Bu haftanın en şanssız ili herhalde Ankaradadır. P.tesi ve Salı kuzeyden inen ve güneyden giren nemli havanın ulaşamadığı tek yer sanırım Ankara oldu. Bize tek kalan ayaz olacak herhalde….Hafta sonu ise değişmesini ısrarla beklediğimiz İtalya alçağının en dışında kalan kontrularda olduğumuz için cephenin sadece sıcak tarafı ulaşacak-yağış olmadığı halde ısınmaya sebep olup-el emeği göz nurumuz kar tabakasının erimesine yol açacak gibi….ne yapalım-bari İstanbul keyfini çıkarsın-biz nasıl olsa mart ta bile efsane çıkarmış durumdayız…
ersin
Ozan hocam ve diğer editör arkadaşlar, 26-27 ocak 2010’da Samandıra’da – 12 C’nin ölçüldüğünü konuşmuştuk bundan baya bir zaman önce, ben bunun kaydı olmadığı için DMİ’yi eleştirmiştim, ama birisi bu kaydın olduğuna dair bir link vermişti. Acaba o linki bulmam mümkün mü, Melik Hoca da bilir belki. Teşekkürler.
7-13 Şubat GFS senaryoları ortalamadan aşağı inmeye başladı bakalım ne kadar inebilecek…
Cumulonimbus
Merhaba;
Ankara’da gündüzleri bile sıcaklığın -5’ler civarında gezindiği 17-18 Ocak 2012 günlerini hatırlarsınız. Bir de o günlerde sabah yağan, sonra güneş yükselince hafifleyen ve duran, oluşturduğu örtü üfleyince temizlenebilen kar yağışlarını hatırlarsınız. DMI bu yağış için ” hafif kar grenleri” ikonunu kullanmıştı ve burada da yağışın kar greni olduğu konuşulmuştu. Ben de dün akşam benzer bir yağış için aynı terimi kullandım, ancak sonradan içime bir şüphe düştü. İnternette “kar greni” ile ilgili kaynak ararken gördüm ki, dünkü ve önceki örnekler “kar greni” terimine uymuyordu. O gün normal bir kar yağışında olduğu gibi bazıları bir santimden büyük kar taneleri vardı. Kar grenleri ise bir milimetreden küçük, mat görünüşlü buz parçalarına deniyormuş. Yıllar önce stratüs sisinin olduğu bir günde tanıma uygun bir yağış gördüğümü hatırladım. Bir araba üzerinde sadece 15-20 tane beyaz küçük buz parçası görmüştüm. Bunun haricinde stratüs tabakasından kaynaklanan seyrek ve çok küçük yağmur damlacıkları bulunduğumuz coğrafyada daha sık görülen bir olay (kar grenlerinin yağmur karşılığı) . 17-18 Ocak yağışları da gerçek kar greni yağışlarında olduğu gibi stratüs ya da stratokümülüs gibi hafif yağış bırakabilecek ve yere yakın (1800 metre civarında bulunan radarın göremeyeceği seviyedeki) bulutlardan kaynaklandı. Ancak, altıgen kar kristallerinin birleşmesinden oluşan kar taneleri vardı. Belki günlük hayatımızı etkileyen önemli bir konu değil ama meteorolojik terimlerin doğru kullanılması konusunda hassas olanlar için bu bilgiyi paylaşmak istedim.
Zaten kar greni değildi… Dün ben o hafif kütleyi paylaştım yeni konudaki yorumlara bakarsan görürsün.
Senin bulunduğun yerde kar greni olmamış olabilir, Ankara’da yer yer kar greni görüldü. – White Fox
Cumulonimbus
Dün gerçekleşen yağış, iki hafta önceki yağışla benzerlik gösterdiği için, dün kendi yorumumda “kar greni” terimini kullandım ve bugün bunun yanlış olduğunu söyledim. Yer yer tabi ki kar greni de yağmış olabilir ve terim doğru yağış tipi için kullanılmış olabilir. Sırf radarda görünmediği ya da stratüsler oluşturduğu ve su içeriği az olduğu için her kar yağışının “kar greni” olarak adlandırılmasının yanlış olacağını belirttim.
Onur
29’u gecesi gren olan yer oldu mu bilmem ama Çayyolu çoook hafif bir kar yağışı aldı o gece ama kar aldı.
Berat radar görüntülerini de paylaşmıştı.
Merceksi bulutlar. Kararlı biçimde bulunan nemli hava kütlesi bir dağın üzerinden geçerken büyük ölçekli durağan dalga tepesi oluşturur. Eğer sıcaklık çiğleşme noktasının altına düşerse de bu tür bulutlar oluşur. Ağrı dağının takkesi olarak da bilinir. http://en.wikipedia.org/wiki/Lenticular_cloud
Harıl harıl çalışıyor. 18 Aralık 2011 durağan cephesinin radar görüntüleri özellikle çok etkileyici. Uydu görüntüleri de sorunsuz çalışıyor. Nostalji yapmak isteyenlere duyurulur 🙂
Yeni karşılaştım yaratıcı bir site TR de bu tarz şeylerle karşılaşmak pek mümkün olmuyo emeği geçen herkeze teşekkürler.
tahmin-akdeniz
Kar yağışının toz şeklinde, lapa ya da ince yağmasında etkili olan faktörleri anlatabilecek birisi var mı? Kar tanesinin şeklini yağş gelmeden tesbit etmenin bilimsel bir yöntemi bulunuyor mu?
Cumulonimbus
Kar tanelerinin birleşmiş kar kristallerinden oluştuğunu düşünürsek, kristallerin birleşmesini etkileyecek her türlü atmosfer koşulu tanelerin şeklini ve boyutunu etkileyecektir. Ancak belirleyici olan temel unsurlar hava sıcaklığı, havanın nem oranı ve rüzgardır. Yere yakın atmosfer sıcaklığı sıfır derece ya da biraz üzerindeyse tanelerin yüzeyinde ince bir sıvı su tabakası oluşur. Bu sıvı düşen kar tanelerinin birbirine yapışmasını sağlar ve kar taneleri büyür. Bu durum şiddetli rüzgar varlığında bozulabilir ancak rüzgarsız ve çok uygun koşullarda kar taneleri oldukça büyük boyutlara ulaşabilir. Dünya rekoru 1887 yılında Montana’da rapor edilmiş bir kar yağışına ait*, eğer doğruysa: 38 x 20 cm ! :D.
*: http://www.islandnet.com/~see/weather/journal/giantflakes.htm
hergunkaryagsın
2007 yada 2008 yıında böyle bir olaya tanık olmuştum.sakin bir havada başlayan kar yağışında kar tanelerinin büyüklüğü abartısız avuç içim kadardı. İnanılmaz bir görüntü vardı. İnsanın görmeden inanamayacağı bir olay…
Cumulonimbus
Nerede ?
hergunkaryagsın
samsun şehir merkezinde.
tahmin-akdeniz
🙂 Bazen doluya benzer ufak nohut tanesi şeklinde de yağıyor. Bir çok önemli kar bırakıcak sistemde yağışın bu şekilde olması yüzünden çok az örtü oluştuğuna tanık oldum.Bunlar da bende dolayısı ile bir merak oluşturdu. Ama 38 X 20 cm’e diyecek laf bulumadım 🙂
Mehmet Torun
Giresun’un Espiye ilçesine bağlı Karaovacık yaylası 22 OCAK 2012
hergunkaryagsın
MGM tarafından bana gönderilen cevap aşağıdaki gibidir. bu da demek oluyor ki yağış öngörülerimiz bir kademe daha artacak
Samsun Merkez Şenyurt Köyü’nde 1303 metre yüksekliğindeki Böğürtlen Tepe üzerinde kurulacak Samsun radarının sahadaki inşaat işleri devam etmektedir. İnşaat işleri tamamlandıktan sonra radar sisteminin montajına başlanacaktır. Proje çerçevesinde normal şartlarda Samsun radarının 10.03.2012 tarihine kadar hizmete alınması planlanmıştır.
Bilgilerinize
isa ozan kuşdil
Merhaba Hocalarım 1 sorum olucak Tekirdağ’da kar olasılığını nasıl görüyosunuz?
Dün gece hafif yağdı ama şu an yok bekliyoruz inşallah yağar.
Yarın Tekirdağ’ın doğusunda kar sağanakları olabilir, Tekirdağ merkezde hava çoğunlukla parçalı çok bulutlu olacak gibi duruyor. – White Fox
isa ozan kuşdil
Teşekkürler cevap için Tekirdağ merkeze yağmıycak olması kötü oldu 😦
Daha bu yaz arkadaşlarla Santorini’deydim.. Bir jeofizikçi olarak nea kameni’de (1950’lerdeki son patlamasında oluşan adacık) dolaştım ve fotoğraflamıştık.. Santorini’nin MÖ 16.yüzyıldaki son büyük patlaması sonrası kalderasının merkezinin tamamen çöktüğü ve adanın bugünkü halini aldığını biliyoruz.. Zaten faal olan ve dinlenme periyodunda bir volkandır..
isa ozan
Tekirdağ’da dün gece başladı kar ama gece durdu, birazda olsa kar tuttu. Bugün veya önümüzdeki günlerde yağış var mı ?????
Yarın çoğunlukla parçalı çok bulutlu kayda değer ciddi bir yağış yok, belki kısa süreli kar sağanakları Tekirdağ’ın doğusunda olabilir. – White Fox
Murat Duman
Meteoroloji yine İstanbul tahminlerinde güncelleme yapmamış. Kardeşim kar geldi, soğuk geldi, şu anda en sıcak yer -1C sen hala ilerideki 5 gün geceler 0-1 gündüzler 3-4 derece diyorsun. Bu bloğu takip eden tüm yetkililere sesleniyorum. “Açın cesur tahminlerin önünü” 🙂
Bu sistemde analiz işi kolay değil, iller ve ilçeler tek tek…- White Fox
ALKIM
Bunu ben de bu akşam öğrendim. Yaklaşık 1000 adet il ve ilçenin 3-4 kişi tarafından manuel olarak girişlerinin yapıldığını. Kolay olmasa da bunu haketmiyoruz.
HES’ler tabiki yararlı fakat doğaya verdiği zarar ortada.İnsanlar bu doğaya zarar verdikçe ileride belki susuzluktan değil ama felaketlerden yok olacak.Emin olun,sonrada bana ne alaka diye sormayın.
Mamii
Kurulmazsa susuzluktan biz bozuluruz. Su aksın Türk baksın !!!
ertugrull
bence böyle bir kanıya varmak çok erken.Uzun vadeli gözlemler neticesinde değerlendirmek gerek geçen sene kış ılık geçti ama bu sene sadece yeterli kar yağışı olmadı.Pazartesinden sonra etkili kar yağışları olacak uzun bir süre.barajların ilerleyen dönemlerde özellikle ani etkili yağışlar üzerinde etkisi olacak….Espiye de Şubat ayında kar yağışına doyacak baya bir 🙂
Onur
Su aksın Türk baksın gibi kulaktan dolma ifadelere gerek yok bence. Sanırım fotoğrafta da etkileri gözlemlenebilir.
ÇED raporları önemsiz şeyler değildir ve merak etmeyin ki o kanıya varmak için erken olup olmadığı düşünülyordur.
Rant uğruna değersizleştirilmeye çalışınılan ve sanki yanlış birşeyler diyormuş gibi gösterilmeye çalışan meslek örgütleri halihazırda senin benim hepimizin sağlığı için gereken araştırma ve uyarıları yaparlar. Bağımsız meslek örgütü çalışmalarına herşeyden önce kendi sağlığımız için sağduyuyla yaklaşmamız gerekir.
Not: Eklemeyi unutmuşum, yukarıdaki araştırmayla yazdığım pek alakalı değil. Bu bulgu üniversite bazlı oluyor sanırım. Ancak yukarıda göstermek istediğimi gösterebildim sanırım 🙂
grhc
MGM’nin sitesi açılmıyor, milletin hava aklına yeni geldi sanırım
Ozan DENİZ ETKİSİ
Şok şok şok ılıkçı camia şokta 🙂 Yoksa olur mu düşüncesi hakim olmaya başladı
Aslında bir denge var. Orası yağmura döndükten sonra da hemen kara dönemiyor.
Meltem
İstanbul (Atatürk havalimanı) için 1950’lerden beri ölçülen en düşük sıcaklık 17/01/1963 tarihinde -13.9 derece olarak ölçülmüş. 87 Martında dip değer olarak -10 derece ölçülmüş. Bu değerleri freemeteo.com arşivinden buldum. Ancak İstanbul için arşiv 1950’lerden başlıyor. 1900’lerin başından itibaren sıcaklık arşivi bulmak mümkün mü? Özellikle 1929 kışında görülen dip değeri merak ediyorum.
Geçen hafta bizim evin bahçede kardan ev vardı. Isınan havanın azizliğine uğradı. 😦
———————————————-
Biz çocukken kardan adamdan çok arkadaşlarla kardan duvar ve cepheler yapıp, boncuklu tabanca ve tüfeklerle birbirimizi vurmaya çalışırdık. Boncuklar çıplak tene çarpınca ne pis acıtırdı. 😀
Bir sorum olacak;
Gerek GFS gerekse ECMWF pazar günü ve sonraki bir kaç gün için soğuğu kırım üzerinden orta karadenize sokuyor.(İlk uğrayacağı yer samsun olacak gibi gözüküyor.)(İnşallah) Ancak soğuk ve yağış tam anlamıyla çakışmıyor. Samsun’a kısa sürede yoğun kar yağışı bırakan sistemler hep buna benzer olan,direkt Kırım üzerinden gelen sistemler olmuştur. Ama modellerde yağış açısından sıkıntı bulunmaktadır. Peki deniz etkisi ile yağacak kar yağışlarında önceden bu yağışın kestirilmeme ihtimali daha mı yüksektir. Yoksa olacak bir şeyi zaten görürlerdi. O yüzden de kuru soğukla mı idare edelim. Ve son olarak Samsun için hafta sonu sisteminde siz üstadlar ne diyebilirsiniz.
