Dünya Meteoroloji Örgütü, mart ayında başlayan El Nino doğa olayının, 2015 yılının son yarısında etkisini giderek artırabileceğini ve son 50 yılın en güçlülerinden biri olabileceğini bildirmiş ve Türkiye bundan nasibini eylül-nisan aylarinda soğuk ve yağış olarak alacakmış. Tahminlere katılıyor musunuz?
Böyle bir bağlantı (El Nino = Türkiye’de soğuk ve yağış) hiçbir bilimsel yayınla ortaya konmuş değil. Muhabir uydurmuştur. Nerede okudunuz, link var mı?
El Nino – La Nina bizim coğrafyamıza uzak hadiseler. Etkileri dolaylı. Daha baskın etkenler varsa onlar öne çıkıyor (mesela kuvvetli NAO-AO fazları vb).
Sevgili Hocam..
“Yine de, eğer 1992’yi saymazsanız, az güçlü ya da güçlü El Niño’lu yılların kışlarında, ılıkçıların Türkiye’de 7-4 üstünlüğü var.”
Yedi dörtten büyüktür. Ayrıca yukarıdaki alıntıyı yaptığım Havadelisi Blog ve dolayısı ile Ozan Hocamız hiç yabana atılmayacak ciddi bir referans kaynağıdır. 🙂 😛
Yaz, bu pazar günü yakabildiği kadar yakacak, fakat pazartesi sıcaklıkların 7-8 derece kadar düştüğü, sıcakların acıtsa da öldürmediği bir haftaya başlıyoruz
Doğu Akdeniz son bir haftada Ağustos ayına göre iyi bir performans sergiledi. Pek çok merkeze hatırısayılır miktarda yağış düştü. Verilerin büyük kısmı doğru ama Adana-Şakirpaşa Havalimanı’na ait “2 kg”lık verinin yanlış olduğuna nerdeyse eminim. Bu istasyonun yağış verileri düzgün aktarılmıyor. Sık sık hatalı ölçülüyor yağış. Hem radardan takip ediyorum, hem Adana’dakilerden haber alıyorum. Gördüklerim-duyduklarımla bu ölçülen yağış örtüşmüyor.
2013 Ağustos’unu 81, Eylül’ünü 149, 2014 Ağustos’unu 44,5, Eylül’ünü de 143,9 mm yağmurla geçirmiş İskenderun. Özellikle bazı seneler tam bir mikro iklim oluyor körfez ve çevresinde.
Dörtyol-Samandağ arasındaki kıyı şeridinde her mevsim yağışlı, kış ve yaz sıcaklıkları ise daha yüksek bir Karadeniz iklimi hüküm sürüyor aslında. Karadeniz’de görülen bitki örtüsüyle kaplı kıyının hemen ardında yükselen dağlar. Çok ilginç bir yer.
Eylül ayı bizim için iyi geçecek gibi. Ruslar bu kıştan çok umutlu. Sibirya hakimiyetinde bir kış bekliyorlar. Onlarla ilgili haritaları da bir ara paylaşacağım.
Sen Rus’sun yani, en kötü kışta bile 20 cm karın garanti, daha ne umudu?! 😀 Ne doyumsuzlar! Ben Rus olsam ılıkçı olurdum kesin. Bol Atlantik etkili yumuşak kışları dondurucu Sibirya kışlarına tercih ederdim. Katlanılır bir iklim değil çünkü Rusya’daki.
Ne Rus’ u ya. Geçen seneki kış tahminlerinden sonra Türkiye’ ye kaçtım ya. Çok mutlular rus meteo forumdakiler. Ciddi ciddi Sibirya beklentileri var. 2012 kışına benzetiyorlar şimdiden.
Anladım. Ama Ruslara yetmiyor işte. Adamlar deli gibi kış ve karı bekliyorlar. Rusya da dahil tüm orta asya ülkelerinde “perviy sneg prazdnik” var yani ilk kar bayramı. İlk kar yağdığında evde insan kalmaz, sabahlara kadar kutlarlar her sene.
Hayır bir de nedir bu sürekli Sibirya ihraç etmeye çalışmak filan? İç işlerimize karıştırmayız. Herkesin basıncı kendine. Subtropikal basınçlar bize yetiyor, Rusya akıllı olsun akıllı.
Eylül çok sıkıntılı başlıyor. Modellere bakınca daha çok terlemeye başlıyorum. Haftalardır modellerde Doğu Avrupa’dan ülkemize girecek serin hava erteleniyor inşallah tez zamanda kavuşuruz. Bu arada 2010 Eylül ayı aklıma geldi, 2010 Ağustos felaket sıcak geçmişti ama 1 Eylül’de mükemmel bir hava ve yağmur tüm yurtta kendini göstermişti.
”Eylül her zaman umut olmuştur.”
Bu yazın büyük bir kısmını Çeşme’de geçirdim. Çok da iyi yaptım. Sıcaktan nefret eden bünyeme ilaç gibi geldi. Rahatça söyleyebilirim ki Çiftlikköy tarafları Bodrum ve İzmir ile kıyaslandığında 6 – 10 derece daha aşığıda sıcaklıklara sahip. Arasında yalnızca 2 km mesafe olan Çeşme – Çiftlik arasında bile 3-4 dereceyi bulan fark söz konusu. Yarımada özelliği sürekli deniz üzerinden serin hava taşıyor. Ama asıl fark zannediyorum ki Çeşme’nin İstanbul – Çanakkale – Ege üzerinden geçen poyraz hattını doğrudan ve arada engel olmadan karşılamasında. Bir – iki defa 32, 33 dereceler görüldü. Genellikle 27 – 28 derece max. sıcaklık civarında seyreden bir ortalama oldu bu yaz.
