz yoksa, upwelling yok, deniz sıcak. Ama tüm Kuzey Ege sıcak ise, dahası deniz suyu çok çok sıcak ise belki bunu biraz daha genişletmek gerek.
Haydi ortaya kocaman bir teori atayım!
Belki de biz bu yaz Ege-Nino gibi birşey yaşıyoruz ;-))
Diyelim ki bu yörede,hatta tüm Ege’de sürekli esen Poyraz sadece buralarda upwelling’e neden olmuyor, aynı zamanda Akdeniz’in sıcak sularının kuzeye, Ege’nin kuzeyine ilerlemesine de engel oluyor (Hani Ticaret Rüzgarları gibi…).
Bu sene Poyraz birden durdu. Hatta hafif güney ve batı esiyor. El-Nino’daki gibi, güneyde bekleyen sıcak suyun önü açıldı, yukarı yürüdü. Tüm Kuzey Ege ısındı.
Bunu anlamak için en iyi yol Thermocline (üstteki sıcak su tabakasının) derinliğine bakmak lazım. Ölçebilen, bakabilen varsa, önceki yılar bilgisi de varsa elimizde karşılaştırmak bize en doğrusunu söyler…
Mantıklı geldi bana 🙂
Temmuz başında Kuzey Ege’de su sıcaklıkları normalin çok az altındaymış. Bir ay içinde ciddi oranda bir artış var, üstelik bu bir ayın çoğu da bence poyrazlı günlerdi. Temmuz 2014 rüzgar hızı anomali haritaları ve rüzgar yönü haritaları da olsa işi çözebilirdik 🙂
Not: Doğu Akdeniz de Temmuz başında normalden sıcakken şimdi normalden soğuk olmuş.
Akdeniz suları daha yoğun olduğu için dip akıntısı şeklinde hareket etmiyor mu ?
Benim burada sözünü ettiğim hareket yoğunluk ile ilgili (baroclinic) değil de, sadece rüzgar tarafından sürülen, yoğunluktan bağımsız (barotropic) bir hareket. Üst katmanın kuzeye doğru “yığılması”. El Nino için de çok sayıda barotropic model çalışması var.
Girit’in hemen doğusunda deniz zemininde kuzeyi ile güneyi arasındaki bölgede 2000 metreye varan yükseklik farkı var. Muhtemelen burada bir denizaltı şelalesi olduğunu düşünüyorum. Deniz tabanında bu şelaleden dökülen suların boşalttığı suyun üstüne yüzeydeki sıcak Akdeniz suları hareket ediyor ve Ege’yi daha da ısıtıyor diye düşünüyorum.