Göründüğü gibi gelirse yağış sıkıntısı olmaz. Sea effect az gösteriliyor, özellikle GFS’de.
hergünkaryagsın
inşallah değişmez ve dediğiniz gibi olur,hele de cumartesi pazar günü kar yağarsa ne de güzel olur. 2,5 yaşında kızım var ve şu ana kadar eli ayağı kara değmedi ve kar yağışını da görmedi. Merakım yoğun bir kar yağışında ve sonrasında oluşacak örtü de nasıl bir tepki vereceğidir. Ama babasına benzerse eve sokamayız onu. Geçenlerde bilgisayarı, GFS modelleri ekranda var iken açık bırakmışım. Peşimden kızım bilgisayarın başına gelmiş ve modellere yakından bakıp eliyle sanki çözmeye çalışıyormuş gibi birşey yapıyordu. Eşim onu o şekilde görünce,bi deli daha topluma kazandırıyoruz diye espiri yapmıştı. Bu görüntüden sonra bende kızımı sıfırdan hava delisi yapmaya karar verdim
Deniz etkisi yağışları mezoölçekli oluşumlardır. Kendi adıma konuşursam son 48 saate kadar modellerin tam olarak çözemediği üst atmosferdeki duruma göre değerlendirilen deniz etkisi yağışları hakkında konuşmamayı yeğliyorum.
ALKIM
White Fox’a katılıyorum. Örneğin şu anki tahminlere göre cumartesi-pazartesi arası Samsun civarındaki rüzgar batı-kuzeybatı gibi duruyor. Bu da sizin işinize pek gelmeyebilir ancak kuzey kuzeydoğu daha etkili bir sea effect yağış bırakır ki bunu da cumadan önce kestirmek zor olur. Ben Samsun-Trabzon hattının cumartesi pazartesi arası güzel kar alacağını düşünüyorum.
hergünkaryagsın
Acaba hangi seviyedeki rüzgarlara bakarak tahminde bulunmak daha tutarlı olabilir.Nihayetinde havayı ve bulutları sürekleyen rüzgar olduğuna göre yağış bırakacak bulutun yüksekliğindeki rüzgar mı bizim için önemli yoksa belli şu seviyedeki rüzgara bakmak yeterli olur mu.bunun için bir model veya link verebilir misiniz? Benim makalemi oku – White Fox
Emre
Sevgili Whitefox,
Bir ara sıcaklık ve nemin kar yağışı üzerindeki etkisini anlatır mısınız? Nasıl oluyor da hava nemli olduğu için 0,1 derecede bile yağmur yağabiliyor? 4 derecede kar olduğunu da bilirim.
Hava ne kadar kuruysa yağışın kar olarak düşme şansı bir o kadar artar. (Virga ile yağışın yer seviyesine ulaşamamasını ve üst atmosferdeki sıcaklık değerlerini hariç tutarak anlatıyorum) Çünkü, düşük nemde buharlaşma daha fazla olacağı için, buharlaşma ile çevreden daha fazla ısı alınabilir ve hava soğur. Örneğin sıcaklığın 5 derece olduğu ışba sıcaklığının(dewpoint) -6 olduğu bir yerde yağış başlarsa önce yağmur olarak başlasa bile yağış sırasında nemlilik de aratacağı için ışba ve çevresel sıcaklık birbirini yakalama trendine girer. Işba yükselirken, sıcaklık düşer. Genellikle ışba sıcaklığın 0 dereceden fazla olduğu yerlerde kar yağmıyor. (Yağış etkiliyse 1 ışba değerinde de yağabilir, hafifse 0’ın üstünde yağmur olmaya meyillidir. 1 üstü ışba sıcaklığında ben şu ana kadar hiç kar görmedim, tabi sıfır seviyesine durumu değiştirebilir kısa mesafede kar erimeden yere ulaşabilir, ama benim nem üzerinden yaklaşımım böyle genel olarak)
Mesela Eskişehir örneğine bakalım.
1 derecede yağmur yağıyor. Nem oranı %98 çok yüksek. Işba sıcaklığını şuradan hesaplayınca 0.7 derece çıkıyor.
Sicagi sicagina yazayim. Sabah 10’dan aksam 7’ye kadar Eskisehirdeydim. Sakir sakir yagmur yagdi. Var olan karin erimesiyle ben de mundar oldum Eskisehir caddeleri de 🙂 Nereye gitsem lanetimi goturuyorum oraya. Yagan yagmur karin onemli miktarini eritse de yaklasik 4-5 cm lik kar ortusu kalmisti ben donerken.
Blance
Geçen yıl Ocak ayında bu günlerde, tam tarihi hatırlayamıyorum, Ankara’da gökgürültüsü ve yıldırım sonrası çok yoğun kar yağışı başlamış ve etkili olmuştu. Bilgi amacıyla soruyorum, gökgürültülü ve kar yağışlı bir havayı oluşturacak şartlar nelerdir, kısaca bahsedebilir misin? Şimdiden teşekkürler bilgi için
Genellikle sıcak cephelerin kararlı hava koşulları yarattığını biliyorsunuzdur. Fakat yer seviyesindeki kararlılık bizi yanılgıya düşürebilir. Nitekim çok yüksek nem oranına sahip sıcak bir cephenin yarattığı adveksiyon ile taşınan hava, bazen yer seviyesindeki soğuk ve bu hava kütlesininin daha üstündeki çok daha soğuk hava kütlesinin arasından geçebilir bu yukarıda bir kararsızlığa neden olabilir ve gökgürültülü kar da böyle yağar. (Başka başka teoriler de var Ankara için en uygunu bu) Böyle bir konveksiyonda, sıcak dönemde görülen gökgürültülü fırtınalardaki gibi yer seviyesinden itibaren hava parseli yükselmez.. Yerdeki soğuk hava kütlesi ile sıcak cephenin sınırı yukarı seviyede bir enverziyon oluştur. Hava parselinin yükselmesi de işte tam bu enverziyonun üstünde başlar (Bkz. elavated convection) ve yukarıdaki jet akımlarları ve diğer dinamik faktörler de neme bağlı olarak yükselen hava parseline yardımcı olur. Ankara’da bu olmuş olabilir.
2007 tarihteki en sıcak yıllardan birisi olduğu için muhtemelen.
Burak S
Bazı bilim adamları bu erimenin gulf stream akıntısı durdurup geçmişte ki gibi mini buzul çağını başlatacağını söylüyor sizce doğruluk payı ne kadar hocam ?
Behlül
Hadi herkese geçmiş olsun akdeniz’in hain siklonları yine işimizi bitirdi neymiş 995mb a.b 1060 lık sibirya’yı halt edermiş 🙂 Biz bu seneryoyu son 4-5 senedir hep görüyoruz sınırlarımıza kadar gelip içeri giremeyen olağan üstü oluşumlar ve olağan üstü soğuklar.Belki şubatın son günlerinde bir iki günde olsa inşallah kar yağışları alırız..
ALKIM
Herkes sabırsız. Kimi Haliç’i dondurur, kimi bu iş bitti soğuklar içeri girmeyecek der. Maç devam ediyor. Önümüzdeki hafta ne olacağı halen belirsiz.
Tayfun
Niye öyle diyoruz ki? +168 ECMWF hala 1055mb gösteriyor ve -10 İstanbul üzerinde. Öyle değil mi?
grhc
Sınır’dan içeri girmemeye adeta yemin etmiş.
Santiago
Durum kritik, ilk dalgayı kaçıracağız galiba. İnşallah soğuklar çabuk geriye çekilmez.. Gün içerisinde bu konuyla ilgili görüşlerimi paylaşacağım..
Santiago
Cuma günü gelecek olan sistem nasıl olursa İstanbul’un en çok işine gelir?
İşte böyle;
SKIRON, HIRLAM ve GEM modelleri, alçak basıncın merkezini Cuma sabaha karşı Kocaeli açıklarında konuşlandırmış.
Alçak basınç buraya yerleştiği zaman yer seviyesinde rüzgarlar tam karayel oluyor.
Ve Trakya’da birikmiş soğuk hava deniz üzerinde yol almadan İstanbul’a ulaşıyor. Bu şartlar oluşursa kıyısı falan kalmaz o soğuk tüm şehiri kaplar. Ta ki rüzgar önce yıldıza (öğlen), sonra da poyraza (akşam) dönene kadar.
Sistemin giriş şartları ne olursa olsun tüm modeller rüzgarın akşam saatlerinde poyraza döneceğini ve havayı ılıtacağını gösteriyor.
Bu İstanbul için en iyimser tablo. Bu şekilde gelirse hava nasıl olur? Alçak basınç dar bir alana sıkışacağından yağış biraz daha az olur fakat soğuma çok daha iyi olur. Perşembe gecesi gürültüyle patırtıyla rüzgar kuzeye döner, sonra yağış kesilir, sabaha karşı rüzgar karayele döner ve kar yağışı kuzeybatıdan şehire girer. Aşırı fırtına olmaz fakat öğlene kadar 2004’e benzer görüntüler ortaya çıkabilir, yükseklerde 10cm. kar olabilir. Sonra akşama doğru Karadeniz’in nispeten ılık havası şehire hakim olur, yağış artar fakat kar örtüsü artmayınca kar severler arasında çatlak sesler çıkmaya başlar. Büyük üstatlar morali bozulmuş gençleri yatıştırmaya çalışır, radarı takip ederiz falan filan.
Ön değerlendirmem buydu. Bu en iyimser tabloydu, kötümser olanı konuşmak istemiyorum, yarın akşam durumu yeniden kontrol ederiz. Ozan Hoca’da güzel bir başlık açar, orada teselli ararız.
Olur ama zayıf. İdeal bir sea effect sistemi değil bu.
Alçak basınç güneyden geldiği için soğuk havayı güneyden çekiyor, kuzeyimizde üst seviyelerde nispeten ılık hava hakim.
Aslında bu üst seviyedeki kalitesiz soğuğa rağmen gerçekleşecek kar yağışı İstanbul için tam bir mucize.
ALKIM
Rüzgarın poyraza daha geç dönmesini umuyorum ancak kaçarı yok ki cumartesi gün içinde karla karışık yağmur eşliğinde erime olacak. Cumayı ne kadar kurtarırsak kardır(a’nın üstünde şapka var), kardır(bunda yok). 🙂
Berat
Çok titiz bir değerlendirme olmuş tahmininizin bu en iyi değerlendirme ile gerçekleşmesini dilerim… İstanbulluların bu değerlendirmeye saygı göstermesi gerek…
tankut
gelen sistem özetle patates yani!.. 😦 cuma günü az bir kar yağışı ve sonrasında ısınma hepsi bu!..peh!..hayal kırıklığı..poyraz beklerken karayel esiyor, karayel beklerken poyraz!..geçen sistemde de poyraz esmedi diye üzülmüştük..modellerin umutlandırdığı efsane soğuklar da son güncellemelerle kuş oldu sanıyorum ki..patates üstüne patates!..
teşekkürler 28 Ocaka kadar tabloyu tahmin ettiğinizden dolayı.
Havaİzmir
Az önce çöpleri atmak için dışarı çıktığımda bir anda şimşekler patladı ve inanılmaz bir yağış başladı.Yağışa aldırmadan yolda yürürken bir anda önüme çok büyük bir gürültüyle yıldırım düştü.Verilmiş sadakam varmış 🙂
sefik
çevredde paratoner falan yok mu ki…
Havaİzmir
Paratoner,bir yıldırım çeker iki yıldırım çeker.Resmen yıldırım fırtınası vardı diyorum.Hiç öyle bir gökgürültülü fırtına görmemiştim.
Santiago
Katılıyorum..
sefik
an itibariyle kuşadasın’da şimşeklerin şovuyla devam eden çok kuvvetli bir yağmur var.benim en sevdiğim yağış da bu işte.zaten hayatımda 3-4 kez kar yağışı gördüm ve sadece birini hatırlıyorum 😀
Blog takipçilerine genel bir soru yöneltiyorum.
“Tipi” denince nasıl bir durum aklınıza geliyor ?
İnce ince sık yağan, ya da ince yağmasa da sık yağan kar tipi midir veya bunun biraz rüzgarla sık yağan kar tipi midir ?
Yoksa kuvvetli rüzgarın etkisiye kum fırtınası gibi yerden yere uçuşan, kuytu yerlerde yığılmalar yapan kar fırtınası mıdır ?
Gördüğüm kadarıyla terim çok yanlış kullanılıyor, neredeyse bulunduğu yerdeki her kar yağışını tipi olarak tarif edenler var, genel bir tansiyonu ölçelim bakalım. Evet, tipiyi tarif edin bakalım. 🙂
tankut
tipi 2004’teki gibi bence..ince, sık, yoğun ve aşırı rüzgarlı; nefes aldırmayan şiddette!..yığılmalara yol açan kar fırtınası..en sevdiğim!..:)
sefik
Bence de 2004’teki gibi. ince mi,kalın mı fark etmez ama şiddetli rüzgarla beraber yağan orta ve yoğun kar yağışı
Yalın
Kar çok yağsın yığıversin iki metre benim çocukluğumdaki gibi tipi lapa farketmez 🙂
excratarius
Kuvvetli rüzgar etkisi ile kum fırtınası gibi olması lazım, askerliğimi yaparken bir tanesine denk geldim ben,göz gözü görmüyordu, nöbetçi subaydım ve cephanelikte yangın anonsu ile hareket ettik, arabadan inip cephaneliği 2 metre kalana kadar görememiştim, gözümün içine içine vuruyordu kar.
Rainmann
Beyaz Tilki; Tipi nitelendirmesi için bence olmazsa olmaz olan kuvvetli rüzgar….kuvvetli rüzgara eşlik eden kar yağışı(düzenli veya sağanak olması farketmez) TİPİ olarak adlandırılır. Yağışın olmadığı yerde kuvvetli rüzgarın etraftaki kar tanelerini savurmasına TİPİ denmemeli diye düşünüyorum….Bu arada Melik Ahmet Hocam bu akşam nöbetçi değilmiydi? Hiç sesi çıkmadı şu sıralar…
Ankaragücü
Tipi yağış olmaksızın yerdeki karların kuvvetli rüzgar ile taşınmasına da denir.
mehmet torun
Kuvvetli rüzgarın etkisiyle tepelerde bulunan karın kuytu yerlere uçuşmasıyla oluşan bir doğa olayıdır…
okito
İnce, sert taneli (çarpınca yüzü acıtan), oldukça yoğun/sıkı yağan ve göz açmaya imkân vermeyen kar imgesi oluşuyor kafamda.
