Ozan hocam, WRF’de bir ara İstanbul’u ayrıntılı olarak görüyorduk haritada. Onu tekrar koyma ihtimaliniz var mı? Meltem rüzgarları ve sıcaklık karşılaştırmaları için iyi olur.
Evet ama İstanbul için sıradışı bir tür sıcak. An itibariyle Balmumcu 27 derece, nem %35. Denizden az uzak kuru Ege sıcağı bu, ilginç. Yapış yapış değil hiç.
Ama konumu için aynısını söyleyemeyeceğim. İstasyon Başakşehir Belediyesine ait fakat belediye binası Bahçeşehir’de. Peki Başakşehir ile Bahçeşehir ne alaka derseniz, onu da Bahçeşehir’de yerel seçimleri sürekli muhalefet kazanıyor diye iki ilçeyi birleştirenlere sormak lazım.
Sandığa gel sandığa diyorlar ya, ileri demokrasi hani.. İşte onlara..
Kudüs’e kar yağması sıradışı bir durum değil. Normallerde geçen kışlarda 760 metrede kurulu olan Kudüs zaten kar alır. Ama bu miktarın diz boyu olması, evet, sıradışı sayılabilir.
Ben Türkiye’de meteoroloji eğitimi veren kurumların geçmişte de, bugün de bu haliyle tamamen gereksiz görmeye başladım. Bu konuda ilk etapta elektrik elektronik mühendisliği bölümünde okuyan kardeşimle çok hararetli tartışmalara girdimiştim ve en sonunda birkaç gündür Hatay’daki yağışı incelerken kendisinin haklı olduğuna karar verdim.
En basitinden Türkiye’de meteoroloji camiasında adı gerek akademisyenlik ile geçen, gerek bu konuda eğitim veren hiç kimsenin atmosferin fiziki yapısından anladığını veya anlayabileceğini düşünmüyorum ve hiç kimse kusura da bakmasın, meteoroloji mühendisleri de bunu hiç de anlayabilecek pozisyonda falan değiller. Bunun aksini iddia etmek yalanın babasıdır.
Türkiye’de meteoroloji bir alan olarak fizik ve matematik bölümlerinin kabuğu bile olamaz. Meteorolojiyi meslek olarak yapanlar fizikçilerin ve matematikçilerin yaptıkları, ürettikleri şeyler üzerine yan gel yat osman yaparak bunu götürüyorlar.Atmosferin fiziksel boyutunu açıklamaya çalışmak tamamen ezbere dayalı olarak yorumlanmaya çalışılıyor, hatta durum ezberlerini de aşabiliyor. Örneğin Dörtyol’daki sel onlar için ezber dışına çıkabilecek bir olaydı ama iyi fizikçilerin açıklayabileceği durumdu.
Sayısal modeller olmadan Türkiye’de meteorolog veya meteoroloji mühendisi sıfatıyla hareket edenlerin ezici çoğunluğu süt dökmüş kediye döner. Çoğunluğunun froude numberdan falan haberi yoktur, ama yamaç yağışı demeyi bilir ezbere olarak. Skewt diyagramını az çok yorumlamasını da bilir ama neden mixing ratio çizgilerinin neden öyle olduğunu sorsan asla anlatamaz. Bu yüzden işin teorik kısmının derinliklerini matematikçi, fizikçi, elektrik elektronik mühendisi çok daha iyi anlayabilir ve meteorolojinin bu bölümlere bırakılmasından yanayım.
Bundan böyle ben şahsıma amatör meteorolog denmesini hakaret sayarım. Ben amatör fizikçiyim.
Coğrafi bilgide bu iskeletin bir ayağı bence.Nur dağlarının Doğu Akdeniz’den gelen nemi direk karşıladığını bilmeyen birine yaşanan sel olayını tam olarak anlatamazsın
Poyraz hızını kaybedince Avrupa Yakası güney kesimlerinde meltem oluştu. An itibariyle meltemin etkili olmadığı Eminönü’de hava sıcaklığı 33,7 derece ve nem %23 iken kuş uçuşu 15 kilometre uzaktaki Florya’da hava sıcaklığı 28,8 derece ve nem %57.
Ben güney ilçelerde güneyden, kuzey ilçelerde kuzeyden esen fazla gün hatırlamıyorum. Ama evet, basınç yerleşimlerinden dolayı düne kadar kuvvetli poyraz vardı.
Benim burada, konumu itibariyle büyük ihtimal ama neredeyse her gün olmuştu. Belirli bir saate kadar (genelde 13-14) güneyden eser sonra da kuzeye dönerdi. Hatta bazen saat 17-18 civarlarını buluyordu. Kayıtlarda tutmuşum.
Güney Amerika, mevsimin en etkili soğuk hava dalgasını geride bıraktı. Soğuk bu kez öyle kuvvetliydi ki Brezilya’nın içlerine kadar daldı. São Paulo;
Tropikal iklim kuşağında olan kentlerde bile gündüz sıcaklıkları 20 derecenin altına düştü; Cuiaba; Campo Grande;
Bugünkü ECMWF 00Z çalıştırmasına göre, 850 hPa (yaklaşık 1500 metre) sıcaklığının uzun yıllar ortalamasına göre (1979-2009) standarttan sapma değerleri haritası.
Sonuç; Ağustos başına kadar genel olarak mevsim normalleri civarında ve altındayız.
Klasik Trabzon merkez durumu yaşıyoruz bugünlerde.Giresun ve Arsin’den itibaren Araklı,Sürmene tarafı yağışlı;merkez ise kuru.Allah’tan hava serin de geçen yazki bunalmayı yaşamıyoruz.
Kuru iklim çocuğu olarak bayağı özlemişim az nemli havaları, rüzgar poyraz olmasına karşın tüm İstanbul’da hava kurudu ve serinledi. Tıpkı Bilkent’in yaz günleri gibi oldu.
Gece balon sonucuna göre de 900 mb seviyesinde (yaklaşık 1 km yukarısı) nem oranı sadece %18 çıkmış.
Temmuz 2013 ilk 21 gün ortalama rüzgar hızı ENKA Balmumcu verilerine göre 8,9 kt, bu rakam istasyon faaliyete geçtiğinden beri, meşhur 2003 Şubat’ındaki 11,2 kt’den sonra kaydedilen en yüksek değer. Geçtiğimiz yıllardaki aşırı sıcak temmuz ve ağustoslarda bu değerin, 2,5-3’lere kadar düştüğü görülüyor. Sürekli ve kuvvetli esen kuzey bileşenli rüzgarlar İstanbul’a klima etkisi yapıyor, 70’li, 80’li yıllarda üzerimize pike almadan (hatta üstüne bir de battaniye) uyuyamadığımız yazlarda da, aynı kuvvetli ve sürekli poyrazın etkili olduğunu hatırlıyorum.
Kuzey Ege’de de son 4-5 yıldır yaz aylarında etkili ve sürekli esen karasal poyraz kesilmişti. Bu sene Haziran başından bu yana birkaç gün istisnası ile sürekli poyraza kavuştuk. Benim sormak istediğim başka bir gözlemim var. Edremit Körfezi Burhaniye kıyılarında bu sene infrared termometre ile deniz suyu sıcaklıklarını ölçüyorum. Poyrazı kara tarafından alan koylarda su sıcaklığı 16C ve aşağısında (kıyıdan 2-10 metre ileride). Dışarıda hava sıcaklığı 30 – 38C arasından değişiyor, geceleri en düşük sıcaklık ise 22-26C arasında. Hava bu kadar sıcak, güneş bu kadar etkili iken deniz nasıl bu kadar soğuk kalabiliyor ? Yörede hep “Kazdağlarından gelen kaynak suları denizden çıkıyor” geyiği vardır ama koskoca körfeze amazon ırmağı gibi tatlı su gelmesi lazım !
Bu doğal fenomeni açıklayabilecek havadelisi (veya su delisi) arıyorum.
Rüzgar yüzeydeki deniz suyunu kıyıdan açığa doğru sürüklediğinde, onun yerini doldurmak için daha soğuk olan dip suyu yüzeye tırmanır. Bundan olabilir.
