Florya: 11,4 mm
Sarıyer: 8,4 mm
Eminönü: 7,8 mm
AHL: 7,8 mm
Tuzla: 6,5 mm
Göztepe: 6,4 mm
Eyüp: 6,3 mm
Sabiha Gökçen: 6,1 mm
Kilyos: 4,6 mm
Büyükçekmece: 3,2 mm
Şile: 2,4 mm
Yakin tarihimizin en muhtesem doga olayi olan 22 Ocak 2004 sistemini 10. yildonumunde ozlemle aniyorum (gerci biz Ankara’da kuru zemine bakarak gecirmistik, ayri). Bir daha boyle bir sistemi ne zaman aliriz mechul, ama asil uzuldugum epey yakin zamanda gerceklesen bu doga olayinin internette genele acik kaynaklarda ne kadar az arsivlenmis oldugu. ABD’de olsa hakkinda kitaplar yazilip belgeseller cekilecek bir sistem hakkinda bugun havaturka’nin facebook sayfasindaki bir kac vasat fotograf haricinde internette derli toplu gorsel malzeme bulmak kolay degil (blogun ilgili kismi sozel anlatim olarak cok iyi, henuz gormeyenler icin https://havadelisi.com/hava-tarihi/22-25-ocak-2004).
Asagida da yazdim, bugun orta kuvvette bir sistem aldik. Onun bile model runlarindan saatlik gozlemlerine kadar herseyini arsivleyen tonla insan var burda. Biz genelde olcumlerimizi goz karari yapiyoruz ama burda insanlar dogru olcum yapmak icin abartisiz yarim saat ugrasiyor. Resmi gorevli falan da degiller, epey iyi isi gucu olan insanlar, sirf kendi hobileri icin. Kisacasi, surekli Almanlar soyle muhtesem edebiyati yapan Almanciya dondum ama 22 Ocak vesilesiyle bizim havadeliligimizin olcme, arsivleme, ve bunu kamuya acma kisminin biraz eksik oldugunu soylemeliyim. Allah’tan basimizda Ozan hocamiz var da son 3-4 yilin olaylari buyuk olcude kayit altinda.
Eyvallah welbane hocam. İşte ben bunun için diyorum, objektif olarak belgeleyelim diye. Tüm Batı bilimi zaten “gözlem”e dayalıdır, söylediğin şeyler de bunun halka indiğinin açık kanıtı.
Hiç unutmam, bir gün Havaturka’da “bu yaz ortalamalardan şu kadar sıcak geçmiş” diye istatistik paylaşmıştım… Adamın biri çıkıp “kimse bana sıcak geçti diyemez, ben hiç terlemedim” ayarında bir itirazda bulunmuştu.
Hayatı algılayış bakımından ciddi farklar var Batı’yla aramızda.
Prof Mikdat Kadıoğlu Şubat’ta kar yağmayacağını söylemiş. Bu tahmini hangi veriye göre yapıyor bilmiyorum.
11 Aralık’ta Arena’ya kar yağmayacak dedikten 5 dakika sonra maç tatil olmuştu..
Geçenlerde gelecek yaz için kavrulacağız tarzında haber yapılmıştı. Mikdat Kadıoğlu imzalı bir haberdi.
Geçen yaz da aynısını yapmıştı son derece serin bir yaz geçirmiştik.
Ben de tweet attım hangi verilere dayanarak bu tahmini yaptınız dedim.
Bana direk sen meteorolojinin m’sinden anlamıyorsun konuşmaya gerek yok filan dedi..
Ondan önce de ben tahmin yapmam tahminleri yayınlarım demişti. Yani kuruluşların tahminlerini Türkçe’ye çeviriyor sanırım.
Şimdi o kendi tahminini yapamayıp başka yerlerden çeviri yapınca meteoroloji konusunda uzman oluyor.
Ama ben bu tahmini hangi verilere dayanarak yaptığını söylediğimde meteorolojinin M’sinden anlamıyor oluyorum.
Ben bu lafını kaçamak cevap olarak aldım.
Yılardır yeni bilgilerle gelen insanlara sen ne anlarsın tarzında karşılık verdikleri için alışmış olmalı ki bana da aynı şekilde cevap verdi.
Doğru ben meteorolojiden pek anlamam ancak az çok dinamikleri biliyoruz yani sıfır da değiliz.
Amatör meteorologların TV’lere çıkması konusunda bilimin gerilediğini söyleyen birinden ne beklersiniz ki
Benim de bir önyargım var: Türkiye’de akademik düzeyde meteoroloji bilgisi olanlara “bilmiyor” gözüyle, amatörlere “biliyor” gözüyle bakıyorum. Genelde yanılmıyorum 🙂
Bu arada, Türkçe’ye gösterdiğin özen için çok teşekkürler.
Mikdat hocaya o tahmin sorusunu ben sormuştum Twitter’da bir iki hafta önce., ECMWF kar veriyor falan görüşünüz nedir diye, ” Tahmin yapmıyorum paylaşıyorum” yazıp sonuna da gülücük koymuştu. 2010 ocak ayında bütün gün yağan şahane DEK’ler için, olur böyle İstanbul’un havası belli olmaz demişti. Sürmeli’nin DEK’ler konusunda nasıl defalarca çuvalladığını da biliyoruz. Orhan Şen’e hiç girmiyorum zaten. 🙂 IRI’ya bak tahmin yap, ne ala memleket. Zaten çok istiyorum şubatta kar yağmasını, umarım Kadıoğlu’na inat yıkılır her yer kardan.
Ben Miktad Mikdat Hocaya katılıyorum. Şubat ayında da kar zayıf ihtimal bunun sebebi de sadece İzlanda Alçak basıncının varlığı ve çok uzun süren ısrarı. 2007’de başlayan ve hala gerçek anlamda kırılamayan bu ısrarın. Ozan hocanın da belirttiği gibi:
Behlül karamsarlıkta ve felaket tellallığında şampiyonsun 🙂
2007’den beri ısrar yok, AO/NAO aşırı negatife indi, yani İzlanda bir ara öldü, sonra dirildi ve geri geldi… Bu da zaten normal. Ne çabuk unuttun 2008’i, 2010’u, 2012’yi…
Şu Şubat’ta sert bir sistem gelsin, çok kelleler alacağım. Profesöründen amatörüne… Elimde gözaltı listesi var.
Yahu hocam tek rakibim yine kendim bu konuda sıkıntı yok.. 😉
Ben sadece modellerdeki ısrar konusunda ve gördüklerim kadar yorum yapıyorum… Öyle adamakıllı bir sistem gelsin kendi ellerimle vereceğim kellemi. 2008’de 1 gün, 2010 Ocak sonu sistemi İzmit olarak kuru soğuk aldık 2012 DEK bantları boğaz çevresi Avrupa yakasına çalıştı bir akşam bir bant aldık o da yağdı geçti..
Doktor sen haklı çık ben yanılayım kellemi al ama gördüklerimi söylemeye devam edeceğim ben 😉
Pazar günü kar yağmayacak demek suç mu şimdi 🙂
Burada sorun kar yağıp yağmayacağını söylemesi değil.
