Sabah 8’de burada sarımsı tozlu bir hava vardı.Arabaların üzerinde de toz tabakası oluşmuştu.Bütün günü hem burnum tıkalı hem de herkesle tartışan bir sinir küpü olarak geçirdim.Bu tozlar bana hiç yaramıyor
Sormak istediğim bir şey vardı. Askere gittikten bir süre sonra uzal.mgm.gov.tr çalışmaz olmuştu. Bizim askeriyenin bağlantıda bir şey olabilir demiştim ama dışarıdan girince de sorun vardı. Arada bakıyorum paylaşılan görseller UZAL’dan sanki. Peki nasıl giriliyor, yeni bir adresi mi var yeni bir giriş yöntemi mi?
@Santiago, @WhiteFox
Teşekkürler, iyi oldu bunlar. Komutanlara gösteriyordum birazdan bu pembelik üzerimize gelecek kıyamet kopacak diye, kopunca şaşıyorlardı 🙂 Yağışı kontrol etmek için teker teker bütün ilçelere telefon açıyorlardı 😀
Toz kirliliktir, sağlıksızlıktır, kesinlikle yağışı arttırdığına ilişkin bütün tezleri, patenli de olsa makul bulmuyorum, reddediyorum.
Çarpma işleminde 1, toplama işleminde 0 gibi yağışdayağışta etkisiz elamaneleman bana göre
Kuzeyli bir jet olsa da kurtulsak hemen bu kirlilikten, Ankara daAnkara’da rezalet bir hava var. İnsanın yaşam sevginisevgisini alıyor.
acemalsaydam
neden bu kadar sabit fikirlisiniz.. benim işim öğretmek gelin tartışalım fikri sabitinizi belki değiştirir meteorolojiye yeni ufuklar açabilirsiniz.. yok ben bildiklerimle idare eder giderim derseniz de tercih sizin.. o tozlar bereketin rahmetin ta kendisi kirlilikle falan da alakası yok.. karşıyım karşı her şeye karşı mikdat hocanın taktiği önemli olan yeni bir şeyler ortaya koyabilmek.. üretmek.. üretilene karşı çıkmak kadar kolaycı bir şey yok..cemal saydam hacettepe üniversitesi 0532 6947987
Hocam bu tozların yararları da var zararları da var. Bilmeyenler için hatırlatalım..
Yararları,
1) Güneş ışınlarını yansıtarak dünyanın soğumasına yardımcı oluyorlar.
2) Tozların içerdiği mineraller pitoplanktonların besini, bu da bu canlıların üremesine katkıda bulunuyor. Pitoplanktonlar denizlerdeki besin zincirinin en altında yer alıyor, yani onlar olmadan hiç bir şey olmuyor.
3) Bu tozlar demir gibi bir çok iz element içeriyor ve yağmurla beraber geldiğinde bitkiler için topraktan alamayacağı kadar önemli bir besin kaynağı teşkil ediyor.
Zararları ise, besin gibi bazı mantarları da taşıyorlar, bu mantarlar insanlarda astıma, mercanlarda ise hastalığa sebep oluyor. Hatta Karayipler’de son yıllarda görülen mercan ölümleri Sahra Tozunun getirdiği mantarlardan kaynaklanıyormuş.
Tartışmaya varım, ben de komşu kampüsteyim. (Bilkent Merkez Kampüs) Yarın okula uğrayabilirim.
Belli başlı birkaç noktada eleştirilerim var. Eksik olduğunu düşündüğüm noktalar var.
Bunlardan ilki, tozlu havanın tozsuz havaya göre daha yoğun olması durumu tamamen göz ardı ediliyor. Duraysız olan hava kütlesinde toz ve duman oranı, duraylı olan hava kütlesine çok azdır, görüş mesafesi fazladır. Toz ile hava ağırlaşır. Bu da doğrudan havanın boyansisinin azalacağı sonucunu çıkartmak, bence hiç de yanlış olmayacak. http://en.wikipedia.org/wiki/Buoyancy
İkincisi sözünü ettiğiniz kimyasal reaksiyonlara yetecek kadar demirin bütün Sahra’da olduğunu bu kadar nasıl emin olabilirsiniz, bu toprak yapısının homojen olduğunu varsaymakla aynıdır bence.
Üçüncüsü suyu reaksiyonla kendisi üreten tozların üretebilecekleri mol su değeri belli değil mi ? Diyelim ki bir cumulus congestus bulutunda 45 ton su varsa, ne kadar miktarda tozla ve yalnız başına toz faktörü ile 60 tona çıkartabileceksiniz ?
Dördüncüsü ise bunun verifikasyonu nasıl olacak ? Bir Cumulus mediocris bulutuna bunu denedik diyelim ve bu bulut yağmur bıraktı. Peki bu bulutun hiç toz olmasaydı aynı bulutun üst seviyedeki bir ters troftan ve yerdeki termodinamik konveksiyondan dolayı gelişip yağmur bırakmayacağından nasıl emin olabiliyorsunuz ? Bunun tespiti çok zor, ve sırf böyle bir buluta toz verip de yağmur görünce toza bağlamak yeteri kadar ikna edici olamaz.
Ben bu blogdaki herkesten (Ozan Mert Göktürk de dahil) kavram ve teorileri olduğundan geniş yorumlayan birisiyim çünkü ben ikna olduğum takdirde bilimde çerçeveleştirilerek, şekilcilik yapılmasına sonuna kadar karşı çıkan birisiyim. Çok kere buradakilerle gerek deniz etkisi yağışları gerek diğer konveksiyonel yağışlar bakımımından, geniş yorumlamamdan dolayı da tartıştım. Beni avukat kafası ile hareket etmekle suçladılar. Dolayısyla benim Mikdat hocayla karşılaştırmanız isabetsiz, tarzımız çok farklı çünkü..
Uzunköprü meteorolojideki arkadaşlar herhalde dün otomatik istasyonun dibinde mangal yaktılar:
En yakın yerleşim yerlerinde sıcaklıklar 26-28 derece iken, Uzunköprü dün 34.6 derece ile Antalya ve Şanlıurfa’yı da sollayarak Türkiye’nin açık ara en sıcak yeri olmuş!
Uçları tüysü , çok kalın olmayan, gri-hafif sarı-hafif turuncu karışımı, parçalanmış bulutlar şeklinde olacaktır bence. Ankara’ya varana dek hat bölünür gibi geliyor bana.
Dün gece oluşan dryline hattı Trakya’dan Kayseri’ye kadar uzanıyor. Virga yapma kabileyetini de büyük oran daölçüde kaybetti, sadece havayı bulutlandırıyor. O yüzden resim çekme gereği görmedim. Zaten büyük oranda da törpülendi.
Dryline’ı Türkçe olarak nasıl ifade edebiliriz, kuru çizgi mi diyelim, kuru hat mı diyelim bilemedim ama arkasından toz da geldi.
Fantastik olaylar oluyor. Ev arkadaşım aradı, otobüsteymiş. Otobüslerin hepsi en yakın sığınaklara yönlendirilmiş.
Şimdi sığınakta bekletiyorlar bizi dedi.
Abi bu ABD’de TV’de yayınlanan Storm Chasers serilerindeki ekiplerde bu işe özel yapılmış araçlar vs. var. Aracın yanından oklar yere girip aracı yere sabitliyor, o şekilde üzerlerinden hortum geçiyor vs. Tabii görüntüdeki araç normal bir araç gibi de duruyor ama vardır bir hikmeti.
Ha tabi videonun altında 227 beğenili bir yorum da var konu ile ilgili. 😀
Yarın için hazırladığım şiddetli konvektif hadiseler risk haritası. En tehlikeli hadiseler kırmızı çizgilerle çizilen alanda olacak. Çok ekstrem olaylar görülmeyecek. Ardahan çevresinde beklediğim dolu yağışı zarar yapmayacak. Afyon-Eskişehir-Bilecik çevresinde tehlikeli rüzgar hamlesi görülebilir. Ayrıca beklediğim fırtınalar ters V(skew t diyagramında ters V şeklinde görülür) tipinde olacağı için yıldırımdan dolayı orman yangınları çıkabilir.
MGM son durumlar sayfasına rakım bilgilerini eklemiş ve yağış ölçümlerinin on dakikalık periyotlarda yapıldığını belirtmiş. Merak ettiğim bir husus daha var. Ankara Elmadağ radarı, Balıkesir Akçaldede radarı, İstanbul Çatalca radarı ve Zonguldak Acısu Tepesi radarlarında meteorolojik istasyonlar var anladığım kadarıyla. MGM, bu istasyonlardaki son durum bilgilerini de gösteriyor, bu istasyonlardan alınan son 24 saatlik sıcaklık ve yağış verilerini de yayınlıyor. Yeni kurulan İzmir, Muğla, Antalya, Hatay, Samsun ve Trabzon radarlarında ise böyle bir durum söz konusu değil. Söz konusu radarlarda meteoroloji istasyonları var mıdır? Eğer varsa niçin bu radarlardan alınan veriler yayımlanmamaktadır?