Derinliği 2 metre bile olmayan bir denizde dipte bu su nasıl bu kadar soğuk kalabiliyor. Açıklar soğuk olsa hadi diyeceğim, bu arada MGM sitesinde bölgede deniz suyu sıcaklığı 25C (Ayvalık). Eşim de az önce tweet attı, bugün 15C imiş deniz, biz çocukluğumuzdan beridir girdiğimiz için alışkınız ama bilmeyen biri ilk kez girince resmen sudan geri fırlıyor dışarıya 🙂
Tatlı su kaynağı varsa suyun tuzluluk oranının değişmesi lazım. Tuzlu su akvaryumları için test kiti olduğunu öğrendim. Ne kadar hassas olduklarını bilmem ama suyun sıcaklığı ve tuz oranını ölçüp denize tatlı su karışıp karışmadığını anlayabiliriz herhalde. Ne kadar bilimsel olur bilmem ama diğer teorim olan “poyraz kuzey buz denizinden çaktırmadan buzul getirip körfezde eritiyor” dan daha tutarlı olacaktır 🙂
Upwelling olayına şahit olmuş birisi olarak kesinlikle katılıyorum. 2011’de yazının ağustos ayını Bodrum’da geçirmiştim.Hatta blogda şurada da yazmıştım https://havadelisi.com/serbest-kursu/comment-page-32/#comment-11476 o yazımda resimler uçmuş ama Bodrum’da karadan denize esen rüzgarın hızı saatte 80 km’yi bulmuştu, tekneleri alabora etmişti.
Gümbet’te deniz suyu sıcaklığı da 1 günde herkesin hissedeceği şekilde inanılmaz düşmüştü.
Öncelikle, kızıl ötesi bir termometre ile deniz suyu sıcaklığını ölçmek sağlıklı fikir vermez. Su termometresi alıp onunla ölçüm yapmanızı tavsiye ederim.
Ayrıca geyik dediğiniz doğru bir şey, deniz gözlüğü takıp derine dalınca dipten tatlı suyun kaynadığına şahit olabilirsiniz. Nasıl bir şeker, sıcak suda eriyince titreyen bir görüntü yapar, Edremit civarında da su aynen bu şekilde. Senelerdir Asos’a gidiyorum, bir çok defa gözlemledim. Yörenin jeolojik yapısı da buna müsait. (Çatlak kayalar var, deprem bölgesi).
Su termometresi ile de aynı ölçümleri alıyoruz. Deniz o kadar soğuk ki herkes bir şekilde kayıt yapmaya çalışıyor 🙂 Bu arada en yakın sıradağlardan (Kaz dağları) kuş uçuşu 20 kilometre mesafedeyiz.
Ben çocukluğundan bu yana (son 3 sene hariç) tüm yazlarımı Akçay civarında geçirdim. Yerli halk denizin soğuk olmasına artezyen sularının yol açtığını düşünüyor fakat ben bundan çok emin değilim,çünkü denizin soğukluğu poyraz esen gün sayısıyla doğru orantılı .
1 haftadan daha uzun süre poyraz estiği vakit ayağınızı bile nerdeyse suya sokamazsınız. Fakat lodos (imbatlı) günlerde deniz suyu bir anda ısınır, kendinizi Antalya denizinde hissedersiniz. Üniversitedeki termodinamik hocam, Edremit körfezindeki denizin soğuk olmasını, Kaz Dağlarından gelen kuru ve soğuk poyraz rüzgarının, denizden nem alırken, soğuğunu denize bırakmasına bağlamıştı. Havadelisinin upwelling açıklaması bana çok mantıklı geldi.
Güzel tartışma olmuş. Şimdi okuyabildim. Her yaz 2-3 gün de olsa Küçükkuyu-Kadırga Koyu civarında tatil yapıp denize girerim. Her yıl da deniz suyunun soğuk olduğuna, yüzerken bir kulaç altının yüzeyden belirgin bir şekilde soğuk olduğuna ve dipten açığa doğru soğuk su akışına şahit olurum. Kaz Dağları’ndan gelen suyun suyun altından geçip Bozcaada’dan çıkabildiğini düşünecek olursak o bölgedeki soğuk suyun da dağlardan gelip denize karışıyor olması aklıma yatıyor benim. Yine de bu konuda bilimsel bir araştırma yapmak gerekir. Bölgesel ve günübirlik su sıcaklığı değişimleri ancak bu şekilde anlaşılabilir hale gelir.
CNN Türk’te İngiltere’de sıcaklara bağlı olarak 650 kişinin öldüğü, Orta ve Batı Avrupa’da ise bu rakamın 100’ün üzerinde olduğunu haberi vardı. Times gazetesi ise bu rakamı 760 olarak telaffuz etmiş. 2003 senesindeki sıcak hava dalgasında da 35 bin kişi hayatını kaybetmiş. Bu da bugün Avrupa’da gerçekleşen en yüksek sıcaklıklar
O kadar sıcak da değilmiş yani adamlar bu sıcaklarda bile takır takır gidiyorsa bu işte bir iş var
Merhaba arkadaşlar, uzun süredir yoktum. Bu nedenle malum espri yapıldı mı bilemiyorum. Acaba yoğun biber gazı kullanımı nükleer kışı tetikler mi? Soğuk ve karlı bir kış bizi bekliyor olabilir mi? Sevgiler. 🙂
Değerli site adminleri ve site sakinleri… 2013 İstanbul/Ümraniye’ deki kış çekimlerimden bu kar videosunu sizinle de paylaşmak istedim. Keyifli saniyeler. 🙂 http://www.youtube.com/watch?v=GGy8hct7kPs
Bulutlar çok sığ(çok alçakta) görünüyor.
Bu arada medya skandalı yaşıyoruz. Selin meydana geldiği yer Çökek yaylası ama haberlerde Göcek yaylası diye geçiyor. Göcek yaylası diye bir yer yok.
2008 Temmuz ayında İskenderun’da askerlik yaparken Nur Dağları devamlı kuzeydoğu istikametine doğru tüterdi.Körfezin nemini toplayıp iç kesimlere yağışını bize de yapış yapış sıcak havasını bırakırdı.Bu mevsimde nefes almanın mucize sayıldığı yerdir İskenderun.
Dörtyol’da metrekareye 121 kg yağış düşmüş dün geceden bu sabaha dek. Ve MGM’de en ufak bir uyarı görmedim ben ! Allah kahretsin! Sizin işiniz ne? Siz ne yaparsınız orda bizim vergilerimizle yan gelip yatmaktan başka?!
Biraz da İstanbul, varsa yoksa Ankara mı ? Esas her şey İstanbul’a çalışıyor, tüm kapitalist düzen de öyle. Varsa yoksa her şey İstanbul’a! 😀 Asıl Ankara gariban, Çankaya gariban!
Ankara’daki istasyonların yarıya yakını hayalet istasyon, ne yağış verileri sunuyor ne arşiv verileri var. TBMM bahçesi diye bir istasyon koymuşlar o da yeni zaten, Çankaya’da yağış kaydeden istasyonu bile yok Ankara’nın. İstanbul yüz ölçümü olarak küçük bir yer, Ankara’nın yüz ölçümü kocaman. Bir Beypazarı veya bir Şereflikoçhisar sizin Sakarya’ya uzaklığınız kadar, Polatlı Çorlu mesafesinde… Kızılcahamam İstanbul Yalova mesafesinden uzakta! bırak bu kadar uzak mesafelerde istasyonda olsun yani yazık günah.
Değil uyarı, Dörtyol ve çevresi gibi gerçekten “özel” iklim şartlarına sahip bölgelerle ilgili doğru düzgün veriye ulaşmak mümkün değil ki. Amanos’un o kısmı bir nevi Karadeniz iklimi özelliği taşıyor, Haziran-Temmuz-Ağustos aylarında Dörtyol toplam 200 mm ortalama yağışa sahip (sanırım!) ama bu özel iklimle ilgili ne bir tahmin ne de başka bir şey yapılıyor. Günlük hava durumlarında bile Doğu Akdeniz neyse o yöre de oymuş gibi tahmin yapılıp geçiliyor.
İnşallah sayı daha da artmaz.
Memleketimizi bizden daha iyi tanıyor adamlar.Almanya’ dan adamın dikkatini Amanos’un yöre dışı iklimi çekiyor,biz iki istasyon kurup seli bile haber veremiyoruz.Her köşesi ayrı bir tez konusu ülkemin ama yazık.
Aynı şekilde, Espiye için de uyarı verilmemiş. Sabah saat 8.00′ den beri, sağanak yağış, aralıksız devam ediyor, hala bir uyarı yok. Espiye’de istasyon olmadığı için, metrekareye ne kadar yağış düştüğü bilinmiyor. Tahmini olarak, 200 kg yağış düşmüş olabilir. Yağış tüm şiddetiyle, hala da devam ediyor.
Dörtyol’un yanı başındaki Hatay radarı süs için kurulmuş demek. Benim anlamadığım tonla para harcanarak tam da böyle durumlar için alınmadı mı bu radarlar .Erken uyarı sistemi için. Acil uyarı için.insanlarımızı mümkün olduğunca az zarar görecek şekilde kurtarmak için alınmadı mı?
çihiro (Karatay/KONYA, 1016 m)
MGM’nin “Ölçülen Toplam Yağışlar” listesinde Dörtyol diye bir yer yok. Bu sabah ölçülen en yüksek yağış miktarı 19,9 kg ile Rize. Heyelan olmasa Dörtyol’a 121 kg yağış düştüğünden hiçbir zaman haberimiz olmayacaktı. Yazıklar olsun.