El NiNo
Tipinin olmazsa olmazı rüzgardır. Yağışın olup olmaması önemli değildir. Yerde kar olması yeterlidir. Yerdeki kar toz şeklinde olmalıdır. Doğu Anadoluda bir çok köy yolu yağış olmadan kapanabilmektedir.
Kuvvetli rüzgarın etkisiyşe kum fırtınası gibi yerden yere uçuşan, kuytu yerlerde yığılmalar yapan kar fırtınasıdır..
Trakyalı
Tipi insanın kendine yakışanı giymesidir 🙂 Kaşkolu bereyi tamamen sarsan da kafana, en ufacık deliklerden bile yanaklarının içine, boynuna, kulağının dibine kadar fırtınayla birlikte, yerden de savrula savrula kar taneleri girmeli tipide. Dışın kadar için de kardan adam olmalı. Ve tabi, göz gözü görmemeli.
kemal sakarya
Tabii ki kuvvetli rüzgar ile kum fırtınası gibi, hatta yağışın çok az olduğu anlarda bile görüşün açılmadığı kar fırtınasıdır. Bir şey daha ilave etmek istiyorum sıcaklık da önemli bana göre tipi diyebilmek için sıcaklık bayağı bir eksili (en az -3) değerde olmalı.
Tam da coğrafya dönem ödevini sordunuz hocam… Çalışmalarımı yaptım ve ödevi teslim ettim. 🙂 Basit anlatımı şu şekildedir… Tipi yağışının daha farklı oluşumları da var…
”kuvvetli rüzgâr ve yoğun kar yağışı ile ortaya çıkan, yatay ve dikey görüş uzaklığının çok kısıtlandığı tehlikeli bir meteorolojik olaydır.”
arada sırada burda da oluyor rüzgar bir anda kuvvetleniyor en fazla 10 dk sürüyor… Dinleniyor dinleniyor dediğim durağan ama sık olarak yağıyor… Sonra tekrar rüzgar kuvvetleniyor yine 10-15 dk tipi halini alıyor anlamadım gitti…
Ödevi eksik yapmışsın 🙂 Direkt şu cümlenden “Arada sırada burdada oluyor rüzgar bir anda kuvvetleniyor en fazla 10 dk sürüyor…” notunu kırıyorum o zaman (süre bakımından)…
İkincisi kar yoğun yağmak zorunda değil, hatta hiç yağmak zorunda değil. 😀
Yukarıda gerçekten çok farklı anlatımlar çıktı. Biraz daha bekliyorum nasıl tarifler gelecek.
Zaten ben size en basit oluşumunu söyledim ödevin tamamını aktarmadım 🙂 farklı oluşumlar var diye de ekledim… 🙂
Tipi olarak değerlendirmek için en az 3 saat sürmesi gerekli, puanı burdan kırdım. 10 dakika sürüp sonra tekrar başlaması ile olmaz. – White
Sizin dediğiniz ödevimdeki şu 2 cümleden kavrayabiliriz…
”Tipi, daha önce yağan ve yeryüzünde örtü oluşturan kardan kaynaklandığı gibi, yoğun kar yağışı sırasında da görülebilen bir doğal tehlikedir.” (Kar yağışının yoğunluğunu katmamıza hiç gerek yok – White Fox.)
”Yeryüzünde oluşan kalın kar örtüsünün, yer rüzgârının hızına ve yönüne bağlı olarak, bulunduğu yerden bir başka yere taşınmasıyla büyük kar yığınları oluşur. Doğal olarak o yerin topografik Özellikleri, kar örtüsünün kalınlığı, yığılan kann miktarı ve rüzgârın hızı ve yönü arasında çok yakın bir ilişki vardır. Kar örtüsü ne kadar fazla, rüzgâr ne kadar hızlı ise, taşınarak yığılan kar miktarı da o kadar fazladır. Kar yağışının durmasından sonra, yeryüzündeki karın şiddetli rüzgârlarla sürüklenmesi ve taşınması sırasında görüş uzaklığı son derece kısıtlanır ve göz gözü görmez hâle gelir. Bu olay yer tipisi(güzel anlatım ground blizzard ) olarak adlandırılır.”
kemal sakarya
Tipi en sevdiğim yağış şeklidir. Yaşamı çok fazla etkiliyebildiği rüzgarı ile soğuk havayı en kuytu köşelere sokabildiği kar tanelerini düz duvarlara bile yapıştırabildiği için severim hele o sesi yok mu sesi şu an satırları yazarken bile içimi heyecan kapladı. sağlam bir tipide rüzgara karşı nefes alamazsın. aynen kum fırtınası gibidir. Yalnız sıcaklıktan bahsetmemişsiniz sıcaklık bayağı eksili değerlerde olmalı. Blog da okuduğum bir çok sistem şimdigörüsünde değişik bölgelerden yazan arkadaşlar her yoğun kar yağışına tipi diyorlar. Tipi için şart olan zeminde taze kar şiddetli rüzgar ve oldukça eksili değerde bir ısı.
Spencer
Görüş mesafesi 100 metre altında, kuvvetli ve soğuk rüzgar, çok yoğun bir yağış ve ince kar taneleri. Tipi deynince aklıma bunlar ve 2002 geliyor, şahsen benim için ilk ve tek tipi yağışı 2002 Ankara kar yağışıdır.
Birincisi karın ince, sık, yoğun yağmasının veya sağanak, sürekli şekilde olmasının tipi açısından bir önemi yok.
İkincisi tipi yağmaz. Hiç kar yağışının olmadığı zaman 3 saatten uzun süren ve saatteki hızı 25 mph aşan rüzgarla yerde var olan karın savrulması da tipidir. Berat’ın dediği gibi zemin tipisidir.
Üçüncüsü tipi için illa ki çok eksili değerlere gerek yok. Sıcaklık 0 ve altında olsun yeterlidir.
Teknik açıdan en başarılı yorumlar, Ankaragücü ve excratarius‘dan geldi.
kemal sakarya
sıcaklık konusuna katılmıyorum çok eksili değer diyerek hata ettim. sizler kadar teknik veya bilimsel bilgi sahibi değilim ama 0 ve hemen altı değerlerin tipi oluşturduğunu görmedim. kar tanesinin kuruyup toz haline gelmesi için kaç derece gerekli. yaşadıklarımdan çıkardığım en az -3 . benimki de empirik bilgi.
Ben -1, -2’de toz halinde yerden yere savrulaydı kar gördüm, İç Anadolu’da olabiliyor. Baştan tipiyle toz haline gelip sonradan sıcaklığın sıfıra yaklaştığı durumlarda da karın toz şeklindeki kıvamı koruyor. Genellikle kuvvetli rüzgarlarla hava sıfırın çok altına iniyor, bu yüzden tipi ile sıfırın çok altı sık karşılaşılan bir durum, ama -0,1 derece de saatteki hızı 43 km olan ruzgarla yağan karda da tipiden bahsetmememiz için aksi neden yok. Erimediginden o da yapışmıyor ruzgarla ufalanip toz haline geliyor. Ben geçen sene Ankara/Bilkent’te yerdeki soğuk guneyli akımlarla daha ortadan kalkamadan kuvvetli lodosla yağan karda tipi gördüm. Yerdeki kar rüzgarla toz kara dönüşüyordu, sıcaklık -3’ten yüksekti. Erime olmasın yeter. Yağan kuru olması da önemli bir faktör tabi -1 de kupkuru kar da yagabilir, avuçla sıkışıp çok rahat kar topu yapilabilen kar da.
kemal sakarya
Çok zorluyorsun haklısın demekten başka şansım yok. Ozellikle bilgisayarı bu kadar yavaş kullanıyorken. çok istisnai örnekler veriyorsun. sıcaklıkların o değerlerde 3 saatten fazla sabit kalması çok ender olur. hele o şiddette bir rüzgarda ya artacaktır. yada azalacak yönüne bağlı. tabiki aksi bir neden yok senin dediğine de tipi denir. içime sinmedi biraz haklı çıkma çabası gibi geldi halen sıcaklığın önemi olduğunu düşünüyorum.
@kemal sakarya Gördüklerinizle ampirik olarak sunduğunuz bilgiye karşılık ben de kendi gördüklerimi yazdım. Zaten sıcaklık 3 saat boyunca sabit de kaldı da demedim.
Literatürde tipi olabilmesi için belli bir negatif sıcaklık barajı yok, ben bulamadım bulursanız siz de kaynak gösterin. Ayrıca sıfıra yakın negatif sıcaklıklarda kar kuru ise ve güneş görmemişse kısaca erime hiç yoksa/olmamışsa yapışma olmaz diyorum bunun aksini ispat edebilir misiniz?
Benim tezimi ayakta tutmak zorlama yapmama gerek yok, uç ornekler verdim hatta bu örneklerinde önemi yok. Bulunduğunuz bölgede daha çok -3 ve altında tipiyle karşılaşmış olabilirsiniz demiştim ama -3 ve altı olarak bir kural yok. Anlatmak istediğim bu. Hala -3′te ısrar ediyorsanız argümanınızı destekleyecek Türkçe veya İngilizce bir kaynak referans sunmanızı öneririm.
Onur
Tipi bilimsel literatüre bu şekilde mi geçmiş? Bu tanıma nereden ulaşabiliriz?
Bence bu konuda halkın nasıl kullandığı daha önemli, yani biri tipi var dediğinde ben yoğun ve rüzgarlı bir yağış olduğunu anlıyorum. Kısacası bizim tipiden anladığımız blizzard’dır. Rüzgarla birlikte savrulan çok yoğun kar yağışı. Tanelerin büyüklüğü değişebilir ama genelde küçük taneli olur.
Sağanak kar da yoğundur ama rüzgar olmadığı için tipi demem mesela ben.
Aslında 2 tip tipi var. Bir tanesi kar yağmadan olanı ABD’de ona özellikle “ground blizzard” deniyor, bir de kar yağarken olanı var. Türkçede yer tipisi veya zemin tipisi diye bir kullanım yaygın değil. Böylece aradaki ayrıntı farkı (kar yağan mı yoksa yerdeki eski karla mı olduğu ) kaçıyor çünkü ikisini de duz tipi kelimesi ile ifade ediyoruz. Zemin tipisininde tesiri büyük, yıllar önce yeni kar yağmadigi halde sadece kuvvetli rüzgarın yerdeki eski karı kum fırtınası gibi ucusturup savurmasiyla bir gecede Kırsehir Kayseri karayolu ulaşıma kapanmıştı. Aynı gün bizim evin bahçesindeki köpek klubesinin önünde 1.5 metreye yakın kar birikmişti, komşunun bahçesinde ise yer yer 1 cmdi 😀 . Hiç unutmam. Kırşehir’in çevresindeki daglardan sureklenen karlar sehir merkezine sanki yeni kar yağmış gibi etki yapmıştı. evin karşındaki 1700 metrelik tepeye tipiden sanki duman altında kalmış hissi uyandiriyordu. Betimlemelerim yetmiyor olayı görmen lazım! 😀 bakınca Ground Blizzard olarak arastirabilirsin. Ama tipi kesinlikle yağmıyor
Burada bir video var, hatta adamlar rüzgar sınırını 35 mph kabul etmişler.
Hakan A.
kuvvetli rüzgarın etkisiyşe kum fırtınası gibi yerden yere uçuşan, kuytu yerlerde yığılmalar yapan kar fırtınası ———- budur.
Blance
Bence tipi şu an ( TSİ 02:10) Ankara Oran’da yağmakta olandır.. Rüzgarla savuran, görüş mesafesini hayli azaltan ve gözlerin içine girerek, yürümeyi zorlaştıran kar yağış şeklidir… Kardan zevk almayı zorlaştırır eğer yürüyorsanız.. Ama yine de güzel 🙂
Birileri arabayla giderken,normal kar yağışında kabak lastikle yolda kalarak, gideceği yere gideceği yere gidemeyip, bize çok faleket tipi var dönmek zorunda kaldım diye inandırdığı yağış türüdür.
Buna artık yağış türü demeyelim Hocam, hava olayı diyelim. – White Fox
Murat Demir
Tamam benim arabanın lastikleri de gidik. Bundan böyle geri döndüğümde, çok felâket tipi var desem, kimse ( sen hariç ) hava olayı olduğundan dolayı geri döndüğümü çakmaz. :).
Eskişehir dörtlü kar ikonunu çakmış, hem de -3 derecede. Bu Ocak ayı mini 2000 oldu iç kesimler için. 2000 Ocak ayını tıfıllar hatırlamaz, hey gidi günler 🙂
Ben çocukluğuma dair müthiş kar fırtınaları hatırlıyorum ama o zamanlarda not tutmadığım için tarihlerini bilemeyeceğim.
isa ozan kuşdil
Havalar suan iyi gidiyo, yarın Tekirdağ yağmurlu sonrasında kar yağışı gösteriliyo bakalım yağıcakmı.Cuma günü de karlı gösteriyo heralde beklenen havalar gelicek gibimi ne diyosunuz??
sefik
Bence öyle aman aman bir kar almaz ama akşam başlayabilir kar yağışı. Kıyılarda örtü zor olur.
hergünkaryagsın
ecmwf’nin tüm bilgileri bizlere sunmadığını söylemiştiniz. Anladığım kadarıyla paralı bir uygulamaları var. Peki bu üyelik bedeli ne kadar, bir bilginiz var mı? Ve ayrıca paralı bir üye olunca, mesela güncellenen modeller saatlik olarak mı görülebilecek? veya başka ne olabilir?