Hocam o kadar fark ediyor ki. Çiftlik taraflarında Temmuz ortasına kadar rüzgar ve serin hava nedeniyle dışarıda kahvaltı, akşam yemeği yenemiyordu. Son bir haftadır poyraz yeniden kesintisiz esmeye başladı. Altınkum gibi rüzgarı arkadan alan koylar dışında rüzgar ve serin hava nedeniyle denize girilecek gibi değil. Abartıyorlar sanıyordum. Az bile söylemişler meğer.
Mikroiklim demişken sizi Manisa’nın Turgutlu ilçesi ile tanıştırayım. Bu bölge kendisine yarım saat mesafedeki olan Manisa Merkeze rakımı eşit olmasına rağmen neredeyse gece en düşük sıcaklıklarda 10 derecelik fark atıyor. Nedenini anlayamıyorum.Hayır, yanı başında Salihli var orası da sıcak 🙂 Yağış konusunda da bir yer var ki orası daha özel İzmir/Kemalpaşa! Kemalpaşa ilçesi yanlış hatırlamıyorsam yıllık 1070 mm yağış miktarı ile Ege Bölgesi’nde Menteşe Yöresi’nden sonra en yağışlı yerdir.
Bugün Doğu Akdeniz’in daha çok dağlık kesimlerinde yağış beklenirken, birkaç saattir İskenderun körfezinde yağış gerçekleşiyor. Bu yağış için deniz etkisi ile oluşmuş yağış(DEY) diyebilir miyiz? Deniz etkisi ile oluşan yağışlar sadece Marmara ve Karadeniz’de mi görülür? Deniz suyu sıcaklığının 30-31 derece olduğu Doğu Akdeniz bölgesi için bu tür yağışlardan bahsedemez miyiz? Bizim bu bölgede bu tür yağışların olduğuna dair bir haber veya yorum hatırlamıyorum. Hep Marmara ve Karadeniz öne çıkıyor.
Hayır buna deniz etkisi demek doğru olmaz. Bir defa rüzgarın alt seviyelerden başlayarak belli bir yüksekliğe kadar denizden karaya doğru esmesi lazım. 850 mb sıcaklığı 18-20 derece gibi, bu da ancak sınırlı bir deniz etkisi yaratır. Elbette Akdeniz neminin katkısı vardır bu yağışlarda ama DEY tanımına pek uymuyor.
Hani yetkililerimiz hep ‘Dere yatağına ev yapmayın.’ derler ve bu evlere elektrik,su vb’yi bağlayıp ruhsat verirler ya,bu ilçe tamamen dere yatağında.1998’de Köprübaşı’na bağlı olan Beşköy’de 40 küsur kişinin ölümüne sebep olan Manahoz Deresi.Gerçi sebep olan dere değil insanların ta kendisi ya neyse…
Geçmiş yıllarda çok eski değil 2-3 yıl. Hopa’da 300 mm’lik bir yağış olmuştu burada konusunu geçmişti. Tarihini hatırlayan var mı?
Çünkü son yağışı son 53 yılın en şiddetli yağışı olarak servis ediyorlar.
Nedense beklediğim ölçüde blogta ilgi görmeyen ULL Doğu Akdeniz’e emin adımlarla ilerliyor. Neler yapabileceğini tahmin edebiliyoruzdur. Aladağlar’dan Akdeniz’e girdiği için ulu Demirkazık zirvesi kar alır herhalde aslında sistem tam da bir Doğu Akdeniz sistemi.
Ben daha çok Adana-Mersin yaylaları ve Hatay kıyıları dahil Kahramanmaraş, Adıyaman Malatya koridorunun iyi yağış alacağını düşünüyorum. Ayrıca Amanoslar’ın bu tür sistemlerde sabıkası var, aklıma Çökek yaylası gelmiyor değil.
Sıcaklar tekrar artarken, pazar günü geçen ay sonuna benzer mersine özel yağış var gibi, kuvveti ne kadar olur? Sanırım karadenizdeki ULL basınç merkezi güneye inecek sevinelim mi 🙂
Oh be! Dünya varmış! Adana an itibariyle 28,9 derece ama nem oranı sadece %23!
Haftalar sonra klimayı kapatabildik. Temiz hava ne kadar da güzelmiş. Böylelikle o meşhur geyiğin ne kadar haklı olduğu bir kez daha ortaya çıktı: Sıcak değil de nem çok nem :).
Radarda dönen bir yapı halen yok. Uyduda da göremedim. Siz nereden bakıyorsunuz? Bir görsel paylaşın.
dogukocatepe (Kayışdağı / İstanbul 130m)
Şaka mı bu? 😀 Radardan bakıyorum tabi ki. Hareketli görüntüde hiçbir kimsenin “dönmüyor” demeyeceği bir siklon var. 🙂 Nasıl GIF yapıldığını bilmediğim için uydu görüntüsünde az da olsa belli olan gözü koyuyorum.
Tabloda Hopa’da 23 Ağustos akşamı saat 22’den 24 Ağustos saat 13’e kadar olan yağışları görüyorsunuz. Son sütunda o saat içinde kaç tane yağış kaydı yapıldığı bilgisi var. Normalde otomatik istasyon dakikada bir ölçüm yapıyor, dolayısıyla her saat 60 kaydın olması gerekiyor. Yağışın en şiddetli olduğu zaman diliminde saatte 50-60 kayıt var, dolayısıyla veriler sağlıklı sayılır, ama saat 12-13 (GMT 09-10) arasından itibaren cihaz belli ki devreden çıkmış, veya elektrik kesintisinden dolayı veri ulaştıramamış. Belki yağışın şiddetinden, belki başka bir şeyden, bilemiyoruz…