Geçen hafta Cuma namazında yağmur duası yapılmıştı.Bu sabah ise şiddetli bir yağmur ile güne merhaba dedik ve yağmur şiddetini artırarak devam ediyor.Espiye şehir merkezinde sel oldu, çevre köylerde ise ufak toprak kaymaları olmuş.İnşallah can ve mal kaybı olmaz.İlerleyen dakikalarda yeni resimler paylaşacağım.Şu anda çok şiddetli bir yağmur var.
Atatürk Hvl. 29,6
Çatalca Radar 22,7
İst. Ün. Deniz Bil. F. 29,4
Göztepe 28,2
Kartal 29,6
Kumköy-Kilyos 26,6
Florya 28,2
Samandıra 27,1
Sabiha Gökçen Hvl. 29,0
Sarıyer 26,7
Şile 27,6
Temmuz 18’ine kadar dmi istasyonlarında kaydedilen maksimum sıcaklık ortalamaları: görüleceği üzere asfaltı, betonu bol semtler fazla ısınıyor, yeşilini tam katledemedikleri semtler ise bayağı serin gidiyor. Coğrafi konum, topografik yapı, meteorolojik şartlar tabii ki bu farklarda en büyük etken ancak, benim düşüncem, asfalt ve beton bütün gün ısı kapasitörü gibi güneş enerjisini emiyor. Renkleri itibarıyla gelen ışınları tuttukları için gündüz sıcaklığın daha da yükselmesine yol açtıkları gibi gece de yüzeylerinde biriken ısıyı çevreye yayarak, gece sıcaklıklarının çok düşmesini engelliyorlar. #dirensonkalanyeşil
Yarın sabah da Batı Karadeniz boyunca deniz etkisi sağanakları gözlemleyeceğiz. Yaz mevsiminde hayattımda hiç 4 gün boyunca deniz etkisi yağışı olduğunu görmedim demezsiniz artık…
Az evvel Başakşehir’den de bir kütle yerleri ıslatıp geçti 🙂
Çok merak ettiğim bir konu var, geçtiğimiz Haziran ayı ve bilhassa içinde bulunduğumuz Temmuz ayında, 850 hPa sıcaklığı ile yer seviyesi sıcaklığı arasındaki fark, İstanbul’un güney semtlerinde 17-18 dereceyi ve hatta daha kuzeyde bile 14-15 dereceyi buluyor. Ki rüzgarlar haftalardır kuvvetli sayılabilecek şekilde, kuzeyli bileşenlerden esiyor. Bu mevsim için bu farklar normal midir, yoksa başka bir şey mi var? (bu farklar sadece 3-5 gün görülse olabilir diyeceğim ama yaklaşık 50 gündür hiç bozulmadı gibi)
dün Uşak’ta 15-20 dakikada yaklaşık 18 kg yağış düşmüş ve epey sıkıntı olmuş.
zizou06
2011’de resmi gazetede yayımlanan 657 sayılı kanun halen geçerliliğini koruyor mu ? İktisatçılar,işletme vb. mezunlar meteoroloji uzmanı olabiliyorlarmış.Bu konu hakkında bilgi sahibi olan varsa aydınlatabilir mi ?
Esenler’de banada ekmek çıkar diye bekledim boşuna 😦 Oluşumlar devam ediyor saf deniz etkisi rüzgar Poyraz yönlü olduğundan bir kütle yakalamazsam kahrolurum.
Dün MGM’nin veri sipariş etme sistemine (TÜMAS) üye oldum.
Gerçekten güzel bir sistem kurmuşlar, her türlü veriye ulaşmak mümkün. Fakat tabii ki ücret karşılığında. Deneme amacıyla, İstanbul’daki farklı ölçüm noktalarının (Kumköy, Şile, Göztepe, Kartal, Florya, Kireçburnu) 1960’dan günümüze kadar günlük en yüksek ve en düşük sıcaklık verileri için bir sipariş oluşturdum. Makul seviyede bir ücret karşılığı satın alabilirsem keyifli analizler yapabilirim gibi geldi. Siparişi oluşturduktan sonra talep edilen ücret tahmin edin ne geldi: Tam 3773 TL!!!
Halbuki onca detay veri arasında sadece günlük sıcaklık verilerini birkaç istasyon için talep etmiştim. Küçük bir şok yaşadıktan sonra ekranı aynen kapattım.
Bu vesileyle bir soru sormak istiyorum; KNMI’de Göztepe istasyonunun verileri 2004’te sona eriyor, İstanbul’daki diğer istasyonların günlük sıcaklık verilerini alabileceğim başka bir yer var mıdır?
MGM paylaştığı verileri sayfa başına ücretlendiriyor. Sayfa başı ücret de yanlış hatırlamıyorsam 25 TL civarında. Ben de talepte bulundum Trakya’da bazı istasyonların bazı verileri için ama günlük sıcaklıklar 40 sene için çok fazla sayfa tutabileceğinden hiç sormayı düşünmemiştim. Aldıklarım en yüksek ve en düşük ekstrem sıcaklıklar, yağış ortalaması, sıcaklık ortalaması gibi günlük olmayan genel bilgilerdi, o yüzden toplamda 3 sayfa tuttu.
Ama yine de hata olabilir belki elektronik ortamdaki hesaplamada. İstersen 0312 302 2692 numaralı telefondan sözlü talepte bulunarak tutarı yeniden teyit et.
Bu akşam saatlerinde özlediğimiz yağmurlara kavuştuk. Akşam saatlerinden itibaren aralıklarla sağanak yağış geçişleri oluyor. Yalnız bu sefer nem faktörü etkili olmaya başladı ve bu yaz ilk kez sıcak bir gece oluyor.
NOWCASTING: Yarın İstanbul’da öğleden evvel deniz etkisi sağanakları görülebilir. Bu gece ise aralıklarla özelliklede kuzeyi gökgürültülü sağanak yağışlı geçecek.
Balkanlardan gelen kütleler sınırdan girdi ama gözüm üst taraftaki kütlede kaldı boşu boşuna denize sürekleniyor.Karadeniz’den de Beykoz-Sarıyer civarlarına küçük ama turunculu pembeli bir piyango çıktı karaya kadar erimezse tabii.
Ben burada HavaTrakya’nın demirci dükkanından uzun uğraşlar sonucunda elde ettiği ve kargoyla bana da gönderdiği ufo görünümlü soba bacası menşeili radyasyon siperinin maksimum sıcaklıklar üzerindeki çarpıcı etkilerini görüyorum 🙂 Ayrıca kargo geldiği vakit evdekilere bunu anlatmak hiç de kolay olmamıştı 🙂
Şaka bir yana 2012’nin ortalama maksimum sıcaklık değeri pek gerçekçi değil gibi görünüyor. 34.6 çok uçuk geldi bana. Gece sıcaklıkları arasında ki fark gündüze göre daha az.
Geçen sene termometrenin konumu sebebiyle lodostan esen günlerde zaman zaman 1-2 derecelik yüksek ölçümlerle karşılaşıyordum, az önce senin fotoğrafını gönderdiğin siper sayesinde son aylarda bununla ilgili bir sıkıntı kalmadı. Geçen seneki 15 günlük sürede sadece 4 gün lodostan esmiş, yani 34.6 derecelik genel ortalamayı çok fazla aşağı düşürmez ölçümlerin hata payı, o dört günün her birinde ikişer derece şaşsa 34 dereceye iner en fazla.
Wunderground’da yer alan Çorlu’daki bir istasyondan da kontrol ettim. Ölçümler yükseklik, konum, denize yakınlık ve hakim rüzgar açısından tabi sıcaklık olarak epey farklı. Ama iki sene arasındaki fark orada da aşağı yukarı aynı.
Çorlu 2012: En yüksek 31.5 , En düşük 19,8
Çorlu 2013: En yüksek 27.7 , En düşük 18,3 http://www.wunderground.com/history/airport/LTBU/2013/7/15/DailyHistory.html
Ankara basınç tablosu süratle tekrar düşüşe geçti! Bu demek ki yeni kütleler başkenti vuracak.
Dehşettengiz şeyler oluyor, Bilkent’teki yağış 26.4 mm oldu
çihiro (Karatay/KONYA, 1016 m)
Kızılcahamam’a son 7 günde düşen toplam yağış miktarı 46,4 kg!
Bu şey Trailing Stratiform Mesoscale Convective System fırtınasına dönüştü! Manyak rüzgar yapıyordur. Az daha büyük olaydı ani sellere de garanti yol açardı. Başkente şov geliyor, şov!
Florya’da 9.11.1981 günü kaydedilen, maksimum rüzgar hızı, beraberinde, rüzgar yönü SSW olmasına rağmen çok kuvvetli soğuma da getirmişti. Ve ertesi gün 10.11.1981’de kendi hayatımda gördüğüm, en erken kar yağışına şahit olmuştuk İstanbul’da.