Uşak ve Bilecik düşmüş bile elime! 😛 Isparta ve Afyon’u da alacağız inşallah ilerleyen saatlerinde…
El NiNo
27 ocak ve sonrası destek kuvvetlerle Türkiyenin büyük kısmını geri alcaz merak etme 😀
serdarg
Sistemler tren gibi arka arkaya geliyor. Melik hoca’ya birşey sormak istiyorum. Dmi çalışanları artık isyana başladımı?:) Acaba, bu Ocak ayında verilen-verilecek uyarılar bir rekor getirirmi? Bununla ilgili bir istatistik varmı elinizde? Teşekkürler…
kar_bursa
Ozan Hocam bilgisizliğimi hoş görün merak ettiğim bir durum var.biz Türkiye de kar için her zaman sibiryanın azoru yenerek genişlemesini bekliyoruz.ve bu sene maaşallah iyi gidiyor.Peki azor hiç bize soğuk pompalamaz mı?
Sibirya’nın Azor’u yenmesi diye bir şey yok, Türkiye’ye soğuk pompalayan her türlü yüksek basınç oluşumu iş görür. İngiltere’nin üzerinde oluşan bir yükseğe Azor demek mantıklı değil. Eğer denirse, evet Azor da soğuk pompalar.
2005’ten bu yana yaşanan en büyük Güneş patlamasıymış! Güneş’in resmine baktım ve patlamanın olduğu yeri tespit ettim. Evet 2005’ten beri böyle bir şey görmemiştim 🙂 Bir de radyasyon Dünya’ya bugün saat 16:00’da ulaşacakmış. Bu gece kar bekleme Ankara 😀
Ak formalı Gudjohnsen haykırdı: “İlerle!”
Bir kış günü geçtik Sibirya’dan kafilelerle…
Öte yandan diyagram hala umut dağıtıyor.
ECMWF 00Z çıktısı ise İzlanda’yı Atlantik’e gömmüş. Türk dostu ECMWF. Sibirya 1060 mb!
Yine ECMWF bilirse GFS bu işi bıraksın.
Tayfun
Hocam şimdi tamamen öğrenmeye yönelik birkaç soru sormak istiyorum.
1-Bahsettiğiniz durumu gözlemlemek için hangi haritaya bakmamız gerekiyor?
2-Sibirya yüksek basıncının çok yüksek (1060) olmasının, o harita üzerinden konuşursak, kar yağışı anlamında bize nasıl bir faydası olur? Yani önceki yorumlarda yüksek basıncın üzerimizde tamamen hakim olduğu durumlarda yağış alamıyoruz diye anlıyordum oysa şimdi Sibirya’nın bu kadar yüksek olmasına seviniyoruz. Eğer olayı tamamen yanlış anlamadıysam bir alçak basınç ile yüksek basıncın ülkemiz üzerinde karşılaşması sonucu yağış alabiliyoruz. Mekanizmayı biraz açıklayabilirseniz benim gibi çok az bilgisi olanlar için faydalı olur diye düşünüyorum.
Buradan, “850 hPa temp – SLP”den 192. saati seçin. Yalnız bu çıktının halen çok uzak bir çıktı olduğunu ve değişebileceğini unutmayın. SLP, sea level pressure’ın (deniz seviyesi basıncı) kısaltılmışı (Bodendruck da Almancası). Beyaz çizgiler basıncı gösteriyor. Haritada iyice yukarı bakarsanız (projeksiyondan dolayı aslında kuzeydoğuya bakmış oluyorsunuz) Sibirya yüksek basıncının merkezi olan 1060 mb konturunu göreceksiniz.
Bu durum, Sibirya’da ve çevreleyen alanlarda aşırı soğuk bir havanın oluşmasına yol açar. Renklerden de anlaşılıyordur. Soğuk genelde yüzey soğuğudur, yer yer üst seviyeye de yansır. Soğuma şartları mevsim nedeniyle değişmez ya da Atlantik Okyanusu tarafından alçak basınçlar saldırmazsa bu soğuğun kıta içinde yayılması kaçınılmazdır. Bu soğuğun bize bazen kırıntıları, bazen orta karar bir porsiyonu (bu Cuma olacak), nadiren de ta kendisi gelir ki işte o zaman çok sert şeyler olur. 192 saat sonrası için ayrıntı konuşmamak lazım, çünkü soğuğun iniş yönüne göre her şey değişebilir. Ya da 192 saat sonra bu basınç dağılımı gerçekleşmeyebilir (GFS’ye göre gerçekleşmiyor). Önemli olan ECMWF’nin buna benzer bir basınç dağılımında ısrar etmesi, şu anda bakmamız gereken o.
Yağışı sormuşsunuz. Şu olursa, dikkat ederseniz yüksek basınç merkezi bizim üzerimizde değil. Yağış (kar) hem Akdeniz’den ve Ege’den gelen alçak basınçların bu soğukla karşılaşmaları sonucu, hem de soğuğun Karadeniz üzerinden geçerken nem kazanması sonucu (sea effect) oluşabilir.
Tayfun
Teşekkür ederim.
Amacım şiir gibi yazmak değildi 🙂 Şimdi baktım da gerçekten çok resmi olmuş 🙂
Yok yanlış anladınız benimki fazla şiirsel olmuş onu kastettim 🙂 – Ozan
themuslim
Kusura bakmayın Ozan hocam sizin bloğu, Havaturkayı ve wowturkeyi takip ediyorum pek öyle modellerden diyagramlardan falan anlamıyorum. Yanlış bilmiyorsam Sibirya karasal kökenli bir hava akımı yani yağış için gerekli nem için fakir olmalı peki kışın nasıl oluyorda kar yağışlarına sebep oluyor? Etrafımızdaki denizlerden dolayı mı?
Ayrıca etrafımızda denizler olmasaydı ve de tam olarak üstümüze gelseydi (ne demekse) yine çok sert şeyler gerçekleşirmiydi?.
Teşekkürler
Evet aynen, etrafımızdaki denizlerden dolayı. Denizler olmasaydı Sibirya genişlediğinde hem çok soğuk olur hem de kururduk.
Okito
Hocam sizin de dediğiniz gibi uzak bir ihtimal. Ancak şöyle bir şey, var Sibirya kendi etrafında o denli genişlemiş ki eğer bu senaryo gerçekleşirse nereden geleceğinin önemi yok gibi. (Sea effect yağışlarının etkisini belirleyebilir sanırım en çok) Kuzeydoğu – güneybatı ekseninde genişlemesi normalken, bir de önceki çıktılara göre güneydoğu istikametine doğru da ciddi bir yayılma var. Siz diyebilirsiniz ki, genişlemesi bu kadar iyi değil, olası bir İzlanda saldırısında güçsüz kalabilir. Ama sistemi o derece güçlendirmiş ki ECMWF, Azor’u bile alışık olmadığımız bir yere göndermiş.
GFS – ECMWF miksi olarak gelse dahi ben güzel şeylere gebe olabileceğini düşünüyorum.
Son zamanlarda gördüğümüz en ciddi Sibirya hortlaması diyebiliriz. ‘Yatçaz kalkçaz,
yatçaz kalkçaz’ gelecek 🙂
Behlül
Ozan Hocam şu ECMWF ısınmayı gördü eğer soğumada ısrar etmezse ayıp eder bize 🙂 26-27-28 değil belki ama şubat başında müthiş şeyler olabilir..Zaten bu haliyle gelirse haliçe patene gideriz 🙂 Ozan Denizin kulakları çınlasın 🙂
Ozan DENİZ ETKİSİ
Çınladı tabii ki … sansür: Abartı yasak!- Ozan
welbane
ECMWF ensemble de gayet GFS’yi destekliyor hocam, durum kritik ve bu sefer ECMWF GFS’nin dediğine gelebilir, hatta bana sorarsan gelecek (sadece his)..
Onur
Son çalıştırma’da GFS ECMWF’e yaklaşmış.
ALKIM
GFS 144’ten itibaren ayrışıyor ama 120-144 arası dilimde her güncellemede ECMWF’in bir önceki run’da dediğine geliyor. Bir kaç run daha beklemek lazım. Hatta perşembe akşamı göreceğimiz 12Z run’ı noktayı koyar bence. ECMWF o saate kadar dönmemişse dönmez artık bu yoldan. Kapışma başladı. Bu sezon GFS Real Madrid, ECMWF Barcelona oldu zaten. Kırk yılda bir uzatmada filan maçı alırsa GFS yapacak bir şey yok.
Öte yandan GFS diyagramı sanki iyiye gidiyor devamlı, kırmızının üstünde az senaryo kaldı.
grhc
GFS ECMWF nin dediğine geliyor yavaş yavaş hocam. Yaşasın ECMWF 🙂
Murat Duman
Ben bir yaklaşma göremiyorum. En azından sıcaklık/yağış grafiklerinde. Basınç dağılımını mı kast ediyorsunuz ?
Santiago
Sibirya soğuklarının Rusya’ya çökeceği garanti gibi. Ama aşağı doğru sokulamazsa hiçbir anlamı yok bence 🙂
Pek ihtimal vermesem de şu saatten sonra tek korkum ECMWF’nin ani bir geri vitesi.
ALKIM
Sen gündeme getirince ben de tırstım şimdi. Geri vites olursa sorumlusu sensin Santi. Ahan da şu blogda linç ederiz seni. 🙂
okito
GFS soğuk havayı kırpa kırpa bir hal oldu.
Hans mevsimleri şaşırdı galiba… Tek soğuk hava 27’sini 28’ini bağlayan gece kalmış elimizde 🙂
Onu da çok görür mü görür vallahi.
Commandouz
Hocam doğum günün(m) kutlu olsun.
Bende 90 yılında karlı bi Ocak sabahında doğmuşum 😀
Sağolasın, seninki de kutlu olsun – Ozan
Ozan hocam ve Oğuz arkadaşım doğum günleriniz kutlu olsun … nice mutlu,bol karlı senelere…
Onur
Not: Bu yazı uzun vadede herhangi deniz parçasının donacağını vadetmemektedir.
2006 yılı benim hatırladığım kadarıyla Ankara’nın en sağlam 2 kışından biridir(diğeri 2000). 2006 yılında Anadolu’nun çoğunda ağır kış şartları yaşanması sebebiyle Şubat tatili yurt genelinde 1 hafta uzatılmıştı.
Ankara’da birçok yerde yer altındaki su boruları patladığı için günlerce susuz kalan yerler olmuştu(o yerlerden birindeydim). Belediye araçları şehrin içinde “vatandaşlarımızın zorunlu olmadıkça sokağa çıkmaması rica olunur” şeklinde anonslar yapıyordu.
23 Ocak 2006 Pazartesi gelen o sistemde, şehrin en işlek caddesi olan Atatürk Bulvarı’nın Kızılay kavşağında 15 cm kara gömülmüş şekilde fotoğraflar çekilmiştik(sağolsun arkadaşım o fotoğrafları kaybetti)
2006 sistemin yıldönümünde ECMWF 2 Şubatta benzer bir sistemi sokmuş 🙂
arda yılmaz
2006 sistemi Ankara’da cok iyiydi hakkaten uzun süreli olmuştu bir de yanlıs hatırlamıyorsam(3-4 gün)
Onur
3-4 gun sadece sistemin girisi ve kar yagislariydi. Sonrasindaki 2 hafta belimizi dogrultamadik.
Melik Ahmet TAŞTAN
Geçen hafta Bartın’da yaşanan kar yağışının görüntülerini bir arkadaşım facebookta paylaşmış. Biraz daha yağsa rasat parkı kaybolacakmış 🙂
ALKIM
Vay be. Acımasızca yağmış.
hym
Mükemmel fotoğraflar. Teşekkürler
okito
Acımasızca güldürdün Alkım hocam 🙂
tengizman
Carsamba 06:00’da rahat tv’li koltukta Eskisehir’e gidiyorum,aksam 18:00’de ayni rahatlikta Istanbul’a donuyorum.Gidis ve donuste sikinti ceker miyim? Ayrica Eskisehir Istiklal Mahallesinin otogara olan uzakligini bilen varsa cevaplasin hayrina.
Bu haftanın en şanssız ili herhalde Ankaradadır. P.tesi ve Salı kuzeyden inen ve güneyden giren nemli havanın ulaşamadığı tek yer sanırım Ankara oldu. Bize tek kalan ayaz olacak herhalde….Hafta sonu ise değişmesini ısrarla beklediğimiz İtalya alçağının en dışında kalan kontrularda olduğumuz için cephenin sadece sıcak tarafı ulaşacak-yağış olmadığı halde ısınmaya sebep olup-el emeği göz nurumuz kar tabakasının erimesine yol açacak gibi….ne yapalım-bari İstanbul keyfini çıkarsın-biz nasıl olsa mart ta bile efsane çıkarmış durumdayız…
Ozan hocam ve diğer editör arkadaşlar, 26-27 ocak 2010’da Samandıra’da – 12 C’nin ölçüldüğünü konuşmuştuk bundan baya bir zaman önce, ben bunun kaydı olmadığı için DMİ’yi eleştirmiştim, ama birisi bu kaydın olduğuna dair bir link vermişti. Acaba o linki bulmam mümkün mü, Melik Hoca da bilir belki. Teşekkürler.
http://www.istanbul.dmi.gov.tr/merkezler-tanitim.aspx?m=20 – Santi
Sağol Santiago hızır gibisin 🙂
7-13 Şubat GFS senaryoları ortalamadan aşağı inmeye başladı bakalım ne kadar inebilecek…
Merhaba;
Ankara’da gündüzleri bile sıcaklığın -5’ler civarında gezindiği 17-18 Ocak 2012 günlerini hatırlarsınız. Bir de o günlerde sabah yağan, sonra güneş yükselince hafifleyen ve duran, oluşturduğu örtü üfleyince temizlenebilen kar yağışlarını hatırlarsınız. DMI bu yağış için ” hafif kar grenleri” ikonunu kullanmıştı ve burada da yağışın kar greni olduğu konuşulmuştu. Ben de dün akşam benzer bir yağış için aynı terimi kullandım, ancak sonradan içime bir şüphe düştü. İnternette “kar greni” ile ilgili kaynak ararken gördüm ki, dünkü ve önceki örnekler “kar greni” terimine uymuyordu. O gün normal bir kar yağışında olduğu gibi bazıları bir santimden büyük kar taneleri vardı. Kar grenleri ise bir milimetreden küçük, mat görünüşlü buz parçalarına deniyormuş. Yıllar önce stratüs sisinin olduğu bir günde tanıma uygun bir yağış gördüğümü hatırladım. Bir araba üzerinde sadece 15-20 tane beyaz küçük buz parçası görmüştüm. Bunun haricinde stratüs tabakasından kaynaklanan seyrek ve çok küçük yağmur damlacıkları bulunduğumuz coğrafyada daha sık görülen bir olay (kar grenlerinin yağmur karşılığı) . 17-18 Ocak yağışları da gerçek kar greni yağışlarında olduğu gibi stratüs ya da stratokümülüs gibi hafif yağış bırakabilecek ve yere yakın (1800 metre civarında bulunan radarın göremeyeceği seviyedeki) bulutlardan kaynaklandı. Ancak, altıgen kar kristallerinin birleşmesinden oluşan kar taneleri vardı. Belki günlük hayatımızı etkileyen önemli bir konu değil ama meteorolojik terimlerin doğru kullanılması konusunda hassas olanlar için bu bilgiyi paylaşmak istedim.