Yağışın en şiddetli olduğu 10-13 (GMT 07-10) saatleri arasında 100 mm’nin üzerinde kaydedilmiş. Oralar için olağanüstü bir değer kesinlikle değil; fakat sonrasını bilemiyoruz. “Toplam 255 kg” bilgisi ulaşmıştı, bunu teyit edemiyoruz şu an; muhtemelen otomatik istasyonun kendi hafızasına ulaşabilen ve Hopa’da bulunan bir yetkilinin verdiği bilgidir…
Hopa ilçe merkezine su getiren havzayı merak edip, Google Earth üzerinden kabaca 50 km² olarak ölçtüm. Aslında Fırtına Deresi gibi bölgesel akarsuların yanında çok küçük bir havza. Ama bu alana 3 saatte düşen 100 mm’lik yağışın, tamamen doygun topraktan % 100 oranında akışa geçerek yine 3 saatte Karadeniz’e tahliye olabileceği tahminiyle:
50.000.000 m² x 0,1 m / 3 saat = 463 m³/sa
Hesabıyla ilçedeki yoğun yapılaşmanın içinden neredeyse Fırat Nehri geçmeye çalışmış.
Çok geçmiş olsun ve başımız sağ olsun.
Hopa da yaşanan sel felaketinde ölen vatandaşlarımıza Allahtan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum.İnşallah şiddetli yağış olmaz çünkü toprak aşırı doygun halde çok daha vahim durumlarla karşılaşmayalım..Bu arada ilçede elektrik yok.Dün yağışın en şiddetli olduğu saat 11 ile 14 arası trabzon radarında ne olduğunu paylaşan olursa memnun olurum.Tekrardan başımız sağolsun…
Adana’da yaz yağmuru sürprizi 🙂
Yağış sıcaklığı ciddi anlamda etkiledi. Sıcaklık şehrin Çukurova ilçesinde 23, Seyhan ilçesinde 33 derece. Fark ilginç!
GFS’nin son çıktısında ”Hoşgeldin Sonbahar” diyor:
Önce Ukrayna’dan Orta Karadeniz’e
Oradan da Güneybatı Anadolu Merkezli nur topu gibi -15lik ULL alanına
Bekledik bekledik, 01.50 gibi sonunda adam gibi yağmaya başladı. Üzerimizden sarılı kısım geçerken odama bile çatıdan su damlamaya başladı. Sular seller gibi bir sabaha karşıdayız. Kerpe’ nin girişindeki alçak kesimde su baskınları olmuştur muhtemelen. Umarım bu sistem, denizin soğumasına az da olsa katkıda bulunur.
Hava yine kur yapıyor Dünya’nın, yağış içinde yağış alamayan önemli noktalarından biri olarak, yine tek damla düşmedi hala. Şu bunaltıcı hava gitti ya gerisi şimdilik mühim değil.
Kerpe’ de dün bir kaç damla yağmış. Bu sabah 04.30 sıralarından beri arada sırada hafif hafif yağıyor. Belki yarım kilo olmuştur. Sistemin şampiyonu İğneada gibi görünüyor. Bulutlar bir türlü eksilmiyor. Aslında DEYler için elverişli bir serinleme olsa da sanırım rüzgar yönleri sebebiyle sağlıklı DEY bantları oluşmakta zorlanıyor. Her ne kadar yağışı kıt bir sistem olsa da gürleyen rüzgarı, kapalı havasıyla iyi bir sonbahar provası yaşanıyor.
Ekonomik durumum el verse, ilk işim inanın yaşadığım doğup büyüdüğüm bu yerden ayrılmak olurdu. Gerçekten incelenmesi gereken bir yer. Hala yağmadı çiseledi geçti.
Şimdiye kadar üzerinde durulmamıştır diye düşünerekten paylaşıyorum. Genelde İç Ege ve Marmara’nın güneyinde oluşan yağışlı sistemler, Bursa’dan yukarı geçememekte, fakat Güneş battıktan sonra geçiş izni verilmişcesine Kuzeye doğru tırmanıp, Kocaeli ve İstanbul’da gece ve sabah yağışları bırakmakta. Tabi bu izin diğer günün lokal sisteminin etkinleşip eski sistemin yok olmasıyla son buluyor. Resimde turuncu renkli eski sistem artıklarının yok oluşu ve kırmızı renkli yeni sistemin etkinleşmesi görülüyor. https://faseay.files.wordpress.com/2015/08/ekran-alc4b1ntc4b1sc4b1.png
Geçen Cumadan bu yana her gün yağış aldık. Gördes’e bugün yağış düşmedi ancak yaşadığım köyde kısa süren bir yağış oldu. Köyün minaresine yıldırım düştü. Eşine az rastlanır bir Ağustos ayı ilk yarısı yaşadık.
Kayınımı alıp yıldırım izlemeye gittim. Güzel görüntüler yakalandı. Meteorolojiye göre bir müddet ara veriyor sanırım. Bu kadarı bile harika idi.
Eskişehir’de son 4 gündür orajlar yine kendini göstermeye başladı. Akşam 5-6 gibi başlayan şimşekler 10’a kadar görsel şölen sunuyor, iyi de yağış alıyoruz. Bu sıcakların ardından çok iyi geldi.
Bunu da dün akşam video yardımıyla yakaladım.
Batı Anadolu 4-5 gündür hatırı sayılır miktarda yağış aldı ve almaya da devam edecek gibi önümüzdeki günlerde.
Kışın bütün ballı kaymağını (kaymak=kar) sizler aldınız, yazı da çok iyi geçiriyorsunuz. Azıcık üfleyiverin yukarılara. Uzaklardan orajı seyretsem de yeter. 🙂 Yine de umutsuzluğa kapılmayalım. Banyo suyu kadar ılınmış Karadeniz’ in sonbahar fırtınaları muhteşem olacak.