Enfes bir sistem olmuş. Hava tarihi meraklıları bakmadan geçmesin derim. Sistem bizi geçtikten sonra güçlenip Moldovya ve Ukrayna’nın batısında müthiş bir siklon üretmiş. White Fox’un trowallerinden var 🙂
1 Ocak-15 Temmuz arası Atatürk Havalimanı ve Balmumcu istasyonlarının ortalama, maksimum ve minimum sıcaklık ortalamalarının tablo ve grafik üzerinde gösterimi. Bu yıl kış ve ilkbahar aylarında fazla görülmeyen farkın yaz mevsiminde açıldığı görülüyor. Sadece Mart ayında Balmumcu istasyonunun maksimum sıcaklık ortalaması +0.3 derece farkla A.H.L. istasyonunun üzerine çıkmış.
1982-2013 yılları arasında Atatürk Havalimanı istasyonunun Temmuz ayı ortalama sıcaklığı 24.9 derece. Temmuz’un ilk 14 günü gerçekleşen değer ise 25.2 derece. Yani şu ana kadar ortalamaların sadece +0.3 derece üzerinde gidiyoruz.
Ben, açıkçası, enka balmumcu sensörlerinde, bir kalibrasyon sorunu olduğunu düşünmeye başladım. Çok uzun yıllardan beri takip ediyorum, ne yaz ne de kış böyle farklar görmemiştim. Hatta geçen günü yanlışlıkla, enkaspor istinye değerlerine mi bakıyorum diye tekrar tekrar kontrol ettim. Eskiden beri gözlemlediğim bu farklar AHL ile ancak istinye arasında oluyordu. Ya da, 85o hPa’da gördüğümüz 13-14 dereceler şehrin boğaz hattı ve kuzey ilçelerinde etkili oluyor, güneyi ise, sanki 850 hPa 20 derecelerde gibi ısınıyor
Commandouz (Bayrampaşa/İST, 153m)
Maksimum sıcaklıklarda Balmumcu istasyonunda bir problem olduğunu sanmıyorum çünkü hemen kuzeyinde yer alan Akatlar istasyonu daha da düşük maksimum sıcaklık değerleri gösteriyor. Ancak geçen yıl Balmumcu istasyonunda rüzgar yönü problemi vardı. Sürekli kuzeybatı yönlü gösteriyordu. İstinye istasyonu da bir süre yağış miktarlarında problemli değerler sundu. Yine Mgm haricinde ki tüm otomatik istasyonlar kışın kar yağışlarında yağış değerlerini hatalı gösteriyorlar. Ayrıca Santiago’nun dediği gibi yine bu cihazlar Mgm gibi güvenilir değiller, her an arıza yapıp hatalı değerler gösterebilirler ya da kullanıcıları istasyonlar üzerinde işlemler yapıp uzun süreli veri aksamaları meydana gelebilir. Kısacası ben bundan sonra aylık değerlendirmelerimde otomatik istasyonlardan vazgeçip Mgm’nin istasyonlarına yöneleceğim. Ayrıca 5 Mgm istasyonun en güncel uzun yıllar ortalamalarını tablo haline getirip bugün yarın paylaşacağım, böylelikle daha kolay kıyaslama yapabileceğiz.
1 Temmuz – 12 Temmuz arası Avrupa ortalama sıcaklık anomalisi..
Türkiye Batısı ve Akdeniz Bölgesi mevsim normallerinin altında gidiyor, diyagrama göre önümüzdeki bir hafta daha mevsim normallerinin altındayız.
Şunu diyebiliriz, ülkemizin neredeyse yarısı 2013 Temmuz ayının dörtte üçünü normaller altında sıcaklıklarla geçirecek ve büyük bir ihtimalle içinde bulunduğumuz ay batı kesimlerde son 10 senenin en serin Temmuz ayı olacak.
Böyle temmuza can kurban..
çihiro (Karatay/KONYA, 1016 m)
Şanlıurfa-Ceylanpınar istasyonunda bu hafta Salı günü en yüksek sıcaklık 44,1 derece ölçülmüş! Batı serin ama Güneydoğu kavruluyor.
Ozan hocam, WRF’de bir ara İstanbul’u ayrıntılı olarak görüyorduk haritada. Onu tekrar koyma ihtimaliniz var mı? Meltem rüzgarları ve sıcaklık karşılaştırmaları için iyi olur.
Modelin teknik duraylılığını olumsuz yönde etkiliyordu o tabaka. Bu yüzden iptal etmek zorunda kaldım.
Bu gece sıcak mı ne 😦
Evet ama İstanbul için sıradışı bir tür sıcak. An itibariyle Balmumcu 27 derece, nem %35. Denizden az uzak kuru Ege sıcağı bu, ilginç. Yapış yapış değil hiç.
Benim burası serin, 22 derece.
Enverziyon da var. Bayrampaşa 26.2 derece ve nem %44, uyuyamıyorum 😦
Yahu bu Ömerli nasıl bir yerdir bu arada. Yine 16’ya düşmüş sıcaklık.
İstanbul radarındaki o yeşillikler mavilikler ne oluyor acaba? Bir tanesi üzerimde ama havada parça parça buluttan başka bir şey yok. 🙂
2 ay önce çekmiştim sizlerle paylaşmak anca nasip oldu kusura bakmayın.
Başakşehir özel meteoroloji istasyonu: http://www.davis-tr.com/site007/
Süper 🙂
Ama konumu için aynısını söyleyemeyeceğim. İstasyon Başakşehir Belediyesine ait fakat belediye binası Bahçeşehir’de. Peki Başakşehir ile Bahçeşehir ne alaka derseniz, onu da Bahçeşehir’de yerel seçimleri sürekli muhalefet kazanıyor diye iki ilçeyi birleştirenlere sormak lazım.
Sandığa gel sandığa diyorlar ya, ileri demokrasi hani.. İşte onlara..
İstanbul’da deniz meltemi bugün de iş başında..
Kuzey ilçeler yıldız ve poyrazla, güney ilçeler ise lodosla serinliyor.. Karasal kesimler ise kıyılara göre nispeten daha sıcak ve kuru..
Sene 1921 Akdeniz’e sadece 50km uzaklıktaki Kudüs’te diz boyu kar…



Birkaç fotoğraf
Kudüs’e kar yağması sıradışı bir durum değil. Normallerde geçen kışlarda 760 metrede kurulu olan Kudüs zaten kar alır. Ama bu miktarın diz boyu olması, evet, sıradışı sayılabilir.
Ben Türkiye’de meteoroloji eğitimi veren kurumların geçmişte de, bugün de bu haliyle tamamen gereksiz görmeye başladım. Bu konuda ilk etapta elektrik elektronik mühendisliği bölümünde okuyan kardeşimle çok hararetli tartışmalara girdimiştim ve en sonunda birkaç gündür Hatay’daki yağışı incelerken kendisinin haklı olduğuna karar verdim.
En basitinden Türkiye’de meteoroloji camiasında adı gerek akademisyenlik ile geçen, gerek bu konuda eğitim veren hiç kimsenin atmosferin fiziki yapısından anladığını veya anlayabileceğini düşünmüyorum ve hiç kimse kusura da bakmasın, meteoroloji mühendisleri de bunu hiç de anlayabilecek pozisyonda falan değiller. Bunun aksini iddia etmek yalanın babasıdır.
Türkiye’de meteoroloji bir alan olarak fizik ve matematik bölümlerinin kabuğu bile olamaz. Meteorolojiyi meslek olarak yapanlar fizikçilerin ve matematikçilerin yaptıkları, ürettikleri şeyler üzerine yan gel yat osman yaparak bunu götürüyorlar.Atmosferin fiziksel boyutunu açıklamaya çalışmak tamamen ezbere dayalı olarak yorumlanmaya çalışılıyor, hatta durum ezberlerini de aşabiliyor. Örneğin Dörtyol’daki sel onlar için ezber dışına çıkabilecek bir olaydı ama iyi fizikçilerin açıklayabileceği durumdu.
Sayısal modeller olmadan Türkiye’de meteorolog veya meteoroloji mühendisi sıfatıyla hareket edenlerin ezici çoğunluğu süt dökmüş kediye döner. Çoğunluğunun froude numberdan falan haberi yoktur, ama yamaç yağışı demeyi bilir ezbere olarak. Skewt diyagramını az çok yorumlamasını da bilir ama neden mixing ratio çizgilerinin neden öyle olduğunu sorsan asla anlatamaz. Bu yüzden işin teorik kısmının derinliklerini matematikçi, fizikçi, elektrik elektronik mühendisi çok daha iyi anlayabilir ve meteorolojinin bu bölümlere bırakılmasından yanayım.