Birçok kaynaktan alınmış tanımları bir arada sunan İngilizce bir site: http://en.mimi.hu/meteorology/snow_grains.html
Zaten kar greni değildi… Dün ben o hafif kütleyi paylaştım yeni konudaki yorumlara bakarsan görürsün.
Senin bulunduğun yerde kar greni olmamış olabilir, Ankara’da yer yer kar greni görüldü. – White Fox
Dün gerçekleşen yağış, iki hafta önceki yağışla benzerlik gösterdiği için, dün kendi yorumumda “kar greni” terimini kullandım ve bugün bunun yanlış olduğunu söyledim. Yer yer tabi ki kar greni de yağmış olabilir ve terim doğru yağış tipi için kullanılmış olabilir. Sırf radarda görünmediği ya da stratüsler oluşturduğu ve su içeriği az olduğu için her kar yağışının “kar greni” olarak adlandırılmasının yanlış olacağını belirttim.
29’u gecesi gren olan yer oldu mu bilmem ama Çayyolu çoook hafif bir kar yağışı aldı o gece ama kar aldı.
Berat radar görüntülerini de paylaşmıştı.
Pilleri şarj edip bugün sabahki hafif kar yağışını yakalamayı başardım 😉 ( çok da önemli birşeymiş gibi, kayıtlara geçsin 😀 )
08:56
http://ompldr.org/vY2tlYw
08:58
http://ompldr.org/vY2tlZA
09:01
http://ompldr.org/vY2tlZg
Ağrı Dağının mükemmel görüntüsü, bu gün çekilmiş. Üzerindeki bulutun nasıl oluştuğunu bilen var mı ?
http://fotogaleri.ntvmsnbc.com/agri-dagi-sapka-takti.html?position=0
Merceksi bulutlar. Kararlı biçimde bulunan nemli hava kütlesi bir dağın üzerinden geçerken büyük ölçekli durağan dalga tepesi oluşturur. Eğer sıcaklık çiğleşme noktasının altına düşerse de bu tür bulutlar oluşur. Ağrı dağının takkesi olarak da bilinir. http://en.wikipedia.org/wiki/Lenticular_cloud
Harıl harıl çalışıyor. 18 Aralık 2011 durağan cephesinin radar görüntüleri özellikle çok etkileyici. Uydu görüntüleri de sorunsuz çalışıyor. Nostalji yapmak isteyenlere duyurulur 🙂
Yeni karşılaştım yaratıcı bir site TR de bu tarz şeylerle karşılaşmak pek mümkün olmuyo emeği geçen herkeze teşekkürler.
Kar yağışının toz şeklinde, lapa ya da ince yağmasında etkili olan faktörleri anlatabilecek birisi var mı? Kar tanesinin şeklini yağş gelmeden tesbit etmenin bilimsel bir yöntemi bulunuyor mu?
Kar tanelerinin birleşmiş kar kristallerinden oluştuğunu düşünürsek, kristallerin birleşmesini etkileyecek her türlü atmosfer koşulu tanelerin şeklini ve boyutunu etkileyecektir. Ancak belirleyici olan temel unsurlar hava sıcaklığı, havanın nem oranı ve rüzgardır. Yere yakın atmosfer sıcaklığı sıfır derece ya da biraz üzerindeyse tanelerin yüzeyinde ince bir sıvı su tabakası oluşur. Bu sıvı düşen kar tanelerinin birbirine yapışmasını sağlar ve kar taneleri büyür. Bu durum şiddetli rüzgar varlığında bozulabilir ancak rüzgarsız ve çok uygun koşullarda kar taneleri oldukça büyük boyutlara ulaşabilir. Dünya rekoru 1887 yılında Montana’da rapor edilmiş bir kar yağışına ait*, eğer doğruysa: 38 x 20 cm ! :D.
*: http://www.islandnet.com/~see/weather/journal/giantflakes.htm
2007 yada 2008 yıında böyle bir olaya tanık olmuştum.sakin bir havada başlayan kar yağışında kar tanelerinin büyüklüğü abartısız avuç içim kadardı. İnanılmaz bir görüntü vardı. İnsanın görmeden inanamayacağı bir olay…
Nerede ?
samsun şehir merkezinde.
🙂 Bazen doluya benzer ufak nohut tanesi şeklinde de yağıyor. Bir çok önemli kar bırakıcak sistemde yağışın bu şekilde olması yüzünden çok az örtü oluştuğuna tanık oldum.Bunlar da bende dolayısı ile bir merak oluşturdu. Ama 38 X 20 cm’e diyecek laf bulumadım 🙂
Giresun’un Espiye ilçesine bağlı Karaovacık yaylası 22 OCAK 2012




MGM tarafından bana gönderilen cevap aşağıdaki gibidir. bu da demek oluyor ki yağış öngörülerimiz bir kademe daha artacak
Samsun Merkez Şenyurt Köyü’nde 1303 metre yüksekliğindeki Böğürtlen Tepe üzerinde kurulacak Samsun radarının sahadaki inşaat işleri devam etmektedir. İnşaat işleri tamamlandıktan sonra radar sisteminin montajına başlanacaktır. Proje çerçevesinde normal şartlarda Samsun radarının 10.03.2012 tarihine kadar hizmete alınması planlanmıştır.
Bilgilerinize
Merhaba Hocalarım 1 sorum olucak Tekirdağ’da kar olasılığını nasıl görüyosunuz?
Dün gece hafif yağdı ama şu an yok bekliyoruz inşallah yağar.
Yarın Tekirdağ’ın doğusunda kar sağanakları olabilir, Tekirdağ merkezde hava çoğunlukla parçalı çok bulutlu olacak gibi duruyor. – White Fox
Teşekkürler cevap için Tekirdağ merkeze yağmıycak olması kötü oldu 😦
Yanıbaşımızda volkanik faliyet bence heyecan verici bir doğa olayı 🙂 Tabi ki zarar vermedikçe!
Daha bu yaz arkadaşlarla Santorini’deydim.. Bir jeofizikçi olarak nea kameni’de (1950’lerdeki son patlamasında oluşan adacık) dolaştım ve fotoğraflamıştık.. Santorini’nin MÖ 16.yüzyıldaki son büyük patlaması sonrası kalderasının merkezinin tamamen çöktüğü ve adanın bugünkü halini aldığını biliyoruz.. Zaten faal olan ve dinlenme periyodunda bir volkandır..
Tekirdağ’da dün gece başladı kar ama gece durdu, birazda olsa kar tuttu. Bugün veya önümüzdeki günlerde yağış var mı ?????
Yarın çoğunlukla parçalı çok bulutlu kayda değer ciddi bir yağış yok, belki kısa süreli kar sağanakları Tekirdağ’ın doğusunda olabilir. – White Fox
Meteoroloji yine İstanbul tahminlerinde güncelleme yapmamış. Kardeşim kar geldi, soğuk geldi, şu anda en sıcak yer -1C sen hala ilerideki 5 gün geceler 0-1 gündüzler 3-4 derece diyorsun. Bu bloğu takip eden tüm yetkililere sesleniyorum. “Açın cesur tahminlerin önünü” 🙂
Bu sistemde analiz işi kolay değil, iller ve ilçeler tek tek…- White Fox
Bunu ben de bu akşam öğrendim. Yaklaşık 1000 adet il ve ilçenin 3-4 kişi tarafından manuel olarak girişlerinin yapıldığını. Kolay olmasa da bunu haketmiyoruz.
Yorumsuz
http://www.ntvmsnbc.com/id/25316453/
HES kurarlarsa,iyice bozulur oralar 😦
havaizmir ne alaka ??
HES’ler tabiki yararlı fakat doğaya verdiği zarar ortada.İnsanlar bu doğaya zarar verdikçe ileride belki susuzluktan değil ama felaketlerden yok olacak.Emin olun,sonrada bana ne alaka diye sormayın.
Kurulmazsa susuzluktan biz bozuluruz. Su aksın Türk baksın !!!
bence böyle bir kanıya varmak çok erken.Uzun vadeli gözlemler neticesinde değerlendirmek gerek geçen sene kış ılık geçti ama bu sene sadece yeterli kar yağışı olmadı.Pazartesinden sonra etkili kar yağışları olacak uzun bir süre.barajların ilerleyen dönemlerde özellikle ani etkili yağışlar üzerinde etkisi olacak….Espiye de Şubat ayında kar yağışına doyacak baya bir 🙂
Su aksın Türk baksın gibi kulaktan dolma ifadelere gerek yok bence. Sanırım fotoğrafta da etkileri gözlemlenebilir.
ÇED raporları önemsiz şeyler değildir ve merak etmeyin ki o kanıya varmak için erken olup olmadığı düşünülyordur.
Rant uğruna değersizleştirilmeye çalışınılan ve sanki yanlış birşeyler diyormuş gibi gösterilmeye çalışan meslek örgütleri halihazırda senin benim hepimizin sağlığı için gereken araştırma ve uyarıları yaparlar. Bağımsız meslek örgütü çalışmalarına herşeyden önce kendi sağlığımız için sağduyuyla yaklaşmamız gerekir.
Not: Eklemeyi unutmuşum, yukarıdaki araştırmayla yazdığım pek alakalı değil. Bu bulgu üniversite bazlı oluyor sanırım. Ancak yukarıda göstermek istediğimi gösterebildim sanırım 🙂
MGM’nin sitesi açılmıyor, milletin hava aklına yeni geldi sanırım
Şok şok şok ılıkçı camia şokta 🙂 Yoksa olur mu düşüncesi hakim olmaya başladı
Aslında bir denge var. Orası yağmura döndükten sonra da hemen kara dönemiyor.
İstanbul (Atatürk havalimanı) için 1950’lerden beri ölçülen en düşük sıcaklık 17/01/1963 tarihinde -13.9 derece olarak ölçülmüş. 87 Martında dip değer olarak -10 derece ölçülmüş. Bu değerleri freemeteo.com arşivinden buldum. Ancak İstanbul için arşiv 1950’lerden başlıyor. 1900’lerin başından itibaren sıcaklık arşivi bulmak mümkün mü? Özellikle 1929 kışında görülen dip değeri merak ediyorum.
Benim bildiğim 1839’dan bu yana İstanbul/Göztepe’nin aylık ortalama değerleri
http://climexp.knmi.nl/data/ta17062.dat
Ortalama olarak ben de buldum. Keşke günlük değerleri gösteren bir arşiv olsa.
1929’un günlük değerleri benim elimde yok, sanırım Kandilli Rasathanesi’nde vardır ama onlar da parayla veriyorlar (bildiğim kadarıyla).
parası neyse verelim(önemli)
mail atıp sorabilirsiniz – Ozan
Kardan adam gösterimiz devam ediyor. O kadar kardelisiyim diye geçinen var ama hiç eser göremedik 🙂 (Fotolar Ankara’dan)
Elinize sağlık, harika olmuş 🙂
Shaquille O’Neal’in kardam adam versiyonu:)
Geçen hafta bizim evin bahçede kardan ev vardı. Isınan havanın azizliğine uğradı. 😦
———————————————-
Biz çocukken kardan adamdan çok arkadaşlarla kardan duvar ve cepheler yapıp, boncuklu tabanca ve tüfeklerle birbirimizi vurmaya çalışırdık. Boncuklar çıplak tene çarpınca ne pis acıtırdı. 😀
Yeni başlık ana sayfadadır.
Bünyamin Bey Cuma Günü için Uyarı vermiş
http://video.cnnturk.com/2012/haber/1/25/bunyamin-surmeli-istanbullulari-uyardi
Bir sorum olacak;
Gerek GFS gerekse ECMWF pazar günü ve sonraki bir kaç gün için soğuğu kırım üzerinden orta karadenize sokuyor.(İlk uğrayacağı yer samsun olacak gibi gözüküyor.)(İnşallah) Ancak soğuk ve yağış tam anlamıyla çakışmıyor. Samsun’a kısa sürede yoğun kar yağışı bırakan sistemler hep buna benzer olan,direkt Kırım üzerinden gelen sistemler olmuştur. Ama modellerde yağış açısından sıkıntı bulunmaktadır. Peki deniz etkisi ile yağacak kar yağışlarında önceden bu yağışın kestirilmeme ihtimali daha mı yüksektir. Yoksa olacak bir şeyi zaten görürlerdi. O yüzden de kuru soğukla mı idare edelim. Ve son olarak Samsun için hafta sonu sisteminde siz üstadlar ne diyebilirsiniz.
Göründüğü gibi gelirse yağış sıkıntısı olmaz. Sea effect az gösteriliyor, özellikle GFS’de.
inşallah değişmez ve dediğiniz gibi olur,hele de cumartesi pazar günü kar yağarsa ne de güzel olur. 2,5 yaşında kızım var ve şu ana kadar eli ayağı kara değmedi ve kar yağışını da görmedi. Merakım yoğun bir kar yağışında ve sonrasında oluşacak örtü de nasıl bir tepki vereceğidir. Ama babasına benzerse eve sokamayız onu. Geçenlerde bilgisayarı, GFS modelleri ekranda var iken açık bırakmışım. Peşimden kızım bilgisayarın başına gelmiş ve modellere yakından bakıp eliyle sanki çözmeye çalışıyormuş gibi birşey yapıyordu. Eşim onu o şekilde görünce,bi deli daha topluma kazandırıyoruz diye espiri yapmıştı. Bu görüntüden sonra bende kızımı sıfırdan hava delisi yapmaya karar verdim
Deniz etkisi yağışları mezoölçekli oluşumlardır. Kendi adıma konuşursam son 48 saate kadar modellerin tam olarak çözemediği üst atmosferdeki duruma göre değerlendirilen deniz etkisi yağışları hakkında konuşmamayı yeğliyorum.
White Fox’a katılıyorum. Örneğin şu anki tahminlere göre cumartesi-pazartesi arası Samsun civarındaki rüzgar batı-kuzeybatı gibi duruyor. Bu da sizin işinize pek gelmeyebilir ancak kuzey kuzeydoğu daha etkili bir sea effect yağış bırakır ki bunu da cumadan önce kestirmek zor olur. Ben Samsun-Trabzon hattının cumartesi pazartesi arası güzel kar alacağını düşünüyorum.
Acaba hangi seviyedeki rüzgarlara bakarak tahminde bulunmak daha tutarlı olabilir.Nihayetinde havayı ve bulutları sürekleyen rüzgar olduğuna göre yağış bırakacak bulutun yüksekliğindeki rüzgar mı bizim için önemli yoksa belli şu seviyedeki rüzgara bakmak yeterli olur mu.bunun için bir model veya link verebilir misiniz?
Benim makalemi oku – White Fox
Sevgili Whitefox,
Bir ara sıcaklık ve nemin kar yağışı üzerindeki etkisini anlatır mısınız? Nasıl oluyor da hava nemli olduğu için 0,1 derecede bile yağmur yağabiliyor? 4 derecede kar olduğunu da bilirim.
Hava ne kadar kuruysa yağışın kar olarak düşme şansı bir o kadar artar. (Virga ile yağışın yer seviyesine ulaşamamasını ve üst atmosferdeki sıcaklık değerlerini hariç tutarak anlatıyorum) Çünkü, düşük nemde buharlaşma daha fazla olacağı için, buharlaşma ile çevreden daha fazla ısı alınabilir ve hava soğur. Örneğin sıcaklığın 5 derece olduğu ışba sıcaklığının(dewpoint) -6 olduğu bir yerde yağış başlarsa önce yağmur olarak başlasa bile yağış sırasında nemlilik de aratacağı için ışba ve çevresel sıcaklık birbirini yakalama trendine girer. Işba yükselirken, sıcaklık düşer. Genellikle ışba sıcaklığın 0 dereceden fazla olduğu yerlerde kar yağmıyor. (Yağış etkiliyse 1 ışba değerinde de yağabilir, hafifse 0’ın üstünde yağmur olmaya meyillidir. 1 üstü ışba sıcaklığında ben şu ana kadar hiç kar görmedim, tabi sıfır seviyesine durumu değiştirebilir kısa mesafede kar erimeden yere ulaşabilir, ama benim nem üzerinden yaklaşımım böyle genel olarak)

Mesela Eskişehir örneğine bakalım.
1 derecede yağmur yağıyor. Nem oranı %98 çok yüksek. Işba sıcaklığını şuradan hesaplayınca 0.7 derece çıkıyor.
Sağol Mehmet, çok güzel anlatım.
Süpersin Mehmet.
Sicagi sicagina yazayim. Sabah 10’dan aksam 7’ye kadar Eskisehirdeydim. Sakir sakir yagmur yagdi. Var olan karin erimesiyle ben de mundar oldum Eskisehir caddeleri de 🙂 Nereye gitsem lanetimi goturuyorum oraya. Yagan yagmur karin onemli miktarini eritse de yaklasik 4-5 cm lik kar ortusu kalmisti ben donerken.
Geçen yıl Ocak ayında bu günlerde, tam tarihi hatırlayamıyorum, Ankara’da gökgürültüsü ve yıldırım sonrası çok yoğun kar yağışı başlamış ve etkili olmuştu. Bilgi amacıyla soruyorum, gökgürültülü ve kar yağışlı bir havayı oluşturacak şartlar nelerdir, kısaca bahsedebilir misin? Şimdiden teşekkürler bilgi için
Genellikle sıcak cephelerin kararlı hava koşulları yarattığını biliyorsunuzdur. Fakat yer seviyesindeki kararlılık bizi yanılgıya düşürebilir. Nitekim çok yüksek nem oranına sahip sıcak bir cephenin yarattığı adveksiyon ile taşınan hava, bazen yer seviyesindeki soğuk ve bu hava kütlesininin daha üstündeki çok daha soğuk hava kütlesinin arasından geçebilir bu yukarıda bir kararsızlığa neden olabilir ve gökgürültülü kar da böyle yağar. (Başka başka teoriler de var Ankara için en uygunu bu) Böyle bir konveksiyonda, sıcak dönemde görülen gökgürültülü fırtınalardaki gibi yer seviyesinden itibaren hava parseli yükselmez.. Yerdeki soğuk hava kütlesi ile sıcak cephenin sınırı yukarı seviyede bir enverziyon oluştur. Hava parselinin yükselmesi de işte tam bu enverziyonun üstünde başlar (Bkz. elavated convection) ve yukarıdaki jet akımlarları ve diğer dinamik faktörler de neme bağlı olarak yükselen hava parseline yardımcı olur. Ankara’da bu olmuş olabilir.
Hocam emeğine sağlık, tekrar teşekkürler
Hocam emeğine sağlık, tekrar teşekkürler.
2008′ deki ani erimeye dikkat!
2008’de özellikle neden böyle olmuş?
2007 tarihteki en sıcak yıllardan birisi olduğu için muhtemelen.
Bazı bilim adamları bu erimenin gulf stream akıntısı durdurup geçmişte ki gibi mini buzul çağını başlatacağını söylüyor sizce doğruluk payı ne kadar hocam ?
Hadi herkese geçmiş olsun akdeniz’in hain siklonları yine işimizi bitirdi neymiş 995mb a.b 1060 lık sibirya’yı halt edermiş 🙂 Biz bu seneryoyu son 4-5 senedir hep görüyoruz sınırlarımıza kadar gelip içeri giremeyen olağan üstü oluşumlar ve olağan üstü soğuklar.Belki şubatın son günlerinde bir iki günde olsa inşallah kar yağışları alırız..
Herkes sabırsız. Kimi Haliç’i dondurur, kimi bu iş bitti soğuklar içeri girmeyecek der. Maç devam ediyor. Önümüzdeki hafta ne olacağı halen belirsiz.
Niye öyle diyoruz ki? +168 ECMWF hala 1055mb gösteriyor ve -10 İstanbul üzerinde. Öyle değil mi?
Sınır’dan içeri girmemeye adeta yemin etmiş.
Durum kritik, ilk dalgayı kaçıracağız galiba. İnşallah soğuklar çabuk geriye çekilmez.. Gün içerisinde bu konuyla ilgili görüşlerimi paylaşacağım..
Cuma günü gelecek olan sistem nasıl olursa İstanbul’un en çok işine gelir?
İşte böyle;
SKIRON, HIRLAM ve GEM modelleri, alçak basıncın merkezini Cuma sabaha karşı Kocaeli açıklarında konuşlandırmış.
Alçak basınç buraya yerleştiği zaman yer seviyesinde rüzgarlar tam karayel oluyor.
Ve Trakya’da birikmiş soğuk hava deniz üzerinde yol almadan İstanbul’a ulaşıyor. Bu şartlar oluşursa kıyısı falan kalmaz o soğuk tüm şehiri kaplar. Ta ki rüzgar önce yıldıza (öğlen), sonra da poyraza (akşam) dönene kadar.
Sistemin giriş şartları ne olursa olsun tüm modeller rüzgarın akşam saatlerinde poyraza döneceğini ve havayı ılıtacağını gösteriyor.
Bu İstanbul için en iyimser tablo. Bu şekilde gelirse hava nasıl olur? Alçak basınç dar bir alana sıkışacağından yağış biraz daha az olur fakat soğuma çok daha iyi olur. Perşembe gecesi gürültüyle patırtıyla rüzgar kuzeye döner, sonra yağış kesilir, sabaha karşı rüzgar karayele döner ve kar yağışı kuzeybatıdan şehire girer. Aşırı fırtına olmaz fakat öğlene kadar 2004’e benzer görüntüler ortaya çıkabilir, yükseklerde 10cm. kar olabilir. Sonra akşama doğru Karadeniz’in nispeten ılık havası şehire hakim olur, yağış artar fakat kar örtüsü artmayınca kar severler arasında çatlak sesler çıkmaya başlar. Büyük üstatlar morali bozulmuş gençleri yatıştırmaya çalışır, radarı takip ederiz falan filan.
Ön değerlendirmem buydu. Bu en iyimser tabloydu, kötümser olanı konuşmak istemiyorum, yarın akşam durumu yeniden kontrol ederiz. Ozan Hoca’da güzel bir başlık açar, orada teselli ararız.
Sea effect yağışları oluşabilir mi bu sistemde ?
Olur ama zayıf. İdeal bir sea effect sistemi değil bu.
Alçak basınç güneyden geldiği için soğuk havayı güneyden çekiyor, kuzeyimizde üst seviyelerde nispeten ılık hava hakim.
Aslında bu üst seviyedeki kalitesiz soğuğa rağmen gerçekleşecek kar yağışı İstanbul için tam bir mucize.
Rüzgarın poyraza daha geç dönmesini umuyorum ancak kaçarı yok ki cumartesi gün içinde karla karışık yağmur eşliğinde erime olacak. Cumayı ne kadar kurtarırsak kardır(a’nın üstünde şapka var), kardır(bunda yok). 🙂
Çok titiz bir değerlendirme olmuş tahmininizin bu en iyi değerlendirme ile gerçekleşmesini dilerim… İstanbulluların bu değerlendirmeye saygı göstermesi gerek…
gelen sistem özetle patates yani!.. 😦 cuma günü az bir kar yağışı ve sonrasında ısınma hepsi bu!..peh!..hayal kırıklığı..poyraz beklerken karayel esiyor, karayel beklerken poyraz!..geçen sistemde de poyraz esmedi diye üzülmüştük..modellerin umutlandırdığı efsane soğuklar da son güncellemelerle kuş oldu sanıyorum ki..patates üstüne patates!..
Henüz belli olmaz, soğuk kaynağında kuvvetli, ne kadarı bize akar göreceğiz.
Süper değerlendirme.
Bugün itibariyle şartlar biraz değişmiş gözüküyor (Cumartesi sabaha kadar karayel ve iyi yağış var gibi, başlığı açacağım yeni yorumunu bekliyoruz…
I am going to finish the system in my mind soon…
(Sistemi çok yakında kafamda bitireceğim)
Yeni yazı ana sayfada… Ozan
teşekkürler 28 Ocaka kadar tabloyu tahmin ettiğinizden dolayı.
Az önce çöpleri atmak için dışarı çıktığımda bir anda şimşekler patladı ve inanılmaz bir yağış başladı.Yağışa aldırmadan yolda yürürken bir anda önüme çok büyük bir gürültüyle yıldırım düştü.Verilmiş sadakam varmış 🙂
çevredde paratoner falan yok mu ki…
Paratoner,bir yıldırım çeker iki yıldırım çeker.Resmen yıldırım fırtınası vardı diyorum.Hiç öyle bir gökgürültülü fırtına görmemiştim.
Katılıyorum..
an itibariyle kuşadasın’da şimşeklerin şovuyla devam eden çok kuvvetli bir yağmur var.benim en sevdiğim yağış da bu işte.zaten hayatımda 3-4 kez kar yağışı gördüm ve sadece birini hatırlıyorum 😀
Blog takipçilerine genel bir soru yöneltiyorum.
“Tipi” denince nasıl bir durum aklınıza geliyor ?
İnce ince sık yağan, ya da ince yağmasa da sık yağan kar tipi midir veya bunun biraz rüzgarla sık yağan kar tipi midir ?
Yoksa kuvvetli rüzgarın etkisiye kum fırtınası gibi yerden yere uçuşan, kuytu yerlerde yığılmalar yapan kar fırtınası mıdır ?
Gördüğüm kadarıyla terim çok yanlış kullanılıyor, neredeyse bulunduğu yerdeki her kar yağışını tipi olarak tarif edenler var, genel bir tansiyonu ölçelim bakalım. Evet, tipiyi tarif edin bakalım. 🙂
tipi 2004’teki gibi bence..ince, sık, yoğun ve aşırı rüzgarlı; nefes aldırmayan şiddette!..yığılmalara yol açan kar fırtınası..en sevdiğim!..:)
Bence de 2004’teki gibi. ince mi,kalın mı fark etmez ama şiddetli rüzgarla beraber yağan orta ve yoğun kar yağışı
Kar çok yağsın yığıversin iki metre benim çocukluğumdaki gibi tipi lapa farketmez 🙂
Kuvvetli rüzgar etkisi ile kum fırtınası gibi olması lazım, askerliğimi yaparken bir tanesine denk geldim ben,göz gözü görmüyordu, nöbetçi subaydım ve cephanelikte yangın anonsu ile hareket ettik, arabadan inip cephaneliği 2 metre kalana kadar görememiştim, gözümün içine içine vuruyordu kar.
Beyaz Tilki; Tipi nitelendirmesi için bence olmazsa olmaz olan kuvvetli rüzgar….kuvvetli rüzgara eşlik eden kar yağışı(düzenli veya sağanak olması farketmez) TİPİ olarak adlandırılır. Yağışın olmadığı yerde kuvvetli rüzgarın etraftaki kar tanelerini savurmasına TİPİ denmemeli diye düşünüyorum….Bu arada Melik Ahmet Hocam bu akşam nöbetçi değilmiydi? Hiç sesi çıkmadı şu sıralar…
Tipi yağış olmaksızın yerdeki karların kuvvetli rüzgar ile taşınmasına da denir.
Kuvvetli rüzgarın etkisiyle tepelerde bulunan karın kuytu yerlere uçuşmasıyla oluşan bir doğa olayıdır…
İnce, sert taneli (çarpınca yüzü acıtan), oldukça yoğun/sıkı yağan ve göz açmaya imkân vermeyen kar imgesi oluşuyor kafamda.
Tipinin olmazsa olmazı rüzgardır. Yağışın olup olmaması önemli değildir. Yerde kar olması yeterlidir. Yerdeki kar toz şeklinde olmalıdır. Doğu Anadoluda bir çok köy yolu yağış olmadan kapanabilmektedir.
Önümüzdeki 1 ay boyunca yağacak olan kar formu
Hahaha 😀 😀
ahahahahaha 🙂
Kuvvetli rüzgarın etkisiyşe kum fırtınası gibi yerden yere uçuşan, kuytu yerlerde yığılmalar yapan kar fırtınasıdır..
Tipi insanın kendine yakışanı giymesidir 🙂 Kaşkolu bereyi tamamen sarsan da kafana, en ufacık deliklerden bile yanaklarının içine, boynuna, kulağının dibine kadar fırtınayla birlikte, yerden de savrula savrula kar taneleri girmeli tipide. Dışın kadar için de kardan adam olmalı. Ve tabi, göz gözü görmemeli.
Tabii ki kuvvetli rüzgar ile kum fırtınası gibi, hatta yağışın çok az olduğu anlarda bile görüşün açılmadığı kar fırtınasıdır. Bir şey daha ilave etmek istiyorum sıcaklık da önemli bana göre tipi diyebilmek için sıcaklık bayağı bir eksili (en az -3) değerde olmalı.
Tam da coğrafya dönem ödevini sordunuz hocam… Çalışmalarımı yaptım ve ödevi teslim ettim. 🙂 Basit anlatımı şu şekildedir… Tipi yağışının daha farklı oluşumları da var…
”kuvvetli rüzgâr ve yoğun kar yağışı ile ortaya çıkan, yatay ve dikey görüş uzaklığının çok kısıtlandığı tehlikeli bir meteorolojik olaydır.”
arada sırada burda da oluyor rüzgar bir anda kuvvetleniyor en fazla 10 dk sürüyor… Dinleniyor dinleniyor dediğim durağan ama sık olarak yağıyor… Sonra tekrar rüzgar kuvvetleniyor yine 10-15 dk tipi halini alıyor anlamadım gitti…
Ödevi eksik yapmışsın 🙂 Direkt şu cümlenden “Arada sırada burdada oluyor rüzgar bir anda kuvvetleniyor en fazla 10 dk sürüyor…” notunu kırıyorum o zaman (süre bakımından)…
İkincisi kar yoğun yağmak zorunda değil, hatta hiç yağmak zorunda değil. 😀
Yukarıda gerçekten çok farklı anlatımlar çıktı. Biraz daha bekliyorum nasıl tarifler gelecek.
Zaten ben size en basit oluşumunu söyledim ödevin tamamını aktarmadım 🙂 farklı oluşumlar var diye de ekledim… 🙂
Tipi olarak değerlendirmek için en az 3 saat sürmesi gerekli, puanı burdan kırdım. 10 dakika sürüp sonra tekrar başlaması ile olmaz. – White
Sizin dediğiniz ödevimdeki şu 2 cümleden kavrayabiliriz…
”Tipi, daha önce yağan ve yeryüzünde örtü oluşturan kardan kaynaklandığı gibi, yoğun kar yağışı sırasında da görülebilen bir doğal tehlikedir.” (Kar yağışının yoğunluğunu katmamıza hiç gerek yok – White Fox.)
”Yeryüzünde oluşan kalın kar örtüsünün, yer rüzgârının hızına ve yönüne bağlı olarak, bulunduğu yerden bir başka yere taşınmasıyla büyük kar yığınları oluşur. Doğal olarak o yerin topografik Özellikleri, kar örtüsünün kalınlığı, yığılan kann miktarı ve rüzgârın hızı ve yönü arasında çok yakın bir ilişki vardır. Kar örtüsü ne kadar fazla, rüzgâr ne kadar hızlı ise, taşınarak yığılan kar miktarı da o kadar fazladır. Kar yağışının durmasından sonra, yeryüzündeki karın şiddetli rüzgârlarla sürüklenmesi ve taşınması sırasında görüş uzaklığı son derece kısıtlanır ve göz gözü görmez hâle gelir. Bu olay yer tipisi(güzel anlatım ground blizzard ) olarak adlandırılır.”
Tipi en sevdiğim yağış şeklidir. Yaşamı çok fazla etkiliyebildiği rüzgarı ile soğuk havayı en kuytu köşelere sokabildiği kar tanelerini düz duvarlara bile yapıştırabildiği için severim hele o sesi yok mu sesi şu an satırları yazarken bile içimi heyecan kapladı. sağlam bir tipide rüzgara karşı nefes alamazsın. aynen kum fırtınası gibidir. Yalnız sıcaklıktan bahsetmemişsiniz sıcaklık bayağı eksili değerlerde olmalı. Blog da okuduğum bir çok sistem şimdigörüsünde değişik bölgelerden yazan arkadaşlar her yoğun kar yağışına tipi diyorlar. Tipi için şart olan zeminde taze kar şiddetli rüzgar ve oldukça eksili değerde bir ısı.
Görüş mesafesi 100 metre altında, kuvvetli ve soğuk rüzgar, çok yoğun bir yağış ve ince kar taneleri. Tipi deynince aklıma bunlar ve 2002 geliyor, şahsen benim için ilk ve tek tipi yağışı 2002 Ankara kar yağışıdır.
Birincisi karın ince, sık, yoğun yağmasının veya sağanak, sürekli şekilde olmasının tipi açısından bir önemi yok.
İkincisi tipi yağmaz. Hiç kar yağışının olmadığı zaman 3 saatten uzun süren ve saatteki hızı 25 mph aşan rüzgarla yerde var olan karın savrulması da tipidir. Berat’ın dediği gibi zemin tipisidir.

Üçüncüsü tipi için illa ki çok eksili değerlere gerek yok. Sıcaklık 0 ve altında olsun yeterlidir.
Teknik açıdan en başarılı yorumlar, Ankaragücü ve excratarius‘dan geldi.
sıcaklık konusuna katılmıyorum çok eksili değer diyerek hata ettim. sizler kadar teknik veya bilimsel bilgi sahibi değilim ama 0 ve hemen altı değerlerin tipi oluşturduğunu görmedim. kar tanesinin kuruyup toz haline gelmesi için kaç derece gerekli. yaşadıklarımdan çıkardığım en az -3 . benimki de empirik bilgi.
Ben -1, -2’de toz halinde yerden yere savrulaydı kar gördüm, İç Anadolu’da olabiliyor. Baştan tipiyle toz haline gelip sonradan sıcaklığın sıfıra yaklaştığı durumlarda da karın toz şeklindeki kıvamı koruyor. Genellikle kuvvetli rüzgarlarla hava sıfırın çok altına iniyor, bu yüzden tipi ile sıfırın çok altı sık karşılaşılan bir durum, ama -0,1 derece de saatteki hızı 43 km olan ruzgarla yağan karda da tipiden bahsetmememiz için aksi neden yok. Erimediginden o da yapışmıyor ruzgarla ufalanip toz haline geliyor. Ben geçen sene Ankara/Bilkent’te yerdeki soğuk guneyli akımlarla daha ortadan kalkamadan kuvvetli lodosla yağan karda tipi gördüm. Yerdeki kar rüzgarla toz kara dönüşüyordu, sıcaklık -3’ten yüksekti. Erime olmasın yeter. Yağan kuru olması da önemli bir faktör tabi -1 de kupkuru kar da yagabilir, avuçla sıkışıp çok rahat kar topu yapilabilen kar da.
Çok zorluyorsun haklısın demekten başka şansım yok. Ozellikle bilgisayarı bu kadar yavaş kullanıyorken. çok istisnai örnekler veriyorsun. sıcaklıkların o değerlerde 3 saatten fazla sabit kalması çok ender olur. hele o şiddette bir rüzgarda ya artacaktır. yada azalacak yönüne bağlı. tabiki aksi bir neden yok senin dediğine de tipi denir. içime sinmedi biraz haklı çıkma çabası gibi geldi halen sıcaklığın önemi olduğunu düşünüyorum.
@kemal sakarya Gördüklerinizle ampirik olarak sunduğunuz bilgiye karşılık ben de kendi gördüklerimi yazdım. Zaten sıcaklık 3 saat boyunca sabit de kaldı da demedim.
Literatürde tipi olabilmesi için belli bir negatif sıcaklık barajı yok, ben bulamadım bulursanız siz de kaynak gösterin. Ayrıca sıfıra yakın negatif sıcaklıklarda kar kuru ise ve güneş görmemişse kısaca erime hiç yoksa/olmamışsa yapışma olmaz diyorum bunun aksini ispat edebilir misiniz?
Benim tezimi ayakta tutmak zorlama yapmama gerek yok, uç ornekler verdim hatta bu örneklerinde önemi yok. Bulunduğunuz bölgede daha çok -3 ve altında tipiyle karşılaşmış olabilirsiniz demiştim ama -3 ve altı olarak bir kural yok. Anlatmak istediğim bu. Hala -3′te ısrar ediyorsanız argümanınızı destekleyecek Türkçe veya İngilizce bir kaynak referans sunmanızı öneririm.
Tipi bilimsel literatüre bu şekilde mi geçmiş? Bu tanıma nereden ulaşabiliriz?
Bence bu konuda halkın nasıl kullandığı daha önemli, yani biri tipi var dediğinde ben yoğun ve rüzgarlı bir yağış olduğunu anlıyorum. Kısacası bizim tipiden anladığımız blizzard’dır. Rüzgarla birlikte savrulan çok yoğun kar yağışı. Tanelerin büyüklüğü değişebilir ama genelde küçük taneli olur.
Sağanak kar da yoğundur ama rüzgar olmadığı için tipi demem mesela ben.
Aslında 2 tip tipi var. Bir tanesi kar yağmadan olanı ABD’de ona özellikle “ground blizzard” deniyor, bir de kar yağarken olanı var. Türkçede yer tipisi veya zemin tipisi diye bir kullanım yaygın değil. Böylece aradaki ayrıntı farkı (kar yağan mı yoksa yerdeki eski karla mı olduğu ) kaçıyor çünkü ikisini de duz tipi kelimesi ile ifade ediyoruz. Zemin tipisininde tesiri büyük, yıllar önce yeni kar yağmadigi halde sadece kuvvetli rüzgarın yerdeki eski karı kum fırtınası gibi ucusturup savurmasiyla bir gecede Kırsehir Kayseri karayolu ulaşıma kapanmıştı. Aynı gün bizim evin bahçesindeki köpek klubesinin önünde 1.5 metreye yakın kar birikmişti, komşunun bahçesinde ise yer yer 1 cmdi 😀 . Hiç unutmam. Kırşehir’in çevresindeki daglardan sureklenen karlar sehir merkezine sanki yeni kar yağmış gibi etki yapmıştı. evin karşındaki 1700 metrelik tepeye tipiden sanki duman altında kalmış hissi uyandiriyordu. Betimlemelerim yetmiyor olayı görmen lazım! 😀 bakınca Ground Blizzard olarak arastirabilirsin. Ama tipi kesinlikle yağmıyor
Burada bir video var, hatta adamlar rüzgar sınırını 35 mph kabul etmişler.
kuvvetli rüzgarın etkisiyşe kum fırtınası gibi yerden yere uçuşan, kuytu yerlerde yığılmalar yapan kar fırtınası ———- budur.
Bence tipi şu an ( TSİ 02:10) Ankara Oran’da yağmakta olandır.. Rüzgarla savuran, görüş mesafesini hayli azaltan ve gözlerin içine girerek, yürümeyi zorlaştıran kar yağış şeklidir… Kardan zevk almayı zorlaştırır eğer yürüyorsanız.. Ama yine de güzel 🙂
Yerdeki, arabalardaki, çatılardaki vs. karı kuvvetli rüzgarla kaldırıp havada savuruyorsa tipidir.
Linkteki görüntü biraz ipucu verir gibi sanki tipi hakkkında…http://www.youtube.com/watch?v=tIr8Nl22eoE
Birileri arabayla giderken,normal kar yağışında kabak lastikle yolda kalarak, gideceği yere gideceği yere gidemeyip, bize çok faleket tipi var dönmek zorunda kaldım diye inandırdığı yağış türüdür.
Buna artık yağış türü demeyelim Hocam, hava olayı diyelim. – White Fox
Tamam benim arabanın lastikleri de gidik. Bundan böyle geri döndüğümde, çok felâket tipi var desem, kimse ( sen hariç ) hava olayı olduğundan dolayı geri döndüğümü çakmaz. :).
Eskişehir dörtlü kar ikonunu çakmış, hem de -3 derecede. Bu Ocak ayı mini 2000 oldu iç kesimler için. 2000 Ocak ayını tıfıllar hatırlamaz, hey gidi günler 🙂
Sizin yaş kaçtı o zaman ? Benim 31’di.
21
Ben çocukluğuma dair müthiş kar fırtınaları hatırlıyorum ama o zamanlarda not tutmadığım için tarihlerini bilemeyeceğim.
Havalar suan iyi gidiyo, yarın Tekirdağ yağmurlu sonrasında kar yağışı gösteriliyo bakalım yağıcakmı.Cuma günü de karlı gösteriyo heralde beklenen havalar gelicek gibimi ne diyosunuz??
Bence öyle aman aman bir kar almaz ama akşam başlayabilir kar yağışı. Kıyılarda örtü zor olur.
ecmwf’nin tüm bilgileri bizlere sunmadığını söylemiştiniz. Anladığım kadarıyla paralı bir uygulamaları var. Peki bu üyelik bedeli ne kadar, bir bilginiz var mı? Ve ayrıca paralı bir üye olunca, mesela güncellenen modeller saatlik olarak mı görülebilecek? veya başka ne olabilir?