Uzun zamandır gördüğüm en iyi çıktı. Tabi bu sistem defalarca kez değişecektir ve/veya hiç gelmeyecektir ama hayalini kurmak bile çok heyecanlı. Bu mevsimde 850 hpa’ da 8-9 derece giren bir soğuk hava çok fena işler yapar. Modelin ön görmediği DEY’ leri de katarsak yer yer 150-200 mm yağış şaşırtıcı olmaz. Marmara’ da sellere sebep olup ortalık fena halde karışır. Uzun yıllar unutulmayacak kusursuz bir yaz sistemi olur.
Bu sistem büyük bir olasılıkla bu şekilde gelmeyecek olsa da yaz yağışlarından nasibini yeterince alamamış olan Kuzey Marmara’ nın görkemli bir sistemle açığı kapatmasını umut ediyorum. Çıktıdaki afet senaryosu kadar sert olmasa da…….
Son senelerde ayvayı hep bol hatırlıyorum. Ancak kışlar bununla birlikte yeterince sert geçmedi. Sanılanın aksine ayvanın az olduğunun söylendiği bu kış efsane olursa şaşmam. Hayal etmek, ummak bedava. 🙂 Bakalım teyzemiz haklı mıymış, haksız mı bir kaç ay sonra göreceğiz.
Yurdumuzun çeşitli yörelerinden fırtına haberleri gelirken ben optik hadiselerle vakit geçirmeye devam ediyorum. 08.08.2015 gün batımı yaklaşırken sirüsler pörtleyince yalancı güneş yakalarım umuduyla kendimi kayalıklarda buldum. Sirüsler uygun konumlara geçmediğinden yalancı güneş oluşmasa da tam tepe noktada türünü belirleyemediğim bir optik hadise oluştu. Optik hadisenin gerçekleştiği yükseklik 22 dereceden çok daha yüksekte olduğundan sıradan bir optik hadise değilmiş gibi görünüyor. Keşki sirüs ve benzeri bulutların kapsamı biraz daha geniş olsaydı da ne olduğunu daha net anlayabilseydik.
Bu arada yılbaşından beri en fazla 3 defa normal yağmur gökkuşağı gördüm. Tanık olduğum diğer optik hadiselerin sayısını unuttum. Normal bilinen türde gökkuşakları hakikaten daha az sık görünüyormuş.
Yağış zayıfladı. MGM 51 kg yağış ölçmüş. Sıcaklık 19 derecenin altına geriledi geçen gün de Mgm 17 kg yağış ölçmüştü. Ağustos mükemmel başladı doğrusu. 🙂 Geçenlerde çok içten bir şekilde serzenişte bulunmuştum sıcaklara dair Allah sesimi duydu herhalde hemen ardından bu yağışla birlikte neredeyse 70 kg yağış aldık havalarda her gün birkaç derece serinliyor. Daha ne isteyebilirim ki 🙂
Dün 18:30 da İzmir den yola çıktım. Manisa ya ulaştığımda 19:15 idi. Bulutlar gökyüzünde bende acaba beklesem mi diyorum. Benzinliğe girdim. Radara baktığımda bomboş bir görüntü vardı. Herhalde dağılacak yola devam edeyim dedim. 20 dakika daha bekle işte. Akhisara varmadan arkadan yıldırımları gördüm ki geri dönemedim. Gece 12 sırasında belki 1mm yi bulmayan bir yağış ancak güzel bir gökyüzü şenliği Gördeste idi.
Üstadlar, sonbahar tahmini ne zaman gelir, avuçlar kaşınmaya başladı da yavaştan, OPI’ler, AO’lar, NAO’lar havalarda uçuşsun artık. 🙂
Dünya Meteoroloji Örgütü, mart ayında başlayan El Nino doğa olayının, 2015 yılının son yarısında etkisini giderek artırabileceğini ve son 50 yılın en güçlülerinden biri olabileceğini bildirmiş ve Türkiye bundan nasibini eylül-nisan aylarinda soğuk ve yağış olarak alacakmış. Tahminlere katılıyor musunuz?
Böyle bir bağlantı (El Nino = Türkiye’de soğuk ve yağış) hiçbir bilimsel yayınla ortaya konmuş değil. Muhabir uydurmuştur. Nerede okudunuz, link var mı?
Aksine genel olarak kıvvetli El Nino bizi yağışlı ve ılık sonbahar – kış olarak etkiliyor. Akdeniz siklonları eşliğinde.
Böyle bir ilişki de yok Antibiyotik bey abicim 🙂 Bakın tarihteki iki güçlü El Nino’da Türkiye normalden biraz soğuk kış geçirmiş. İkisinde de sıcak.
El Nino – La Nina bizim coğrafyamıza uzak hadiseler. Etkileri dolaylı. Daha baskın etkenler varsa onlar öne çıkıyor (mesela kuvvetli NAO-AO fazları vb).
Sevgili Hocam..
“Yine de, eğer 1992’yi saymazsanız, az güçlü ya da güçlü El Niño’lu yılların kışlarında, ılıkçıların Türkiye’de 7-4 üstünlüğü var.”
Yedi dörtten büyüktür. Ayrıca yukarıdaki alıntıyı yaptığım Havadelisi Blog ve dolayısı ile Ozan Hocamız hiç yabana atılmayacak ciddi bir referans kaynağıdır. 🙂 😛
https://www.google.com.tr/search?q=el+nino&prmd=niv&source=univ&tbm=nws&tbo=u&sa=X&ved=0CBoQsQRqFQoTCPO4tPnm3ccCFQEQcgodTJkPnw
Elimde geçmiş yıllara ait istatistiki bilgi yok ama sanırım Balıkesir Eylül ayı sıcaklık rekorunu bugün 16:00 itibariyle kırdı. Sıcaklık 39 derece!