Bundan böyle ben şahsıma amatör meteorolog denmesini hakaret sayarım. Ben amatör fizikçiyim.
Coğrafi bilgide bu iskeletin bir ayağı bence.Nur dağlarının Doğu Akdeniz’den gelen nemi direk karşıladığını bilmeyen birine yaşanan sel olayını tam olarak anlatamazsın
Poyraz hızını kaybedince Avrupa Yakası güney kesimlerinde meltem oluştu. An itibariyle meltemin etkili olmadığı Eminönü’de hava sıcaklığı 33,7 derece ve nem %23 iken kuş uçuşu 15 kilometre uzaktaki Florya’da hava sıcaklığı 28,8 derece ve nem %57.
Bir kaç istasyonda daha meltem gözlemleniyor.
Tuzla da çöle dönmüş durumda, Semih’in de sesi çıkmıyor, safariye çıktı galiba 🙂
Uykuda safari yapıyordum evet 😀
Benim odamda da camlar açık içerisi 27.4 oldu ama nem %30’a kadar düştü. Deniz meltemi Başakşehir’i de etkilemiyor demek ki.
Etkilemiyor, burası da 31 derece ve %30 şu anda. (Başakşehir OSB).
Deniz meltemi geçen sene ve önceki senelerde neredeyse her yaz günü oluyordu. Bu sene poyraz kuvvetli estiği için mi fazla olmadı?
Ben güney ilçelerde güneyden, kuzey ilçelerde kuzeyden esen fazla gün hatırlamıyorum. Ama evet, basınç yerleşimlerinden dolayı düne kadar kuvvetli poyraz vardı.
Benim burada, konumu itibariyle büyük ihtimal ama neredeyse her gün olmuştu. Belirli bir saate kadar (genelde 13-14) güneyden eser sonra da kuzeye dönerdi. Hatta bazen saat 17-18 civarlarını buluyordu. Kayıtlarda tutmuşum.
Güney Amerika, mevsimin en etkili soğuk hava dalgasını geride bıraktı. Soğuk bu kez öyle kuvvetliydi ki Brezilya’nın içlerine kadar daldı.



São Paulo;
Tropikal iklim kuşağında olan kentlerde bile gündüz sıcaklıkları 20 derecenin altına düştü;
Cuiaba;
Campo Grande;
Bugünkü ECMWF 00Z çalıştırmasına göre, 850 hPa (yaklaşık 1500 metre) sıcaklığının uzun yıllar ortalamasına göre (1979-2009) standarttan sapma değerleri haritası.
Sonuç; Ağustos başına kadar genel olarak mevsim normalleri civarında ve altındayız.
Meteoroloji’nin yeni tanıtım filmi…
http://www.youtube.com/watch?v=nn1C7x9ySzg
Oysa ki biz Meteoroloji’yi tanıtım filmiyle değil can kurtarmasıyla tanımak istiyoruz… Hatay ihmalkarlığının tekrarlanmaması dileğiyle.
“Yersen” 😀
Klasik Trabzon merkez durumu yaşıyoruz bugünlerde.Giresun ve Arsin’den itibaren Araklı,Sürmene tarafı yağışlı;merkez ise kuru.Allah’tan hava serin de geçen yazki bunalmayı yaşamıyoruz.
Kuru iklim çocuğu olarak bayağı özlemişim az nemli havaları, rüzgar poyraz olmasına karşın tüm İstanbul’da hava kurudu ve serinledi. Tıpkı Bilkent’in yaz günleri gibi oldu.
Gece balon sonucuna göre de 900 mb seviyesinde (yaklaşık 1 km yukarısı) nem oranı sadece %18 çıkmış.
Temmuz 2013 ilk 21 gün ortalama rüzgar hızı ENKA Balmumcu verilerine göre 8,9 kt, bu rakam istasyon faaliyete geçtiğinden beri, meşhur 2003 Şubat’ındaki 11,2 kt’den sonra kaydedilen en yüksek değer. Geçtiğimiz yıllardaki aşırı sıcak temmuz ve ağustoslarda bu değerin, 2,5-3’lere kadar düştüğü görülüyor. Sürekli ve kuvvetli esen kuzey bileşenli rüzgarlar İstanbul’a klima etkisi yapıyor, 70’li, 80’li yıllarda üzerimize pike almadan (hatta üstüne bir de battaniye) uyuyamadığımız yazlarda da, aynı kuvvetli ve sürekli poyrazın etkili olduğunu hatırlıyorum.
Kuzey Ege’de de son 4-5 yıldır yaz aylarında etkili ve sürekli esen karasal poyraz kesilmişti. Bu sene Haziran başından bu yana birkaç gün istisnası ile sürekli poyraza kavuştuk. Benim sormak istediğim başka bir gözlemim var. Edremit Körfezi Burhaniye kıyılarında bu sene infrared termometre ile deniz suyu sıcaklıklarını ölçüyorum. Poyrazı kara tarafından alan koylarda su sıcaklığı 16C ve aşağısında (kıyıdan 2-10 metre ileride). Dışarıda hava sıcaklığı 30 – 38C arasından değişiyor, geceleri en düşük sıcaklık ise 22-26C arasında. Hava bu kadar sıcak, güneş bu kadar etkili iken deniz nasıl bu kadar soğuk kalabiliyor ? Yörede hep “Kazdağlarından gelen kaynak suları denizden çıkıyor” geyiği vardır ama koskoca körfeze amazon ırmağı gibi tatlı su gelmesi lazım !
Bu doğal fenomeni açıklayabilecek havadelisi (veya su delisi) arıyorum.
http://en.wikipedia.org/wiki/Upwelling
Rüzgar yüzeydeki deniz suyunu kıyıdan açığa doğru sürüklediğinde, onun yerini doldurmak için daha soğuk olan dip suyu yüzeye tırmanır. Bundan olabilir.
Derinliği 2 metre bile olmayan bir denizde dipte bu su nasıl bu kadar soğuk kalabiliyor. Açıklar soğuk olsa hadi diyeceğim, bu arada MGM sitesinde bölgede deniz suyu sıcaklığı 25C (Ayvalık). Eşim de az önce tweet attı, bugün 15C imiş deniz, biz çocukluğumuzdan beridir girdiğimiz için alışkınız ama bilmeyen biri ilk kez girince resmen sudan geri fırlıyor dışarıya 🙂
Tatlı su kaynağı varsa suyun tuzluluk oranının değişmesi lazım. Tuzlu su akvaryumları için test kiti olduğunu öğrendim. Ne kadar hassas olduklarını bilmem ama suyun sıcaklığı ve tuz oranını ölçüp denize tatlı su karışıp karışmadığını anlayabiliriz herhalde. Ne kadar bilimsel olur bilmem ama diğer teorim olan “poyraz kuzey buz denizinden çaktırmadan buzul getirip körfezde eritiyor” dan daha tutarlı olacaktır 🙂
Hocam öyle bir şey değil, öğle saatlerinde suyun ilk 5-10 santimi ısınabiliyor, dibe doğru dalınca Kuzey Buz Denizi hissi veriyor 🙂
Eğer istikrarlı biçimde poyrazın karadan estiği koylar daha soğuksa yine de bir rolü olabilir bence. Soğuk kaynaklar vardır elbette, ona sözüm yok 🙂
Poyraz karadan esiyor o bölgede, onun da etkisi olabilir. Hatta su iki üç metre sonra hemen derinleşiyor, onun bile etkisi olabilir 🙂
Upwelling olayına şahit olmuş birisi olarak kesinlikle katılıyorum. 2011’de yazının ağustos ayını Bodrum’da geçirmiştim.Hatta blogda şurada da yazmıştım https://havadelisi.com/serbest-kursu/comment-page-32/#comment-11476 o yazımda resimler uçmuş ama Bodrum’da karadan denize esen rüzgarın hızı saatte 80 km’yi bulmuştu, tekneleri alabora etmişti.
Gümbet’te deniz suyu sıcaklığı da 1 günde herkesin hissedeceği şekilde inanılmaz düşmüştü.
Öncelikle, kızıl ötesi bir termometre ile deniz suyu sıcaklığını ölçmek sağlıklı fikir vermez. Su termometresi alıp onunla ölçüm yapmanızı tavsiye ederim.
Ayrıca geyik dediğiniz doğru bir şey, deniz gözlüğü takıp derine dalınca dipten tatlı suyun kaynadığına şahit olabilirsiniz. Nasıl bir şeker, sıcak suda eriyince titreyen bir görüntü yapar, Edremit civarında da su aynen bu şekilde. Senelerdir Asos’a gidiyorum, bir çok defa gözlemledim. Yörenin jeolojik yapısı da buna müsait. (Çatlak kayalar var, deprem bölgesi).