Bu işle uğraşan kişileri nasıl gördüğüdür
Kendisi tahmin yapmıyor ama uzman işte..
Burası Türkiye…
Tahmin tutmayabilir tutacak diye birşey yok.
Ya acikcasi ay basindaki Lansing firtinasindan sonra bizim buranin fotograflarini atmak ayip olurdu. Ama ilginc bi sistem oldu, Pazar oglene kadar modeller sifirken once 2, sonra 4 mm derken dun gece 20 mm’ye kadar yagisi cektiler. Sistemin en sulu tarafi biraz kuzeye gitti ama biz de 15-17 cm yapabildik. Sabahtan beri yagis hafifti ama gunesin batmasiyla 2-3 saatte 10 cm aldik gibi. Sicakliklar da -2’yle baslayip sistemin sonuna dogru -10’a dustu. Guzel sistem oldu, Allah bereket versin, daha iyilerini bekliyoruz artik.
Asil birikim gunes battiktan sonra oldugundan resim falan icin sabah cikarim. Ya da cikamam.
Tuzla’da kuvvetli lodos esiyor, ara ara fırtına şeklinde olmak üzere. Yağışı geçtim, atmosferdeki böyle hareketlilikleri bile özlemişim. Ağacın odamın camlarına vurması, pervazlardan gelen uğultular…
Son güncellenen modellerde yer seviyesi 27 Ocak’ta çok soğuk olacak öngörüsü var. 850 Hpa’da -5 sokuyor. İstanbul sürpriz yapabilir
Acaba yeni bir 20 Aralık vakası olabilir mi ?
20 Aralık’ta ne olmuştu.
Hiçbir modelin tahmin edemediği yer seviyesindeki inanılmaz soğuk hava 19 Aralık akşam saatlerinde Marmara Bölgesi’nin kuzeybatısını etkilemeye başladı.
Akşam saatlerinde Sofya’daki -6 derecelik soğuğu gördüğümüzde olayların çok değişik hal alacağını anlamıştık.
İlerleyen saatlerde Edirne-Kırklareli hattı -2 hatta -4 seviyelerine inmişti.
Daha 850 hpa’da -4 -5 ler girmeden Beyazıt 1.5 dereceye düşmüştü.
Gece Boğaz Köprüsü buzlanma nedeniyle trafiğe kapatılmıştı.
White Fox üstadın gece yaptığı son dakika nowcasting’i biz hava delilerinin yüzünü güldürmüştü.
MGM 20 Aralık günü için yağmur ve karla karışık yağmur veriyordu.
Ancak kimsenin hesaba katmadığı gibi ortada Sibirya gerçeği vardı!
Gece ilerleyen saatlerde ve sabah donan yağmur görüldü.
Birkaç saat sonra özellikle şehrin kuzey kesimlerinde kuvvetli kar yağışı başladı.
Birçok nokta 30 cm seviyesini geçti
GFS 9 günlük süreç için İstanbul Avrupa yakası için 50 kg, Trakya’ya doğru bu oran artarak 80 kg’a kadar çıkıyor. Anadolu yakasında ise 30 kg civarı toplam yağış vermiş. Bakalım barajları % olarak nasıl etkileyecek
Geçen sistemde 8,8 mm’lik yağış ile barajlardaki doluluk oranı %0,04 artmış. Doğrusal orantı kullanarak düz mantıkla, söylediğiniz miktarlarda yağmur olması halinde %0,18 artar gibi görünüyor. Mutlak suretle kar hatta yoğun kar almamız gerekiyor. Topluca kar duası veya benzeri gibi bir organizasyon planınız var mı?
Geçen sistemdeki yağış toprağı doyurmadı. Barajlara pek yansıması olmaz. İstanbul geneline yağan karın da toprağa pek etkisi olacağını düşünmüyorum. Sonuçta iki gün sonra dere olup yine denize veya baraja dökülüyor. Yerde uzun süre kalıp kaynak oluşturmuyor. İstanbul için önemli olan yağışın sakin ve uzun ömürlü olması. Kar örtüsünü uzun süre tutup suyunu depolayacak yüksek dağlarımız yok.
Bugün Berlin’de donan yağmur hadisesi vardı. Önceleri blogda çokça tartışılmasına ve oluşma koşulları detaylı şekilde anlatılmasına rağmen ancak yaşanınca anlaşılıyormuş ne menem bir şey olduğu 🙂 Sabahtan beri -2/-3 arasında salınan sıcaklıklar ve sert rüzgarla birlikte çisenti şeklinde yağmur yağıyor. Arabaların üstü, kaldırımlar, yollar, parklar; kısacası Berlin’in tamamı ince bir buz tabakasıyla kaplandı. Şehir baştan aşağı üstü yağlı bir streç filmle kaplandı sanki. Bugün okul ile metro istasyonu arasındaki normalde 5-6 dk süren yolu 15-20 dk’da ancak yürüyebildim; kayıp düşmemek için azami gayret sarfederek. Kar yağsa bu derece kaygan olmaz yollar. Gerçekten sinir bozucuymuş. Tahminlerde yağışın akşama doğru bildiğimiz (ve özlediğimiz) kara dönüşeceği söyleniyordu ama bu saat oldu, hala bir değişiklik yok…Evet, Berlin’den aktaracaklarım şimdilik bu kadar 🙂
Merhaba arkadaşlar uzun zaman sonra yazma fırsatım oldu malum okul,sınavların başlaması vs..
Neyse konuya geleyim
Bu akşam sıcaklıkla ilgili inanılmaz anormallik var resimde de görebileceğiniz gibi kışın ortasında neredeyse biz yanıyoruz İstanbul bile bizden daha soğuktur herhalde..
Size kötü bir haber vereyim, bu pozitif AO/NAO birkaç sene ısrar edebilen bir nanedir… Bakınız 90’lı yıllar… İlerde bu dönemin belgeselini yapacak hale gelmeyelim de… Müziklerini de Fahir Atakoğlu yapar, iyicene acıklı olur: “İzlandalı Yıllar”…
Bugün tam öğle saatlerinde çok şiddetli bir patlama sesi gelmişti, önce gök gürlüyor sandım. Az önce okuduğum haberde Tuzla tersaneler bölgesinde bir patlama olduğu yazıyor ve sesi çok uzaktan duyulmuş. İstanbul ve Kocaeli civarından duyan oldu mu?
Sahi öğle saatleri dedin şimdi aklıma geldi. Benim ufaklığı ana okulundan almaya gittiğimde duydum o sesi, saat 11:55 gibi. Çocuğa da askerler atış yapıyor dedim.
Bugünkünden daha ilginç bir iklimimiz olacağı kesin. Akdeniz kıyıları coşardı, sürekli esen doğulu rüzgarlar sayesinde Antalya 2000 mm’yi görürdü. Yazları sıcak ve yağışlı geçerdi Akdeniz’de. Fakat Karadeniz kıyılarında yağış miktarı düşerdi. Çünkü doğu rüzgarlarını engelleyen dağlar var kıyısında. Of be, çok eğlenceli bu olasılıkları hayal etmek. 😀
Bugün 20 Ocak, Aksaray’da hava sıcaklığı 15,6 C’ye çıkmış durumda.Hava o kadar bahar havası oldu ki her taraftan kümülonimbüsler pörtledi.Birazdan oraj oluşursa hiç şaşırmam.
çihiro (Karatay/KONYA, 1016 m)
Bugün Konya’da da tam bir bahar havası vardı. Aksaray’da olduğu gibi havada kümüloform bulutlar vardı. Hatta çok az yağmur bile çiseledi. Ben daha önce Ocak ayında böyle bir hava görmedim. Birkaç sinek ve örümcek gördüm bahçede!
Normalde pek çıktı paylaşmayı sevmem ancak ECMWF 240 saatlerindeki kuzeydeki soğuk depoyu görünce biraz heyecanlandım.
Uzun zamandır Sibirya’da böyle bir soğuk depo görmemiştim.
Azor’un kafa uzattığı çıktılar mevcut.
Havada efsane kokusu var
Azor-Sibirya block yapıp Doğu Akdeniz’de siklon oluştu mu tamamdır. Yani isteğim bu yönde..
Bu sezon kötü bir kış geçiriyor olabiliriz ama efsaneleri yaşıyoruz. Yani böyle bir sistem gelme olasılığı hiç de düşük değil.
Ekim ayı ilk haftasında son yılların en soğuk sistemini aldık.
Aralık ayı ikinci haftasında çok güçlü bir sistem aldık.
Ocak ayını çok sıcak geçiriyoruz.
Bunlar hep ekstrem olaylar.
ABD’deki durumu hepimiz biliyoruz.
Bu yıl efsaneler yılı diyebiliriz.
1985 Şubat ayı neden olmasın..
MGM uzun vade tahmininde vermiş coşkuyu! Hava Tahmini Süper Ligi çok ilginç sonuçlara gebe. Geçen sefer modellerde görülen soğuk birçok kişiyi yanıltmıştı. 🙂
Soğukluğu bilmem ama uzun vadede yağışın görülmesi bile süper bir durum.
Aslında öyle olmuyor. Hangi model ılık tahminde bulunursa soğuk tahminde bulunan modelde ona katılıyor geçtiğimiz yıllarda GSF ısrarla soğuk modeller sunarken ECMWF ılık modellerde ısrarcıydı daha sonra GSF de ona katılmıştı bu yılda tam tersi oluyor..
MGM keşke tek bir modele bağlı kalmasa. ECMWF ortalamalarının onaylamadığı bir tahmini, GFS’nin herhangi bir deneme çıktısında bile görmediği bir tahmini yayımlamak bence MGM’ye yakışmamış. Velev ki kar yağacak olsun. Tek bir modele bağlısınız, bari ortalamaları ile tahmininizi kontrol edin.
Bir hava delisi olarak, 14-21 Şubat tarihleri arasında Norveç’te olacağım! Sanırım, onlar da bu sene geçen yıllara kıyasla, “ılık” ve daha az yağışlı bir kış geçiriyorlar? 17-21 Şubat döneminde Tromsö’deyim, gerçekten merakla bekliyorum, oranın modellerini İstanbul’unkinden çok takip eder oldum! 😀 Yakalarsam, bazı güzel pozları burada paylaşırım. 🙂 Karsız geçen İstanbul kışını unutmak istiyorum! 🙂
Kötü olmuş, yazın erik az olur o ağaçta. BaküdeBakü’de bizim bahçemizde badem ağacı var. her Son senelerde kışın ortasında çiçek açıyor, sonra yazın 1 -2 badem veriyor koskocaman ağaç.
Daha önce söz verdiğim üzere, Berlin’de meydana gelen kayda değer hava olaylarını siz sevgili hava delileriyle paylaşmak üzere karşınızdayım 🙂 Buraya geleli yaklaşık iki buçuk hafta oldu. Bu süre zarfında genel itibariyle mevsim normallerine göre oldukça ılık sayılabilecek bir hava vardı Berlin’de. Ancak tahminlerde önümüzdeki haftadan itibaren bu seyrin değişeceği, oldukça soğuk ve zaman zaman kar yağışlı bir döneme girileceği öngörülüyor. Türkiye’den ayrılırken uzun dönem tahminlerin Türkiye için öngördüğü olası karlı ve soğuk kıştan ayrı düşeceğim için üzülüyordum. Ancak kış şimdiye kadar tahminlerin çok uzağında kalan bir seyir izledi. Ciddi bir kuraklık tehlikesinin baş gösterdiğini okuyorum her gün. Umarım burada da uzunca süren ve nihayet değişme sinyalleri veren mevcut hava koşulları en kısa zamanda Türkiye’de de değişmeye başlar. Hepinize kışın ikinci yarısında -öncelikle- bol yağışlı, bir de mümkünse soğuk günler diliyorum 🙂
Zaytung haber. Haberin son kısmı güzel olmuş.
“Tuzlama Çalışmaları İçin Aldığı 30 Ton Tuz Elinde Kalan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Turşu İşine Girmeye Hazırlanıyor”
Hıyar değil de. “Bir aydır her sabah soğuk olacağı endişesiyle içlik giyerek işe giden Erhan Aytekin adlı vatandaş, geçtiğimiz hafta Avcılar durağından bindiği metrobüste eriyerek can verdi” haberindeki gibi olabiliriz. 🙂
Efsane arayan arkadaşlar, bundan iyi efsane mi olur? Önümüzdeki beş gün boyunca, Ankara’da sıcaklıklar rekor sıcaklıklarla eşit durumda ve yer yer rekoru da aşabilecek. (Salı 15 derece ! İnsaf be tabiat ana insaf!)
İlginizi çekebilecek bir kısmı aşağıya alıntılıyorum:
….Oysa ilk bakışta göze çarpmayıp, yaşadıkça ve duyularla farkedilebilen ters yönde bir bölünmüşlüğü daha var İstanbul’un; kuzey ve güney, Karadeniz ve Akdeniz iklim ekseni İstanbul’un tam ortasından geçerek bu kez de kuzey-güney ekseninde ikiye bölüyor İstanbul’u. Bitki örtüsü yağış rejimi vs. doğal özellikler bakımından tamamen birbirinden farklı iki parça bunlar (3), İstanbullu’nun günlük dilinde Lodos’un (güney rüzgarı) bezdiriciliğiyle Poyraz’ın (kuzey rüzgarı) ferahlatıcılığı arasındaki farklılığa karşılık gelen bu bölünme, kentin gündelik hayat kalitesi ve konforunu etkilemek bakımından, Boğaz’ın doğu-batı olarak ikiye bölmesinden daha önemli sonuçlar ve dolayısıyla da kent planlaması açısından daha önemli girdiler doğuruyor…
Bir kentin iklimden/ekolojik koridorlardan/topoğrafyadan bağımsız tasarlanması ne mümkün, aklı başında teorisi yerinde mimarlar/şehir plancıları/yöneticiler açısından en azından.
(Lodos/Poyraz ve iklim ayrımı derken, Bu hattın tam da Akıntı Burnu’ndan geçtiğini,*gözlem gücü?* Kuzey rüzgarını da Güney rüzgarını da orada, neredeyse İstanbul’a vardıkları şiddette hissedebileceğinizi eklemek lazım.)
İhsan hocamızın yazısını burada görmek çok güzel bir sürpriz oldu, özellikle bu kadar yeni yayınlanmışken.
Kağıthane, endüstri-sonrası dönüşümünü, Büyükdere Caddesi’nin paralellinde ve bu kadar ulaşılabilir olmaktan kaynaklanan bir iştiha ile, Cendere vadisi biçiminde-(Aslantepe’den beri görülebilen vadi tabanındaki betonlaşma) ofis/servis/konut olarak gerçekleştirmek üzere. Diğer olasılık ise aslında tüm kent için çok daha cazip.
2008 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimari Tasarım Y. Lisans Programı’nda yürütülen araştırmalar ve proje dersi kapsamında Kağıthane Vadisi incelendi.(1) M.Kütükçüoğlu’nun yürüttüğü atölyede tüm vadiyi kentsel ölçekte bir ekolojik park olarak değerlendiriyor, şu anda da uygulanmakta olan boğazdan pompayla su aktarma projesini tamamlayarak wetland’ler/özel bataklık alanları kurmak suretiyle, bu suyun hem arıtılmasını hem de tuzluluğunun dengelenmesini sağlıyor; vadi tabanını ise bu suyun etrafında canlandırıyordu.(1) Pek çok bakımdan oldukça iyi düşünülmüş tam bir peyzaj şehirciliği-‘landscape urbanism’ (3) projesiydi.
Gece İstanbul’a düşen yağış miktarları;
Florya: 11,4 mm
Sarıyer: 8,4 mm
Eminönü: 7,8 mm
AHL: 7,8 mm
Tuzla: 6,5 mm
Göztepe: 6,4 mm
Eyüp: 6,3 mm
Sabiha Gökçen: 6,1 mm
Kilyos: 4,6 mm
Büyükçekmece: 3,2 mm
Şile: 2,4 mm
Yaklaşan yağış = Çalışmayan Ankara radarı = Basiretsiz MGM
Yakin tarihimizin en muhtesem doga olayi olan 22 Ocak 2004 sistemini 10. yildonumunde ozlemle aniyorum (gerci biz Ankara’da kuru zemine bakarak gecirmistik, ayri). Bir daha boyle bir sistemi ne zaman aliriz mechul, ama asil uzuldugum epey yakin zamanda gerceklesen bu doga olayinin internette genele acik kaynaklarda ne kadar az arsivlenmis oldugu. ABD’de olsa hakkinda kitaplar yazilip belgeseller cekilecek bir sistem hakkinda bugun havaturka’nin facebook sayfasindaki bir kac vasat fotograf haricinde internette derli toplu gorsel malzeme bulmak kolay degil (blogun ilgili kismi sozel anlatim olarak cok iyi, henuz gormeyenler icin https://havadelisi.com/hava-tarihi/22-25-ocak-2004).
Asagida da yazdim, bugun orta kuvvette bir sistem aldik. Onun bile model runlarindan saatlik gozlemlerine kadar herseyini arsivleyen tonla insan var burda. Biz genelde olcumlerimizi goz karari yapiyoruz ama burda insanlar dogru olcum yapmak icin abartisiz yarim saat ugrasiyor. Resmi gorevli falan da degiller, epey iyi isi gucu olan insanlar, sirf kendi hobileri icin. Kisacasi, surekli Almanlar soyle muhtesem edebiyati yapan Almanciya dondum ama 22 Ocak vesilesiyle bizim havadeliligimizin olcme, arsivleme, ve bunu kamuya acma kisminin biraz eksik oldugunu soylemeliyim. Allah’tan basimizda Ozan hocamiz var da son 3-4 yilin olaylari buyuk olcude kayit altinda.
Eyvallah welbane hocam. İşte ben bunun için diyorum, objektif olarak belgeleyelim diye. Tüm Batı bilimi zaten “gözlem”e dayalıdır, söylediğin şeyler de bunun halka indiğinin açık kanıtı.
Hiç unutmam, bir gün Havaturka’da “bu yaz ortalamalardan şu kadar sıcak geçmiş” diye istatistik paylaşmıştım… Adamın biri çıkıp “kimse bana sıcak geçti diyemez, ben hiç terlemedim” ayarında bir itirazda bulunmuştu.
Hayatı algılayış bakımından ciddi farklar var Batı’yla aramızda.
Türkiye’de her konuda rakipsiz olan Havadelisi.com eğitimine yurtdışında devam etmek isteyen genç dimağlar için iftiharla sunar. ABD Tercih Rehberi:
http://www.accuweather.com/en/weather-news/the-10-snowiest-colleges-acros/22129751
Sorularınızı cevaplayabilirim.
Harika bayıldım hem ABD’de oku hem bol kar gör 😉
Michigan Technological University, lake effect’in ekmeğini yiyor anlaşılan. İlginç bir liste. Paylaşım için teşekkürler.
Saat gece 1 veTrabzon 19 derece. Kars ise tam 34 derece daha soğuk, -15 derece.
Rekora 0.3 derece kalmış.
Prof Mikdat Kadıoğlu Şubat’ta kar yağmayacağını söylemiş. Bu tahmini hangi veriye göre yapıyor bilmiyorum.
11 Aralık’ta Arena’ya kar yağmayacak dedikten 5 dakika sonra maç tatil olmuştu..
Geçenlerde gelecek yaz için kavrulacağız tarzında haber yapılmıştı. Mikdat Kadıoğlu imzalı bir haberdi.
Geçen yaz da aynısını yapmıştı son derece serin bir yaz geçirmiştik.
Ben de tweet attım hangi verilere dayanarak bu tahmini yaptınız dedim.
Bana direk sen meteorolojinin m’sinden anlamıyorsun konuşmaya gerek yok filan dedi..
Ondan önce de ben tahmin yapmam tahminleri yayınlarım demişti. Yani kuruluşların tahminlerini Türkçe’ye çeviriyor sanırım.
Şimdi o kendi tahminini yapamayıp başka yerlerden çeviri yapınca meteoroloji konusunda uzman oluyor.
Ama ben bu tahmini hangi verilere dayanarak yaptığını söylediğimde meteorolojinin M’sinden anlamıyor oluyorum.
Ben bu lafını kaçamak cevap olarak aldım.
Yılardır yeni bilgilerle gelen insanlara sen ne anlarsın tarzında karşılık verdikleri için alışmış olmalı ki bana da aynı şekilde cevap verdi.
Doğru ben meteorolojiden pek anlamam ancak az çok dinamikleri biliyoruz yani sıfır da değiliz.
Amatör meteorologların TV’lere çıkması konusunda bilimin gerilediğini söyleyen birinden ne beklersiniz ki
Benim de bir önyargım var: Türkiye’de akademik düzeyde meteoroloji bilgisi olanlara “bilmiyor” gözüyle, amatörlere “biliyor” gözüyle bakıyorum. Genelde yanılmıyorum 🙂
Bu arada, Türkçe’ye gösterdiğin özen için çok teşekkürler.
İstanbul’a kar zaten zor yağıyor. 😀
Mikdat amca yağmuru lütfetmiş!! 😀 Peki amca idare ederiz…
Mikdat hocaya o tahmin sorusunu ben sormuştum Twitter’da bir iki hafta önce., ECMWF kar veriyor falan görüşünüz nedir diye, ” Tahmin yapmıyorum paylaşıyorum” yazıp sonuna da gülücük koymuştu. 2010 ocak ayında bütün gün yağan şahane DEK’ler için, olur böyle İstanbul’un havası belli olmaz demişti. Sürmeli’nin DEK’ler konusunda nasıl defalarca çuvalladığını da biliyoruz. Orhan Şen’e hiç girmiyorum zaten. 🙂 IRI’ya bak tahmin yap, ne ala memleket. Zaten çok istiyorum şubatta kar yağmasını, umarım Kadıoğlu’na inat yıkılır her yer kardan.
Ben
MiktadMikdat Hocaya katılıyorum. Şubat ayında da kar zayıf ihtimal bunun sebebi de sadece İzlanda Alçak basıncının varlığı ve çok uzun süren ısrarı. 2007’de başlayan ve hala gerçek anlamda kırılamayan bu ısrarın. Ozan hocanın da belirttiği gibi:Behlül karamsarlıkta ve felaket tellallığında şampiyonsun 🙂
2007’den beri ısrar yok, AO/NAO aşırı negatife indi, yani İzlanda bir ara öldü, sonra dirildi ve geri geldi… Bu da zaten normal. Ne çabuk unuttun 2008’i, 2010’u, 2012’yi…
Şu Şubat’ta sert bir sistem gelsin, çok kelleler alacağım. Profesöründen amatörüne… Elimde gözaltı listesi var.
Yahu hocam tek rakibim yine kendim bu konuda sıkıntı yok.. 😉
Ben sadece modellerdeki ısrar konusunda ve gördüklerim kadar yorum yapıyorum… Öyle adamakıllı bir sistem gelsin kendi ellerimle vereceğim kellemi. 2008’de 1 gün, 2010 Ocak sonu sistemi İzmit olarak kuru soğuk aldık 2012 DEK bantları boğaz çevresi Avrupa yakasına çalıştı bir akşam bir bant aldık o da yağdı geçti..
Doktor sen haklı çık ben yanılayım kellemi al ama gördüklerimi söylemeye devam edeceğim ben 😉
Pazar günü kar yağmayacak demek suç mu şimdi 🙂
Burada sorun kar yağıp yağmayacağını söylemesi değil.
Bu işle uğraşan kişileri nasıl gördüğüdür
Kendisi tahmin yapmıyor ama uzman işte..
Burası Türkiye…
Tahmin tutmayabilir tutacak diye birşey yok.
New York, yine yoğun kar altında…
http://www.earthcam.com/usa/newyork/timessquare/?cam=tsrobo1
http://www.earthcam.com/usa/newyork/timessquare/?cam=tsrobo3
welbane hocam, durumlar nasıl? Fotoğraf, video isteriz.
Ya acikcasi ay basindaki Lansing firtinasindan sonra bizim buranin fotograflarini atmak ayip olurdu. Ama ilginc bi sistem oldu, Pazar oglene kadar modeller sifirken once 2, sonra 4 mm derken dun gece 20 mm’ye kadar yagisi cektiler. Sistemin en sulu tarafi biraz kuzeye gitti ama biz de 15-17 cm yapabildik. Sabahtan beri yagis hafifti ama gunesin batmasiyla 2-3 saatte 10 cm aldik gibi. Sicakliklar da -2’yle baslayip sistemin sonuna dogru -10’a dustu. Guzel sistem oldu, Allah bereket versin, daha iyilerini bekliyoruz artik.
Asil birikim gunes battiktan sonra oldugundan resim falan icin sabah cikarim. Ya da cikamam.
Tuzla’da kuvvetli lodos esiyor, ara ara fırtına şeklinde olmak üzere. Yağışı geçtim, atmosferdeki böyle hareketlilikleri bile özlemişim. Ağacın odamın camlarına vurması, pervazlardan gelen uğultular…
Son güncellenen modellerde yer seviyesi 27 Ocak’ta çok soğuk olacak öngörüsü var. 850 Hpa’da -5 sokuyor. İstanbul sürpriz yapabilir
Acaba yeni bir 20 Aralık vakası olabilir mi ?
20 Aralık’ta ne olmuştu.
Hiçbir modelin tahmin edemediği yer seviyesindeki inanılmaz soğuk hava 19 Aralık akşam saatlerinde Marmara Bölgesi’nin kuzeybatısını etkilemeye başladı.
Akşam saatlerinde Sofya’daki -6 derecelik soğuğu gördüğümüzde olayların çok değişik hal alacağını anlamıştık.
İlerleyen saatlerde Edirne-Kırklareli hattı -2 hatta -4 seviyelerine inmişti.
Daha 850 hpa’da -4 -5 ler girmeden Beyazıt 1.5 dereceye düşmüştü.
Gece Boğaz Köprüsü buzlanma nedeniyle trafiğe kapatılmıştı.
White Fox üstadın gece yaptığı son dakika nowcasting’i biz hava delilerinin yüzünü güldürmüştü.
MGM 20 Aralık günü için yağmur ve karla karışık yağmur veriyordu.
Ancak kimsenin hesaba katmadığı gibi ortada Sibirya gerçeği vardı!
Gece ilerleyen saatlerde ve sabah donan yağmur görüldü.
Birkaç saat sonra özellikle şehrin kuzey kesimlerinde kuvvetli kar yağışı başladı.
Birçok nokta 30 cm seviyesini geçti
Hayırlısı..
GFS 06Z gibi gelirse 20 Aralık 2012’den çok daha iyi olur. ECMWF gibi gelirse umutlar sıfır.
ECMWF de bozunca tam bozuyor, gfs onun gibi ümit vermedi, ona rağmen daha iyi gfs şu an. 😀
Hava Tahmini Süper Ligi başlıyor, son tahmin girme saati bugün 23:59. Ayrıntılar ve katılım için tıklayın: http://goo.gl/I3mUap
Dun Istanbul’da radarin goremedigi yagisciklar…
GFS 9 günlük süreç için İstanbul Avrupa yakası için 50 kg, Trakya’ya doğru bu oran artarak 80 kg’a kadar çıkıyor. Anadolu yakasında ise 30 kg civarı toplam yağış vermiş. Bakalım barajları % olarak nasıl etkileyecek
Geçen sistemde 8,8 mm’lik yağış ile barajlardaki doluluk oranı %0,04 artmış. Doğrusal orantı kullanarak düz mantıkla, söylediğiniz miktarlarda yağmur olması halinde %0,18 artar gibi görünüyor. Mutlak suretle kar hatta yoğun kar almamız gerekiyor. Topluca kar duası veya benzeri gibi bir organizasyon planınız var mı?
Geçen sistemdeki yağış toprağı doyurmadı. Barajlara pek yansıması olmaz. İstanbul geneline yağan karın da toprağa pek etkisi olacağını düşünmüyorum. Sonuçta iki gün sonra dere olup yine denize veya baraja dökülüyor. Yerde uzun süre kalıp kaynak oluşturmuyor. İstanbul için önemli olan yağışın sakin ve uzun ömürlü olması. Kar örtüsünü uzun süre tutup suyunu depolayacak yüksek dağlarımız yok.
Herkese merhaba,
Bugün Berlin’de donan yağmur hadisesi vardı. Önceleri blogda çokça tartışılmasına ve oluşma koşulları detaylı şekilde anlatılmasına rağmen ancak yaşanınca anlaşılıyormuş ne menem bir şey olduğu 🙂 Sabahtan beri -2/-3 arasında salınan sıcaklıklar ve sert rüzgarla birlikte çisenti şeklinde yağmur yağıyor. Arabaların üstü, kaldırımlar, yollar, parklar; kısacası Berlin’in tamamı ince bir buz tabakasıyla kaplandı. Şehir baştan aşağı üstü yağlı bir streç filmle kaplandı sanki. Bugün okul ile metro istasyonu arasındaki normalde 5-6 dk süren yolu 15-20 dk’da ancak yürüyebildim; kayıp düşmemek için azami gayret sarfederek. Kar yağsa bu derece kaygan olmaz yollar. Gerçekten sinir bozucuymuş. Tahminlerde yağışın akşama doğru bildiğimiz (ve özlediğimiz) kara dönüşeceği söyleniyordu ama bu saat oldu, hala bir değişiklik yok…Evet, Berlin’den aktaracaklarım şimdilik bu kadar 🙂
Üstad, fotoğraf isteriz. Cep telefonu ile, şipşak makine ile, SLR ile, orta format ile, çekin de neyle çekerseniz çekin 🙂
Bu haftasonu İstanbul’a kar yağarsa, ben de bu hobiyi bırakırım artık. Ortalıkta emare yok medya çoktan ilan etti.
Bırakamazsınız 😀
Merhaba arkadaşlar uzun zaman sonra yazma fırsatım oldu malum okul,sınavların başlaması vs..
Neyse konuya geleyim
Bu akşam sıcaklıkla ilgili inanılmaz anormallik var resimde de görebileceğiniz gibi kışın ortasında neredeyse biz yanıyoruz İstanbul bile bizden daha soğuktur herhalde..
Size kötü bir haber vereyim, bu pozitif AO/NAO birkaç sene ısrar edebilen bir nanedir… Bakınız 90’lı yıllar… İlerde bu dönemin belgeselini yapacak hale gelmeyelim de… Müziklerini de Fahir Atakoğlu yapar, iyicene acıklı olur: “İzlandalı Yıllar”…
Ee, kötü haber ne peki?
Tamam ılıkçısın anladık ama yağmuru da mı sevmezsin be arkadaş 😀
Kurakçıyım da elhamdülillah.
Pozitif AO / NAO tüm kötülüklerin anası…
Bugün tam öğle saatlerinde çok şiddetli bir patlama sesi gelmişti, önce gök gürlüyor sandım. Az önce okuduğum haberde Tuzla tersaneler bölgesinde bir patlama olduğu yazıyor ve sesi çok uzaktan duyulmuş. İstanbul ve Kocaeli civarından duyan oldu mu?
http://www.radikal.com.tr/turkiye/pendik_aciklarinda_gdumanlarin_yukseldigi_gemiye_sonduren_gemisi_mudahale_ediyor-1171667
Sahi öğle saatleri dedin şimdi aklıma geldi. Benim ufaklığı ana okulundan almaya gittiğimde duydum o sesi, saat 11:55 gibi. Çocuğa da askerler atış yapıyor dedim.
Dünya haritası 90 derece döndürülmüş olsaydı ne olurdu? Cevap: http://what-if.xkcd.com/10/
Ne yazdığını pek anlamadım ama dönencenin altında kalacağımız için çöle dönerdik muhtemelen.
Bugünkünden daha ilginç bir iklimimiz olacağı kesin. Akdeniz kıyıları coşardı, sürekli esen doğulu rüzgarlar sayesinde Antalya 2000 mm’yi görürdü. Yazları sıcak ve yağışlı geçerdi Akdeniz’de. Fakat Karadeniz kıyılarında yağış miktarı düşerdi. Çünkü doğu rüzgarlarını engelleyen dağlar var kıyısında. Of be, çok eğlenceli bu olasılıkları hayal etmek. 😀
Havaturka’da hoşuma giden bir yorum…
“…Medya, MGM ne derse onu diyor. MGM de ECMWF ne derse onu diyor. ECMWF de sonradan GFS ne derse onu diyor.”
Bu sene GFS daha iyi gidiyor olabilir ama genelde ECM daha isabetli 5 günden sonra. Araştırmalar onu gösteriyor.
İşte Sibirya Yüksek Basıncının gücü..
1450-1500 Metre Yukarısı
800-850 Metre Yukarısı
Yer Seviyesi
Çin’e 27’sinde gidiyorum ve Türkiye’ye kar geliyor hehehehe.
Dışarıda çok güzel ılık esinti var, ben bu havalara alıştım. 😀
İstanbul’a pazar günü kar geliyormuş. Haberiniz yok mu sizin? Ayıp valla. 🙂
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/25608601.asp
Bugün 20 Ocak, Aksaray’da hava sıcaklığı 15,6 C’ye çıkmış durumda.Hava o kadar bahar havası oldu ki her taraftan kümülonimbüsler pörtledi.Birazdan oraj oluşursa hiç şaşırmam.
Bugün Konya’da da tam bir bahar havası vardı. Aksaray’da olduğu gibi havada kümüloform bulutlar vardı. Hatta çok az yağmur bile çiseledi. Ben daha önce Ocak ayında böyle bir hava görmedim. Birkaç sinek ve örümcek gördüm bahçede!
Son 41 yılın en şiddetli kuraklığıymış Adana’da. İşin ciddiyeti ortada. Yetiş ya Hans yetiş ya cephe. 😦
http://www.haberler.com/2013-yili-son-41-yilin-en-kurak-yili-5564997-haberi/
Normalde pek çıktı paylaşmayı sevmem ancak ECMWF 240 saatlerindeki kuzeydeki soğuk depoyu görünce biraz heyecanlandım.
Uzun zamandır Sibirya’da böyle bir soğuk depo görmemiştim.
Azor’un kafa uzattığı çıktılar mevcut.
Havada efsane kokusu var
Azor-Sibirya block yapıp Doğu Akdeniz’de siklon oluştu mu tamamdır. Yani isteğim bu yönde..
Bu sezon kötü bir kış geçiriyor olabiliriz ama efsaneleri yaşıyoruz. Yani böyle bir sistem gelme olasılığı hiç de düşük değil.
Ekim ayı ilk haftasında son yılların en soğuk sistemini aldık.
Aralık ayı ikinci haftasında çok güçlü bir sistem aldık.
Ocak ayını çok sıcak geçiriyoruz.
Bunlar hep ekstrem olaylar.
ABD’deki durumu hepimiz biliyoruz.
Bu yıl efsaneler yılı diyebiliriz.
1985 Şubat ayı neden olmasın..
Ay hadi inşallah 🙂
Şaka bir yana benim de totemim o bu sene… Gelen iki sistem de mevsimi için çok çok güçlüydü… Bir tane de Şubat’ta o cinsten bir şey alsak ya…
Zaman daralıyor ama GFS ve ECMWF hala anlaşamadılar.
Bütün anlaşmazlık 72. Saat gibi yakın bir zaman diliminden sonra İtalya üzerinde alçak basınç oluşup oluşmayacağı. GFS var, ECMWF yok diyor.
Jet akımları ne diyor peki? Ona da baktınız mı? 🙂
Bence GFS galip çıkacak ama 90.dakikada gol bekleyen taraftar gibiyiz. Hala umut ediyoruz.
Ben artık isyan etmek üzereyim bu nasıl bir işkencedir.
Facebook durumumda bütler filan ertelenecek dedim. Birçok bölge pert olacak yazdım. Tahmin fos çıkmak üzere…
Sen ne yaptın öyle? 🙂 Bizim medyayı da geçmişsin. 🙂
Allah’ın sopası yok 🙂
Ben bu sene GFS’nin haklı çıkmadığı bir ikilem hatırlamıyorum. ECMWF sürekli GFS’ye dönüyor.
10 Aralık sisteminde ECMWF sistemi kısa vadeye kadar getirdi. Sonrasında ECMWF sistemi eritti ancak GFS gördü. Sonra orta yolu buldular.
Zaten ECMWF bir tek o sistemde başarılıydı. Sonrasında başta yaptığı doğru tahminleri revize etti:)
ECMWF GFS’ye uymaya başlamış bu sabah güncellemesinde.
Benzer gibi görülse de iki model arasında ciddi farklar var. – Santiago
Soğukçu cenahta hayal kırıklığıyla karışık umutlu bekleyiş sürüyor…
Ilıkçılara karşı omuz omuzaa! 🙂 Biz zaten Hans’tan pek haz etmezdik… Forever ECMWF 😀
Kara göründü. İstanbul kara gömüldü. 🙂
2013 yılının İstanbul’da nasıl geçtiğine dair fikir edinilebilecek bir kaynak.
http://commandouzz.wordpress.com/2014/01/17/2013-yili-meteorolojik-verileri/
MGM uzun vade tahmininde vermiş coşkuyu! Hava Tahmini Süper Ligi çok ilginç sonuçlara gebe. Geçen sefer modellerde görülen soğuk birçok kişiyi yanıltmıştı. 🙂
Soğukluğu bilmem ama uzun vadede yağışın görülmesi bile süper bir durum.
Mgm sitesi ECMWF’ye bakıp tahmin yaptığı için kar göstermiş, ama GFS’de kardan eser alamet yok.
Hans’ın adı şike ve yolsuzluk davasında geçmişti unutmayalım….
İç kesimlere kar her türlü yağar da kıyılarda etkili bir soğuk beklemiyorum ben. Umarım yanılırım.
Bu sene, Aralık’taki karlı sistem hariç, ECMWF öngördüğü tüm soğuk tahminlerini kaldırarak GFS’ye döndü. GFS açık ara tahminlerde daha başarılı.
Aslında öyle olmuyor. Hangi model ılık tahminde bulunursa soğuk tahminde bulunan modelde ona katılıyor geçtiğimiz yıllarda GSF ısrarla soğuk modeller sunarken ECMWF ılık modellerde ısrarcıydı daha sonra GSF de ona katılmıştı bu yılda tam tersi oluyor..
MGM keşke tek bir modele bağlı kalmasa. ECMWF ortalamalarının onaylamadığı bir tahmini, GFS’nin herhangi bir deneme çıktısında bile görmediği bir tahmini yayımlamak bence MGM’ye yakışmamış. Velev ki kar yağacak olsun. Tek bir modele bağlısınız, bari ortalamaları ile tahmininizi kontrol edin.
Ocak ayının 19’u ve sahilde insanların yarısı tişörtle geziyor……
Bir hava delisi olarak, 14-21 Şubat tarihleri arasında Norveç’te olacağım! Sanırım, onlar da bu sene geçen yıllara kıyasla, “ılık” ve daha az yağışlı bir kış geçiriyorlar? 17-21 Şubat döneminde Tromsö’deyim, gerçekten merakla bekliyorum, oranın modellerini İstanbul’unkinden çok takip eder oldum! 😀 Yakalarsam, bazı güzel pozları burada paylaşırım. 🙂 Karsız geçen İstanbul kışını unutmak istiyorum! 🙂
Eyvaaah, sizin için üzüldüm, tam da İstanbul’a ‘efsane’nin geleceği tarih aralığı 😀
Bundan korkmuyor değilim! Olmaz değil mi öyle bir şey! 😦 😀 Bu konularda, pek şanslı sayılmam, orada hava 15 C olur, burada -5 C olursa hiç şaşırmam! 😀
Hani o tarihler İzmit’in kışlarıydı hocam? (14…..28 Şubat 1985 gibi ) 😉
Norveç ılık ve bol yağışlı bir kış geçirdi genelde… Oralarda ılık olunca yağışlı soğuk olunca nispeten kurak olur…
Yağmur kadar rüzgarı da özlemişiz. Şu anda dışarıda çok güzel bir lodos var bu rüzgar önümüzdeki günlerde hızını artırarak devam edecek.
Mis gibi deniz kokusu var bizim mahallede.
Bahçemde erikler açmış, açmayı da bırak neredeyse olmuş, haberim yok.



Kötü olmuş, yazın erik az olur o ağaçta.
BaküdeBakü’de bizim bahçemizde badem ağacı var.herSon senelerde kışın ortasında çiçek açıyor, sonra yazın 1 -2 badem veriyor koskocaman ağaç.Dikkat dikkat!
Havadelisi.com Hava Tahmini Süper Ligi bu hafta başlıyor!
Tüm ayrıntılar ve katılım için: https://havadelisi.com/2014/01/19/havadelisi-com-hava-tahmini-super-ligi/
Yahu siz daha uyumadınız mı? 🙂
😀 Şimdi yatıyorum…
Yaptığı işi sevmek işte böyle bir şey. Haydi iyi geceler.
Şubat’ta efsaneyi getiriyoruz arkadaşlar. 😀 Sonunda modeller düzelmeye başladı ay sonuna doğru sistemcikler belirdi.
Efsane değil de, soğuma gözükmüş. 😀
İşte onu büyütüp efsane yapmamız lazım, bize de bu yakışırdı.. 😀
Berlin’den herkese merhaba,
Daha önce söz verdiğim üzere, Berlin’de meydana gelen kayda değer hava olaylarını siz sevgili hava delileriyle paylaşmak üzere karşınızdayım 🙂 Buraya geleli yaklaşık iki buçuk hafta oldu. Bu süre zarfında genel itibariyle mevsim normallerine göre oldukça ılık sayılabilecek bir hava vardı Berlin’de. Ancak tahminlerde önümüzdeki haftadan itibaren bu seyrin değişeceği, oldukça soğuk ve zaman zaman kar yağışlı bir döneme girileceği öngörülüyor. Türkiye’den ayrılırken uzun dönem tahminlerin Türkiye için öngördüğü olası karlı ve soğuk kıştan ayrı düşeceğim için üzülüyordum. Ancak kış şimdiye kadar tahminlerin çok uzağında kalan bir seyir izledi. Ciddi bir kuraklık tehlikesinin baş gösterdiğini okuyorum her gün. Umarım burada da uzunca süren ve nihayet değişme sinyalleri veren mevcut hava koşulları en kısa zamanda Türkiye’de de değişmeye başlar. Hepinize kışın ikinci yarısında -öncelikle- bol yağışlı, bir de mümkünse soğuk günler diliyorum 🙂
Kedilerin bugün olan hareketlerini tek gören ben değilmişim, sevindim 😀
Hadi biz ilkbahara girdik tamam da bu kedilere ne oluyor yahu? Biyolojik saatleri şaştı herhalde havalardan 🙂
Kediler de mevsimi şaşırdı. Sabahtan beri sokağın erkekleri, dişi kedilerin peşinden koşuşturup, bağrışıyorlar.
Artık modellerin yerine, kedileri mi takip ediyorsunuz. 😀
Etmemek elde mi SpanK ? Saat 00:30 mahallenin alfa kedisi hala “aaaooowww” diye ortalığı inletiyor 😀
Bizim eksici de belki şu tıynettedir: http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/25588849.asp
Neden biz dünyada böyle şeylerle meşhur olmak durumundayız? Aşağılık kompleksi midir acaba?
ECMWF “Yetti gari” dedi..
GFS’de tık yok.
Zaten ECMWF de muhtemelen aksiyon olsun diye böylesine bir çıkış yaptı 🙂 O da akşam, bilemedin yarın kendine gelir 😉
Zaytung haber. Haberin son kısmı güzel olmuş.
“Tuzlama Çalışmaları İçin Aldığı 30 Ton Tuz Elinde Kalan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Turşu İşine Girmeye Hazırlanıyor”
Hala kış bekleyen bizler de hıyar mı oluyoruz bu durumda? 🙂
Hıyar değil de. “Bir aydır her sabah soğuk olacağı endişesiyle içlik giyerek işe giden Erhan Aytekin adlı vatandaş, geçtiğimiz hafta Avcılar durağından bindiği metrobüste eriyerek can verdi” haberindeki gibi olabiliriz. 🙂
Peşin UYARI: Argo içerir 🙂
http://goo.gl/cM8UQt
Efsane arayan arkadaşlar, bundan iyi efsane mi olur? Önümüzdeki beş gün boyunca, Ankara’da sıcaklıklar rekor sıcaklıklarla eşit durumda ve yer yer rekoru da aşabilecek. (Salı 15 derece ! İnsaf be tabiat ana insaf!)

Efsane değil kestane…
Ocak ayı içinde büyük ihtimal yurdun büyük bölümü kar almamış olacak.
YagmurdaYağmur da almamis sayilacak bu gidisle 😦16-17 Ocak için Ahl ortalamaları 13.4 ve 10.0 derece. Yağış miktarı da 8.9 mm. Şu an için Çerkez ve EsBerat zirve için kapışıyor. 🙂 Büyük gün yarın.
Ozan abi , sitede sorun olabilir mi ? sitenin dili değişmiş, cevap yerine balas yazıyor, yorumunuz yayınlanacak yerine başka dilde yazıyor 😀
WordPress’te sorun var sanırım, düzeltirler.
Türkçe dilbilgisini pekiştirdik, şimdiki hedefimiz Cava Dilini (Endonezce) söktürmek sizlere 🙂
Balas’ta as ayrı yazılmalı 🙂
Ülkemizin önemli mimarlarından İhsan Bilgin’in “Kağıthane İstanbul’a merkez olur mu?” adıyla yeni yayınlanmış yazısının linki aşağıda.
http://serbestiyet.com/kagithane-istanbula-merkez-olur-mu-2/
İlginizi çekebilecek bir kısmı aşağıya alıntılıyorum:
….Oysa ilk bakışta göze çarpmayıp, yaşadıkça ve duyularla farkedilebilen ters yönde bir bölünmüşlüğü daha var İstanbul’un; kuzey ve güney, Karadeniz ve Akdeniz iklim ekseni İstanbul’un tam ortasından geçerek bu kez de kuzey-güney ekseninde ikiye bölüyor İstanbul’u. Bitki örtüsü yağış rejimi vs. doğal özellikler bakımından tamamen birbirinden farklı iki parça bunlar (3), İstanbullu’nun günlük dilinde Lodos’un (güney rüzgarı) bezdiriciliğiyle Poyraz’ın (kuzey rüzgarı) ferahlatıcılığı arasındaki farklılığa karşılık gelen bu bölünme, kentin gündelik hayat kalitesi ve konforunu etkilemek bakımından, Boğaz’ın doğu-batı olarak ikiye bölmesinden daha önemli sonuçlar ve dolayısıyla da kent planlaması açısından daha önemli girdiler doğuruyor…
Bir kentin iklimden/ekolojik koridorlardan/topoğrafyadan bağımsız tasarlanması ne mümkün, aklı başında teorisi yerinde mimarlar/şehir plancıları/yöneticiler açısından en azından.
(Lodos/Poyraz ve iklim ayrımı derken, Bu hattın tam da Akıntı Burnu’ndan geçtiğini,*gözlem gücü?* Kuzey rüzgarını da Güney rüzgarını da orada, neredeyse İstanbul’a vardıkları şiddette hissedebileceğinizi eklemek lazım.)
İhsan hocamızın yazısını burada görmek çok güzel bir sürpriz oldu, özellikle bu kadar yeni yayınlanmışken.
Kağıthane, endüstri-sonrası dönüşümünü, Büyükdere Caddesi’nin paralellinde ve bu kadar ulaşılabilir olmaktan kaynaklanan bir iştiha ile, Cendere vadisi biçiminde-(Aslantepe’den beri görülebilen vadi tabanındaki betonlaşma) ofis/servis/konut olarak gerçekleştirmek üzere. Diğer olasılık ise aslında tüm kent için çok daha cazip.
2008 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimari Tasarım Y. Lisans Programı’nda yürütülen araştırmalar ve proje dersi kapsamında Kağıthane Vadisi incelendi.(1) M.Kütükçüoğlu’nun yürüttüğü atölyede tüm vadiyi kentsel ölçekte bir ekolojik park olarak değerlendiriyor, şu anda da uygulanmakta olan boğazdan pompayla su aktarma projesini tamamlayarak wetland’ler/özel bataklık alanları kurmak suretiyle, bu suyun hem arıtılmasını hem de tuzluluğunun dengelenmesini sağlıyor; vadi tabanını ise bu suyun etrafında canlandırıyordu.(1) Pek çok bakımdan oldukça iyi düşünülmüş tam bir peyzaj şehirciliği-‘landscape urbanism’ (3) projesiydi.
Umarım bu potansiyel gözlerden kaçmaz, vadi – kurtaramadığımız- kuzeyi güneye bağlar.
(1) http://mimarlik.bilgi.edu.tr/pages/student.asp?id=30&r=1%2F18%2F2014+1%3A06%3A54+AM&typ=0
(2) http://mimarlik.bilgi.edu.tr/pages/student.asp?id=32&r=1%2F18%2F2014+1%3A20%3A19+AM&typ=1
(3) http://www.yenimimar.com/index.php?action=displayArticle&ID=989