1 Eylül 2007: 40.3
http://mgm.gov.tr/veridegerlendirme/il-ve-ilceler-istatistik.aspx?m=BALIKESIR
Yaz, bu pazar günü yakabildiği kadar yakacak, fakat pazartesi sıcaklıkların 7-8 derece kadar düştüğü, sıcakların acıtsa da öldürmediği bir haftaya başlıyoruz

Acıtmaz bile o sıcaklar. Bu havalardan sonra soğuk kalır.
Çamlıyayla ve Tekir arasında yer alan toros dağları 3500 rakımlı medetsiz tepe ve çevresine sezonun ilk kar yağışı 30/08/2015 tarihinde düşmüştür.

Beklenildiği gibi 🙂
Yağış öteleme günlerimiz başlamıştır. Hayırlı olsun. Ben dedim, bu sezon ılık ve karsız bir kış bekliyorum.
Daha Eylülün başındayız 15 Eylüle kadar zaten yazdan sayılır.
Bilmiyorum nedendir ama bu ayvalar yüzünden bu hale geldim. Hiç umudum yok. 😀
Soğuk olsun veya olmasın ama kurak olmasın su çok önemli bizim için.
Yalnızca bir tane eksi verebiliyoruz. Moderasyon lütfen…
Halkın öfkesi büyük Fatih bey…
El insaf yahu. Biriniz de beğenin. 😀
Ben bu moral bozukluğunun kuvvetli El Nino beklentisinden kaynaklandığını düşünüyorum. Totem olasılığı da yadsınamaz elbette. 😉
😀 😀
Doğu Akdeniz son bir haftada Ağustos ayına göre iyi bir performans sergiledi. Pek çok merkeze hatırısayılır miktarda yağış düştü. Verilerin büyük kısmı doğru ama Adana-Şakirpaşa Havalimanı’na ait “2 kg”lık verinin yanlış olduğuna nerdeyse eminim. Bu istasyonun yağış verileri düzgün aktarılmıyor. Sık sık hatalı ölçülüyor yağış. Hem radardan takip ediyorum, hem Adana’dakilerden haber alıyorum. Gördüklerim-duyduklarımla bu ölçülen yağış örtüşmüyor.
İskenderun yine coşmuş… Muson iklimi gibi…
2013 Ağustos’unu 81, Eylül’ünü 149, 2014 Ağustos’unu 44,5, Eylül’ünü de 143,9 mm yağmurla geçirmiş İskenderun. Özellikle bazı seneler tam bir mikro iklim oluyor körfez ve çevresinde.
Dörtyol-Samandağ arasındaki kıyı şeridinde her mevsim yağışlı, kış ve yaz sıcaklıkları ise daha yüksek bir Karadeniz iklimi hüküm sürüyor aslında. Karadeniz’de görülen bitki örtüsüyle kaplı kıyının hemen ardında yükselen dağlar. Çok ilginç bir yer.
Boşuna demiyoruz Doğu Akdeniz araştırılmıyor ”bıktık bu yazları sıcak ve kurak kışları ılık ve yağışlı” klişesinden
Eylül ayı bizim için iyi geçecek gibi. Ruslar bu kıştan çok umutlu. Sibirya hakimiyetinde bir kış bekliyorlar. Onlarla ilgili haritaları da bir ara paylaşacağım.
Sen Rus’sun yani, en kötü kışta bile 20 cm karın garanti, daha ne umudu?! 😀 Ne doyumsuzlar! Ben Rus olsam ılıkçı olurdum kesin. Bol Atlantik etkili yumuşak kışları dondurucu Sibirya kışlarına tercih ederdim. Katlanılır bir iklim değil çünkü Rusya’daki.
Ne Rus’ u ya. Geçen seneki kış tahminlerinden sonra Türkiye’ ye kaçtım ya. Çok mutlular rus meteo forumdakiler. Ciddi ciddi Sibirya beklentileri var. 2012 kışına benzetiyorlar şimdiden.
Dediğimi yanlış anlamışsın. Sana Rus’sun demedim zaten.
Anladım. Ama Ruslara yetmiyor işte. Adamlar deli gibi kış ve karı bekliyorlar. Rusya da dahil tüm orta asya ülkelerinde “perviy sneg prazdnik” var yani ilk kar bayramı. İlk kar yağdığında evde insan kalmaz, sabahlara kadar kutlarlar her sene.
Hayır bir de nedir bu sürekli Sibirya ihraç etmeye çalışmak filan? İç işlerimize karıştırmayız. Herkesin basıncı kendine. Subtropikal basınçlar bize yetiyor, Rusya akıllı olsun akıllı.
Rusya – Sibirya – Krasnoyarsk taraflarına geçen hafta kar düşmüş zaten.
Yanlış alarm. Şu kötü Rusçam yüzünden yanlış anlamışım. :))) Krasnoyarsk 30 derece. Özür..
Doğalgaz satmak içindir 🙂
Eylül çok sıkıntılı başlıyor. Modellere bakınca daha çok terlemeye başlıyorum. Haftalardır modellerde Doğu Avrupa’dan ülkemize girecek serin hava erteleniyor inşallah tez zamanda kavuşuruz. Bu arada 2010 Eylül ayı aklıma geldi, 2010 Ağustos felaket sıcak geçmişti ama 1 Eylül’de mükemmel bir hava ve yağmur tüm yurtta kendini göstermişti.
”Eylül her zaman umut olmuştur.”
Bu yazın büyük bir kısmını Çeşme’de geçirdim. Çok da iyi yaptım. Sıcaktan nefret eden bünyeme ilaç gibi geldi. Rahatça söyleyebilirim ki Çiftlikköy tarafları Bodrum ve İzmir ile kıyaslandığında 6 – 10 derece daha aşığıda sıcaklıklara sahip. Arasında yalnızca 2 km mesafe olan Çeşme – Çiftlik arasında bile 3-4 dereceyi bulan fark söz konusu. Yarımada özelliği sürekli deniz üzerinden serin hava taşıyor. Ama asıl fark zannediyorum ki Çeşme’nin İstanbul – Çanakkale – Ege üzerinden geçen poyraz hattını doğrudan ve arada engel olmadan karşılamasında. Bir – iki defa 32, 33 dereceler görüldü. Genellikle 27 – 28 derece max. sıcaklık civarında seyreden bir ortalama oldu bu yaz.
Ege’de böyle mikroiklim köşeleri çok değerli. Yalıkavak’tan bile iyiymiş orası.
Hocam o kadar fark ediyor ki. Çiftlik taraflarında Temmuz ortasına kadar rüzgar ve serin hava nedeniyle dışarıda kahvaltı, akşam yemeği yenemiyordu. Son bir haftadır poyraz yeniden kesintisiz esmeye başladı. Altınkum gibi rüzgarı arkadan alan koylar dışında rüzgar ve serin hava nedeniyle denize girilecek gibi değil. Abartıyorlar sanıyordum. Az bile söylemişler meğer.
Mikroiklim demişken sizi Manisa’nın Turgutlu ilçesi ile tanıştırayım. Bu bölge kendisine yarım saat mesafedeki olan Manisa Merkeze rakımı eşit olmasına rağmen neredeyse gece en düşük sıcaklıklarda 10 derecelik fark atıyor. Nedenini anlayamıyorum.Hayır, yanı başında Salihli var orası da sıcak 🙂 Yağış konusunda da bir yer var ki orası daha özel İzmir/Kemalpaşa! Kemalpaşa ilçesi yanlış hatırlamıyorsam yıllık 1070 mm yağış miktarı ile Ege Bölgesi’nde Menteşe Yöresi’nden sonra en yağışlı yerdir.
Manisa Turgutlu saat: 01:00