Su termometresi ile de aynı ölçümleri alıyoruz. Deniz o kadar soğuk ki herkes bir şekilde kayıt yapmaya çalışıyor 🙂 Bu arada en yakın sıradağlardan (Kaz dağları) kuş uçuşu 20 kilometre mesafedeyiz.
Santiago onu maden suyu yapıyordur onu, maden suyu 😀 😀 😀
Ben çocukluğundan bu yana (son 3 sene hariç) tüm yazlarımı Akçay civarında geçirdim. Yerli halk denizin soğuk olmasına artezyen sularının yol açtığını düşünüyor fakat ben bundan çok emin değilim,çünkü denizin soğukluğu poyraz esen gün sayısıyla doğru orantılı .
1 haftadan daha uzun süre poyraz estiği vakit ayağınızı bile nerdeyse suya sokamazsınız. Fakat lodos (imbatlı) günlerde deniz suyu bir anda ısınır, kendinizi Antalya denizinde hissedersiniz. Üniversitedeki termodinamik hocam, Edremit körfezindeki denizin soğuk olmasını, Kaz Dağlarından gelen kuru ve soğuk poyraz rüzgarının, denizden nem alırken, soğuğunu denize bırakmasına bağlamıştı. Havadelisinin upwelling açıklaması bana çok mantıklı geldi.
İki hoca da beni ikna etti 🙂
Güzel tartışma olmuş. Şimdi okuyabildim. Her yaz 2-3 gün de olsa Küçükkuyu-Kadırga Koyu civarında tatil yapıp denize girerim. Her yıl da deniz suyunun soğuk olduğuna, yüzerken bir kulaç altının yüzeyden belirgin bir şekilde soğuk olduğuna ve dipten açığa doğru soğuk su akışına şahit olurum. Kaz Dağları’ndan gelen suyun suyun altından geçip Bozcaada’dan çıkabildiğini düşünecek olursak o bölgedeki soğuk suyun da dağlardan gelip denize karışıyor olması aklıma yatıyor benim. Yine de bu konuda bilimsel bir araştırma yapmak gerekir. Bölgesel ve günübirlik su sıcaklığı değişimleri ancak bu şekilde anlaşılabilir hale gelir.
2010 Ekim’de de ortalama 9.3 kt ile esmiş. 2001 Aralık’ta da 9.9 kt ile esmiş.
CNN Türk’te İngiltere’de sıcaklara bağlı olarak 650 kişinin öldüğü, Orta ve Batı Avrupa’da ise bu rakamın 100’ün üzerinde olduğunu haberi vardı. Times gazetesi ise bu rakamı 760 olarak telaffuz etmiş. 2003 senesindeki sıcak hava dalgasında da 35 bin kişi hayatını kaybetmiş. Bu da bugün Avrupa’da gerçekleşen en yüksek sıcaklıklar
O kadar sıcak da değilmiş yani adamlar bu sıcaklarda bile takır takır gidiyorsa bu işte bir iş var
Belki de adamlar yağışlı havalara alışık, sıcağı gördükleri gibi tıpır tıpır dökülüyorlar…
Yine yeniden deniz etkisi

Gök gürledi mök gürledi, heyecanlandım ama bulut bile kalmadı havada. O kadar da gelip geçicilik olmaz ki. 🙂
Atatürk Havalimanı Meteoroloji İstasyonu’nda 2000-2013 yılları arasında Temmuz ayında gerçekleşen bazı değerler.
Merhaba arkadaşlar, uzun süredir yoktum. Bu nedenle malum espri yapıldı mı bilemiyorum. Acaba yoğun biber gazı kullanımı nükleer kışı tetikler mi? Soğuk ve karlı bir kış bizi bekliyor olabilir mi? Sevgiler. 🙂
Gelir mi? 🙂
Radarı takip edin, sistem aktif. Hayret bir şey !
Öğlen uykusuna yatacaktım, yatayım mı, uykusuz kalmaya değer mi?
Değer aslanım değer ! Öğlen olacakları görünce küçük dilinizi yutacaksınız.
Hep böyle yapıyorsun Samet abi, yağacak diyorsun yağmıyor duygularımızla oynuyorsun.
Geçen senelere göre oldukça güzel geçirdiğimiz Temmuz ayının acısı fitil fitil burnumuzdan gelecek diye korkuyorum 😛
Skiron Rize ve Hopa için önümüzdeki günlerde toplamda baya bir yağış gösteriyor.
WRF de şuan birşey görünmüyor bakalım hangisi tutturacak.
Arkadaslar,radar goruntulerine yerlesim yerlerinin adini gorerek nerden bakabiliyorduk?
http://wms.dmi.gov.tr/web/giris.htm
Burayı deneyebilirsin, ama bazen arızalı olabiliyor. DMİ sayfasından teyit ederek kullanırsan daha iyi olur.
Teşekkür ederim
Değerli site adminleri ve site sakinleri… 2013 İstanbul/Ümraniye’ deki kış çekimlerimden bu kar videosunu sizinle de paylaşmak istedim. Keyifli saniyeler. 🙂 http://www.youtube.com/watch?v=GGy8hct7kPs
Silivri açıklarındaki şamandıra istasyonunun resimleri.
http://www.mgm.gov.tr/kurumsal/haberler.aspx?y=2013&f=denizmas
Dörtyol civarı gece boyunca tütmüş;

Bulutlar çok sığ(çok alçakta) görünüyor.
Bu arada medya skandalı yaşıyoruz. Selin meydana geldiği yer Çökek yaylası ama haberlerde Göcek yaylası diye geçiyor. Göcek yaylası diye bir yer yok.
2008 Temmuz ayında İskenderun’da askerlik yaparken Nur Dağları devamlı kuzeydoğu istikametine doğru tüterdi.Körfezin nemini toplayıp iç kesimlere yağışını bize de yapış yapış sıcak havasını bırakırdı.Bu mevsimde nefes almanın mucize sayıldığı yerdir İskenderun.
http://www.haberler.com/dortyol-da-heyelan-5-olu-10-yarali-2-yeniden-4848600-haberi/
Dörtyol’da metrekareye 121 kg yağış düşmüş dün geceden bu sabaha dek. Ve MGM’de en ufak bir uyarı görmedim ben ! Allah kahretsin! Sizin işiniz ne? Siz ne yaparsınız orda bizim vergilerimizle yan gelip yatmaktan başka?!
MGM için varsa yoksa Ankara, biraz da İstanbul. Gerisi ile pek ilgilenmiyorlar.
Biraz da İstanbul, varsa yoksa Ankara mı ? Esas her şey İstanbul’a çalışıyor, tüm kapitalist düzen de öyle. Varsa yoksa her şey İstanbul’a! 😀 Asıl Ankara gariban, Çankaya gariban!
Ankara’da kaç tane İstanbul’da kaç tane istasyon var mesela? 🙂
Ankara’daki istasyonların yarıya yakını hayalet istasyon, ne yağış verileri sunuyor ne arşiv verileri var. TBMM bahçesi diye bir istasyon koymuşlar o da yeni zaten, Çankaya’da yağış kaydeden istasyonu bile yok Ankara’nın. İstanbul yüz ölçümü olarak küçük bir yer, Ankara’nın yüz ölçümü kocaman. Bir Beypazarı veya bir Şereflikoçhisar sizin Sakarya’ya uzaklığınız kadar, Polatlı Çorlu mesafesinde… Kızılcahamam İstanbul Yalova mesafesinden uzakta! bırak bu kadar uzak mesafelerde istasyonda olsun yani yazık günah.
Değil uyarı, Dörtyol ve çevresi gibi gerçekten “özel” iklim şartlarına sahip bölgelerle ilgili doğru düzgün veriye ulaşmak mümkün değil ki. Amanos’un o kısmı bir nevi Karadeniz iklimi özelliği taşıyor, Haziran-Temmuz-Ağustos aylarında Dörtyol toplam 200 mm ortalama yağışa sahip (sanırım!) ama bu özel iklimle ilgili ne bir tahmin ne de başka bir şey yapılıyor. Günlük hava durumlarında bile Doğu Akdeniz neyse o yöre de oymuş gibi tahmin yapılıp geçiliyor.
İnşallah sayı daha da artmaz.
Amanos ve çevresiyle ilgili ALMANLARIN yaptığı çalışmaya ekten ulaşabilirsiniz:
http://www.agnos-online.de/cumhuriyet_teknik.htm
Memleketimizi bizden daha iyi tanıyor adamlar.Almanya’ dan adamın dikkatini Amanos’un yöre dışı iklimi çekiyor,biz iki istasyon kurup seli bile haber veremiyoruz.Her köşesi ayrı bir tez konusu ülkemin ama yazık.
Aynı şekilde, Espiye için de uyarı verilmemiş. Sabah saat 8.00′ den beri, sağanak yağış, aralıksız devam ediyor, hala bir uyarı yok. Espiye’de istasyon olmadığı için, metrekareye ne kadar yağış düştüğü bilinmiyor. Tahmini olarak, 200 kg yağış düşmüş olabilir. Yağış tüm şiddetiyle, hala da devam ediyor.
Varsa aramızda Hataylı başsağlığı diliyorum.Son 2 ayda çeşitli sebeplerle garibanların verdikleri kayıp sayısı 70’e yaklaşıyor
Dörtyol’un yanı başındaki Hatay radarı süs için kurulmuş demek. Benim anlamadığım tonla para harcanarak tam da böyle durumlar için alınmadı mı bu radarlar .Erken uyarı sistemi için. Acil uyarı için.insanlarımızı mümkün olduğunca az zarar görecek şekilde kurtarmak için alınmadı mı?
MGM’nin “Ölçülen Toplam Yağışlar” listesinde Dörtyol diye bir yer yok. Bu sabah ölçülen en yüksek yağış miktarı 19,9 kg ile Rize. Heyelan olmasa Dörtyol’a 121 kg yağış düştüğünden hiçbir zaman haberimiz olmayacaktı. Yazıklar olsun.
Gelevera deresinin suyu hızla yükseliyor!.Yağmur bu şiddette yağmaya devam ederse büyük bir sel olabilir.
Geçen hafta Cuma namazında yağmur duası yapılmıştı.Bu sabah ise şiddetli bir yağmur ile güne merhaba dedik ve yağmur şiddetini artırarak devam ediyor.Espiye şehir merkezinde sel oldu, çevre köylerde ise ufak toprak kaymaları olmuş.İnşallah can ve mal kaybı olmaz.İlerleyen dakikalarda yeni resimler paylaşacağım.Şu anda çok şiddetli bir yağmur var.



22’sindeki serinlik dalgası:

Atatürk Hvl. 29,6
Çatalca Radar 22,7
İst. Ün. Deniz Bil. F. 29,4
Göztepe 28,2
Kartal 29,6
Kumköy-Kilyos 26,6
Florya 28,2
Samandıra 27,1
Sabiha Gökçen Hvl. 29,0
Sarıyer 26,7
Şile 27,6
Temmuz 18’ine kadar dmi istasyonlarında kaydedilen maksimum sıcaklık ortalamaları: görüleceği üzere asfaltı, betonu bol semtler fazla ısınıyor, yeşilini tam katledemedikleri semtler ise bayağı serin gidiyor. Coğrafi konum, topografik yapı, meteorolojik şartlar tabii ki bu farklarda en büyük etken ancak, benim düşüncem, asfalt ve beton bütün gün ısı kapasitörü gibi güneş enerjisini emiyor. Renkleri itibarıyla gelen ışınları tuttukları için gündüz sıcaklığın daha da yükselmesine yol açtıkları gibi gece de yüzeylerinde biriken ısıyı çevreye yayarak, gece sıcaklıklarının çok düşmesini engelliyorlar. #dirensonkalanyeşil
Yarın sabah da Batı Karadeniz boyunca deniz etkisi sağanakları gözlemleyeceğiz. Yaz mevsiminde hayattımda hiç 4 gün boyunca deniz etkisi yağışı olduğunu görmedim demezsiniz artık…
Az evvel Başakşehir’den de bir kütle yerleri ıslatıp geçti 🙂
Yeni başlık 😀
http://skewtmaster.com/2013/07/17/16-17-temmuz-2013-sicak-sezon-deniz-etkisi-saganaklari/
Çok merak ettiğim bir konu var, geçtiğimiz Haziran ayı ve bilhassa içinde bulunduğumuz Temmuz ayında, 850 hPa sıcaklığı ile yer seviyesi sıcaklığı arasındaki fark, İstanbul’un güney semtlerinde 17-18 dereceyi ve hatta daha kuzeyde bile 14-15 dereceyi buluyor. Ki rüzgarlar haftalardır kuvvetli sayılabilecek şekilde, kuzeyli bileşenlerden esiyor. Bu mevsim için bu farklar normal midir, yoksa başka bir şey mi var? (bu farklar sadece 3-5 gün görülse olabilir diyeceğim ama yaklaşık 50 gündür hiç bozulmadı gibi)
Bence 13-15’lik fark normal bir durum. 17 18’i pek hatırlamıyorum ama.
Kızılcahamam’a dün de 26,6 kg yağış düşmüş. Son 8 günde düşen toplam yağış 73 kg oldu! Temmuz ortasında 73 kg. Çok ilginç.
dün Uşak’ta 15-20 dakikada yaklaşık 18 kg yağış düşmüş ve epey sıkıntı olmuş.
2011’de resmi gazetede yayımlanan 657 sayılı kanun halen geçerliliğini koruyor mu ? İktisatçılar,işletme vb. mezunlar meteoroloji uzmanı olabiliyorlarmış.Bu konu hakkında bilgi sahibi olan varsa aydınlatabilir mi ?
Bugünkü bantlar çok nefis, bakalım nereleri vuracak..
Başakşehir’i sıyıyrarak vurdu bile 🙂
Esenler’de banada ekmek çıkar diye bekledim boşuna 😦 Oluşumlar devam ediyor saf deniz etkisi rüzgar Poyraz yönlü olduğundan bir kütle yakalamazsam kahrolurum.
Konuştum kütlelerle sakın ola Esenler’e gitmeyin dedim. 🙂
Hadımköy – Çatalca arasına yapıştı bant 🙂
Gün boyunca Üsküdar’da gördüğüm tek bant, masamda duran selobant.. 🙂 Yok bize yağmur falan.
Dün MGM’nin veri sipariş etme sistemine (TÜMAS) üye oldum.
Gerçekten güzel bir sistem kurmuşlar, her türlü veriye ulaşmak mümkün. Fakat tabii ki ücret karşılığında. Deneme amacıyla, İstanbul’daki farklı ölçüm noktalarının (Kumköy, Şile, Göztepe, Kartal, Florya, Kireçburnu) 1960’dan günümüze kadar günlük en yüksek ve en düşük sıcaklık verileri için bir sipariş oluşturdum. Makul seviyede bir ücret karşılığı satın alabilirsem keyifli analizler yapabilirim gibi geldi. Siparişi oluşturduktan sonra talep edilen ücret tahmin edin ne geldi: Tam 3773 TL!!!
Halbuki onca detay veri arasında sadece günlük sıcaklık verilerini birkaç istasyon için talep etmiştim. Küçük bir şok yaşadıktan sonra ekranı aynen kapattım.
Bu vesileyle bir soru sormak istiyorum; KNMI’de Göztepe istasyonunun verileri 2004’te sona eriyor, İstanbul’daki diğer istasyonların günlük sıcaklık verilerini alabileceğim başka bir yer var mıdır?
Sanki atom bombasının projesini verecekler, o kadar değerli ve gizli bilgi yani 🙂
Biz de Atatürk Havalimanı verileri dışında maalesef resmi başka bir veriye ulaşamıyoruz.
http://www.weatheronline.co.uk/weather/maps/city?LANG=en&CEL=C&SI=mph&MAPS=over&CONT=euro&LAND=TU®ION=0005&WMO=17060&UP=0&R=0&LEVEL=150&NOREGION=1
http://freemeteo.com/default.asp?pid=155&gid=745044&la=17&sid=170600
Bu işte iyi para var, güçlerimizi birleştirelim 🙂
MGM paylaştığı verileri sayfa başına ücretlendiriyor. Sayfa başı ücret de yanlış hatırlamıyorsam 25 TL civarında. Ben de talepte bulundum Trakya’da bazı istasyonların bazı verileri için ama günlük sıcaklıklar 40 sene için çok fazla sayfa tutabileceğinden hiç sormayı düşünmemiştim. Aldıklarım en yüksek ve en düşük ekstrem sıcaklıklar, yağış ortalaması, sıcaklık ortalaması gibi günlük olmayan genel bilgilerdi, o yüzden toplamda 3 sayfa tuttu.
Ama yine de hata olabilir belki elektronik ortamdaki hesaplamada. İstersen 0312 302 2692 numaralı telefondan sözlü talepte bulunarak tutarı yeniden teyit et.
Akşam üzeri Boğaz’da muhteşem görüntü Çamlıca kameralarına böyle yansıdı…
Bu akşam saatlerinde özlediğimiz yağmurlara kavuştuk. Akşam saatlerinden itibaren aralıklarla sağanak yağış geçişleri oluyor. Yalnız bu sefer nem faktörü etkili olmaya başladı ve bu yaz ilk kez sıcak bir gece oluyor.
NOWCASTING: Yarın İstanbul’da öğleden evvel deniz etkisi sağanakları görülebilir. Bu gece ise aralıklarla özelliklede kuzeyi gökgürültülü sağanak yağışlı geçecek.
Eveet!
İşte geceyle beraber başladı yeniden pörtlemeye 🙂
Yağmur bulutlarının Boğaz’dan geçiş anı.

15 dakikalık çok şiddetli bir sağanak aldık Beşiktaş’ta! Harika bir sürpriz oldu 🙂
Tuzla’da 15 dakikalık güzel bir sağanak oldu, sahilde yakalandım 😀
Balkanlardan gelen kütleler sınırdan girdi ama gözüm üst taraftaki kütlede kaldı boşu boşuna denize sürekleniyor.Karadeniz’den de Beykoz-Sarıyer civarlarına küçük ama turunculu pembeli bir piyango çıktı karaya kadar erimezse tabii.
Muratlı istasyonunda son üç senede yaşanan temmuzların ilk yarılarının ufak bir kıyaslaması:
Hadi Commandouz bunu da açıkla 🙂
Ben burada HavaTrakya’nın demirci dükkanından uzun uğraşlar sonucunda elde ettiği ve kargoyla bana da gönderdiği ufo görünümlü soba bacası menşeili radyasyon siperinin maksimum sıcaklıklar üzerindeki çarpıcı etkilerini görüyorum 🙂 Ayrıca kargo geldiği vakit evdekilere bunu anlatmak hiç de kolay olmamıştı 🙂

Şaka bir yana 2012’nin ortalama maksimum sıcaklık değeri pek gerçekçi değil gibi görünüyor. 34.6 çok uçuk geldi bana. Gece sıcaklıkları arasında ki fark gündüze göre daha az.
Geçen sene termometrenin konumu sebebiyle lodostan esen günlerde zaman zaman 1-2 derecelik yüksek ölçümlerle karşılaşıyordum, az önce senin fotoğrafını gönderdiğin siper sayesinde son aylarda bununla ilgili bir sıkıntı kalmadı. Geçen seneki 15 günlük sürede sadece 4 gün lodostan esmiş, yani 34.6 derecelik genel ortalamayı çok fazla aşağı düşürmez ölçümlerin hata payı, o dört günün her birinde ikişer derece şaşsa 34 dereceye iner en fazla.

Wunderground’da yer alan Çorlu’daki bir istasyondan da kontrol ettim. Ölçümler yükseklik, konum, denize yakınlık ve hakim rüzgar açısından tabi sıcaklık olarak epey farklı. Ama iki sene arasındaki fark orada da aşağı yukarı aynı.
Çorlu 2012: En yüksek 31.5 , En düşük 19,8
Çorlu 2013: En yüksek 27.7 , En düşük 18,3
http://www.wunderground.com/history/airport/LTBU/2013/7/15/DailyHistory.html
Ankara basınç tablosu süratle tekrar düşüşe geçti! Bu demek ki yeni kütleler başkenti vuracak.

Dehşettengiz şeyler oluyor, Bilkent’teki yağış 26.4 mm oldu
Kızılcahamam’a son 7 günde düşen toplam yağış miktarı 46,4 kg!
Temmuz 15 Ankara’da yamaç sisi!
Of, şimdi Bilkent’te olmak vardı, kaldık İstanbul çölünde! 😦
İlk dalga Bilkent’te 8.9 mm yağış yaptı ilerleyen saatlerde ve gece, hatta yarın gece de yağışlar var.
Bu şey Trailing Stratiform Mesoscale Convective System fırtınasına dönüştü! Manyak rüzgar yapıyordur. Az daha büyük olaydı ani sellere de garanti yol açardı. Başkente şov geliyor, şov!
Rüzgar çok şiddetli esmiyor, yağış kuvvetli kış yağmuru gibi ama gök gürültülü.
Bilkent’te 24.4 mm yağış düştü yağış devam ediyor. Konvektif rüzgarın hızı 50 km saati bulmuş. Muhtemelen Bilkent-3’te de yamaç sisi vardır.
Önümüzdeki 2 gün için İstanbul’a var mı kırıntılar? 🙂
İstanbul ve Marmara’da yer alan bazı istasyonların ekstrem değerleri.
Ancak ‘maksimum sıcaklık’ bölümünde yer alan bazı değerler değişmiş olabilir, emin olamadım.
Florya’da 9.11.1981 günü kaydedilen, maksimum rüzgar hızı, beraberinde, rüzgar yönü SSW olmasına rağmen çok kuvvetli soğuma da getirmişti. Ve ertesi gün 10.11.1981’de kendi hayatımda gördüğüm, en erken kar yağışına şahit olmuştuk İstanbul’da.
Enfes bir sistem olmuş. Hava tarihi meraklıları bakmadan geçmesin derim. Sistem bizi geçtikten sonra güçlenip Moldovya ve Ukrayna’nın batısında müthiş bir siklon üretmiş. White Fox’un trowallerinden var 🙂
http://www.wetterzentrale.de/topkarten/fscfsreaeur.html
1987..!
1 Ocak-15 Temmuz arası Atatürk Havalimanı ve Balmumcu istasyonlarının ortalama, maksimum ve minimum sıcaklık ortalamalarının tablo ve grafik üzerinde gösterimi. Bu yıl kış ve ilkbahar aylarında fazla görülmeyen farkın yaz mevsiminde açıldığı görülüyor. Sadece Mart ayında Balmumcu istasyonunun maksimum sıcaklık ortalaması +0.3 derece farkla A.H.L. istasyonunun üzerine çıkmış.
1982-2013 yılları arasında Atatürk Havalimanı istasyonunun Temmuz ayı ortalama sıcaklığı 24.9 derece. Temmuz’un ilk 14 günü gerçekleşen değer ise 25.2 derece. Yani şu ana kadar ortalamaların sadece +0.3 derece üzerinde gidiyoruz.
Ben, açıkçası, enka balmumcu sensörlerinde, bir kalibrasyon sorunu olduğunu düşünmeye başladım. Çok uzun yıllardan beri takip ediyorum, ne yaz ne de kış böyle farklar görmemiştim. Hatta geçen günü yanlışlıkla, enkaspor istinye değerlerine mi bakıyorum diye tekrar tekrar kontrol ettim. Eskiden beri gözlemlediğim bu farklar AHL ile ancak istinye arasında oluyordu. Ya da, 85o hPa’da gördüğümüz 13-14 dereceler şehrin boğaz hattı ve kuzey ilçelerinde etkili oluyor, güneyi ise, sanki 850 hPa 20 derecelerde gibi ısınıyor
Maksimum sıcaklıklarda Balmumcu istasyonunda bir problem olduğunu sanmıyorum çünkü hemen kuzeyinde yer alan Akatlar istasyonu daha da düşük maksimum sıcaklık değerleri gösteriyor. Ancak geçen yıl Balmumcu istasyonunda rüzgar yönü problemi vardı. Sürekli kuzeybatı yönlü gösteriyordu. İstinye istasyonu da bir süre yağış miktarlarında problemli değerler sundu. Yine Mgm haricinde ki tüm otomatik istasyonlar kışın kar yağışlarında yağış değerlerini hatalı gösteriyorlar. Ayrıca Santiago’nun dediği gibi yine bu cihazlar Mgm gibi güvenilir değiller, her an arıza yapıp hatalı değerler gösterebilirler ya da kullanıcıları istasyonlar üzerinde işlemler yapıp uzun süreli veri aksamaları meydana gelebilir. Kısacası ben bundan sonra aylık değerlendirmelerimde otomatik istasyonlardan vazgeçip Mgm’nin istasyonlarına yöneleceğim. Ayrıca 5 Mgm istasyonun en güncel uzun yıllar ortalamalarını tablo haline getirip bugün yarın paylaşacağım, böylelikle daha kolay kıyaslama yapabileceğiz.
1 Temmuz – 12 Temmuz arası Avrupa ortalama sıcaklık anomalisi..
Türkiye Batısı ve Akdeniz Bölgesi mevsim normallerinin altında gidiyor, diyagrama göre önümüzdeki bir hafta daha mevsim normallerinin altındayız.
Şunu diyebiliriz, ülkemizin neredeyse yarısı 2013 Temmuz ayının dörtte üçünü normaller altında sıcaklıklarla geçirecek ve büyük bir ihtimalle içinde bulunduğumuz ay batı kesimlerde son 10 senenin en serin Temmuz ayı olacak.
Böyle temmuza can kurban..
Şanlıurfa-Ceylanpınar istasyonunda bu hafta Salı günü en yüksek sıcaklık 44,1 derece ölçülmüş! Batı serin ama Güneydoğu kavruluyor.
Zaten normali de bu olsa gerek.
Normalin biraz üzerinde.
ECMWF 850 hPa sıcaklık anomalilere buradan bakabilirsiniz:
http://www.meteociel.fr/modeles/ecmwf.php?ech=72&mode=100&map=0&type=0&archive=0
Önümüzdeki günlerde de batı kesimler normalin hafif altındayken doğu biraz üzerinde.