Yanlış bilgi. Mayıs ayındaki yağışlar kararsızdır, bir sene fazla olur bir sene az olur. Bu sene de batı kesimlerde bir miktar az oldu, abartılacak bir durum söz konusu değil. Güneydoğu Anadolu ise zaten normalin üzerinde yağış aldı.
Çok teşekkürler Santiago. İçimi rahatlattın 😀 Son birkaç gündür hem geçen yıl hem de bu yıl neden çok az oraj oluyor ve bahar aylarında neden bu kadar az yağış düşüyor diye üzülüyordum. Bu yıl Ankara’nın tarihindeki en kurak Mayıs aylarından birini geçiriyoruz sanıyordum. Fakat yanılıyormuşum. İyi ki de yanılıyormuşum. Yukarı da Ankara’ya ait olan değerleri görünce bu Mayıs ayında, ortalamalardan az yağış aldığımızı fakat ekstrem bir durum olmadığını gördüm. Şimdi biraz olsun rahatladım. İnşallah Haziran ayında bol oraj görürüz 😀
İstanbul Atatürk Havalimanı verilerine göre 1-26 Mayıs 2013 tarihleri arasındaki günlük ortalama sıcaklık 19,6°C olarak kaydedilmiş.
1-26 Mayıs tarihleri arasındaki uzun yıllar (1973-2012) günlük ortalama sıcaklığı ise 16,4°C. Yani şimdilik normalden 3,2°C daha sıcak bir Mayıs ayı geçiriyoruz. Ay sonuna doğru gelecek olan yeni bir sıcak hava dalgası ile Mayıs 2013 ortalama sıcaklığı iyice artacak.
%95 ihtimalle kayıtlı tarihin en sıcak Mayıs ayını yaşıyoruz, rekor geliyor…
Trakya’da Mayıs ayı boyunca İstanbul dışında ortalamaları tutturan, ortalamalara yaklaşan bir yağış olamadı. MGM’den günlük olarak aldığım yağış miktarlarına baktığımda Uzunköprü’ye 28 gün boyunca sadece 0.2 mm yağış düşmüş! Diğer yerlerde de yağışlar genellikle normallerinin yarısı veya çeyreği kadar.
Commandouz (Bayrampaşa/İST, 153m)
İstanbul’un Mayıs ayı ortalama sıcaklığı 15.6 derece. Şu ana kadar ki ortalama sıcaklık ise İstinye’de 18.7, Balmumcu’da 18.9, Beyazıt’ta 19.2 ve Bayrampaşa’da 20.6 olarak gerçekleşti.
Haziran ayı ortalama sıcaklığı ise Florya’da 20.7, Kandilli’de 20.1 derece.
En yüksek ortalama sıcaklıklarda Edirne ve çevresi coşmuş durumda. Mayıs ayı uzun yıllar ortalaması Edirne’de 24.8 , Uzunköprü’de 24.0 ; Haziran ayı ise Edirne’de 29.4 , Uzunköprü’de 29.0 . İçinde bulunduğumuz ayın ilk 27 gününün ortalaması ise Edirne için 29.1 , Uzunköprü için 29.0. Yani yaz mevsimi Edirne’de resmen 1 ay erken başlamış…
Dmi’den talepte bulundun mu? Belli bir ücret karşılığında bilgileri paylaşıyorlar ve bilgilerin kaç senelik olduğunu, hangi tarih aralığını kapsadığını da belirtiyorlar.
Eskişehir Ankara arasında oluşan bir kütle Ankara şehir merkezine kadar ulaştı, zayıfladı şimşeksiz uyduruk bir yağış bıraktı. Sonra kuzeydoğuya ilerlerken tekrar güçlendi ve şehre gelmeden önce ürettiğinden de çok şimşek üretmeye başladı. Hava kararınca ölür diye düşünüyordum, bize ulaşabilmesine şaşırdım ama sonra güçlenmesi daha da şaşırtıcıydı.
Ben de gördüm onu, Bilkent’e doğru gelirken sapsarıydı birden virgadan ibaret upuyduruk bir şeye dönüştü sonra şehir sınırlarından çıktı kuzeydoğuya giderek tekrar sapsarı oldu bulut tepe yükseliği tekrardan 10.000 metreyi aştı.
Çok ahını aldık herhalde bu mazlum İstanbulluların, bize garezi var havanın bu aralar. 😦
Bugün oldukça serin, harika bir hava var İstanbul’da. Bir haftadır ilk defa bu sabah “Yandım anaaaam!” diyerek uyanmadım 😀 Yatak odam doğuya bakıyor da benim. O yüzden saat 12’ye kadar fırına dönüyor sıcak günlerde. Uyumak istesem de uyuyamıyorum hem aydınlık hem sıcak yüzünden. Yaz demek, uykusuzluk demek benim için maalesef. Hava almak için açık bırakmak zorunda olduğum penceremden gelen sokağın gürültüsü de tuz biber oluyor bu sıcak hava ve aydınlığa. 3 ay sürecek uykusuz günlere merhaba 😦
Vallahi ben tam bir delilik yaptım, Kadıköy Kozyatağı’nda otururken, kalktım Bahçeşehir 2. Kısım Boğazköy’den bir yer aldım. Son 3 senedir gözüm ordaydı. Şehrin içine göre her zaman 2-3 derece daha soğuk olan bir yer ve karlı gün sayısı ve yerde kalma süresi şehirden tahminimce en az %50 daha fazla. Bu kış gözlemlerimi sizlerle paylaşmak çok istiyorum. Umarim ki bilhassa şehri güney sahil kesimlerindekiler yağan yağmur içinde kar taneleri ararken, ben örtü kalınlığı vermeye başlayacağım 🙂
Commandouz (Bayrampaşa/İST, 153m)
Harika bir yere taşınmışsın, rakımı falan da iyi orasının, ayrıca etrafı açıklık süper bir bölge, helal olsun sana 🙂 Tam olarak neredesin, villa bölgesinde mi? 🙂
700 mb’da nem oranı sadece %3 !!! Ben bu kadar kuru hava hiç görmemiştim.
Yer seviyesinde istediği kadar kümülüs bulutları oluşsun, bulutlar dikine gelişmeye başlayınca yukarı da buharlaşmaya başlar. Modellerde en azından %15-30 arasında nem bekleniyordu o seviyede!
Tahmini çökerten bu oldu, yoksa güzel güzel İstanbul’da cumulus mediocris bulutları oluşabilmişti bugün…
Ben ne yapayım arkadaş, modeller üst seviyeyi doğru düzgün tespit edemiyorsa 😦
Eksiyi verdim. Sen harika bir tahmincisin Fox, senin gibisi her yerde bulunmaz. Kışın nokta atışı yaptığın tahminlere say. Tahmin zaten bu, her zaman olacak diye bir kural yok.
İlk baharda bahar da, İstanbul için kış gibi fiyaskoyla sonlandı. Ozan Abi yine bana kızacaksın bir şeyler yazacaksın ama ben İstanbul’da hatırlıyorum eskiden ne şimşekler ne ani seller olurdu bu aylarda.
Küçükken kalkardım her sabah yağmur yağardı öğlen güneş çıkardı onları hala hatırlıyorum. Bu sene her mevsim kötü geçiyor. Kışta Kış da sıcak geçti son baharda bahar da öyle ilk baharda bahar da öyle.
Sıcaklık konusunda senin dediklerine katılırım, iyi hatırlarım, yazları bir iki sene dışında çok sıcak geçmedi ta ki 2007 ve sonrasına kadar.. Ben çocukken uyurken tere boğulduğumu hatırlamam hiç. Ağustos 20’den sonra da hava iyice serinlerdi, üşürdük, mazide kaldı hepsi..
Ama yağış konusunda katılmıyorum sana, kendimi bildim bileli 1 sene hariç yazları senin anlattığın gibi fazla yağmur görmedim. 2010’da, 1 Haziran – 10 Temmuz arasında 125 kg yağış düşmüş, yani Ankara’nın senelik ortalamasının üçte biri neredeyse. Bilkent hariç, orası yılda 1289.1 kg yağış alıyor. Not: Bilkent kısmı şaka tabi ki.. 🙂
Ilık geçen kış ve ilkbaharın ardından Karadeniz su sıcaklıkları normallerden 3°C – 4°C civarında daha fazla. Kıştan çıktığımız için yukarı seviyeler de halen gayet soğuk ve güney enlemlere “sağlam” sistem sarkma olasılığı da Haziran ayı sonlarına kadar var.
Görünen o ki, sonbaharı beklemeye gerek kalmadan Karadeniz pimi çekilmiş el bombasına dönmüş vaziyette. Sağlam bir polar atak gelirse, ki şu sıralar gelmesi Eylül’de gelmesinden bence daha kuvvetli ihtimaldir, Karadeniz ciddi konvektif fırtınalar üretebilir.