Bugün Doğu Akdeniz’in daha çok dağlık kesimlerinde yağış beklenirken, birkaç saattir İskenderun körfezinde yağış gerçekleşiyor. Bu yağış için deniz etkisi ile oluşmuş yağış(DEY) diyebilir miyiz? Deniz etkisi ile oluşan yağışlar sadece Marmara ve Karadeniz’de mi görülür? Deniz suyu sıcaklığının 30-31 derece olduğu Doğu Akdeniz bölgesi için bu tür yağışlardan bahsedemez miyiz? Bizim bu bölgede bu tür yağışların olduğuna dair bir haber veya yorum hatırlamıyorum. Hep Marmara ve Karadeniz öne çıkıyor.

Hayır buna deniz etkisi demek doğru olmaz. Bir defa rüzgarın alt seviyelerden başlayarak belli bir yüksekliğe kadar denizden karaya doğru esmesi lazım. 850 mb sıcaklığı 18-20 derece gibi, bu da ancak sınırlı bir deniz etkisi yaratır. Elbette Akdeniz neminin katkısı vardır bu yağışlarda ama DEY tanımına pek uymuyor.
🙂
http://www.haberler.com/erciyes-e-yilin-ilk-kari-yagdi-2-7642055-haberi/
Buna sezonun ilk karı deseler daha mantıklı olur bence. Yılın ilk karı Ocak’ta yağmıştır muhtemelen. 🙂
Tuzla ViaPort Marina meteoroloji istasyonu:
http://www.weatherlink.com/user/viaportmarina/
Ülkemızde siklon olma rıskı var mıdır ?
Siklon hep olur zaten. Tayfun veya kasırgaları kastettiyseniz, hayır yoktur.
En iyi örnek olarak yarı tropik Akdeniz siklonları var ki bu siklonlar genelde İspanya-Yunanistan arasında faal olup Doğu Akdeniz’e nadiren ulaşabiliyorlar https://en.m.wikipedia.org/wiki/Mediterranean_tropical-like_cyclone
Eşimin memleketi Trabzon Köprübaşı’nda bugün:


https://mulu64.files.wordpress.com/2015/08/9.jpg (Son anda kurtarılan bir vatandaş.)
https://mulu64.files.wordpress.com/2015/08/12.jpg (Allah korusun,ev gitti gidiyor.)
Hani yetkililerimiz hep ‘Dere yatağına ev yapmayın.’ derler ve bu evlere elektrik,su vb’yi bağlayıp ruhsat verirler ya,bu ilçe tamamen dere yatağında.1998’de Köprübaşı’na bağlı olan Beşköy’de 40 küsur kişinin ölümüne sebep olan Manahoz Deresi.Gerçi sebep olan dere değil insanların ta kendisi ya neyse…
2. fotoğraf çok manidar.
Maazallah “istikrar” bozulacakmış az daha… Geçmiş olsun.
Geçmiş yıllarda çok eski değil 2-3 yıl. Hopa’da 300 mm’lik bir yağış olmuştu burada konusunu geçmişti. Tarihini hatırlayan var mı?
Çünkü son yağışı son 53 yılın en şiddetli yağışı olarak servis ediyorlar.
Haberin tamamı okunduğunda Trabzon Meteoroloji Bölge Müdürü’nün ne demek istediği anlaşılıyor. Yine klasik bir “Başlık-Haber” uyuşmazlığı. 338 mm’lik yağıştan da bahsediliyor.
http://www.haberler.com/meteoroloji-bolge-muduru-gultekin-yagis-53-yillik-7638043-haberi/
Nedense beklediğim ölçüde blogta ilgi görmeyen ULL Doğu Akdeniz’e emin adımlarla ilerliyor. Neler yapabileceğini tahmin edebiliyoruzdur. Aladağlar’dan Akdeniz’e girdiği için ulu Demirkazık zirvesi kar alır herhalde aslında sistem tam da bir Doğu Akdeniz sistemi.

Kıyılara pek bir şey yok gibi, yayla sistemi daha çok.
Ben daha çok Adana-Mersin yaylaları ve Hatay kıyıları dahil Kahramanmaraş, Adıyaman Malatya koridorunun iyi yağış alacağını düşünüyorum. Ayrıca Amanoslar’ın bu tür sistemlerde sabıkası var, aklıma Çökek yaylası gelmiyor değil.
Sıcaklar tekrar artarken, pazar günü geçen ay sonuna benzer mersine özel yağış var gibi, kuvveti ne kadar olur? Sanırım karadenizdeki ULL basınç merkezi güneye inecek sevinelim mi 🙂
Bu üçüncü uyarı Samsun için ama sanırım bu sefer tutacak. Radarda kütleler kararlı bir şekilde üzerimize geliyor. GFS de yağışı vermiş.
http://mgm.gov.tr/tahmin/uyari-goster.aspx?sN=15010246y
Yaklaşık yarım saat önce başlayan kuvvetli yağmur devam ediyor.Herkes diken üstünde sanki.Allah yardımcımız olsun.
Radar görüntüsü hiç iyi değil. Kıyı boyunca oluşmuş durağan bir yağış hattı…
Oh be! Dünya varmış! Adana an itibariyle 28,9 derece ama nem oranı sadece %23!
Haftalar sonra klimayı kapatabildik. Temiz hava ne kadar da güzelmiş. Böylelikle o meşhur geyiğin ne kadar haklı olduğu bir kez daha ortaya çıktı: Sıcak değil de nem çok nem :).
Ufakta olsa bir turuncu kütle ile çöl ortasında vaha bulumuş gibi olduk. 🙂 istasyonlar çalışmıyor ama ortalama 5 mm yağış düşmüştür

Kayda alamadım ama bunun çeyreği kadar bir parça öğlen saatlerinde Karadeniz’den kopup Büyükçekmece’nin kuzeyini ıslattı.
Göze dikkat! Doğu kara deniz halkının Allah yardımcısı olsun.

Bu görsel bir model çıktısı, unutmayalım. Henüz böyle bir yapı yok. Ama tabii oluşabilir.
Oluştu, dönüyor. Selin benzerinin olmasından korkuyorum. 😦
Radarda dönen bir yapı halen yok. Uyduda da göremedim. Siz nereden bakıyorsunuz? Bir görsel paylaşın.
Şaka mı bu? 😀 Radardan bakıyorum tabi ki. Hareketli görüntüde hiçbir kimsenin “dönmüyor” demeyeceği bir siklon var. 🙂 Nasıl GIF yapıldığını bilmediğim için uydu görüntüsünde az da olsa belli olan gözü koyuyorum.
Yahu hiç mi göz görmedik?!
Abartılı yorumlarınızı yayımlamayacağım bundan sonra.
😦
Göz değil de çıkmış göz olabilir olsa olsa. 🙂
İcraat başladı Karadeniz çalışıyor tehlikeli.