Uşak ve Bilecik düşmüş bile elime! 😛 Isparta ve Afyon’u da alacağız inşallah ilerleyen saatlerinde…

27 ocak ve sonrası destek kuvvetlerle Türkiyenin büyük kısmını geri alcaz merak etme 😀
Sistemler tren gibi arka arkaya geliyor. Melik hoca’ya birşey sormak istiyorum. Dmi çalışanları artık isyana başladımı?:) Acaba, bu Ocak ayında verilen-verilecek uyarılar bir rekor getirirmi? Bununla ilgili bir istatistik varmı elinizde? Teşekkürler…
Ozan Hocam bilgisizliğimi hoş görün merak ettiğim bir durum var.biz Türkiye de kar için her zaman sibiryanın azoru yenerek genişlemesini bekliyoruz.ve bu sene maaşallah iyi gidiyor.Peki azor hiç bize soğuk pompalamaz mı?
Teşekkürler-Çağlar
Sibirya’nın Azor’u yenmesi diye bir şey yok, Türkiye’ye soğuk pompalayan her türlü yüksek basınç oluşumu iş görür. İngiltere’nin üzerinde oluşan bir yükseğe Azor demek mantıklı değil. Eğer denirse, evet Azor da soğuk pompalar.
çok teşekkürler hocam..
2005’ten bu yana yaşanan en büyük Güneş patlamasıymış! Güneş’in resmine baktım ve patlamanın olduğu yeri tespit ettim. Evet 2005’ten beri böyle bir şey görmemiştim 🙂 Bir de radyasyon Dünya’ya bugün saat 16:00’da ulaşacakmış. Bu gece kar bekleme Ankara 😀

Döngü 24’ün maksimumunu yaşadığımızı da unutmamak gerek.
Ne güzel sıcacıktır şimdi oralar.
Bunda kesin White Fox’un parmağı var. Habire belden aşağı vuruyor. Ne yapacak ne edecek havayı ısıtacak. 🙂
Çihiro kardeşim o işaretlediğin güneş lekesi. Güneş patlaması o işaretlediğin lekenin kuzeydoğusunda duruyor.
“The World Climate Service”in 13-20 Ocak arası 2 metre sıcaklık anomalisi. Türkiye malum. Dikkatimi çeken Sibirya oldu.

Balon ölçüm sonuçlarına nereden bakıyorsunuz? Aradım taradım bulamadım.
Kaynak – Genelde bu kullanılıyor.
Tamamdır White Fox’un alanına sızma zamanı geldi. 😀
Teşekkür ederim 😉
Türkiye’ye uydudan nasıl bakıyorduk.
http://sat24.com/tu
00Z GFS çıktısı için bir beyit uyarlaması:
Ak formalı Gudjohnsen haykırdı: “İlerle!”
Bir kış günü geçtik Sibirya’dan kafilelerle…
Öte yandan diyagram hala umut dağıtıyor.
ECMWF 00Z çıktısı ise İzlanda’yı Atlantik’e gömmüş. Türk dostu ECMWF. Sibirya 1060 mb!
Yine ECMWF bilirse GFS bu işi bıraksın.
Hocam şimdi tamamen öğrenmeye yönelik birkaç soru sormak istiyorum.
1-Bahsettiğiniz durumu gözlemlemek için hangi haritaya bakmamız gerekiyor?
2-Sibirya yüksek basıncının çok yüksek (1060) olmasının, o harita üzerinden konuşursak, kar yağışı anlamında bize nasıl bir faydası olur? Yani önceki yorumlarda yüksek basıncın üzerimizde tamamen hakim olduğu durumlarda yağış alamıyoruz diye anlıyordum oysa şimdi Sibirya’nın bu kadar yüksek olmasına seviniyoruz. Eğer olayı tamamen yanlış anlamadıysam bir alçak basınç ile yüksek basıncın ülkemiz üzerinde karşılaşması sonucu yağış alabiliyoruz. Mekanizmayı biraz açıklayabilirseniz benim gibi çok az bilgisi olanlar için faydalı olur diye düşünüyorum.
Kusura bakmayın biraz fazla şiirsel olmuş 🙂
Buradan, “850 hPa temp – SLP”den 192. saati seçin. Yalnız bu çıktının halen çok uzak bir çıktı olduğunu ve değişebileceğini unutmayın. SLP, sea level pressure’ın (deniz seviyesi basıncı) kısaltılmışı (Bodendruck da Almancası). Beyaz çizgiler basıncı gösteriyor. Haritada iyice yukarı bakarsanız (projeksiyondan dolayı aslında kuzeydoğuya bakmış oluyorsunuz) Sibirya yüksek basıncının merkezi olan 1060 mb konturunu göreceksiniz.
Bu durum, Sibirya’da ve çevreleyen alanlarda aşırı soğuk bir havanın oluşmasına yol açar. Renklerden de anlaşılıyordur. Soğuk genelde yüzey soğuğudur, yer yer üst seviyeye de yansır. Soğuma şartları mevsim nedeniyle değişmez ya da Atlantik Okyanusu tarafından alçak basınçlar saldırmazsa bu soğuğun kıta içinde yayılması kaçınılmazdır. Bu soğuğun bize bazen kırıntıları, bazen orta karar bir porsiyonu (bu Cuma olacak), nadiren de ta kendisi gelir ki işte o zaman çok sert şeyler olur. 192 saat sonrası için ayrıntı konuşmamak lazım, çünkü soğuğun iniş yönüne göre her şey değişebilir. Ya da 192 saat sonra bu basınç dağılımı gerçekleşmeyebilir (GFS’ye göre gerçekleşmiyor). Önemli olan ECMWF’nin buna benzer bir basınç dağılımında ısrar etmesi, şu anda bakmamız gereken o.
Yağışı sormuşsunuz. Şu olursa, dikkat ederseniz yüksek basınç merkezi bizim üzerimizde değil. Yağış (kar) hem Akdeniz’den ve Ege’den gelen alçak basınçların bu soğukla karşılaşmaları sonucu, hem de soğuğun Karadeniz üzerinden geçerken nem kazanması sonucu (sea effect) oluşabilir.
Teşekkür ederim.
Amacım şiir gibi yazmak değildi 🙂 Şimdi baktım da gerçekten çok resmi olmuş 🙂
Yok yanlış anladınız benimki fazla şiirsel olmuş onu kastettim 🙂 – Ozan
Kusura bakmayın Ozan hocam sizin bloğu, Havaturkayı ve wowturkeyi takip ediyorum pek öyle modellerden diyagramlardan falan anlamıyorum. Yanlış bilmiyorsam Sibirya karasal kökenli bir hava akımı yani yağış için gerekli nem için fakir olmalı peki kışın nasıl oluyorda kar yağışlarına sebep oluyor? Etrafımızdaki denizlerden dolayı mı?
Ayrıca etrafımızda denizler olmasaydı ve de tam olarak üstümüze gelseydi (ne demekse) yine çok sert şeyler gerçekleşirmiydi?.
Teşekkürler
Evet aynen, etrafımızdaki denizlerden dolayı. Denizler olmasaydı Sibirya genişlediğinde hem çok soğuk olur hem de kururduk.
Hocam sizin de dediğiniz gibi uzak bir ihtimal. Ancak şöyle bir şey, var Sibirya kendi etrafında o denli genişlemiş ki eğer bu senaryo gerçekleşirse nereden geleceğinin önemi yok gibi. (Sea effect yağışlarının etkisini belirleyebilir sanırım en çok) Kuzeydoğu – güneybatı ekseninde genişlemesi normalken, bir de önceki çıktılara göre güneydoğu istikametine doğru da ciddi bir yayılma var. Siz diyebilirsiniz ki, genişlemesi bu kadar iyi değil, olası bir İzlanda saldırısında güçsüz kalabilir. Ama sistemi o derece güçlendirmiş ki ECMWF, Azor’u bile alışık olmadığımız bir yere göndermiş.
GFS – ECMWF miksi olarak gelse dahi ben güzel şeylere gebe olabileceğini düşünüyorum.
Son zamanlarda gördüğümüz en ciddi Sibirya hortlaması diyebiliriz. ‘Yatçaz kalkçaz,
yatçaz kalkçaz’ gelecek 🙂
Ozan Hocam şu ECMWF ısınmayı gördü eğer soğumada ısrar etmezse ayıp eder bize 🙂 26-27-28 değil belki ama şubat başında müthiş şeyler olabilir..Zaten bu haliyle gelirse haliçe patene gideriz 🙂 Ozan Denizin kulakları çınlasın 🙂
Çınladı tabii ki … sansür: Abartı yasak!- Ozan
ECMWF ensemble de gayet GFS’yi destekliyor hocam, durum kritik ve bu sefer ECMWF GFS’nin dediğine gelebilir, hatta bana sorarsan gelecek (sadece his)..
Son çalıştırma’da GFS ECMWF’e yaklaşmış.
GFS 144’ten itibaren ayrışıyor ama 120-144 arası dilimde her güncellemede ECMWF’in bir önceki run’da dediğine geliyor. Bir kaç run daha beklemek lazım. Hatta perşembe akşamı göreceğimiz 12Z run’ı noktayı koyar bence. ECMWF o saate kadar dönmemişse dönmez artık bu yoldan. Kapışma başladı. Bu sezon GFS Real Madrid, ECMWF Barcelona oldu zaten. Kırk yılda bir uzatmada filan maçı alırsa GFS yapacak bir şey yok.
Öte yandan GFS diyagramı sanki iyiye gidiyor devamlı, kırmızının üstünde az senaryo kaldı.
GFS ECMWF nin dediğine geliyor yavaş yavaş hocam. Yaşasın ECMWF 🙂
Ben bir yaklaşma göremiyorum. En azından sıcaklık/yağış grafiklerinde. Basınç dağılımını mı kast ediyorsunuz ?
Sibirya soğuklarının Rusya’ya çökeceği garanti gibi. Ama aşağı doğru sokulamazsa hiçbir anlamı yok bence 🙂
Pek ihtimal vermesem de şu saatten sonra tek korkum ECMWF’nin ani bir geri vitesi.
Sen gündeme getirince ben de tırstım şimdi. Geri vites olursa sorumlusu sensin Santi. Ahan da şu blogda linç ederiz seni. 🙂
GFS soğuk havayı kırpa kırpa bir hal oldu.
Hans mevsimleri şaşırdı galiba… Tek soğuk hava 27’sini 28’ini bağlayan gece kalmış elimizde 🙂
Onu da çok görür mü görür vallahi.
Hocam doğum günün(m) kutlu olsun.
Bende 90 yılında karlı bi Ocak sabahında doğmuşum 😀
Sağolasın, seninki de kutlu olsun – Ozan
Ozan Hocam ve Oğuz kardeşim, doğum gününüz kutlu olsun 🙂 Bol karlı ve huzurlu bir yaşamınız olur umarım..
Ozan hocam ve Commandouz, doğum gününüzü kutlarım. Mutlu, huzurlu ve sağıklı yıllar dilerim…
Sağlıklı, mutlu ve başarılı bir yıl dilerim ben de o halde ikinize de 🙂
Sağlıklı, mutlu, bol karlı, harika nice yıllar dilerim sevgili arkadaşlar. Doğum gününüz kutlu olsun her ikinizin de..
İkinize de bol sibiryalı kış geçirmeniz dileklerimle doğum günlerinizi kutlarım 😀
Ozan hocam ve Oğuz arkadaşım doğum günleriniz kutlu olsun … nice mutlu,bol karlı senelere…
Not: Bu yazı uzun vadede herhangi deniz parçasının donacağını vadetmemektedir.
2006 yılı benim hatırladığım kadarıyla Ankara’nın en sağlam 2 kışından biridir(diğeri 2000). 2006 yılında Anadolu’nun çoğunda ağır kış şartları yaşanması sebebiyle Şubat tatili yurt genelinde 1 hafta uzatılmıştı.
Ankara’da birçok yerde yer altındaki su boruları patladığı için günlerce susuz kalan yerler olmuştu(o yerlerden birindeydim). Belediye araçları şehrin içinde “vatandaşlarımızın zorunlu olmadıkça sokağa çıkmaması rica olunur” şeklinde anonslar yapıyordu.
23 Ocak 2006 Pazartesi gelen o sistemde, şehrin en işlek caddesi olan Atatürk Bulvarı’nın Kızılay kavşağında 15 cm kara gömülmüş şekilde fotoğraflar çekilmiştik(sağolsun arkadaşım o fotoğrafları kaybetti)
2006 sistemin yıldönümünde ECMWF 2 Şubatta benzer bir sistemi sokmuş 🙂
2006 sistemi Ankara’da cok iyiydi hakkaten uzun süreli olmuştu bir de yanlıs hatırlamıyorsam(3-4 gün)
3-4 gun sadece sistemin girisi ve kar yagislariydi. Sonrasindaki 2 hafta belimizi dogrultamadik.
Geçen hafta Bartın’da yaşanan kar yağışının görüntülerini bir arkadaşım facebookta paylaşmış. Biraz daha yağsa rasat parkı kaybolacakmış 🙂
Vay be. Acımasızca yağmış.
Mükemmel fotoğraflar. Teşekkürler
Acımasızca güldürdün Alkım hocam 🙂
Carsamba 06:00’da rahat tv’li koltukta Eskisehir’e gidiyorum,aksam 18:00’de ayni rahatlikta Istanbul’a donuyorum.Gidis ve donuste sikinti ceker miyim? Ayrica Eskisehir Istiklal Mahallesinin otogara olan uzakligini bilen varsa cevaplasin hayrina.
Sıkıntı olacağını sanmam ama karlı bir yolculuk olabilir. Eskişehir’de çarşamba günü kar yağışı da görünüyor..
Sıkıntı yok 🙂
ECMWF’in 240’taki mesajı: Patenleri hazırlayın . Haliç’e gidiyoruz:))
ECMWF 12Z run’ı Doğu Karadeniz’i kara gömmüş.
Tabi Pazar gününe kadar neler olur neler.