White Fox sağ olsun soğuk deniz diye diye uyuttu bizi ama Karadeniz’de su sıcaklıkları 20 dereceye dayanmış, çoğu yerde geçmiş bile.. Artık İstanbul değil o düşünsün, bu yorum için yapacağı itirazı da dört gözle bekliyorum 🙂
Peki derinlik etkili mi bu mevzuda? Yani henüz yaz başındayız ve sular ısındı. Fakat bu sular kaç metre derinliğe kadar ısınmıştır? Yüzeysel olduğunu tahmin ettiğim bu ısınma bizim işimize yarar mı? Bahsettiğin etkiyi gösterebilir mi? Sonuçta yaz sonunda denizler derinliklere kadar ısınmış oluyor ama şu an durum nedir acaba? Bu veriler kaç metredeki sıcaklığı gösteriyor bize?
Güzel soru. Tropikal siklonların oluşmasında deniz yüzey sıcaklığında (SST) 26.5 derecelik eşiğin önemi anlatılırken bu 26.5 derecenin en az 50 metre derinliğe ulaşması gerektiği söylenmiş.
Düşününce de makul aslında, sonuçta okyanusta 20 metreyi aşabilen dalgalar oluşuyor. yüzeyde sıcak 10 metre aşağısı soğuksa dalga çıkınca altaki soğuk ile yüzeydeki sıcak çorba olur.
MGM’nin son durumlar sayfası eskiye nazaran çok daha iyi olmuş. Ancak her istasyonun yanına o istasyonun rakım bilgisi de yazılsa daha iyi olurmuş. Bir de söz konusu tabloda yağış bölmesi var. O bölmede gösterilen yağış kayıtları ne kadarlık bir zaman dilimini kapsayan kayıtlardır? Bu konu ilgimi çekiyor çünkü son 24 saatlik yağış miktarı sayfasında sadece günlük kayıt tutulan istasyonların bilgileri oluyor. Bilgisi olan biri cevaplandırırsa memnun olurum. Teşekkürler…
Yağış konusunda kendilerini uyarmak gerekiyor, belli ki sayfayı yapan yazılımcılar o konuyu uzmanlara sormamış.
Commandouz (Bayrampaşa/İST, 153m)
Beyazıt istasyonu ortalama rüzgar hızı verilerine göre 24 Mayıs ortalama 14.0 km/h. ile yılın en rüzgarlı 2.günü oldu. Yılın en rüzgarlı günü ise ortalama 15.0 km/h. ile 15 Şubat olmuştu.
Sayın hocam patent alsa ne olacak? Bizim burada ağzınla kuş tutsan da yağmıyor. Bu Boğaz Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlıyor ama havasını ayırıyor. Bize ancak tozu yutmak kalıyor.
Bugün dışarda hapşırmaktan bir hâl oldum. Ve dikkat ettim, herkes perişandı 🙂 Hapşıranlar, gözleri kaşınanlar, burun çekenler filan. Mahvettin bizi lodos!
Dediğin şey karasal iklimde sık olur, İstanbul’da Mayıs ayı en kuru aylardan biridir. Sen herhalde normalden daha yağışlı bir Mayıs’ı hatırladın eğer küçükken de İstanbul’da idiysen.
Ben bu yazdan ciddi ciddi korkmaya başladım daha Mayıs ayındayız ama şu son 3-4 gündür sıcaktan uyuyamıyoruz.Normalde bu kadar sıcak geceler Temmuz’dan önce olmazdı.
Şu an saat 23.55 ve bütün camlar açık buna rağmen odam 26 derece.
23 Mayıs Perşembe günü İstanbul’da 850 hPa’da sıcaklık 7-8 dereceye kadar düşüyor ancak basınç haritalarına baktığımda bunu oluşturabilecek durumu göremedim (gerçi bakabildiğim tek şey kuzey rüzgarı olup olmaması 🙂 ). Bu durumun nedenini açıklayabilecek bir üstat var mıdır?
Evet, 850 hPa’da bir soğuma var o gün. Batı Avrupa’ya inen bir sistemin oluşturduğu alçak basıncın hemen doğusunda kalıyoruz, kuvvetli güneyli rüzgarlar Akdeniz çanağına kadar inen serinliği bize doğru taşıyarak sıcak havayı doğuya doğru püskürtecek.
Yani lodos olmasına rağmen aynı zamanda hava da serinleyecek. Ben böyle sistemleri soğuk lodos olarak adlandırıyorum 🙂
Onu sormuyor ki. Bu şekildeki basınç yerleşimlerinde (güneyli rüzgarları taşıyan) yukarı seviye nasıl serinliyor diyor. Serinliğin sadece kuzeyli rüzgarlarla geldiğini düşündüğünden galiba..
Senin dediğin de doğru tabi, yağışlı her sistemin doğal sonucu..
Hayır, esas cevabı ben verdim. Sorudan da ne sorulduğunu gayette iyi anladım.
Cevap “nem adveksiyonudur”. Siz istediğiniz eksi verin.
Santiago’nun dediği gibi olsaydı, çizmede de güneyden eserken bizdeki gibi belirgin soğuma olması gerekirdi. Ama orada hava Afrika’dan direkt kuru olarak taşınıyor. Halbuki burada AB’nin siklonik hareketi daha güçlü.
Bu arada, Santiago haksız değil. Senin açıkladığın etkenin de rolünün olması onu haksız yapmaz.
Meteoroloji konuşurken bu avukat kafasını bir tarafa bırakmalısın bence.
Yani… sanki nem adveksiyonu kendi kendine oluyor..
İzlanda’dan polar atak bütün bunların sebebi.. Polar atak Kuzey Ege’ye iniyor, sebep olduğu tepki alçak basıncı Romanya’dan kuzeye tırmanıyor, bize de biraz serinlik, biraz yağış ve bol lodos getiriyor..
“White Fox” ve “Santiago” ikinize de çok teşekkür ediyorum. İkinizin verdiği cevabı da gayet iyi anladım. Sanırım Ozan Hocam’ın da dediği gibi soğumada ikisi de etkili.
Hem güneyli soğuk rüzgarlar, hem de havadaki nemin artması (toplam ısının sabit kalması) sıcaklığı düşürecek.
Faydalı bir başlık oldu.
Tekrar teşekkürler..
Santiago’nun dediği durum sadece dikey yığımlı vertically stacked siklonlarda geçerli bir durum. Çünkü o tarz siklonlar (kasırgaları, tropikal siklonları bir kenara atarsak ben ben dikey yığımlı extratropikal siklonlardan bahsediyorum) ağır hareket ederler, siklonun sağı ile solu arasında sıcaklık farkı azdır, hemen hemen aynıdır. Bu sistemin 500 merkezi nerdeee, 1000 merkezi neredeee! Bu sistem karada olsaydı, 850 mb sıcaklıkları sağında belirgin şekilde yüksek kalması muhtemeldi.
Benim dediğim durum de bağlacı ile yazılmamalı Ozan, çünkü esas birincil etken o, , Santiago’nun dediği ancak sistemin yaşlanarak dikey yığımlı hale gelmesi ile (yani bu koşula bağlı) devreye girebilecek bir durum.
Basından inciler;
92 günlük yaz mevsiminin 60 günü aşırı sıcak olacak.(Ağustos’un sonuna kadar sağlıklı veriler üreten modeller varda bizim mi haberimiz yok acaba)
Türkiye ‘hortum mevsimine’ girdi.
Bu yaz ülkemizdeki sıcak ve nemli illerde hortum olayları artarak devam edecek.
Işleri güçleri palavra haber.
Bu arada bazı Amerikalı Twitter kullanıcıları Oklahoma’daki hortum için kaydedilen en güçlü hortum ifadesini kullanmış tabi ne kadar güvenilir bir kaynak bilemiyorum.Çok fazla bilgi dolaşıyor
Bu yaz serin geçecek Temmuz’da kar yağabilir. İklim silahı denenecek. Kutup’tan ayrıştırılan soğuk bir kütle hiçbir basınç sisteminden etkilenmeden,manyetizma ile izole edilip istenilen bölgeye bırakılacak . Kaynak: salladım gitti ya tutarsa. 🙂
Daha detaylı bilgi elde ettikçe yazacağım. Oklahoma City çevresini etkileyen(dolayısıyla nüfusun nispeten yoğun olduğu bir bölgeyi etkileyen) EF 3-4(Kesin bilgi bulamadım şu anda)gücünde şiddetli bir hortum, çok çok ciddi hasara ve şu andaki rakamlara göre 51 ölüme sebep vermiş durumda. Sessiz geçen hortum sezonu sonlarına doğru bu hafta bölgede hortum oluşması bekleniyordu.
Daha önce bu derece şiddetli hortumlar yaşanmış mıdır bilmiyorum ama ben böylesini görmedim. İnanılmaz görüntüler, videolar. Son güncellenenen ölü sayısı 91 ve 100’ün de üzerine çıkmasından endişe ediliyormuş.
1999 ve 1925’de benzer hortumlardan bahsediliyor. 99’daki ölü sayısı farklı kaynaklara göre 44 ve 65 şeklinde. 18 Mart 1925’de ise Missouri, Illinois ve Indiana’yı etkileyen hortumda 695 kişi hayatını kaybetmiş. Bu arada 99’daki hortumun EF5 kategorisinde, bunun ise EF4 kategorisinde olduğundan bahsedilmiş. Bununla birlikte bazı kaynaklar EF5 olarak haber yağmış. Derecelendirme Fujita ölçeğinde EF0’dan EF5’e kadar 6 birim üzerinden yapılıyormuş ve tüm hortumların sadece yüzde biri EF4 veya EF5 şiddetine ulaşabiliyormuş. En üzüldüğüm konulardan birisi de boşaltılamayan okullardan birinin bodrum katına sığınan çocukların hortumun getirdiği yağışın bodrum katlara dolması nedeniyle boğularak ölmesi. 30 civarı çocuk bu şekilde hayatını kaybetmiş. (Kaynak: NTV ABD muhabiri Selim Atalay) http://www.foxnews.com/weather/2013/05/20/deadly-tornado-tracked-path-1-oklahoma-twister/
CNBC-E şöyle bir haber yapmış ”National Weather Service confirms
tornado that hit Moore, Oklahoma,
was a top-of-the-scale EF-5.”
Büyük bir afet umarım ölü sayısı daha yükselmez 😦
Aşağıda İstanbul’daki 4 istasyonun Mayıs ayı maksimum rekorları var. Diğerleri biraz zor ancak Perşembe günü İstinye çok büyük ihtimalle rekorunu yenileyecek. Kemerburgaz, Ömerli, Kılıçlı gibi istasyonlarda ise 35 derecenin üzeri rahatlıkla ölçülebilir.
Balmumcu-34.4
İstinye-32.1
Kandilli-35.2
Kartal-36.4
Katılıyorum, değerler ondalıksız hiçbir şeye benzemiyor. Duyarlı olan arkadaşlar MGM’ye şikayette bulunursa şikayetimizi değerlendirebilirler.
Commandouz (Bayrampaşa/İST, 153m)
Bana gelen cevap son durum haritası ve ayrıntılı tablo üzerinde çalışmaların hâla sürdüğü ve değerlerin şu anda ondalık olduğu, yağış periyodu bilgilerinin ise düzenlendiği yönünde oldu. Şu anda halen değerler tam sayı şeklinde ancak önümüzdeki günlerde bunun da düzeltileceğini umuyorum.
Sabah 8’de burada sarımsı tozlu bir hava vardı.Arabaların üzerinde de toz tabakası oluşmuştu.Bütün günü hem burnum tıkalı hem de herkesle tartışan bir sinir küpü olarak geçirdim.Bu tozlar bana hiç yaramıyor
Kuruduk. Denizli Manisa içler acısı, suya hasret topraklar!
Ayrıca senin kuru hattın yaptıkları: http://www.ulusalpost.com/haber/izmir-haberleri/izmir—istanbul-yolunda-yangin!/10407.html
Sormak istediğim bir şey vardı. Askere gittikten bir süre sonra uzal.mgm.gov.tr çalışmaz olmuştu. Bizim askeriyenin bağlantıda bir şey olabilir demiştim ama dışarıdan girince de sorun vardı. Arada bakıyorum paylaşılan görseller UZAL’dan sanki. Peki nasıl giriliyor, yeni bir adresi mi var yeni bir giriş yöntemi mi?
http://wms.dmi.gov.tr/web/giris.htm
Burada da Uzal’da olan diğer bileşenler var.
http://www.nwcsaf.org/HD/MainNS.jsp
@Santiago, @WhiteFox
Teşekkürler, iyi oldu bunlar. Komutanlara gösteriyordum birazdan bu pembelik üzerimize gelecek kıyamet kopacak diye, kopunca şaşıyorlardı 🙂 Yağışı kontrol etmek için teker teker bütün ilçelere telefon açıyorlardı 😀
Toz kirliliktir, sağlıksızlıktır, kesinlikle yağışı arttırdığına ilişkin bütün tezleri, patenli de olsa makul bulmuyorum, reddediyorum.
Çarpma işleminde 1, toplama işleminde 0 gibi
yağışdayağışta etkisizelamaneleman bana göreKuzeyli bir jet olsa da kurtulsak hemen bu kirlilikten,
Ankara daAnkara’da rezalet bir hava var. İnsanın yaşamsevginisevgisini alıyor.neden bu kadar sabit fikirlisiniz.. benim işim öğretmek gelin tartışalım fikri sabitinizi belki değiştirir meteorolojiye yeni ufuklar açabilirsiniz.. yok ben bildiklerimle idare eder giderim derseniz de tercih sizin.. o tozlar bereketin rahmetin ta kendisi kirlilikle falan da alakası yok.. karşıyım karşı her şeye karşı mikdat hocanın taktiği önemli olan yeni bir şeyler ortaya koyabilmek.. üretmek.. üretilene karşı çıkmak kadar kolaycı bir şey yok..cemal saydam hacettepe üniversitesi 0532 6947987
Hocam bu tozların yararları da var zararları da var. Bilmeyenler için hatırlatalım..
Yararları,
1) Güneş ışınlarını yansıtarak dünyanın soğumasına yardımcı oluyorlar.
2) Tozların içerdiği mineraller pitoplanktonların besini, bu da bu canlıların üremesine katkıda bulunuyor. Pitoplanktonlar denizlerdeki besin zincirinin en altında yer alıyor, yani onlar olmadan hiç bir şey olmuyor.
3) Bu tozlar demir gibi bir çok iz element içeriyor ve yağmurla beraber geldiğinde bitkiler için topraktan alamayacağı kadar önemli bir besin kaynağı teşkil ediyor.
Zararları ise, besin gibi bazı mantarları da taşıyorlar, bu mantarlar insanlarda astıma, mercanlarda ise hastalığa sebep oluyor. Hatta Karayipler’de son yıllarda görülen mercan ölümleri Sahra Tozunun getirdiği mantarlardan kaynaklanıyormuş.
Hocam, “çıkışa gel” gibi bir mesaj olmuş 🙂
Tartışmaya varım, ben de komşu kampüsteyim. (Bilkent Merkez Kampüs) Yarın okula uğrayabilirim.
Belli başlı birkaç noktada eleştirilerim var. Eksik olduğunu düşündüğüm noktalar var.
Bunlardan ilki, tozlu havanın tozsuz havaya göre daha yoğun olması durumu tamamen göz ardı ediliyor. Duraysız olan hava kütlesinde toz ve duman oranı, duraylı olan hava kütlesine çok azdır, görüş mesafesi fazladır. Toz ile hava ağırlaşır. Bu da doğrudan havanın boyansisinin azalacağı sonucunu çıkartmak, bence hiç de yanlış olmayacak.
http://en.wikipedia.org/wiki/Buoyancy
İkincisi sözünü ettiğiniz kimyasal reaksiyonlara yetecek kadar demirin bütün Sahra’da olduğunu bu kadar nasıl emin olabilirsiniz, bu toprak yapısının homojen olduğunu varsaymakla aynıdır bence.
Üçüncüsü suyu reaksiyonla kendisi üreten tozların üretebilecekleri mol su değeri belli değil mi ? Diyelim ki bir cumulus congestus bulutunda 45 ton su varsa, ne kadar miktarda tozla ve yalnız başına toz faktörü ile 60 tona çıkartabileceksiniz ?
Dördüncüsü ise bunun verifikasyonu nasıl olacak ? Bir Cumulus mediocris bulutuna bunu denedik diyelim ve bu bulut yağmur bıraktı. Peki bu bulutun hiç toz olmasaydı aynı bulutun üst seviyedeki bir ters troftan ve yerdeki termodinamik konveksiyondan dolayı gelişip yağmur bırakmayacağından nasıl emin olabiliyorsunuz ? Bunun tespiti çok zor, ve sırf böyle bir buluta toz verip de yağmur görünce toza bağlamak yeteri kadar ikna edici olamaz.
Ben bu blogdaki herkesten (Ozan Mert Göktürk de dahil) kavram ve teorileri olduğundan geniş yorumlayan birisiyim çünkü ben ikna olduğum takdirde bilimde çerçeveleştirilerek, şekilcilik yapılmasına sonuna kadar karşı çıkan birisiyim. Çok kere buradakilerle gerek deniz etkisi yağışları gerek diğer konveksiyonel yağışlar bakımımından, geniş yorumlamamdan dolayı da tartıştım. Beni avukat kafası ile hareket etmekle suçladılar. Dolayısyla benim Mikdat hocayla karşılaştırmanız isabetsiz, tarzımız çok farklı çünkü..
Bu dört hususta ikna olmam gerekli.
Yağmurdan yana şansımız az ama tozdan yana bir hayli iyiyiz. Mahsullere faydası vardır bu tozun gübre niyetine iyi gider. İşlenmemiş toprak bereket. 🙂
Uzunköprü meteorolojideki arkadaşlar herhalde dün otomatik istasyonun dibinde mangal yaktılar:
En yakın yerleşim yerlerinde sıcaklıklar 26-28 derece iken, Uzunköprü dün 34.6 derece ile Antalya ve Şanlıurfa’yı da sollayarak Türkiye’nin açık ara en sıcak yeri olmuş!
Kuru Kuzey Afrika havası dalıyor

beyleeer!–Burda hanımlar da var–
Bu bant hafif bir yağış bırakıyordur herhalde geçerken?
Radarın üstteki kesitine göre virga gibi 😦
Sabah bu hattın Ankara’ya gelmesini bekliyorum, nasıl göründüğünü göstermek için bir resim çekerim.
Uçları tüysü , çok kalın olmayan, gri-hafif sarı-hafif turuncu karışımı, parçalanmış bulutlar şeklinde olacaktır bence. Ankara’ya varana dek hat bölünür gibi geliyor bana.
İstanbul’da gökyüzünün rengi içine sarı katılmış kurşuni gri. Birazdan tozla karışık taş yağabilir.
Bu sene milimetre cinsinden kardan çok toz almışızdır heralde, umarım yağmuru da geçmez :p
Dün gece oluşan dryline hattı Trakya’dan Kayseri’ye kadar uzanıyor. Virga yapma kabileyetini de büyük
oran daölçüde kaybetti, sadece havayı bulutlandırıyor. O yüzden resim çekme gereği görmedim. Zaten büyük oranda da törpülendi.Dryline’ı Türkçe olarak nasıl ifade edebiliriz, kuru çizgi mi diyelim, kuru hat mı diyelim bilemedim ama arkasından toz da geldi.
‘Kuru hat’ iyi bence.
Bir anda sirenler çalmaya başladı etrafta. Ne oluyor diye baktım, hortum uyarısı almışız 🙂 🙂 🙂
Takipteyim
Karşıdaki Milwaukee niye bomboş, niye bütün atraksiyon sizin eyalette, Wisconsin’in suçu ne! 😀
Ekstrem hava olaylarını üzerime çekmek gibi bir marifetim var; ondandır 🙂 🙂
Fantastik olaylar oluyor. Ev arkadaşım aradı, otobüsteymiş. Otobüslerin hepsi en yakın sığınaklara yönlendirilmiş.
Şimdi sığınakta bekletiyorlar bizi dedi.
Sirenler devam ediyor. Son durum bu:
Hortum açısından can alıcı yer Mason’un güneybatısı gibi duruyor. Az daha zorlasa kanca yapcak.
Kuzey Afrika orjinli termik bir alçağımız oldu. Hayırlı olsun. 😦

Yağışta tık yok, üst seviye ile bağımsız, Marmara’ya doğru sokuluyor yarın…
Kendi hesaplarıma göre Rize’ye;
Mart ayında 168.1 mm
Nisan ayında 44 mm
Mayıs ayının 28 gününde 16.3 mm yağış düştü.
Uzun yıllar verileri elimde olmadığı için az mı çok mu bilemiyorum.
http://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/il-ve-ilceler-istatistik.aspx?m=RIZE
Taze taze:
https://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=LobCDYO78Us
!!!
Bu gerçek mi? Elemanlar arabanın içinde mi? Araba nasıl yerinde durabiliyor?!?!
Abi bu ABD’de TV’de yayınlanan Storm Chasers serilerindeki ekiplerde bu işe özel yapılmış araçlar vs. var. Aracın yanından oklar yere girip aracı yere sabitliyor, o şekilde üzerlerinden hortum geçiyor vs. Tabii görüntüdeki araç normal bir araç gibi de duruyor ama vardır bir hikmeti.
Ha tabi videonun altında 227 beğenili bir yorum da var konu ile ilgili. 😀
Abi kullanılan araç TIV2 imiş, Google’dan görsellerine bakabilirsin. Vikipedi:
http://en.wikipedia.org/wiki/Tornado_Intercept_Vehicle
Gerçek ama nasıl havalanmadığını anlayamadım ben çünkü EF 2 seviyesinde bir hortum deniyor.
Aletten bir ara motor sesleri geliyor, acaba yere birşeyler saplayarak kendini yere mi sabitledi gibi fantastik düşüncelerim var.
En iyi yorum youtube’da :
“Obviously the weight of this guy’s balls is what prevented the tornado from picking up this car.”
Nasıl olur da havalanmadığıyla ilgili bilgi bulursam paylaşırım.
Olağanüstü!!! Bir anda arabanın içerisindeymişim gibi hissettim 😀
Yok artık! O kadar da deli değilim ben 🙂 Bunlar zırdeli.
Arada arabanın kenarlara falan savrulduğu yer değiştirdiği oluyordu. 🙂 Ama TIV2 baya sağlam sabitliyordu kendini.
Ne hortumu bu bildiğin microburst. Keklemişler.
Yarın için hazırladığım şiddetli konvektif hadiseler risk haritası. En tehlikeli hadiseler kırmızı çizgilerle çizilen alanda olacak. Çok ekstrem olaylar görülmeyecek. Ardahan çevresinde beklediğim dolu yağışı zarar yapmayacak. Afyon-Eskişehir-Bilecik çevresinde tehlikeli rüzgar hamlesi görülebilir. Ayrıca beklediğim fırtınalar ters V(skew t diyagramında ters V şeklinde görülür) tipinde olacağı için yıldırımdan dolayı orman yangınları çıkabilir.
İstanbul’u çok can alıcı bir noktadan kesmişsin. Bizi dahil etmişsin eyvallah gardaş. 🙂
MGM son durumlar sayfasına rakım bilgilerini eklemiş ve yağış ölçümlerinin on dakikalık periyotlarda yapıldığını belirtmiş. Merak ettiğim bir husus daha var. Ankara Elmadağ radarı, Balıkesir Akçaldede radarı, İstanbul Çatalca radarı ve Zonguldak Acısu Tepesi radarlarında meteorolojik istasyonlar var anladığım kadarıyla. MGM, bu istasyonlardaki son durum bilgilerini de gösteriyor, bu istasyonlardan alınan son 24 saatlik sıcaklık ve yağış verilerini de yayınlıyor. Yeni kurulan İzmir, Muğla, Antalya, Hatay, Samsun ve Trabzon radarlarında ise böyle bir durum söz konusu değil. Söz konusu radarlarda meteoroloji istasyonları var mıdır? Eğer varsa niçin bu radarlardan alınan veriler yayımlanmamaktadır?
En sıcak mayısla birlikte en kurak mayısta geliyor sanırım.
Yanlış bilgi. Mayıs ayındaki yağışlar kararsızdır, bir sene fazla olur bir sene az olur. Bu sene de batı kesimlerde bir miktar az oldu, abartılacak bir durum söz konusu değil. Güneydoğu Anadolu ise zaten normalin üzerinde yağış aldı.
http://climexp.knmi.nl/data/pa17062.dat
http://climexp.knmi.nl/data/pa17220.dat
http://climexp.knmi.nl/data/pa17130.dat
Çok teşekkürler Santiago. İçimi rahatlattın 😀 Son birkaç gündür hem geçen yıl hem de bu yıl neden çok az oraj oluyor ve bahar aylarında neden bu kadar az yağış düşüyor diye üzülüyordum. Bu yıl Ankara’nın tarihindeki en kurak Mayıs aylarından birini geçiriyoruz sanıyordum. Fakat yanılıyormuşum. İyi ki de yanılıyormuşum. Yukarı da Ankara’ya ait olan değerleri görünce bu Mayıs ayında, ortalamalardan az yağış aldığımızı fakat ekstrem bir durum olmadığını gördüm. Şimdi biraz olsun rahatladım. İnşallah Haziran ayında bol oraj görürüz 😀
İstanbul Atatürk Havalimanı verilerine göre 1-26 Mayıs 2013 tarihleri arasındaki günlük ortalama sıcaklık 19,6°C olarak kaydedilmiş.
1-26 Mayıs tarihleri arasındaki uzun yıllar (1973-2012) günlük ortalama sıcaklığı ise 16,4°C. Yani şimdilik normalden 3,2°C daha sıcak bir Mayıs ayı geçiriyoruz. Ay sonuna doğru gelecek olan yeni bir sıcak hava dalgası ile Mayıs 2013 ortalama sıcaklığı iyice artacak.
%95 ihtimalle kayıtlı tarihin en sıcak Mayıs ayını yaşıyoruz, rekor geliyor…
Trakya’da Mayıs ayı boyunca İstanbul dışında ortalamaları tutturan, ortalamalara yaklaşan bir yağış olamadı. MGM’den günlük olarak aldığım yağış miktarlarına baktığımda Uzunköprü’ye 28 gün boyunca sadece 0.2 mm yağış düşmüş! Diğer yerlerde de yağışlar genellikle normallerinin yarısı veya çeyreği kadar.
İstanbul’un Mayıs ayı ortalama sıcaklığı 15.6 derece. Şu ana kadar ki ortalama sıcaklık ise İstinye’de 18.7, Balmumcu’da 18.9, Beyazıt’ta 19.2 ve Bayrampaşa’da 20.6 olarak gerçekleşti.
Haziran ayı ortalama sıcaklığı ise Florya’da 20.7, Kandilli’de 20.1 derece.
En yüksek ortalama sıcaklıklarda Edirne ve çevresi coşmuş durumda. Mayıs ayı uzun yıllar ortalaması Edirne’de 24.8 , Uzunköprü’de 24.0 ; Haziran ayı ise Edirne’de 29.4 , Uzunköprü’de 29.0 . İçinde bulunduğumuz ayın ilk 27 gününün ortalaması ise Edirne için 29.1 , Uzunköprü için 29.0. Yani yaz mevsimi Edirne’de resmen 1 ay erken başlamış…
Ozan hocam proje ödevi için arkadaşa Kayseri Talas ilçesinin uzun yıllar meteorolojik verileri lazım yardımcı olabilir misiniz ?
Talas’ın verileri bende yok ne yazık ki.
Dmi’den talepte bulundun mu? Belli bir ücret karşılığında bilgileri paylaşıyorlar ve bilgilerin kaç senelik olduğunu, hangi tarih aralığını kapsadığını da belirtiyorlar.
Bitse artık bu işkence, kırk ikindi diye birşey yok meydanda 😦
Eskişehir Ankara arasında oluşan bir kütle Ankara şehir merkezine kadar ulaştı, zayıfladı şimşeksiz uyduruk bir yağış bıraktı. Sonra kuzeydoğuya ilerlerken tekrar güçlendi ve şehre gelmeden önce ürettiğinden de çok şimşek üretmeye başladı. Hava kararınca ölür diye düşünüyordum, bize ulaşabilmesine şaşırdım ama sonra güçlenmesi daha da şaşırtıcıydı.
Ben de gördüm onu, Bilkent’e doğru gelirken sapsarıydı birden virgadan ibaret upuyduruk bir şeye dönüştü sonra şehir sınırlarından çıktı kuzeydoğuya giderek tekrar sapsarı oldu bulut tepe yükseliği tekrardan 10.000 metreyi aştı.
Çok ahını aldık herhalde bu mazlum İstanbulluların, bize garezi var havanın bu aralar. 😦
Bugün oldukça serin, harika bir hava var İstanbul’da. Bir haftadır ilk defa bu sabah “Yandım anaaaam!” diyerek uyanmadım 😀 Yatak odam doğuya bakıyor da benim. O yüzden saat 12’ye kadar fırına dönüyor sıcak günlerde. Uyumak istesem de uyuyamıyorum hem aydınlık hem sıcak yüzünden. Yaz demek, uykusuzluk demek benim için maalesef. Hava almak için açık bırakmak zorunda olduğum penceremden gelen sokağın gürültüsü de tuz biber oluyor bu sıcak hava ve aydınlığa. 3 ay sürecek uykusuz günlere merhaba 😦
kuzeye bakan eve taşın 🙂
Vallahi ben tam bir delilik yaptım, Kadıköy Kozyatağı’nda otururken, kalktım Bahçeşehir 2. Kısım Boğazköy’den bir yer aldım. Son 3 senedir gözüm ordaydı. Şehrin içine göre her zaman 2-3 derece daha soğuk olan bir yer ve karlı gün sayısı ve yerde kalma süresi şehirden tahminimce en az %50 daha fazla. Bu kış gözlemlerimi sizlerle paylaşmak çok istiyorum. Umarim ki bilhassa şehri güney sahil kesimlerindekiler yağan yağmur içinde kar taneleri ararken, ben örtü kalınlığı vermeye başlayacağım 🙂
Harika bir yere taşınmışsın, rakımı falan da iyi orasının, ayrıca etrafı açıklık süper bir bölge, helal olsun sana 🙂 Tam olarak neredesin, villa bölgesinde mi? 🙂
Bu defa kandırmamakla birlikte, yarın İstanbul’da yerel gökgürültülü kısa süreli kuvvetli sağanaklar bekliyorum.
ODTÜ WRF’si yağışı Boğaz hattına yerleştirmiş. Hadi bakalım, bekliyorum 🙂
Yine yalan oldu senin yağmur 😦
Şu hale bak!
700 mb’da nem oranı sadece %3 !!! Ben bu kadar kuru hava hiç görmemiştim.
Yer seviyesinde istediği kadar kümülüs bulutları oluşsun, bulutlar dikine gelişmeye başlayınca yukarı da buharlaşmaya başlar. Modellerde en azından %15-30 arasında nem bekleniyordu o seviyede!
Tahmini çökerten bu oldu, yoksa güzel güzel İstanbul’da cumulus mediocris bulutları oluşabilmişti bugün…
Ben ne yapayım arkadaş, modeller üst seviyeyi doğru düzgün tespit edemiyorsa 😦
Sen de haklısın.
Öğleden önce iyi gelişiyor gibiydi kümülüsler ama sonra durdu olay.
Bugün öğlen çok güzel görsel anlamda bulutlar vardı.
Skandal gibi bir tahmin oldu ya, of. 😦
Çok mutsuzum
Adı üstünde tahmin 😀
Eksiyi verdim. Sen harika bir tahmincisin Fox, senin gibisi her yerde bulunmaz. Kışın nokta atışı yaptığın tahminlere say. Tahmin zaten bu, her zaman olacak diye bir kural yok.
MGM’nin tahmin oranı yüzde 80-90 aralığında(imiş) kısa vadede. Ben onların yalancısıyım. Sen de ara sıra ıskala ki tahminci olduğuna inanalım.
Yeni yazı. Katkılarınızı beklerim (yorum olarak, ya da yazının içine de ekleyebiliriz önemliyse).
İlk
bahardabahar da, İstanbul için kış gibi fiyaskoyla sonlandı. Ozan Abi yine bana kızacaksın bir şeyler yazacaksın ama ben İstanbul’da hatırlıyorum eskiden ne şimşekler ne ani seller olurdu bu aylarda.Küçükken kalkardım her sabah yağmur yağardı öğlen güneş çıkardı onları hala hatırlıyorum. Bu sene her mevsim kötü geçiyor.
KıştaKış da sıcak geçti sonbahardabahar da öyle ilkbahardabahar da öyle.Sıcaklık konusunda senin dediklerine katılırım, iyi hatırlarım, yazları bir iki sene dışında çok sıcak geçmedi ta ki 2007 ve sonrasına kadar.. Ben çocukken uyurken tere boğulduğumu hatırlamam hiç. Ağustos 20’den sonra da hava iyice serinlerdi, üşürdük, mazide kaldı hepsi..
Ama yağış konusunda katılmıyorum sana, kendimi bildim bileli 1 sene hariç yazları senin anlattığın gibi fazla yağmur görmedim. 2010’da, 1 Haziran – 10 Temmuz arasında 125 kg yağış düşmüş, yani Ankara’nın senelik ortalamasının üçte biri neredeyse. Bilkent hariç, orası yılda 1289.1 kg yağış alıyor. Not: Bilkent kısmı şaka tabi ki.. 🙂
2010’un etkisinde kalmışsın sen Spank? 🙂
Türkiye’de dün en yüksek sıcaklık, 38 derece ile Artvin’in Hopa ilçesinde ölçülmüş.
Ozan hocam; dün ölçülen bu sıcaklık, Hopa ilçesi için, Mayıs ayı yeni ekstrem sıcaklık olabilir mi?
1988’de 39.8 derece var…
Ilık geçen kış ve ilkbaharın ardından Karadeniz su sıcaklıkları normallerden 3°C – 4°C civarında daha fazla. Kıştan çıktığımız için yukarı seviyeler de halen gayet soğuk ve güney enlemlere “sağlam” sistem sarkma olasılığı da Haziran ayı sonlarına kadar var.
Görünen o ki, sonbaharı beklemeye gerek kalmadan Karadeniz pimi çekilmiş el bombasına dönmüş vaziyette. Sağlam bir polar atak gelirse, ki şu sıralar gelmesi Eylül’de gelmesinden bence daha kuvvetli ihtimaldir, Karadeniz ciddi konvektif fırtınalar üretebilir.
White Fox sağ olsun soğuk deniz diye diye uyuttu bizi ama Karadeniz’de su sıcaklıkları 20 dereceye dayanmış, çoğu yerde geçmiş bile.. Artık İstanbul değil o düşünsün, bu yorum için yapacağı itirazı da dört gözle bekliyorum 🙂
Tabi bu bardağın dolu tarafı, bir de boş tarafı var..
Poyraz + sıcak deniz = Nem + Boğucu sıcak..
Niye itiraz edecekmişim, benim soğuk denizle demek istediğim başkaydı, bu başka. Adam gibi polar olsa deniz etkisi bile olur.
Peki derinlik etkili mi bu mevzuda? Yani henüz yaz başındayız ve sular ısındı. Fakat bu sular kaç metre derinliğe kadar ısınmıştır? Yüzeysel olduğunu tahmin ettiğim bu ısınma bizim işimize yarar mı? Bahsettiğin etkiyi gösterebilir mi? Sonuçta yaz sonunda denizler derinliklere kadar ısınmış oluyor ama şu an durum nedir acaba? Bu veriler kaç metredeki sıcaklığı gösteriyor bize?
Güzel soru. Tropikal siklonların oluşmasında deniz yüzey sıcaklığında (SST) 26.5 derecelik eşiğin önemi anlatılırken bu 26.5 derecenin en az 50 metre derinliğe ulaşması gerektiği söylenmiş.
http://en.wikipedia.org/wiki/Tropical_cyclogenesis#Warm_waters.2C_instability.2C_and_mid-level_moisture (bilimsel referans var, atmıyorlar).
Uydulardan SST ölçülüyor, ama belli bir derinliğe kadar ölçülüyor mu, yoksa modelle mi derindeki sıcaklık tahmin ediliyor, emin değilim.
Bilgi bulan getirsin 🙂 Karadeniz’de ne olduğu da önemli. Ukraynalıların bir sayfası vardı bununla ilgili ama kapanmıştı sonra sanırım.
Düşününce de makul aslında, sonuçta okyanusta 20 metreyi aşabilen dalgalar oluşuyor. yüzeyde sıcak 10 metre aşağısı soğuksa dalga çıkınca altaki soğuk ile yüzeydeki sıcak çorba olur.
Haklısın MC dikey karışım hemen devreye girer bir de Karadeniz’de upwelling (soğuk dip suyunun yukarı çıkması) de var…
Ben de yukarıdaki haritayı Ukraynalılardan buldum zaten.
http://dzz.gov.ua/CPOSI/style/page_2/templer_page2_en.php?id=3&table=text_monitoring
Sıfır nem sıfır sorun. Oh be ne güzel masmavi bir hava ve güzel bir gün.
MGM’nin son durumlar sayfası eskiye nazaran çok daha iyi olmuş. Ancak her istasyonun yanına o istasyonun rakım bilgisi de yazılsa daha iyi olurmuş. Bir de söz konusu tabloda yağış bölmesi var. O bölmede gösterilen yağış kayıtları ne kadarlık bir zaman dilimini kapsayan kayıtlardır? Bu konu ilgimi çekiyor çünkü son 24 saatlik yağış miktarı sayfasında sadece günlük kayıt tutulan istasyonların bilgileri oluyor. Bilgisi olan biri cevaplandırırsa memnun olurum. Teşekkürler…
Yağış konusunda kendilerini uyarmak gerekiyor, belli ki sayfayı yapan yazılımcılar o konuyu uzmanlara sormamış.
Beyazıt istasyonu ortalama rüzgar hızı verilerine göre 24 Mayıs ortalama 14.0 km/h. ile yılın en rüzgarlı 2.günü oldu. Yılın en rüzgarlı günü ise ortalama 15.0 km/h. ile 15 Şubat olmuştu.
Sahra tozlarıyla yağış yaratacak sistemin patentini almış Haccettepe
http://cep.sabah.com.tr/Yasam/2013/05/24/sahra-tozu-ile-kar-yagdiracaklar
Sayın hocam patent alsa ne olacak? Bizim burada ağzınla kuş tutsan da yağmıyor. Bu Boğaz Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlıyor ama havasını ayırıyor. Bize ancak tozu yutmak kalıyor.
Bunun deneyini gelip de tozu nimbostratus bulutuna atarak yapmazlar umarım.
MGM sıcaklık ve yağış bilgilerini ondalık yaptı. Çok iyi oldu. Şimdi her şey dört dörtlük.
Afrika’dan Rusya’ya Kanal Marmara. Giren kayboluyor. Çıkan kendine geliyor. 🙂
Bugün gerçekleşen maksimum sıcaklık değerlerinin harita üzerinde gösterimi.

Maksimum rüzgar hamle hızlarının harita üzerinde gösterimi.

Günün bonusu olan ve öğleden önce gerçekleşen oraj kütlelerinin radardaki animasyonu 🙂

Bugün dışarda hapşırmaktan bir hâl oldum. Ve dikkat ettim, herkes perişandı 🙂 Hapşıranlar, gözleri kaşınanlar, burun çekenler filan. Mahvettin bizi lodos!
Sabah da çamur yağdı. Ne Sahra’ymış arkadaş be!
Bugün uçtuk resmen, sıkıntısı ve baş ağrısı da cabası 🙂
Bu nasıl ilkbahar? Koskocaman 3 ayda 1-2 yağmur dışında bir şey olmadı.
Hatırlıyorum küçükken sürekli akşamları şimşek çakardı sokağı sel götürürdü.
Artık bunları görmez olduk.
Küçükken karasal iklimli bir yerdeydin herhalde.
Dediğin şey karasal iklimde sık olur, İstanbul’da Mayıs ayı en kuru aylardan biridir. Sen herhalde normalden daha yağışlı bir Mayıs’ı hatırladın eğer küçükken de İstanbul’da idiysen.
:))))
İstanbul Başakşehir rüzgardan uçuyor şu anda toz kalktı havaya.
Rüzgarın denizden esmesine rağmen Tuzla’da bile sıcaklık 33-34 derecelere dayandı. Yanıyoruz!
Şile 35 derece… 19 Mayıs 1994’te de 35 derece var…
37 oldu.
Bu bilgiler MGM sitesinde mi acaba? Link varsa alabilir miyim? Teşekkürler
http://www.dmi.gov.tr/sondurum/turkiye.aspx?g=H&h=SN
Ayrıntılı Tablo’ya basın sonra İstanbul diye aratın…
Ben bu yazdan ciddi ciddi korkmaya başladım daha Mayıs ayındayız ama şu son 3-4 gündür sıcaktan uyuyamıyoruz.Normalde bu kadar sıcak geceler Temmuz’dan önce olmazdı.
Şu an saat 23.55 ve bütün camlar açık buna rağmen odam 26 derece.
An itibariyle Norveç’in kuzey kıyılarında sıcaklık yer yer 20 derecenin üzerindeyken, güney kıyılarında 10 derecenin altında!
23 Mayıs Perşembe günü İstanbul’da 850 hPa’da sıcaklık 7-8 dereceye kadar düşüyor ancak basınç haritalarına baktığımda bunu oluşturabilecek durumu göremedim (gerçi bakabildiğim tek şey kuzey rüzgarı olup olmaması 🙂 ). Bu durumun nedenini açıklayabilecek bir üstat var mıdır?
Yarın 850 hPa’da sıcaklık 20 dereceye dayanıyor neredeyse, 7-8 derece de nereden çıktı? 🙂
Evet sıcak ve yağmur ihtimali bir arada. Her iki ihtimalle de sırılsıklam olacağımız kesin. 🙂
Bu sistemde “sırılsıklam olmak” çok iddialı ve büyük bir deyimken bir de “kesin” demek çok sakıncalı.
Sırılsıklam ve kesin derken sıcaktan terleyerek demek istemiştim. Tabi ki gönlüm yağmurdan yana.
Aynen hocam tarih yanlış 🙂 24’ü olacak…
Evet, 850 hPa’da bir soğuma var o gün. Batı Avrupa’ya inen bir sistemin oluşturduğu alçak basıncın hemen doğusunda kalıyoruz, kuvvetli güneyli rüzgarlar Akdeniz çanağına kadar inen serinliği bize doğru taşıyarak sıcak havayı doğuya doğru püskürtecek.
Yani lodos olmasına rağmen aynı zamanda hava da serinleyecek. Ben böyle sistemleri soğuk lodos olarak adlandırıyorum 🙂
Nem arttığı için öyle oluyor. Havanın gizil ısısı yine aynı. 😛
Onu sormuyor ki. Bu şekildeki basınç yerleşimlerinde (güneyli rüzgarları taşıyan) yukarı seviye nasıl serinliyor diyor. Serinliğin sadece kuzeyli rüzgarlarla geldiğini düşündüğünden galiba..
Senin dediğin de doğru tabi, yağışlı her sistemin doğal sonucu..
Hayır, esas cevabı ben verdim. Sorudan da ne sorulduğunu gayette iyi anladım.
Cevap “nem adveksiyonudur”. Siz istediğiniz eksi verin.
Santiago’nun dediği gibi olsaydı, çizmede de güneyden eserken bizdeki gibi belirgin soğuma olması gerekirdi. Ama orada hava Afrika’dan direkt kuru olarak taşınıyor. Halbuki burada AB’nin siklonik hareketi daha güçlü.
https://www.youtube.com/watch?v=3lGmI9oy59A
Bu arada, Santiago haksız değil. Senin açıkladığın etkenin de rolünün olması onu haksız yapmaz.
Meteoroloji konuşurken bu avukat kafasını bir tarafa bırakmalısın bence.
Yani… sanki nem adveksiyonu kendi kendine oluyor..
İzlanda’dan polar atak bütün bunların sebebi.. Polar atak Kuzey Ege’ye iniyor, sebep olduğu tepki alçak basıncı Romanya’dan kuzeye tırmanıyor, bize de biraz serinlik, biraz yağış ve bol lodos getiriyor..
Vallahi ben bir tane eksi verdim sadece 🙂 🙂
“White Fox” ve “Santiago” ikinize de çok teşekkür ediyorum. İkinizin verdiği cevabı da gayet iyi anladım. Sanırım Ozan Hocam’ın da dediği gibi soğumada ikisi de etkili.
Hem güneyli soğuk rüzgarlar, hem de havadaki nemin artması (toplam ısının sabit kalması) sıcaklığı düşürecek.
Faydalı bir başlık oldu.
Tekrar teşekkürler..
Santiago’nun dediği durum sadece dikey yığımlı vertically stacked siklonlarda geçerli bir durum. Çünkü o tarz siklonlar (kasırgaları, tropikal siklonları bir kenara atarsak ben ben dikey yığımlı extratropikal siklonlardan bahsediyorum) ağır hareket ederler, siklonun sağı ile solu arasında sıcaklık farkı azdır, hemen hemen aynıdır. Bu sistemin 500 merkezi nerdeee, 1000 merkezi neredeee! Bu sistem karada olsaydı, 850 mb sıcaklıkları sağında belirgin şekilde yüksek kalması muhtemeldi.
Benim dediğim durum de bağlacı ile yazılmamalı Ozan, çünkü esas birincil etken o, , Santiago’nun dediği ancak sistemin yaşlanarak dikey yığımlı hale gelmesi ile (yani bu koşula bağlı) devreye girebilecek bir durum.
Gizli ısı nedir?
Gizil ısı, sabit sıcaklıkta bir termodinamik sistemde soğurulmuş olan ısıdır.
http://disc.gsfc.nasa.gov/hydrology/data-holdings/parameters/latent_heat_flux.shtml
http://www.theweatherprediction.com/habyhints/19/
Gizil ısının büyüklüğü ne oraj büyüklüğüdür ne termodinamik büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konulamaz…
🙂
Basından inciler;
92 günlük yaz mevsiminin 60 günü aşırı sıcak olacak.(Ağustos’un sonuna kadar sağlıklı veriler üreten modeller varda bizim mi haberimiz yok acaba)
Türkiye ‘hortum mevsimine’ girdi.
Bu yaz ülkemizdeki sıcak ve nemli illerde hortum olayları artarak devam edecek.
Işleri güçleri palavra haber.
Bu arada bazı Amerikalı Twitter kullanıcıları Oklahoma’daki hortum için kaydedilen en güçlü hortum ifadesini kullanmış tabi ne kadar güvenilir bir kaynak bilemiyorum.Çok fazla bilgi dolaşıyor
Bu yaz serin geçecek Temmuz’da kar yağabilir. İklim silahı denenecek. Kutup’tan ayrıştırılan soğuk bir kütle hiçbir basınç sisteminden etkilenmeden,manyetizma ile izole edilip istenilen bölgeye bırakılacak . Kaynak: salladım gitti ya tutarsa. 🙂
Orhan Şen’den beklenen açıklama geldi 🙂
http://www.haberturk.com/yasam/haber/846170-bu-yaz-cok-daha-sicak-gececek
http://video.haberturk.com/haber/video/bu-yaz-hava-nasil-olacak/89638
Sanıyorum IRI’yi baz alıyor, değil mi? – Düzeltme: Orhan Şen NASA’cı, Miktad Kadıoğlu IRI’ci
Bu da Kasım 2012’de, normalden 2 derece sıcak geçen 2013 kışı yaptığı tahmin:
http://www.sondakika.com/haber/haber-bu-yil-nerede-o-eski-kislar-demeyecegiz-4067422/
Bence haber değeri daha yüksek olan kısım: “İspanya’da sandıktan ayrılıkçı partiler çıktı”
Yaz tahmini yapmak kolaydır. Kış tahmini yapsınlar da görelim…
Daha detaylı bilgi elde ettikçe yazacağım. Oklahoma City çevresini etkileyen(dolayısıyla nüfusun nispeten yoğun olduğu bir bölgeyi etkileyen) EF 3-4(Kesin bilgi bulamadım şu anda)gücünde şiddetli bir hortum, çok çok ciddi hasara ve şu andaki rakamlara göre 51 ölüme sebep vermiş durumda. Sessiz geçen hortum sezonu sonlarına doğru bu hafta bölgede hortum oluşması bekleniyordu.
Görüntüler felaketin merkezi Oklahoma’dan…
http://www.cnn.com/video/?/video/us/2013/05/20/vo-tornado-forms-over-oklahoma.koco
Olay sonrası Mammatus’lar:
Hortumun EF 5 olarak kategorize edilebileceği söyleniyor.
http://en.wikipedia.org/wiki/Enhanced_Fujita_Scale
Inanılmaz görüntüler:
http://www.weather.com/news/tornado-central/oklahoma-plains-tornadoes-slideshow-20130520
Hortum sonrası yeraltı sığınağından çıkış anı:
http://www.liveleak.com/view?i=24f_1369106332
Daha önce bu derece şiddetli hortumlar yaşanmış mıdır bilmiyorum ama ben böylesini görmedim. İnanılmaz görüntüler, videolar. Son güncellenenen ölü sayısı 91 ve 100’ün de üzerine çıkmasından endişe ediliyormuş.
1999 ve 1925’de benzer hortumlardan bahsediliyor. 99’daki ölü sayısı farklı kaynaklara göre 44 ve 65 şeklinde. 18 Mart 1925’de ise Missouri, Illinois ve Indiana’yı etkileyen hortumda 695 kişi hayatını kaybetmiş. Bu arada 99’daki hortumun EF5 kategorisinde, bunun ise EF4 kategorisinde olduğundan bahsedilmiş. Bununla birlikte bazı kaynaklar EF5 olarak haber yağmış. Derecelendirme Fujita ölçeğinde EF0’dan EF5’e kadar 6 birim üzerinden yapılıyormuş ve tüm hortumların sadece yüzde biri EF4 veya EF5 şiddetine ulaşabiliyormuş. En üzüldüğüm konulardan birisi de boşaltılamayan okullardan birinin bodrum katına sığınan çocukların hortumun getirdiği yağışın bodrum katlara dolması nedeniyle boğularak ölmesi. 30 civarı çocuk bu şekilde hayatını kaybetmiş. (Kaynak: NTV ABD muhabiri Selim Atalay) http://www.foxnews.com/weather/2013/05/20/deadly-tornado-tracked-path-1-oklahoma-twister/
CNBC-E şöyle bir haber yapmış ”National Weather Service confirms
tornado that hit Moore, Oklahoma,
was a top-of-the-scale EF-5.”
Büyük bir afet umarım ölü sayısı daha yükselmez 😦
Ben de bir tanıdığın çocuklarıyla birlikte sığınakta olduğunu öğrendim az önce, evleri ne alemde bilmiyorum.
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=xTpceWd8UE4
Muazzam büyüklükte…
Hızlandırılmış video.
http://video.ntvmsnbc.com/saatte-320-kmlik-video.html
Hortumun geçtiği yol.

Hortum’dan canlı yayını kaçırmayın….
Aşağıda İstanbul’daki 4 istasyonun Mayıs ayı maksimum rekorları var. Diğerleri biraz zor ancak Perşembe günü İstinye çok büyük ihtimalle rekorunu yenileyecek. Kemerburgaz, Ömerli, Kılıçlı gibi istasyonlarda ise 35 derecenin üzeri rahatlıkla ölçülebilir.
Balmumcu-34.4
İstinye-32.1
Kandilli-35.2
Kartal-36.4
İşte şimdi oluyor! Verisi donanlar kırmızı renkte filan, süper.
Benim bilgisayarda veriler açılmıyor bir türlü. Tek bende mi var bu sorun? Yükleniyor gösteriyor ama açmıyor.
Ben de 5 dakikalığına görebildim, şimdi yok. Belli ki üzerinde çalışılıyor. İş tam olarak bitince sorun kalmaz.
Aynı sorun öğlen de oldu bir ara işte sonra bu yeni özellikler geldi. Şimdi çok uzun süredir yok.
Değerleri ondalık yapmadan mümkünse yayınlamasınlar!
Katılıyorum, değerler ondalıksız hiçbir şeye benzemiyor. Duyarlı olan arkadaşlar MGM’ye şikayette bulunursa şikayetimizi değerlendirebilirler.
Bana gelen cevap son durum haritası ve ayrıntılı tablo üzerinde çalışmaların hâla sürdüğü ve değerlerin şu anda ondalık olduğu, yağış periyodu bilgilerinin ise düzenlendiği yönünde oldu. Şu anda halen değerler tam sayı şeklinde ancak önümüzdeki günlerde bunun da düzeltileceğini umuyorum.
Dün Tuzla’da sıcaklık 30.4 dereceye kadar çıktı. Bu yıl gerçekleşen en yüksek sıcaklıktı. Bakalım Perşembe günü 32-33 dereceleri görecek miyiz?
Burası İstanbul hacı, burada Skew-T değil model çalışır 😀
http://inciswf.com/1280579203.swf
White Fox SMS attı, bu tahmin ile “kandırmış” bizi dün. Bu vesile ile kendisinden özür diliyor, beyaz bayrak açıp ateşkes ilan ediyorum 🙂
Seni seviyoruz White Fox, kızdırmak da çok zevkli ama 🙂
Kandırmış!!! Seni gidi kandırıkçı White Fox seni! Hortumcubaşı Meteogreen de kandırdı bizi dün demek ki.
“İri dolucubaşı” aynı zamanda 😛
Tahmin tutmadı demiyor da 🙂
Öyle bir şey yok. Aynı saatlerde Havaturka’da yazdığım mesaj bu: http://www.havaturka.com/forum/forum_posts.asp?TID=506&PID=128446&title=bahar-orajlar#128446
2013’ün laneti..