Tabloda Hopa’da 23 Ağustos akşamı saat 22’den 24 Ağustos saat 13’e kadar olan yağışları görüyorsunuz. Son sütunda o saat içinde kaç tane yağış kaydı yapıldığı bilgisi var. Normalde otomatik istasyon dakikada bir ölçüm yapıyor, dolayısıyla her saat 60 kaydın olması gerekiyor. Yağışın en şiddetli olduğu zaman diliminde saatte 50-60 kayıt var, dolayısıyla veriler sağlıklı sayılır, ama saat 12-13 (GMT 09-10) arasından itibaren cihaz belli ki devreden çıkmış, veya elektrik kesintisinden dolayı veri ulaştıramamış. Belki yağışın şiddetinden, belki başka bir şeyden, bilemiyoruz…
Yağışın en şiddetli olduğu 10-13 (GMT 07-10) saatleri arasında 100 mm’nin üzerinde kaydedilmiş. Oralar için olağanüstü bir değer kesinlikle değil; fakat sonrasını bilemiyoruz. “Toplam 255 kg” bilgisi ulaşmıştı, bunu teyit edemiyoruz şu an; muhtemelen otomatik istasyonun kendi hafızasına ulaşabilen ve Hopa’da bulunan bir yetkilinin verdiği bilgidir…
Tekrar geçmiş olsun ve başımız sağ olsun.
Hopa ilçe merkezine su getiren havzayı merak edip, Google Earth üzerinden kabaca 50 km² olarak ölçtüm. Aslında Fırtına Deresi gibi bölgesel akarsuların yanında çok küçük bir havza. Ama bu alana 3 saatte düşen 100 mm’lik yağışın, tamamen doygun topraktan % 100 oranında akışa geçerek yine 3 saatte Karadeniz’e tahliye olabileceği tahminiyle:
50.000.000 m² x 0,1 m / 3 saat = 463 m³/sa
Hesabıyla ilçedeki yoğun yapılaşmanın içinden neredeyse Fırat Nehri geçmeye çalışmış.
Çok geçmiş olsun ve başımız sağ olsun.
Üstelik Fırat Nehri’ne göre çok daha yüksek eğim yüzünden, çok büyük bir hız ve dolayısıyla tahrip gücüyle.
Hopa da yaşanan sel felaketinde ölen vatandaşlarımıza Allahtan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum.İnşallah şiddetli yağış olmaz çünkü toprak aşırı doygun halde çok daha vahim durumlarla karşılaşmayalım..Bu arada ilçede elektrik yok.Dün yağışın en şiddetli olduğu saat 11 ile 14 arası trabzon radarında ne olduğunu paylaşan olursa memnun olurum.Tekrardan başımız sağolsun…
Karadeniz’in en şansız yerindeyim bence yazın başından beri doğru düzgün oraj olmadı her seferinde bizi es geçiyor.
Adana’da yaz yağmuru sürprizi 🙂


Yağış sıcaklığı ciddi anlamda etkiledi. Sıcaklık şehrin Çukurova ilçesinde 23, Seyhan ilçesinde 33 derece. Fark ilginç!
Veriler yine eksik! 😦 Dün nereye kaç mm yağış düştüğünü göremiyoruz bugünkü MGM listesinde. Sadece Adana-Bölge’yi koymuş aptallar ya!
GFS’nin son çıktısında ”Hoşgeldin Sonbahar” diyor:


Önce Ukrayna’dan Orta Karadeniz’e
Oradan da Güneybatı Anadolu Merkezli nur topu gibi -15lik ULL alanına
Bekledik bekledik, 01.50 gibi sonunda adam gibi yağmaya başladı. Üzerimizden sarılı kısım geçerken odama bile çatıdan su damlamaya başladı. Sular seller gibi bir sabaha karşıdayız. Kerpe’ nin girişindeki alçak kesimde su baskınları olmuştur muhtemelen. Umarım bu sistem, denizin soğumasına az da olsa katkıda bulunur.
İstanbul sıra bizde şöyle gökgürültülü bi yağmur 1 saate Kandıra tarafında inşallah beklemedeyim 😀
Cuma günü için GSF 0.25 orta karadenizde ciddi yağış var diyor.
Hava yine kur yapıyor Dünya’nın, yağış içinde yağış alamayan önemli noktalarından biri olarak, yine tek damla düşmedi hala. Şu bunaltıcı hava gitti ya gerisi şimdilik mühim değil.
Kerpe’ de dün bir kaç damla yağmış. Bu sabah 04.30 sıralarından beri arada sırada hafif hafif yağıyor. Belki yarım kilo olmuştur. Sistemin şampiyonu İğneada gibi görünüyor. Bulutlar bir türlü eksilmiyor. Aslında DEYler için elverişli bir serinleme olsa da sanırım rüzgar yönleri sebebiyle sağlıklı DEY bantları oluşmakta zorlanıyor. Her ne kadar yağışı kıt bir sistem olsa da gürleyen rüzgarı, kapalı havasıyla iyi bir sonbahar provası yaşanıyor.
Ekonomik durumum el verse, ilk işim inanın yaşadığım doğup büyüdüğüm bu yerden ayrılmak olurdu. Gerçekten incelenmesi gereken bir yer. Hala yağmadı çiseledi geçti.
Edirne’de şu manzara görülmüşya… https://www.facebook.com/757494824310657/photos/a.757537917639681.1073741831.757494824310657/925339444192860/?type=1
Muratlı/Tekirdağ için de umudum vardı ama şimdilik sadece serin serin esen rüzgarın tadını çıkarabiliyorum. 🙂
Muğla’dayım nem yok da sıcak çok. İlk günlerde bir iki tane cumulus ve cumulus kongestus vardi sonradan onlar da oluşmadı.
Rize candır 😉
Bu haftanın tek aksiyonu hızı zaman zaman 55km/s’ye ulaşacak poyraz


3B Meteo sitesinde 2015-2016 kışının istatistiklere dayansa da ilk tahmini yayınlandı. http://image.3bmeteo.com/images/newarticles/w_663/inverno-secondo-un-approccio-statistico-3bmeteo-66457.jpg
http://www.3bmeteo.com/giornale-meteo/meteo-inverno-2015-16–un-approccio-statistico-71313
Şimdiye kadar üzerinde durulmamıştır diye düşünerekten paylaşıyorum. Genelde İç Ege ve Marmara’nın güneyinde oluşan yağışlı sistemler, Bursa’dan yukarı geçememekte, fakat Güneş battıktan sonra geçiş izni verilmişcesine Kuzeye doğru tırmanıp, Kocaeli ve İstanbul’da gece ve sabah yağışları bırakmakta. Tabi bu izin diğer günün lokal sisteminin etkinleşip eski sistemin yok olmasıyla son buluyor. Resimde turuncu renkli eski sistem artıklarının yok oluşu ve kırmızı renkli yeni sistemin etkinleşmesi görülüyor. https://faseay.files.wordpress.com/2015/08/ekran-alc4b1ntc4b1sc4b1.png
Pazar,pazartesi gibi Aydın taraflarında olma durumum var.Havada aksiyon yaşanır mı sizce?
Erdemlinin doğu yaylaları yine kopuyor.

Geçen Cumadan bu yana her gün yağış aldık. Gördes’e bugün yağış düşmedi ancak yaşadığım köyde kısa süren bir yağış oldu. Köyün minaresine yıldırım düştü. Eşine az rastlanır bir Ağustos ayı ilk yarısı yaşadık.
Kayınımı alıp yıldırım izlemeye gittim. Güzel görüntüler yakalandı. Meteorolojiye göre bir müddet ara veriyor sanırım. Bu kadarı bile harika idi.
Biraz daha sıkalım dişimizi, İskandinav yükseği yardımımıza gelecek gibi duruyor.

Yükseklerde sulu kar olur mu?
DEY’ler Çarşamba’dan doğusunu vurur hocam
😦 Bunun için mi bekledik bütün yaz? Moskova’ya taşınacağım.
Grönland üzerinde modellerde -10 ve 15’ler görülmeye başladı ona sevinir oldum.
Hocam yaklaştınız buraya sağlam sistem olursa atlayın gelin köyde konaklarız :d
Eskişehir’de son 4 gündür orajlar yine kendini göstermeye başladı. Akşam 5-6 gibi başlayan şimşekler 10’a kadar görsel şölen sunuyor, iyi de yağış alıyoruz. Bu sıcakların ardından çok iyi geldi.
Bunu da dün akşam video yardımıyla yakaladım.

Batı Anadolu 4-5 gündür hatırı sayılır miktarda yağış aldı ve almaya da devam edecek gibi önümüzdeki günlerde.

Kışın bütün ballı kaymağını (kaymak=kar) sizler aldınız, yazı da çok iyi geçiriyorsunuz. Azıcık üfleyiverin yukarılara. Uzaklardan orajı seyretsem de yeter. 🙂 Yine de umutsuzluğa kapılmayalım. Banyo suyu kadar ılınmış Karadeniz’ in sonbahar fırtınaları muhteşem olacak.
İçiniz serinlesin

Dün ikindi sıralarında Gördes’te pek fazla etkili olmayan ancak doyurucu etkinlikten bir kaç kare almayı başardım.

Uzun zamandır gördüğüm en iyi çıktı. Tabi bu sistem defalarca kez değişecektir ve/veya hiç gelmeyecektir ama hayalini kurmak bile çok heyecanlı. Bu mevsimde 850 hpa’ da 8-9 derece giren bir soğuk hava çok fena işler yapar. Modelin ön görmediği DEY’ leri de katarsak yer yer 150-200 mm yağış şaşırtıcı olmaz. Marmara’ da sellere sebep olup ortalık fena halde karışır. Uzun yıllar unutulmayacak kusursuz bir yaz sistemi olur.
Bu sistem büyük bir olasılıkla bu şekilde gelmeyecek olsa da yaz yağışlarından nasibini yeterince alamamış olan Kuzey Marmara’ nın görkemli bir sistemle açığı kapatmasını umut ediyorum. Çıktıdaki afet senaryosu kadar sert olmasa da…….
bu sistem gitti galiba
Ayva ağaçlarında ayva yokmuş, bu kış kış gelmeyecekmiş… Mahalleden bir teyzeden kış mevsimi hava tahmini…
Son senelerde ayvayı hep bol hatırlıyorum. Ancak kışlar bununla birlikte yeterince sert geçmedi. Sanılanın aksine ayvanın az olduğunun söylendiği bu kış efsane olursa şaşmam. Hayal etmek, ummak bedava. 🙂 Bakalım teyzemiz haklı mıymış, haksız mı bir kaç ay sonra göreceğiz.
Dün Çamlıyayla ya yağan yağmur sırasında kardeşim tarafından video yardımıyla yakalanmış yıldırım. 🙂

Yurdumuzun çeşitli yörelerinden fırtına haberleri gelirken ben optik hadiselerle vakit geçirmeye devam ediyorum. 08.08.2015 gün batımı yaklaşırken sirüsler pörtleyince yalancı güneş yakalarım umuduyla kendimi kayalıklarda buldum. Sirüsler uygun konumlara geçmediğinden yalancı güneş oluşmasa da tam tepe noktada türünü belirleyemediğim bir optik hadise oluştu. Optik hadisenin gerçekleştiği yükseklik 22 dereceden çok daha yüksekte olduğundan sıradan bir optik hadise değilmiş gibi görünüyor. Keşki sirüs ve benzeri bulutların kapsamı biraz daha geniş olsaydı da ne olduğunu daha net anlayabilseydik.
Bu arada yılbaşından beri en fazla 3 defa normal yağmur gökkuşağı gördüm. Tanık olduğum diğer optik hadiselerin sayısını unuttum. Normal bilinen türde gökkuşakları hakikaten daha az sık görünüyormuş.
Yağış zayıfladı. MGM 51 kg yağış ölçmüş. Sıcaklık 19 derecenin altına geriledi geçen gün de Mgm 17 kg yağış ölçmüştü. Ağustos mükemmel başladı doğrusu. 🙂 Geçenlerde çok içten bir şekilde serzenişte bulunmuştum sıcaklara dair Allah sesimi duydu herhalde hemen ardından bu yağışla birlikte neredeyse 70 kg yağış aldık havalarda her gün birkaç derece serinliyor. Daha ne isteyebilirim ki 🙂

Dün 18:30 da İzmir den yola çıktım. Manisa ya ulaştığımda 19:15 idi. Bulutlar gökyüzünde bende acaba beklesem mi diyorum. Benzinliğe girdim. Radara baktığımda bomboş bir görüntü vardı. Herhalde dağılacak yola devam edeyim dedim. 20 dakika daha bekle işte. Akhisara varmadan arkadan yıldırımları gördüm ki geri dönemedim. Gece 12 sırasında belki 1mm yi bulmayan bir yağış ancak güzel bir gökyüzü şenliği Gördeste idi.
Dolunun ebatı:
