1. Bulutların ufkun kuzey taraflarında sıkışık bir halde toplanıp yükselmesi, kuvvetli bir yıldız rüzgârının çıkacağına ve havanın soğuyacağına ve yağmur da yağabileceğine.
2. Ufkun batı taraflarında bulutların oluşması, batı tarafından rüzgar eseceğine ve yağmur yağmasının neden olacağına.
3. Batı ve lodos rüzgârları esnasında havanın soğumaya başlaması, rüzgarın Yıldıza veya Karayele döneceğine.
4. Rutubetsiz bir havada (yani kuru soğuk) şimal taraflarından tatlı bir frişka rüzgârı eseceğine.
5. Havanın rutubetlenmesi, güney rüzgârının çıkacağına.
6. Devamlı bir kuru soğuktan sonra sıcaklık hissedilmesi, kuvvetli bir fırtına çıkacağına. Devamlı bir sıcak havanın ardından soğuk hissedilmesi, yağmurlu bir fırtınaya.
7. Birdenbire soğuk çıkması ve yağmur yapması, güzel bir havaya.
8. Kışın don esnasında havada sıcaklık hissedilmesi, kar yağacağına.
9. Yazın havanın birdenbire soğuk yapması, bol bir yağmura.
10. Geceleyin çiğ yağması ve sabahleyin sis olması, güzel havaya
11. Grupta fazlaca kırılma olması, yağmura ve rüzgâra.
12. Yağmursuz gök gürültüsü ve şimşek çakıntısı, sıcak bir havaya.
13. Bulutların yükselmesi ve yoğunluklarının azalarak renklerinin açılması, havanın güzelleşeceğine ve serinleyeceğine.
14. Bulutların alçalması ve renklerinin koyulaşarak sarkık bir hal alması yağmura ve rüzgâra.
15. Bulutların gevşek ve yumuşak görülmesi, yağmura; donuk renkli ve keskin kenarlı bir halde bulunması, şiddetli ve devamlı bir rüzgâra.
16. Bulutların dağ tepelerinde sis halinde toplanması yağmura ve rüzgâra.
17. Alt tabakalarda görülen bulutların uçuşmaları, frişka bir rüzgâra; yukardaki bulutların ise devamlı bir iyi havaya.
18. Bulutların atılmış pamuk gibi yükseklerde yığın halinde toplanması havada bir değişim olacağına.
19. Yumuşak beyaz bulutların koyulaşması ve renklenmesi, yağmura; keskin kenarlı bir hal alması yağmurlu bir rüzgâra.
20. Sabah ve akşam bulutların mor bir renk alması, yağmura.
21. Semada şeffaf bulutların olması, kuvvetli bir frişkaya veya mutedil bir fırtınaya.
22. Açık ve berrak bir gruptan sonra yıldızlar görünmeyecek surette havanın bulanması ve beyaz bulutlar oluşması, yağmura ve rüzgâra.
23. Güzel ve berrak bir gecenin sabahında semada ve ufukta boylamasına bulutlar görülmesi, yağmura ve rüzgâra.
24. Güneş doğarken bulutların ufukta toplanması ve kabararak yükselmesi yağmura.
25. Ufukta birdenbire karanlık ve girift vaziyette bulutlar hasıl olması hafif bir rüzgâra ve sonra yağmurlu bir boraya.
26. Bulutlu bir havada güneşin bulutlar arasından huzmelerinin uzanması frişkaya.
27. Göğün çok fazla renk alması, aniden kuvvetli ve bununla beraber devamsız bir boraya.
28. Denizin siyah veya yeşil bir renkte görülmesi, rüzgâr çıkacağına ve sertleşeceğine.
29. Geceleyin ufkun üzerinde beyaz bir kuşak gibi ziya görünmesi, hava çıkacağına ve sertleşeceğine.
30. Sakin bir havada deniz yüzeyinin göz alacak kadar parlak beyaz bir renkte görünmesi ve havada sıcaklık hissedilmesi, büyük bir fırtınaya.
31. Denizin donuk beyaz bir renk alması, sise ve güzel bir havaya.
32. Rüzgârın güneşe doğru dönmesi, havanın yeniden tazeleneceğine alamettir.
Hayvanlara Bakarak Tahminlerde Bulunmak
1. Martıların sabahleyin denizlere doğru açılıp uçmaları, hafif rüzgarlı iyi, sahillere yakın olarak alçaktan dolaşmaları fırtınalı fena bir havaya.
2. Umumiyetle kuşların sürü halinde yükseklerden uçmaları, iyi; alçaklarda gezmeleri, fena bir havaya.
3. Baykuşların geceleri sık sık ötüşleri, güzel; kargaların kötü bağrışmaları ve deniz kenarlarına yayılıp başlarını suya sokmaları fena bir havaya.
4. Yunus balıklarının su üstünde görülmeleri, havanın 12 saat değişmeyeceğine.
5. Horozların ikindi vakti ötmesi, havanın düzeleceğine.
6. Dağ kuşlarının ve çeşitli hayvanların birden ortadan kaybolmaları veya bir yöne hızla kaçmaları, aksi yönden bir sağanak yağmur veya fırtınanın geleceğine, işarettir.
GÜNEŞİN BATIŞINDAN TAHMİNLER
Boz renkli gökyüzü: Güzel hava
Parlak sarı gökyüzü: Rutubet ve yağmur
Yağmurdan sonra sarı gökyüzü: İyi hava
Kırmızı renk: Yağmur ve rüzgar
Pembe fıstıki renk: Şiddetli yağmur ve fırtına belirtisidir.
GÜNEŞİN DOĞUŞUNDAN TAHMİNLER
Kırmızı renkli gökyüzü: Rüzgar ve yağmur
Güneş ve çevresi parlak: Güzel hava
Güneş çevresi hafif dumanlı: Fırtına
Güneş çevresinin kırmızı iken donuklaşması: Şiddetli yağmura işarettir.
HALEDEN TAHMİNLER
Rüzgarlı havada hale oluşması: Rüzgarın şiddetlenmesine
Halenin küçük olması: Rüzgarın yakın zamanda eseceğine
Halenin iç bölgesinin kırmızı ya da mor olması: Şiddetli fırtınaya
Halenin büyük olması: Rüzgarın üç-dört saat sonra eseceğine,
Halenin beyaz renkli olması: İyi havaya işarettir.
AYIN DURUMUNDAN TAHMİNLER
Ay fazla parlaksa, çevresi kırmızı ve turuncuysa: Fırtınaya
Ay hilal şeklinde görülüyorsa: Şiddetli yağmura
Ay doğarken kırmızı görünüyorsa: Sert rüzgarlara
Ay donuk ve dumanlı görünüyorsa: Yağmurun yağacağına
Ay küçük ya da büyük görünüyorsa: Yağmur yağacağına işarettir.
Balıkçı forumlarında gezinirken gördüm, sizce hepsi doğrumu givenilir mi ?
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Hale ve Ay’a göre yapılan tahminler bana pek mantıklı gelmedi. Ama diğerlerinin hepsi doğru sayılabilir gibi. Havaya bol bol bakan bir havadelisinin de uzun süre içinde aklında kalan şeyler çoğunlukla bu listedeki gibi oluyor. 🙂 İnternet yoksa mecburen DFS’yi çalıştırıyorum. Böyle tahmin yapıyorum.
Bazı yorumlar her yerde geçerli değil coğrafi konuma göre çeşitlilik gösterir. Yukarıdaki yorumlar daha çok Karadenizli ve Marmaralı balıkçıların yorumları gibi. Ege ve Akdeniz’de durum değişebilir. Örneğin kuzeyden esen bir rüzgar çok büyük ihtimalle Ege ve Akdeniz’de havayı açar.
Bazı yorumlar da doğru aslında onları genelleyebiliriz. Mesela; ”Sisli bir sabah uyanmak” ifadesi genelde yüksek basınç koşulları altındaki sıcaklık terselmesini işaret eder ki bu da açık gökyüzü anlamına gelir. Ya da lodosa boşuna ”gözü yaşlı” dememiş balıkçılar: Yaklaşan güçlü bir Akdeniz siklonunu ifade eder dolayısıyla Türkiye’nin birçok yerinde yağış kaçınılmaz olur.
Aslında tüm bu yorumlar geleneksel toplum yapısının bir nesilden diğer nesile deneyimlerini, tecrübelerini aktarma biçimidir. Bunu çoğu zaman balıkçıların ya da çiftçilerin yapmış olduğu gibi sözlü olarak aktarırlar. Aktarılan bilgilerin hepsi yerel ve doğrudur.. Çünkü aktarılan her bilgi aslında yaşanmış bir hikayedir ve insan en iyi ”yaparak yaşayarak öğrenir.”
Dün gece kedim (evden dışarıya asla çıkartmıyoruz, tam bir ev pisisi) oldukça huzursuzdu. Kendini taratmıyor, sürekli keşif yapma modundaydı. Keşif modu vardı ama huzursuz bir hal seziyordum. Odama sokuyordum ama odamdan fırsatını bulduğu an kaçıyordu. En sonunda kaşla göz arasında evden kaçtı. Şansımıza evin bahçesinin önündeki bir arabanın altında yakaladım. Huzursuz, neşesiz moda devam etti. Hava rahatsız ediciydi. Nem ve rüzgarsızlık gece gece bunaltıyordu. En sonunda sabaha karşı hava patladı. Orajın sonlarına doğru kedimin keyfi yerine gelmeye başladı. Sabahleyin ise önceki neşeli, oyuncu haline tamamen geri döndü.
Benim birinci elden tanık olduğum hayvanlar & hava durumu ilişkisi bu şekilde oldu. Muhtemelen yüksek nem, O’ nu rahatsız etmiş olabilir. Bilemeyeceğim.
İlk defa amcamın ve kendi bahçemdeki yaklaşık 10 adet ayva ağacının hiç meyve vermediğine şahit oluyorum. Halbuki bu sene kayda değer bir don olayı da olmadı. Sebebi nedir bilmiyorum, çevremdeki bahçelerde de yok. Ayva çok olunca kış çetin geçer denklemini bilemem ama bu durumda bana göre sıcak ve soğuk bağlamında extrem bir kış olabilir. 😀 Böylelikle hiç meyve vermeyen ayva ağacının ardındaki kışın nasıl bir tepki vereceğini test etmiş olacağız. 😀 Sıcak bir kışı düşünmek bile sıkıcı. 😀
Yaklaşmakta olan sıcaklardan önce, içinizi serinletecek bir analiz paylaşmak istiyorum. Enka Balmumcu istasyonunun verilerini incelerseniz, kurulduğu günden bu yana, en serin Haziran ayını geride bıraktığımızı göreceksiniz. 1994 yılından bu yana sağlıklı kaydı olan 20 yıl içinde en serini 2015 Haziran ayı oldu. Ayrıca, zorlama bir korelasyon ile de böyle serin geçen haziranları takip eden kış mevsimleri ortalamaların altında kaldı diyebiliriz…
Lütfen daha dikkatli inceleyin Can Harsh, 1996 yılında haziran ortalama sıcaklığı 19.8 derece olmuş, bu sene 20.3 olmuş… Ama evet serin bir haziran geçti…
Evet Ozan Hocam haklısınız, 1996 Haziranı ortalamalarda en düşük olanı. Benim hatam, analizi, günlük en yüksek sıcaklık ortalamalarına göre yaptığımı söylemem oldu. 2015, 23.7 ile bu konuda şampiyon gözüküyor ama 96 Haziranı geceleri buz gibi geçtiği için günlük ortalama sıcaklıklarda liderliği kapmış.
Bir da AHL, Göztepe gibi uzun yıllar kayıtları olan istasyonların sonuçlarını paylaşabilenler olsa, hakikaten ilginç bir yaz başlangıcı yapıp yapmadığımızı daha iyi anlayabiliriz diye düşünüyorum
Avrupa’daki jet akımları da omega şeklini almış durumda.
Ayın 9’u gibi sezonun ilk sıcak dalgası “Selamınaleyküm ramazanda bir çayınızı içmeye geldim.” diyecek ve onu yaklaşık 5 gün misafir edeceğiz. Giderken de “Ağustos’ta daha sık görüşeceğiz.” diyecek gibi duruyor.
Bence önce yaptıkları tahminleri gözden geçirmeliler tamam hiç bir tahmin yüzde yüz değildir ama kendi bölgem için söylüyorum tutarsızlık olarak %80 birde kullandıkları harita hiç iç açıcı değil MGM daha profosyonel haritalar hazırlamalı ve artık kendi hava modeli üzerinde çalışmalar yapmalı.
Batı Avrupa son 10 yılın en sıcak günlerini yaşamaya başladı bugünden itibaren. Daha önce de bahsettiğimiz Omega Blok’un marifeti bunlar. Aşağıda bugün (01.07.2015) bölgede ölçülen en yüksek sıcaklıkları gösteren haritalar var.
Sıcak hava Almanya’ya bugün giriş yaptı ama en güçlü hamlesini gerçekleştirmedi. Henüz ısınma turları yapıyor ülkenin batı ve güney kısımlarında. Oysa önümüzdeki günlerde Kuzey Denizi ve Baltık Denizi kıyılarında bile sıcaklık 35 dereceyi bulacak. Sıcak hava dalgasının en uzun süre kalacağı yer ise Güney Almanya, yani Münih’in de içinde bulunduğu, serin ve büyük bir su kütlesinden en uzak bölgeler.
Fransa’nın güneyinde 2-3 gündür etkili olan aşırı sıcak hava dün yavaş yavaş kuzeye de sızmaya başlamıştı, bugün ise gücü tavan yaptı ve başkent Paris 39 derece ile ülkenin en sıcak şehirlerinden biri oldu.
Fransızlar böyle zaman zaman gelen aşırı sıcak baskınlarına konumları gereği alışık olsa da, Britanyalılar bugün eminiz ki daha çok zorlandılar bu 35 derece civarındaki sıcaklıklarda.
Sıcak havanın bir kısmı İsveç ve Norveç’in güneyini bile bir hayli ısıttı. Sıcaklıklar mevsim normallerinin 6-7 derece üzerinde ve birkaç gün daha böyle seyredecek. Yer yer 30-32 derecede sıcaklıkların ölçülmesi mümkün denizden uzak iç kesimlerde.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Sıra bize de gelecek maalesef. Ama 5 günlük sıcaklar ülkeden ayrılırken muhteşem oraj ve yağışlar yaşayacağız. Sonuçta atmosfere yığılan o kadar enerji sessizce gidecek değil ya. 🙂
İzmir-Manisa hattına yine güneydoğu-kuzeydoğu istikametinde kütle ilerliyor. Hattın beslenme noktası güney uçtaki Torbalı-Bayındır civarı ve yine kütlelerin etkili kısmı İzmir’i vuracak gibi bakalım beklemedeyiz 🙂
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
“Circumhorizontal arc” (Gökkuşağı Bulutu) olduğunu düşündüğüm bir optik olayın fotoğrafını çektim biraz önce. Şu saatlerde cirruslar bol, daha sonra da görebilmeyi umuyorum. Telefon ile çektiğim için görüntü kalitesi pek iyi değil maalesef.
Görüntüyü kaydedip paylaştığınız için çok teşekkürler. Sayfa takipçilerinin artık karlı, fırtınalı, orajlı ve yağmurlu havaların dışında güneşli havalardan da heyecan duymaya başlamaları beni mutlu ediyor.
Evet. Bu bir circumhorizontal arc. Türkçesi “ateş gökkuşağı” olsa da ateş gökkuşağının İngilizcesi olan “fire rainbow” doğru bir tabir olarak kabul edilmiyor. Bu gerçek bir rainbow (yağmur kuşağı diyelim) değil çünkü. Türkçesi olan gökkuşağı ise, ister yağmurla, isterse yağmursuz gerçekleşsin gerçek bir gökkuşağıdır. Bu sebeple circumhorizontal arclara Türkçe olarak ateş gökkuşağı demekte bir sakınca görmüyorum.
Yabancı bir kaynakta yağmur gökkuşaklarının ateş gökkuşaklarından daha nadir görüldüğü yazıyor. Düşündüm de hakikaten doğru. Bu sene gördüğüm iki yağmur gökkuşağına karşılık en az 10 kez optik hadise gördüm. Sadece önümüze, sokak lambalarına bakmak yerine arada sırada güneş gözlüğü ile parlak gökyüzüne (Güneş’ e doğru değil) bakmamız yeterli. 🙂
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Ben hep severdim böyle olayları zaten. Hemen umutlayın. Henüz bir gelişme yok sayfa takipçilerinde. 🙂
Aslında circumhorizontal arclar düz bir çizgide gibi görünse de 22 derecelik standart halelerden çok daha geniş bir daire şeklinde oluşuyorlarmış. Velev ki gökyüzünde geniş yer kaplayacak kadar büyük bir ateş gökkuşağına denk geldik. O o kadar geniş bir çembermiş ki, o çember şeklini görmek çok zor ya da imkansızmış.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Çemberin Görünmemesinin Nedeni :
1. Öncelikle bana göre çemberin görünmemesinin nedeni çok büyük olması değil çemberin teorik çizgisinin denk geldiği yerde doğru açıda bulut bulunmamasıdır.
2. Çemberin tamamen oluşmuş hali çok büyükse ayırt etmek zorlaşabilir.
Çift gökkuşağı denen olayı mutlaka duymuşsunuzdur. Bu olay çift gökkuşağıyla doğrudan bağlantılı.
1. Durum : İç Gökkuşağı çok parlakken dışarıdaki 2. gökkuşağı o kadar da parlak değil. Circumhorizontal Arc oluşumu da iç gökkuşağı görevi yapan 22 derecelik halenin dışındaki 2. gökkuşağı oluyor.
2. Durum : Circumhorizontal Arc bir iç çembere ihtiyaç duymadan kendi başına bir çember oluşturabilir.
3. Durum : Çemberin diğer kısmnda doğru açıda bulut bulunmaması sebebiyle sadece bir kısmını görebiliriz. Bu durum 1. ve 2. durumda yaşanabilecek bir alt durumdur.
MGM’ye göre İç Anadolu’da neredeyse bütün şehirlerin yağış ortalaması yükselmiş. Mesela Konya’nın eskiden yağış ortalaması 350 mm civarlarında bir şeydi diye hatırlıyorum, şimdi 434 mm olmuş. Son 5 senenin ortalamaya katılmasıyla daha da yükselecektir bu rakam. Yalnız MGM bu rakamları neye göre yükseltmiş onu çözemedim. Ayrıca 2015 Haziran ayı, Konya’da 1931’den bu yana en yağışlı üçüncü Haziran ayı olmuş.
Bu grafiklerde uzun yıllar ortalamasını 1981-2010 yılları arasına çekmişler o yüzden olabilir. Önceki verilerde daha eski yılları da katıyorlardı diye hatırlıyorum.
çihiro (Karatay/KONYA, 1016 m)
Başlığa dikkat ederseniz bu grafikler “Yıllık ALANSAL Yağışlar”ı gösteriyor. Yani grafikteki herhangi bir sütun tek bir istasyonu temsil etmiyor. Birden fazla istasyonu temsil ediyor. Kaç istasyon bilmiyorum. Ortalamalar değişmedi. Değişen şey grafikler. Konya-Merkez’in şu anki yıllık ortalama yağış miktarı 322,7 kg. Bence saçma bir iş yapılmış. En azından bir açıklama yapılmalı. Kaç istasyonu, ne kadar bir yeri kapsıyor bu “alan”?
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Meteociel.fr yaz moduna geçti. Background’ı kızartmışlar. 🙂
Havadelisi hocama ve diğer arkadaşlara bir sorum olacak. Kendi tahminimi harita üzerinde göstermek için kullanabileceğim bir yazılım var mıdır? İnternette aradım fakat bu işlere ayrılmış bir yazılım bulamadım. Sizlerin bir önerisi olabilir mi?
Teşekkürler.
Kartal’a 1 hafta içinde iki kez sel yapacak boyutta yağmur yağdı. Çevre bölgelerde, yağmur bu kadar etkili olmadı. Bu olayı Giresun’da 1 hafta içinde 2 kez >150 mm/m2/gün ile üst üste rekor kırdığı zamanda, yine Bodrum’da 10 gün ara ile >80 mm/m2/gün ile kırdığı üst üste rekorda hatırlıyorum. Niye bazı bölgelerde, yağış kısa süre içinde yoğunlaşıyor? Bilen var mı?
Kartal Soğanlık’tan başlayıp Pendik köprüye kadar olan kısım etkili bir yağmurda hemen doluyor. Kışın da denk geldim birkaç kez. Aynı sorun Tuzla İçmeler’de de var. 5 dakikalık kuvvetli bir yağmur yağsın anında doluyor bütün yol. Çok kez haberlerde ‘sel’ manşetiyle çıktı. Altyapı sorunu olduğu açık, Üsküdar’da da yolla deniz birleşiyordu bir aralar.
Üst üste neden Kartal’a bu kadar yağdı sorusuna ise yağışın oluşum şekli diye düşünüyorum. Arkasındaki Aydos, yeterli koşullarda kütleleri patlatıyor, kuzeyli rüzgar ise Kartal civarına sürüklüyor diye düşünüyorum.
Bugün sirüsler gökyüzünü kaplıyor. Öğlenleyin Kerpe’ de kısa süreliğe circumhorizontal arc (ateş gökkuşağı) görüldü. Yani aslında muhtemelen gözü (sirüslerin optik hadiselere yol açması yüksek olduğundan) yukarılarda olan bir tek ben olduğumdan bunu bir tek ben fark ettim sanırım. Fotoğrafları Facebook hesabıma ekledikten sonra ortadan kaybolmuştu. Benim sayemde annem de gördü. O’ da fotoğrafladı. Akşama yalancı güneş de olursa şaşmam.
Fotoğrafları ben Baki Berk Kayalar adına Facebook sayfalarınızda rahatça paylaşabilirsiniz. Fotoğrafladığım ilk gerçek ateş gökkuşağı oldu.
Bu olayın oluşum mantığı nedir? Youtube’da lights before earthquake diye arayınca bu tarzda optik olayların olduğu videolar çıkıyor.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
1. 17 Ağustos 1999 Depremi öncesinde de bu bulutların görüldüğünü söyleyenler var.
2. Depremleri HAARP’a bağlayıp bu olayın bu santral tarafından oluşturulduğunu iddia edenler var.
3. Bu bulutun depremle alakalı olmadığını, depremle alakalı başka bir bulut türünün olduğunu söyleyenler var.
4. Sirrus, roll cloud, noctilucent ve tuhaf şekillere sahip altokümülüslerin de depremle ilgili olduğunu iddia edenler var.
5. Aşırı soğumuş ama donmamış suyun bir anda donmasıyla oluşan adını hatırlamadım olayı depremlerle ilişkilendirenler var.
Var, var, var. 🙂 Henüz hava olaylarıyla depremlerin arasında bir bağlantı bulunamadı. Sadece dayanağı olmayan söylentiler internette dolanıyor. Eskiden bu konuyu uzun uzun araştırmıştım.
Bunların depremlerle ilişkisi anca şehir efsanesi olur. Sirüs bulutları gibi yarı saydam yüksek irtifa bulutlarının görüldüğü herhangi bir gün bunun gibi optik hadise manzaraları oluşabiliyor.
Karaisalı’ya 80 mm. yağış düşmüş. Dün zaten radarda bütün gün pembe kütleler gezindi durdu o bölgede. Adana merkezde ise bütün gün çok bulutlu bir hava olmasına rağmen bir damla yağış düşmedi. O pembe kütleler bir türlü Adana’ya doğru hareket etmedi :(. Zaten meteoroloji radarının en güzeli tarafı da bu oldu. Eskiden hava her bulutlandığında heyecan yapardık ama çoğu zaman da hayal kırıklığına uğrardık. Şimdi ise radara baktığımız zaman net bir şekildi görüyoruz yağıp yağmayacağını ve ona göre heyecan yapıyoruz.
Radar olması daha kötü. Geçen günlerde odamda otururken dışarıda DEY etkili oluyordu. Duman oturmuş görüş mesafesi düşmüş ince bir yağış vardı. Sonra sesler duymaya başladım. Dikkat kesilince bu seslerin gökgürültüsü olduğunu anladım bir anda adrenalin arttı. Hemen pencereye koştum dışarıda duman (yamaç sisi yöresel olarak duman denir) etkisini sürdürüyordu.
Hemen radara baktımki ne göreyim Kaçkarların üzerinde devasa bir kırmızı kütle. Kalp atışlarım hızlandı olabilecek senaryolar hemen beynimde dönmeye başladı.
Animasyonlu oynatınca kütlenin kuzeye çıktığını görünce daha da heyecanlandım ama unutmadığım birşey vardı ki 4.000 metrelik Kaçkarlar üzerinde bir kütle 500 metreye alçalırken etkisini kaybedebilir olduğuydu. Nitekim de öyle oldu etkili bir yağış gerçekleşmedi. Sarı kütle bile üzerime gelmedi.
Radar olmasaydı belkide bu kadar heyecan yapmazdım beklentiye girmezdim. Çünkü o gün için önemli bir yağış beklentisi yoktu.
En fazla üç-beş damla yağmasını bekliyordum, fakat bir kaç dakika önce Kerpe’ de ortalık karışmaya başladı. Bulutlar tam tepemizde tomurcuklanıyor gibi görünüyor.
Bir kaç dakika yoğun yağdıktan sonra üzerimizde oluşan bulutlar daha da gelişerek İzmit tarafına doğru ağır ağır hareket edip İzmit civarında sıkı yağışlara yol açtı.
Bugün İzmir de mevsime göre olağan dışı bir yağış vardı. Çiğli de iri taneli yağmurla beraber zamanla dolu da yağdı. Yaklaşık bir ay önce, 20 Mayıs ta bazı semtleri afet yerine çeviren muazzam dolu yağışında, bulutların izlediği rotanın bugünkü ile çok benzer olması dikkat çekici.
20 Mayıs 2015, bir buçuk saatlik radar görüntüsü;
27 Haziran 2015, bir buçuk saatlik radar görüntüsü;
Batı Akdeniz için geçerli o, Doğu Akdeniz için değil.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Ben Marmaris’te yaz mevsiminde iri damlalı gök gürültülü yağmur gördüğümü hatırlıyorum. Antalya’da yazın hortum görüldüğünü de duyuyoruz. Son günü dün olan tatilimin başlarında Fethiye ve Muğla’da kümülonimbüslerle karşılaştım hatta Muğla’da inanılmaz boyutta damlalarla yağmur yağdı. 🙂 Olabilir de.
Uzun yıllar bulutluluk, yağış ortalamaları ve yağışlı gün sayısına göre konuşuyorum ben. O dedikleriniz Anamur’dan başlayıp Çanakkale’ye dek uzanan sahil şeridimizde normal olmayan, sıradışı olaylardır. Olamaz yani. Bugün Ege ve Batı Akdeniz kıyılarını vuran yağmurlar da normal değil. Muğla şehir merkezinin iklimi zaten bambaşka. 700 metreye yakın bir yükseklikteki şehirden bahsediyoruz.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Muğla merkezinden bahsetmiyorum. İklimin değiştiğini kabul etmek zorundayız. Artık bu tür olaylarla sık karşılaşacağız ve hiç de anormal sayılmayacak. Yine de bu yıl yaşanan ciddi-ekstrem arası olayların sebebi doğrudan iklim değişikliği değil. Bu yılın bir El Nino yılı olduğunu hatırlatırım.
İskenderun-Dörtyol coşmuş ama Adana merkezde tek damla yağmur yok. Bu sene Adana orajsız bir dönem yaşıyor. Hafta sonu gelecek olan sistem de Antalya tarafını vuracak gibi gözüküyor. 😦 Tek tesellimiz boğucu sıcakların olmaması.
22 Haziran 2015 akşamı Kerpe’ de Sundog/Yalancı Güneş oldu. Optik hadiselerin azaldığı bu dönemde ilaç gibi geldi. Bu yalancı güneş biraz zayıf ama olsun. Sirüs bulutlarının göründüğü günlerde optik hadiselerin yaşanma olasılıkları oldukça fazla.
Buna benzer bir videoyu birkaç ay evvel izlemiştim. “Crown Flash” diye geçiyor. Bu videodan anladığım üzere Sun Dog benzeri bir optik hadise. Mantığıma dayanarak bir açıklama yapmam gerekirse, CB bulutunun tepesindeki buz kristallerinden oluşan yoğun olmayan hafif bulut kütlesi, altındaki CB’ den kaynaklanan güçlü hava akımları sebebiyle çok hızlı değişiyor olmalı. Biz bulutun kilometrelerce altından yukarıda nelerin döndüğünü anlamıyor olabiliriz ama bu ışık oyunları yukarıda inanılmaz güçlü rüzgar formasyonlarının oluştuğunu gösteriyor olabilir. Bunun dışında mercek bulutları da yukarılardaki güçlü rüzgarların varlığını kanıtlıyor, ama aşağıda bazen esinti bile olmuyor. Her neyse. Crown Flash’ımıza dönelim. Hava akımı her değiştiğinde optik hadise oluşacak şekilde buz kristallerini farklı hizalara getiriyor. Bu sayede acaba yukarıda ters hortum filan mı var acaba diye insan şüphelere düşüyor. Daha başka bir açıklamasını yapamayacağım. Tepesinde sirüs ve benzeri ince bulutlar olan güçlü bir CB bulutunu Güneş’le aranıza alıp gözleyin. Güneş, CB’ nin arkasında kalsın ama. Bakın bakalım Crown Flash görebilecekmisiniz?
Aslında paylaştığın video sayesinde o olaya “Crown Flash” dendiğini öğrendim. Ve paylaştığın videoda onun bir optik olay olduğunu anladım. Önceden izlediğim muhtemelen Malezya kökenli videoda bir tür hortum olduğunu sanmıştım. Aslında ben sana teşekkür ediyorum. CB bulutlarının tepe seviyelerinin yukarılarının da uçaklar için çok tehlikeli olduğunu bu tip görüntüler gösteriyor.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Geyikli / Çanakkale’de kümülonimbüs. Son hali daha da büyük. Bulunduğum yer çok sessiz. İnanılmaz bir şekilde o mesafedeki bulutun gök gürültüsünü duyabiliyorum. Hem de bulut benden uzaklaşıyor. İstanbul’da olsam böyle birşey imkansız olurdu.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Son hali. 30 dakikalık değişim. 🙂
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Multicell’e dönüşme ihtimali var. Bant haline geldi.
Sinan (Bağcılar 90m. Başakşehir 140m.)
Dün Tekirdağ civarını vuran kütle bu olmalı.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Arada 100 km’den fazla mesafe var. Kütle olduğu yerde oluşup olduğu yerde kayboldu. Ayrıca güneye hareket ediyordu. Alakası yok.
Normalde böyle sorular sormam ama; Cumartesi akşamı İstanbul’da açık havada bir organizasyonumuz var. Kontrol ettiğimde sadece ecmwf yağış gösteriyor gibi (wrf, gfs skiron yağış görmemiş). Sizce ne beklemeliyiz?
Gerçekten harika ve binlerce insanın hayatını kurtarabilecek bir sistem, keşke bu sistemin bizde de kullanılabilirliği olsaydı fakat Marmara’da fay kırıldıktan 1-2 saniye sonra sarsıntılar İstanbul’a ulaşacağından bu sistem İstanbul’da çalışmaz
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Teknoloji kim bilir daha neler getirecek. Mutlaka birgün İstanbul’u kurtaracak teknolojiye de sahip olacağız. Ama 15 yıl önce 30 yıl içinde deprem olacağı söylendiğine göre 15 yılımız var. Bu süre biraz kısa. Fakat umudu kesip uğraşmamak yerine son ana kadar uğraşsak ve bir önlem alabilsek daha iyi olur. Maalesef bizi kentsel dönüşüm ciddi bir depremde kurtaramaz. Mimari tamamen değişip de Japonya’daki gibi esnek yapılar yapılmadığı sürece 6,5 üstü depremler bizi yıkar.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Ben kentsel dönüşüme karşı değilim bu arada yanlış anlaşılmasın. Ama bizi ciddi depremlerde kurtarmayacağını düşünüyorum. Beton-demir inşaatlar yerine esnek yapı malzemeleri kullanılmalı. Japonya’da bu tür binalar 1-2 metre salıncak gibi sallanıp hasarsız kurtulabiliyor. Çünkü malzeme sert değil yumuşak ve esnek. Özellikle kuleler.
Sinan ne dediğini farkında mısın? 😀 Ateşle oynuyorsun bak 😀
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
67 gün sonra sonbahara meteorolojik olarak gireceğiz. Ay sonu ve 4 Temmuzda sistem var. Soğuklar bol. Arada sıcak var ama bu sıcak dalgaları yaz boyu en fazla 4-5 gün civarı süren dalgalar olacak. Ayrıca atmosfere enerji yüklediğinden dolayı sıcaklar giderken fırtınalarla gidecek. Sonbahar da yakın zaten. Soğukçu olmak daha iyi. Ben soğukçuyum.
Sinan (Bağcılar 90m. Başakşehir 140m.)
Ben de sogukcuyum ama 1.5 metreye yakin kar kalinligini gordum artik enerjimi seneye saklamak istiyorum.
Son yıllarda soğukçuları çok üzdünüz bakın ne oldu şimdi.
Sinan (Bağcılar 90m. Başakşehir 140m.)
Mart ayindan beri haftanin her gunu yanimda ince bir mont tasiyorum, bikkinlik vermeye basladi bunye alisik degil. Geceleri bisiklet surerken bunaltiyor uzun kollu.
Giyme uzun kollu o zaman ya 😀 Senin için soğuktan vazgeçecek değiliz! Sıcak seven Antalya’ya gitsin!
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Dün sabah Antalya/Çıralı’daydım. Gündüz 30 dereceyi bulmuyor, gece 19 derece oluyor. Bu mevsimde Antalya için serin. Birkaç gün önce Fethiye’de de kuvvetli rüzgar ve serinlikle karşılaşmıştım. Sıcak isteyene Diyarbakır’ı öneririm. Başka sıcak yer kalmadı ülkede. 🙂
Bu akşam babamla konuştum, havadan sudan. Bakü’de hava çok sıcakmış, internette birkaç siteye baktım 38 derece gösteriyorlar, gerçekten ciddi sıcaklık varmış.
Babam , İstanbul da hava nasıl dedi, çok iyi bahar havası var dedim, serin geçiyor dedim. Kıskandı. 😀
Kardeş ülke Pakistan’da aşırı sıcaklardan ölenlerin sayısı 700’ü bulmuş… Hatırlayanlarınız vardır belki 2010 yazının özellikle Ağustos ayı inanılmaz sıcak geçmişti. Meteoroloji bültenlerinde Ağustos başından Eylül bire kadar ”aşırı sıcaklar bir hafta daha yurdu terketmeyecek” notu her hafta tekrar tekrar alt yazı şeklinde verildi. Aynı ay içerisinde Orta ve Batı Sibirya, Kafkaslar, Balkanlar inanılmaz derecede sıcaktı. Rusya’da söndürülemeyen orman yangınlarından dolayı belli bölgelerde ohal ilan edilmişti. Bizim coğrafyamızda bunlar olurken Hindistan ve Pakistan’da ama özellikle de Pakistan’da bitmek bilmeyen muson yağışlarında binlerce insan ölmüştü.
Demem o ki arkadaşlar Pakistan ve Türkiye’nin hava koşulları arasından çok ciddi bir korelasyon/ilişki olduğunu düşünüyorum.
Nemli hava kuru havaya göre daha yoğundur. Hava kütlesinin sıcaklığı artıkça alabileceği nem miktarı da artar dolayısıyla nemli hava kütlesini ”nemli” yapan şey aslında onun aynı zamanda hafif olmasını sağlayan çevresine göre yüksek sıcaklığıdır. Diyerek ben de katkıda bulunayım.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
İyice kafamı karıştırdınız. 🙂
Aynı sıcaklıkta nemli hava kuru havadan daha mı yoğundur yoksa az mı yoğundur?
Nedeniyle birlikte anlatırsanız sevinirim. Ben aynı sıcaklıkta nem fazlalığı yoğunluğu arttırır diye düşünüyorum fakat Virtüel Sıcaklık formülü tam tersini söylüyor. 16 derece nemli havanın yoğunluğuna eşit kuru havanın yanlış hatırlamıyorsam > 20 derece olması gerekiyordu. Rakamı tam hatırlamıyorum. Niçin?
Nem dediğimiz su molekülü yani H2O’dur. Molekül ağırlığı 18’dir. Oksijen O2 olarak bulunur ve molekül ağırlığı 32’dir. Nitrojen N2 olarak bulunur ve molekül ağırlığı 28’dir. CO2 molekül ağırlığı 44’tür. Aynı sıcaklıkta aynı miktar (m3) havada ne kadar çok su buharı bulunursa diğer elementlerin oranı o kadar azalır. Bu da toplam ağırlığı ve yoğunluğu azaltır.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Bugün Manisa’da bulutlar yere çok yakındı öyle ki 1517 metrelik Spil Dağı bile yamaç sisiyle kaplandı.(bu mevsimde pek olmaz) Bulutlar, dağlar üzerinde oluştuktan hemen sonra yatay istikamette çok hızlı ilerliyorlardı. Ancak dağlardan uzaklaşınca da yavaş yavaş kayboluyorlardı. Rüzgar ise Ege Bölgesi’ne has bir durumla yine öğlenden itibaren ovalar boyunca batı-kuzeybatı istikametinde sert esti fakat genelde rüzgara uyan bulutlar bugün sürekli güneybatı-kuzeydoğu istikametindeydi. Ege Denizi’nin kuzeyindeki yağışa paralel olarak Bergama-İvrindi ve şuan Akhisar ve kuzeyi boyunca orajlar oluştu.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Dağlarda karanın havaya göre soğuk olması ve LFC (yere en yakın CAPE alanının başlangıç seviyesi)’nin orografiyle yakalanması sonucunda dağlar üzerinde oluşan bulutlar, hareket edince bu etkenleri bulamayıp ortadan kayboluyorlar. Cuma günü Antalya’ya giderken Foça’ya da uğramam gerekiyordu. Spil Dağı’nın yanından geçerken söylediğiniz olaya benzer şekilde dağa yağış bırakıp sonra kaybolan bulutlar gördüm. Aynı şey şu günlerde ne zaman baksam kümülüs kongestuslu gördüğüm Toroslar’da da oluyor. Yağışın ulaşamaması sinir bozuyor ama dağları tepesi bulutlu iken seyretmek çok güzel oluyor.
Yukarı seviye alçakları sayesinde bol bol orajlara tanıklık ediyoruz ve önümüzdeki günler için hatta yaz mevsiminin devamı için serin geçeceğini dile getiriyoruz ama tam tersi de olabilir.
Örneğin kışın hızlı hareket eden siklonlar yazın çok daha yavaş ilerler. Azorun Atlantik’deki konumu sayesinde Orta Avrupa’dan bize doğru üst seviyelerden gelen serin hava kütleleri İtalya’ya yönelip orada takılı kalabilirde. Geçmişte bunun örnekleri var dolayısıyla İtalya’da çoraklanan siklonlar dönüş hareketiyle bize K.Afrika’nın sıcak ve kuru havasını da getirebilir.
Yanı başımda neler olmuş öyle, bize düşen 6kg.
Kocaeli için bu zamana kadar ölçülen en yüksek değer.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Bugün efsane 2015 kışı tekrar yayına sızdı. 🙂
Sabah erken saatlerde İstanbul’da sonbahar havasıyla yola çıktım. Kocaeli’de kısa süreli kuvvetli sağanakla karşılaştım. Feribota bindiğimde yine sonbahar havası. 🙂 Bursa’da sağanaklar başladı. Hava 17-19 dereceydi. Balikesir, İzmir ve Muğla’ya gittim. Hepsinde kuvvetli sağanaklar oldu hatta geçen yıllarda 38 dereceleri gördüğüm Muğla bugün 17 dereceye düştü. Kıyıda bile hava kapalıydı. Tam bir kış.
Mesajınız üzerine cama çıktım ve sıcaklığa baktım. Şu an itibariyle İzmit 17.5 derece civarı. Ağızdan hafif dahi olsa buhar çıkıyor. Bu mevsimde ağızdan buhar çıkacak kadar serinliğin olması ilginç. Yazın kalan 2.5 ayını da böyle serinliklerle atlatabilirsek kışa güzel bir hazırlık olur. Yazın ilk DEY’ ini bu akşam almış olduk. İstanbul pırıl pırıl gün batımı yaşarken İzmit’ te kışsal bir akşam yaşandı.
dogukocatepe (Doğu Ataşehir/İstanbul, 139 m | Aydos/İstanbul)
Bir yerlerde olacağını anlamıştım 😀 Sabah havada self cloud, mammatus, alçaktan jet gibi geçen bulutlar ve simsiyah bulutlar ne ararsan vardı bir garipti. Yağış girerken de batı yönden perde halinde geldi, downburst diyorlarmış galiba 🙂
Gökten, Denizden ve Bulutlardan Tahminler
1. Bulutların ufkun kuzey taraflarında sıkışık bir halde toplanıp yükselmesi, kuvvetli bir yıldız rüzgârının çıkacağına ve havanın soğuyacağına ve yağmur da yağabileceğine.
2. Ufkun batı taraflarında bulutların oluşması, batı tarafından rüzgar eseceğine ve yağmur yağmasının neden olacağına.
3. Batı ve lodos rüzgârları esnasında havanın soğumaya başlaması, rüzgarın Yıldıza veya Karayele döneceğine.
4. Rutubetsiz bir havada (yani kuru soğuk) şimal taraflarından tatlı bir frişka rüzgârı eseceğine.
5. Havanın rutubetlenmesi, güney rüzgârının çıkacağına.
6. Devamlı bir kuru soğuktan sonra sıcaklık hissedilmesi, kuvvetli bir fırtına çıkacağına. Devamlı bir sıcak havanın ardından soğuk hissedilmesi, yağmurlu bir fırtınaya.
7. Birdenbire soğuk çıkması ve yağmur yapması, güzel bir havaya.
8. Kışın don esnasında havada sıcaklık hissedilmesi, kar yağacağına.
9. Yazın havanın birdenbire soğuk yapması, bol bir yağmura.
10. Geceleyin çiğ yağması ve sabahleyin sis olması, güzel havaya
11. Grupta fazlaca kırılma olması, yağmura ve rüzgâra.
12. Yağmursuz gök gürültüsü ve şimşek çakıntısı, sıcak bir havaya.
13. Bulutların yükselmesi ve yoğunluklarının azalarak renklerinin açılması, havanın güzelleşeceğine ve serinleyeceğine.
14. Bulutların alçalması ve renklerinin koyulaşarak sarkık bir hal alması yağmura ve rüzgâra.
15. Bulutların gevşek ve yumuşak görülmesi, yağmura; donuk renkli ve keskin kenarlı bir halde bulunması, şiddetli ve devamlı bir rüzgâra.
16. Bulutların dağ tepelerinde sis halinde toplanması yağmura ve rüzgâra.
17. Alt tabakalarda görülen bulutların uçuşmaları, frişka bir rüzgâra; yukardaki bulutların ise devamlı bir iyi havaya.
18. Bulutların atılmış pamuk gibi yükseklerde yığın halinde toplanması havada bir değişim olacağına.
19. Yumuşak beyaz bulutların koyulaşması ve renklenmesi, yağmura; keskin kenarlı bir hal alması yağmurlu bir rüzgâra.
20. Sabah ve akşam bulutların mor bir renk alması, yağmura.
21. Semada şeffaf bulutların olması, kuvvetli bir frişkaya veya mutedil bir fırtınaya.
22. Açık ve berrak bir gruptan sonra yıldızlar görünmeyecek surette havanın bulanması ve beyaz bulutlar oluşması, yağmura ve rüzgâra.
23. Güzel ve berrak bir gecenin sabahında semada ve ufukta boylamasına bulutlar görülmesi, yağmura ve rüzgâra.
24. Güneş doğarken bulutların ufukta toplanması ve kabararak yükselmesi yağmura.
25. Ufukta birdenbire karanlık ve girift vaziyette bulutlar hasıl olması hafif bir rüzgâra ve sonra yağmurlu bir boraya.
26. Bulutlu bir havada güneşin bulutlar arasından huzmelerinin uzanması frişkaya.
27. Göğün çok fazla renk alması, aniden kuvvetli ve bununla beraber devamsız bir boraya.
28. Denizin siyah veya yeşil bir renkte görülmesi, rüzgâr çıkacağına ve sertleşeceğine.
29. Geceleyin ufkun üzerinde beyaz bir kuşak gibi ziya görünmesi, hava çıkacağına ve sertleşeceğine.
30. Sakin bir havada deniz yüzeyinin göz alacak kadar parlak beyaz bir renkte görünmesi ve havada sıcaklık hissedilmesi, büyük bir fırtınaya.
31. Denizin donuk beyaz bir renk alması, sise ve güzel bir havaya.
32. Rüzgârın güneşe doğru dönmesi, havanın yeniden tazeleneceğine alamettir.
Hayvanlara Bakarak Tahminlerde Bulunmak
1. Martıların sabahleyin denizlere doğru açılıp uçmaları, hafif rüzgarlı iyi, sahillere yakın olarak alçaktan dolaşmaları fırtınalı fena bir havaya.
2. Umumiyetle kuşların sürü halinde yükseklerden uçmaları, iyi; alçaklarda gezmeleri, fena bir havaya.
3. Baykuşların geceleri sık sık ötüşleri, güzel; kargaların kötü bağrışmaları ve deniz kenarlarına yayılıp başlarını suya sokmaları fena bir havaya.
4. Yunus balıklarının su üstünde görülmeleri, havanın 12 saat değişmeyeceğine.
5. Horozların ikindi vakti ötmesi, havanın düzeleceğine.
6. Dağ kuşlarının ve çeşitli hayvanların birden ortadan kaybolmaları veya bir yöne hızla kaçmaları, aksi yönden bir sağanak yağmur veya fırtınanın geleceğine, işarettir.
GÜNEŞİN BATIŞINDAN TAHMİNLER
Boz renkli gökyüzü: Güzel hava
Parlak sarı gökyüzü: Rutubet ve yağmur
Yağmurdan sonra sarı gökyüzü: İyi hava
Kırmızı renk: Yağmur ve rüzgar
Pembe fıstıki renk: Şiddetli yağmur ve fırtına belirtisidir.
GÜNEŞİN DOĞUŞUNDAN TAHMİNLER
Kırmızı renkli gökyüzü: Rüzgar ve yağmur
Güneş ve çevresi parlak: Güzel hava
Güneş çevresi hafif dumanlı: Fırtına
Güneş çevresinin kırmızı iken donuklaşması: Şiddetli yağmura işarettir.
HALEDEN TAHMİNLER
Rüzgarlı havada hale oluşması: Rüzgarın şiddetlenmesine
Halenin küçük olması: Rüzgarın yakın zamanda eseceğine
Halenin iç bölgesinin kırmızı ya da mor olması: Şiddetli fırtınaya
Halenin büyük olması: Rüzgarın üç-dört saat sonra eseceğine,
Halenin beyaz renkli olması: İyi havaya işarettir.
AYIN DURUMUNDAN TAHMİNLER
Ay fazla parlaksa, çevresi kırmızı ve turuncuysa: Fırtınaya
Ay hilal şeklinde görülüyorsa: Şiddetli yağmura
Ay doğarken kırmızı görünüyorsa: Sert rüzgarlara
Ay donuk ve dumanlı görünüyorsa: Yağmurun yağacağına
Ay küçük ya da büyük görünüyorsa: Yağmur yağacağına işarettir.
Kaynak: Denizciler Dayanışma Derneği Sitesi
Balıkçı forumlarında gezinirken gördüm, sizce hepsi doğrumu givenilir mi ?
Hale ve Ay’a göre yapılan tahminler bana pek mantıklı gelmedi. Ama diğerlerinin hepsi doğru sayılabilir gibi. Havaya bol bol bakan bir havadelisinin de uzun süre içinde aklında kalan şeyler çoğunlukla bu listedeki gibi oluyor. 🙂 İnternet yoksa mecburen DFS’yi çalıştırıyorum. Böyle tahmin yapıyorum.
DFS : Doğu Forecast System
Bazı yorumlar her yerde geçerli değil coğrafi konuma göre çeşitlilik gösterir. Yukarıdaki yorumlar daha çok Karadenizli ve Marmaralı balıkçıların yorumları gibi. Ege ve Akdeniz’de durum değişebilir. Örneğin kuzeyden esen bir rüzgar çok büyük ihtimalle Ege ve Akdeniz’de havayı açar.
Bazı yorumlar da doğru aslında onları genelleyebiliriz. Mesela; ”Sisli bir sabah uyanmak” ifadesi genelde yüksek basınç koşulları altındaki sıcaklık terselmesini işaret eder ki bu da açık gökyüzü anlamına gelir. Ya da lodosa boşuna ”gözü yaşlı” dememiş balıkçılar: Yaklaşan güçlü bir Akdeniz siklonunu ifade eder dolayısıyla Türkiye’nin birçok yerinde yağış kaçınılmaz olur.
Aslında tüm bu yorumlar geleneksel toplum yapısının bir nesilden diğer nesile deneyimlerini, tecrübelerini aktarma biçimidir. Bunu çoğu zaman balıkçıların ya da çiftçilerin yapmış olduğu gibi sözlü olarak aktarırlar. Aktarılan bilgilerin hepsi yerel ve doğrudur.. Çünkü aktarılan her bilgi aslında yaşanmış bir hikayedir ve insan en iyi ”yaparak yaşayarak öğrenir.”
Dün gece kedim (evden dışarıya asla çıkartmıyoruz, tam bir ev pisisi) oldukça huzursuzdu. Kendini taratmıyor, sürekli keşif yapma modundaydı. Keşif modu vardı ama huzursuz bir hal seziyordum. Odama sokuyordum ama odamdan fırsatını bulduğu an kaçıyordu. En sonunda kaşla göz arasında evden kaçtı. Şansımıza evin bahçesinin önündeki bir arabanın altında yakaladım. Huzursuz, neşesiz moda devam etti. Hava rahatsız ediciydi. Nem ve rüzgarsızlık gece gece bunaltıyordu. En sonunda sabaha karşı hava patladı. Orajın sonlarına doğru kedimin keyfi yerine gelmeye başladı. Sabahleyin ise önceki neşeli, oyuncu haline tamamen geri döndü.
Benim birinci elden tanık olduğum hayvanlar & hava durumu ilişkisi bu şekilde oldu. Muhtemelen yüksek nem, O’ nu rahatsız etmiş olabilir. Bilemeyeceğim.
Yunanistan’dan güzel bir timelaps
http://videowall.accuweather.com/detail/videos/trending-now/video/4341865875001/timelapse-massive-rain-shaft-moves-through-gulf-of-patras?autoStart=true&utm_source=accuweather&utm_medium=accuweather&utm_campaign=awx_videowal_lin&linkBaseURL=http%3A%2F%2Fvideowall.accuweather.com%2Fdetail%2Fvideos%2Ftrending-now%2Fvideo%2F4341865875001%2Ftimelapse-massive-rain-shaft-moves-through-gulf-of-patras%3FautoStart%3Dtrue%26utm_source%3Daccuweather%26utm_medium%3Daccuweather%26utm_campaign%3Dawx_videowal_lin
Meteoroloji forum sitesi açayım dedim, isim bulamadım, bulduklarım alınmış çıktı. Ancak bunu bulabildim. Ne dersiniz? 🙂
Havadan : 10 Temmuz’da alev alev, 11 Temmuz’da selli hortumlu. Kuzey kıyılar. 🙂
İlk defa amcamın ve kendi bahçemdeki yaklaşık 10 adet ayva ağacının hiç meyve vermediğine şahit oluyorum. Halbuki bu sene kayda değer bir don olayı da olmadı. Sebebi nedir bilmiyorum, çevremdeki bahçelerde de yok. Ayva çok olunca kış çetin geçer denklemini bilemem ama bu durumda bana göre sıcak ve soğuk bağlamında extrem bir kış olabilir. 😀 Böylelikle hiç meyve vermeyen ayva ağacının ardındaki kışın nasıl bir tepki vereceğini test etmiş olacağız. 😀 Sıcak bir kışı düşünmek bile sıkıcı. 😀
Yaklaşmakta olan sıcaklardan önce, içinizi serinletecek bir analiz paylaşmak istiyorum. Enka Balmumcu istasyonunun verilerini incelerseniz, kurulduğu günden bu yana, en serin Haziran ayını geride bıraktığımızı göreceksiniz. 1994 yılından bu yana sağlıklı kaydı olan 20 yıl içinde en serini 2015 Haziran ayı oldu. Ayrıca, zorlama bir korelasyon ile de böyle serin geçen haziranları takip eden kış mevsimleri ortalamaların altında kaldı diyebiliriz…
Lütfen daha dikkatli inceleyin Can Harsh, 1996 yılında haziran ortalama sıcaklığı 19.8 derece olmuş, bu sene 20.3 olmuş… Ama evet serin bir haziran geçti…
Evet Ozan Hocam haklısınız, 1996 Haziranı ortalamalarda en düşük olanı. Benim hatam, analizi, günlük en yüksek sıcaklık ortalamalarına göre yaptığımı söylemem oldu. 2015, 23.7 ile bu konuda şampiyon gözüküyor ama 96 Haziranı geceleri buz gibi geçtiği için günlük ortalama sıcaklıklarda liderliği kapmış.
Bir da AHL, Göztepe gibi uzun yıllar kayıtları olan istasyonların sonuçlarını paylaşabilenler olsa, hakikaten ilginç bir yaz başlangıcı yapıp yapmadığımızı daha iyi anlayabiliriz diye düşünüyorum
Avrupa’daki jet akımları da omega şeklini almış durumda.
Ayın 9’u gibi sezonun ilk sıcak dalgası “Selamınaleyküm ramazanda bir çayınızı içmeye geldim.” diyecek ve onu yaklaşık 5 gün misafir edeceğiz. Giderken de “Ağustos’ta daha sık görüşeceğiz.” diyecek gibi duruyor.
MGM videolu tahminlere başlamış. İlk tahmin videosu:
Diğer videolar için: https://www.youtube.com/channel/UCC-PxA56_VXHs1phAdtRysA/videos
Bence önce yaptıkları tahminleri gözden geçirmeliler tamam hiç bir tahmin yüzde yüz değildir ama kendi bölgem için söylüyorum tutarsızlık olarak %80 birde kullandıkları harita hiç iç açıcı değil MGM daha profosyonel haritalar hazırlamalı ve artık kendi hava modeli üzerinde çalışmalar yapmalı.
Nerdee 😦
Wetter 3.de YER+BULUTLULUK+YAĞIŞ haritasına direk ulaşabileceğim bir link var mı? Yardımcı olursanız sevinirim.
Batı Avrupa son 10 yılın en sıcak günlerini yaşamaya başladı bugünden itibaren. Daha önce de bahsettiğimiz Omega Blok’un marifeti bunlar. Aşağıda bugün (01.07.2015) bölgede ölçülen en yüksek sıcaklıkları gösteren haritalar var.
Sıcak hava Almanya’ya bugün giriş yaptı ama en güçlü hamlesini gerçekleştirmedi. Henüz ısınma turları yapıyor ülkenin batı ve güney kısımlarında. Oysa önümüzdeki günlerde Kuzey Denizi ve Baltık Denizi kıyılarında bile sıcaklık 35 dereceyi bulacak. Sıcak hava dalgasının en uzun süre kalacağı yer ise Güney Almanya, yani Münih’in de içinde bulunduğu, serin ve büyük bir su kütlesinden en uzak bölgeler.




Fransa’nın güneyinde 2-3 gündür etkili olan aşırı sıcak hava dün yavaş yavaş kuzeye de sızmaya başlamıştı, bugün ise gücü tavan yaptı ve başkent Paris 39 derece ile ülkenin en sıcak şehirlerinden biri oldu.
Fransızlar böyle zaman zaman gelen aşırı sıcak baskınlarına konumları gereği alışık olsa da, Britanyalılar bugün eminiz ki daha çok zorlandılar bu 35 derece civarındaki sıcaklıklarda.
Sıcak havanın bir kısmı İsveç ve Norveç’in güneyini bile bir hayli ısıttı. Sıcaklıklar mevsim normallerinin 6-7 derece üzerinde ve birkaç gün daha böyle seyredecek. Yer yer 30-32 derecede sıcaklıkların ölçülmesi mümkün denizden uzak iç kesimlerde.
Sıra bize de gelecek maalesef. Ama 5 günlük sıcaklar ülkeden ayrılırken muhteşem oraj ve yağışlar yaşayacağız. Sonuçta atmosfere yığılan o kadar enerji sessizce gidecek değil ya. 🙂
En azında şimdilik aşırı sıcak bir havadan çok klasik sıcak dalga gibi görünüyor. 2010’daki sıcaklarda Şanlıurfa 46, Ankara 41 dereceyi görmüştü. https://bburaks.files.wordpress.com/2015/07/15070912_2_0206.gif?w=614
İzmir-Manisa hattına yine güneydoğu-kuzeydoğu istikametinde kütle ilerliyor. Hattın beslenme noktası güney uçtaki Torbalı-Bayındır civarı ve yine kütlelerin etkili kısmı İzmir’i vuracak gibi bakalım beklemedeyiz 🙂

“Circumhorizontal arc” (Gökkuşağı Bulutu) olduğunu düşündüğüm bir optik olayın fotoğrafını çektim biraz önce. Şu saatlerde cirruslar bol, daha sonra da görebilmeyi umuyorum. Telefon ile çektiğim için görüntü kalitesi pek iyi değil maalesef.
Görüntüyü kaydedip paylaştığınız için çok teşekkürler. Sayfa takipçilerinin artık karlı, fırtınalı, orajlı ve yağmurlu havaların dışında güneşli havalardan da heyecan duymaya başlamaları beni mutlu ediyor.
Evet. Bu bir circumhorizontal arc. Türkçesi “ateş gökkuşağı” olsa da ateş gökkuşağının İngilizcesi olan “fire rainbow” doğru bir tabir olarak kabul edilmiyor. Bu gerçek bir rainbow (yağmur kuşağı diyelim) değil çünkü. Türkçesi olan gökkuşağı ise, ister yağmurla, isterse yağmursuz gerçekleşsin gerçek bir gökkuşağıdır. Bu sebeple circumhorizontal arclara Türkçe olarak ateş gökkuşağı demekte bir sakınca görmüyorum.
Yabancı bir kaynakta yağmur gökkuşaklarının ateş gökkuşaklarından daha nadir görüldüğü yazıyor. Düşündüm de hakikaten doğru. Bu sene gördüğüm iki yağmur gökkuşağına karşılık en az 10 kez optik hadise gördüm. Sadece önümüze, sokak lambalarına bakmak yerine arada sırada güneş gözlüğü ile parlak gökyüzüne (Güneş’ e doğru değil) bakmamız yeterli. 🙂
Ben hep severdim böyle olayları zaten. Hemen umutlayın. Henüz bir gelişme yok sayfa takipçilerinde. 🙂
Aslında circumhorizontal arclar düz bir çizgide gibi görünse de 22 derecelik standart halelerden çok daha geniş bir daire şeklinde oluşuyorlarmış. Velev ki gökyüzünde geniş yer kaplayacak kadar büyük bir ateş gökkuşağına denk geldik. O o kadar geniş bir çembermiş ki, o çember şeklini görmek çok zor ya da imkansızmış.
Çemberin Görünmemesinin Nedeni :
1. Öncelikle bana göre çemberin görünmemesinin nedeni çok büyük olması değil çemberin teorik çizgisinin denk geldiği yerde doğru açıda bulut bulunmamasıdır.
2. Çemberin tamamen oluşmuş hali çok büyükse ayırt etmek zorlaşabilir.
Çift gökkuşağı denen olayı mutlaka duymuşsunuzdur. Bu olay çift gökkuşağıyla doğrudan bağlantılı.
1. Durum : İç Gökkuşağı çok parlakken dışarıdaki 2. gökkuşağı o kadar da parlak değil. Circumhorizontal Arc oluşumu da iç gökkuşağı görevi yapan 22 derecelik halenin dışındaki 2. gökkuşağı oluyor.
2. Durum : Circumhorizontal Arc bir iç çembere ihtiyaç duymadan kendi başına bir çember oluşturabilir.
3. Durum : Çemberin diğer kısmnda doğru açıda bulut bulunmaması sebebiyle sadece bir kısmını görebiliriz. Bu durum 1. ve 2. durumda yaşanabilecek bir alt durumdur.
Dün köyümüze 15 kg yağış düştü.
Tüm gün Çayelin’deydim aralıklı hafif bir yağış oldu ama köylerde güzel yağdı.
MGM’de
Rize Çayeli 2.6 kg
Rize Çayeli Kaptanpaşa 5 kg olarak açıklanmış.
Son 7 günde bulunduğum mevkiye 89 kg yağış düştü.
Son 30 günde 3-4 gün güneş görebildik.
Maalesef kayıtları 1 haftadır tutuyorum.
MGM’ye göre İç Anadolu’da neredeyse bütün şehirlerin yağış ortalaması yükselmiş. Mesela Konya’nın eskiden yağış ortalaması 350 mm civarlarında bir şeydi diye hatırlıyorum, şimdi 434 mm olmuş. Son 5 senenin ortalamaya katılmasıyla daha da yükselecektir bu rakam. Yalnız MGM bu rakamları neye göre yükseltmiş onu çözemedim. Ayrıca 2015 Haziran ayı, Konya’da 1931’den bu yana en yağışlı üçüncü Haziran ayı olmuş.
Rakamlarda oynama yapıldı. Karadeniz kıyılarındaki illerin yağış ortalamaları aşağıya çekildi. Geçenlerde bahsetmiştim.
Bu grafiklerde uzun yıllar ortalamasını 1981-2010 yılları arasına çekmişler o yüzden olabilir. Önceki verilerde daha eski yılları da katıyorlardı diye hatırlıyorum.
Başlığa dikkat ederseniz bu grafikler “Yıllık ALANSAL Yağışlar”ı gösteriyor. Yani grafikteki herhangi bir sütun tek bir istasyonu temsil etmiyor. Birden fazla istasyonu temsil ediyor. Kaç istasyon bilmiyorum. Ortalamalar değişmedi. Değişen şey grafikler. Konya-Merkez’in şu anki yıllık ortalama yağış miktarı 322,7 kg. Bence saçma bir iş yapılmış. En azından bir açıklama yapılmalı. Kaç istasyonu, ne kadar bir yeri kapsıyor bu “alan”?
Meteociel.fr yaz moduna geçti. Background’ı kızartmışlar. 🙂
Havadelisi hocama ve diğer arkadaşlara bir sorum olacak. Kendi tahminimi harita üzerinde göstermek için kullanabileceğim bir yazılım var mıdır? İnternette aradım fakat bu işlere ayrılmış bir yazılım bulamadım. Sizlerin bir önerisi olabilir mi?
Teşekkürler.
Valla biz de kendimiz paint terk yöntemlerle yapıyoruz Kiamme üstat 🙂 Benim bildiğim hazır bir yazılım yok…
Ben de biraz paint’le eğleneyim o zaman bu hareketsiz yaz günlerinde 🙂
Kartal’a 1 hafta içinde iki kez sel yapacak boyutta yağmur yağdı. Çevre bölgelerde, yağmur bu kadar etkili olmadı. Bu olayı Giresun’da 1 hafta içinde 2 kez >150 mm/m2/gün ile üst üste rekor kırdığı zamanda, yine Bodrum’da 10 gün ara ile >80 mm/m2/gün ile kırdığı üst üste rekorda hatırlıyorum. Niye bazı bölgelerde, yağış kısa süre içinde yoğunlaşıyor? Bilen var mı?
Kartal’da ve Pendik’te E-5 genişletildiğinden beri her sene 2-3 kez ulaşıma kapanıyor, sanırım altyapıyla ilgili bir sorun
Kartal Soğanlık’tan başlayıp Pendik köprüye kadar olan kısım etkili bir yağmurda hemen doluyor. Kışın da denk geldim birkaç kez. Aynı sorun Tuzla İçmeler’de de var. 5 dakikalık kuvvetli bir yağmur yağsın anında doluyor bütün yol. Çok kez haberlerde ‘sel’ manşetiyle çıktı. Altyapı sorunu olduğu açık, Üsküdar’da da yolla deniz birleşiyordu bir aralar.
Üst üste neden Kartal’a bu kadar yağdı sorusuna ise yağışın oluşum şekli diye düşünüyorum. Arkasındaki Aydos, yeterli koşullarda kütleleri patlatıyor, kuzeyli rüzgar ise Kartal civarına sürüklüyor diye düşünüyorum.
Dublin kavrulacak bu hafta. 😀 Sıcaklık 24 derece!
Bugün sirüsler gökyüzünü kaplıyor. Öğlenleyin Kerpe’ de kısa süreliğe circumhorizontal arc (ateş gökkuşağı) görüldü. Yani aslında muhtemelen gözü (sirüslerin optik hadiselere yol açması yüksek olduğundan) yukarılarda olan bir tek ben olduğumdan bunu bir tek ben fark ettim sanırım. Fotoğrafları Facebook hesabıma ekledikten sonra ortadan kaybolmuştu. Benim sayemde annem de gördü. O’ da fotoğrafladı. Akşama yalancı güneş de olursa şaşmam.
Fotoğrafları ben Baki Berk Kayalar adına Facebook sayfalarınızda rahatça paylaşabilirsiniz. Fotoğrafladığım ilk gerçek ateş gökkuşağı oldu.
Bu olayın oluşum mantığı nedir? Youtube’da lights before earthquake diye arayınca bu tarzda optik olayların olduğu videolar çıkıyor.
1. 17 Ağustos 1999 Depremi öncesinde de bu bulutların görüldüğünü söyleyenler var.
2. Depremleri HAARP’a bağlayıp bu olayın bu santral tarafından oluşturulduğunu iddia edenler var.
3. Bu bulutun depremle alakalı olmadığını, depremle alakalı başka bir bulut türünün olduğunu söyleyenler var.
4. Sirrus, roll cloud, noctilucent ve tuhaf şekillere sahip altokümülüslerin de depremle ilgili olduğunu iddia edenler var.
5. Aşırı soğumuş ama donmamış suyun bir anda donmasıyla oluşan adını hatırlamadım olayı depremlerle ilişkilendirenler var.
Var, var, var. 🙂 Henüz hava olaylarıyla depremlerin arasında bir bağlantı bulunamadı. Sadece dayanağı olmayan söylentiler internette dolanıyor. Eskiden bu konuyu uzun uzun araştırmıştım.
Kanıtı olmadığı sürece safsata bunlar. İnsanların umutlarını istismar ediyorlar. Hep söylenti, söylenti, söylenti…Başka bir şey yok.
Bulutların akordu bozulduğu için gün batımında yalancı güneş olmadı.
Bu siteye bakmanızı öneririm. Optik olay tanımlamalarında çok kullanıyorum. Önemli açıklamalar var. http://www.atoptics.co.uk/halo/cha2.htm
Bunların depremlerle ilişkisi anca şehir efsanesi olur. Sirüs bulutları gibi yarı saydam yüksek irtifa bulutlarının görüldüğü herhangi bir gün bunun gibi optik hadise manzaraları oluşabiliyor.
Karaisalı’ya 80 mm. yağış düşmüş. Dün zaten radarda bütün gün pembe kütleler gezindi durdu o bölgede. Adana merkezde ise bütün gün çok bulutlu bir hava olmasına rağmen bir damla yağış düşmedi. O pembe kütleler bir türlü Adana’ya doğru hareket etmedi :(. Zaten meteoroloji radarının en güzeli tarafı da bu oldu. Eskiden hava her bulutlandığında heyecan yapardık ama çoğu zaman da hayal kırıklığına uğrardık. Şimdi ise radara baktığımız zaman net bir şekildi görüyoruz yağıp yağmayacağını ve ona göre heyecan yapıyoruz.
Radar olması daha kötü. Geçen günlerde odamda otururken dışarıda DEY etkili oluyordu. Duman oturmuş görüş mesafesi düşmüş ince bir yağış vardı. Sonra sesler duymaya başladım. Dikkat kesilince bu seslerin gökgürültüsü olduğunu anladım bir anda adrenalin arttı. Hemen pencereye koştum dışarıda duman (yamaç sisi yöresel olarak duman denir) etkisini sürdürüyordu.
Hemen radara baktımki ne göreyim Kaçkarların üzerinde devasa bir kırmızı kütle. Kalp atışlarım hızlandı olabilecek senaryolar hemen beynimde dönmeye başladı.
Animasyonlu oynatınca kütlenin kuzeye çıktığını görünce daha da heyecanlandım ama unutmadığım birşey vardı ki 4.000 metrelik Kaçkarlar üzerinde bir kütle 500 metreye alçalırken etkisini kaybedebilir olduğuydu. Nitekim de öyle oldu etkili bir yağış gerçekleşmedi. Sarı kütle bile üzerime gelmedi.
Radar olmasaydı belkide bu kadar heyecan yapmazdım beklentiye girmezdim. Çünkü o gün için önemli bir yağış beklentisi yoktu.
Yazın delirir insan Adana’da. Havada bulutlar sürekli akar gider ama bir damla yağmur düşmez. 😦 Lanet.
Bugün Uşak: http://usak.tv/mobilHaberDetay.aspx?id=9691
Akşama doğru Gülnardan güzel bi bulut yakaladim.

En fazla üç-beş damla yağmasını bekliyordum, fakat bir kaç dakika önce Kerpe’ de ortalık karışmaya başladı. Bulutlar tam tepemizde tomurcuklanıyor gibi görünüyor.
Bir kaç dakika yoğun yağdıktan sonra üzerimizde oluşan bulutlar daha da gelişerek İzmit tarafına doğru ağır ağır hareket edip İzmit civarında sıkı yağışlara yol açtı.
Bulunduğum yerde gün batımına doğru yaklaşan kümülonimbüsler 🙂
Bursa radarı faaliyete girmiş, diğer radarlara göre daha geniş alanı tarıyor ama şuan pek sağlıklı görüntü aktarmayor.
Link paylaşabilirmisiniz? Radar sayfasına şimdi girdiğimde Bursa radarını bulamadım.
Yağmur başladan birkaç dakika önce:

Bugün İzmir de mevsime göre olağan dışı bir yağış vardı. Çiğli de iri taneli yağmurla beraber zamanla dolu da yağdı. Yaklaşık bir ay önce, 20 Mayıs ta bazı semtleri afet yerine çeviren muazzam dolu yağışında, bulutların izlediği rotanın bugünkü ile çok benzer olması dikkat çekici.

20 Mayıs 2015, bir buçuk saatlik radar görüntüsü;
27 Haziran 2015, bir buçuk saatlik radar görüntüsü;

Osmaniye civarı kopuyor.
Ya bu Akdeniz kıyılarında yazın bulut görmek bile ender bir olay değilmiydi? Yoksa o durum Bodrum’ a mı özgü?
Batı Akdeniz için geçerli o, Doğu Akdeniz için değil.
Ben Marmaris’te yaz mevsiminde iri damlalı gök gürültülü yağmur gördüğümü hatırlıyorum. Antalya’da yazın hortum görüldüğünü de duyuyoruz. Son günü dün olan tatilimin başlarında Fethiye ve Muğla’da kümülonimbüslerle karşılaştım hatta Muğla’da inanılmaz boyutta damlalarla yağmur yağdı. 🙂 Olabilir de.
Uzun yıllar bulutluluk, yağış ortalamaları ve yağışlı gün sayısına göre konuşuyorum ben. O dedikleriniz Anamur’dan başlayıp Çanakkale’ye dek uzanan sahil şeridimizde normal olmayan, sıradışı olaylardır. Olamaz yani. Bugün Ege ve Batı Akdeniz kıyılarını vuran yağmurlar da normal değil. Muğla şehir merkezinin iklimi zaten bambaşka. 700 metreye yakın bir yükseklikteki şehirden bahsediyoruz.
Muğla merkezinden bahsetmiyorum. İklimin değiştiğini kabul etmek zorundayız. Artık bu tür olaylarla sık karşılaşacağız ve hiç de anormal sayılmayacak. Yine de bu yıl yaşanan ciddi-ekstrem arası olayların sebebi doğrudan iklim değişikliği değil. Bu yılın bir El Nino yılı olduğunu hatırlatırım.
Yoğun yağış nedeniyle İskenderun-Adana yolu kapanmış, sözü geçen mevki İskenderun-Dörtyol arası. Muhtemelen dar bir alanda yoğun bir yağış söz konusu, İskenderun körfezi + Amanos dağları ruleezzz!
http://www.iskenderunhaber.com/2015/06/26/sariseki-azanlik-ve-denizciler-yolu-ulasima-kapandi/
İskenderun-Dörtyol coşmuş ama Adana merkezde tek damla yağmur yok. Bu sene Adana orajsız bir dönem yaşıyor. Hafta sonu gelecek olan sistem de Antalya tarafını vuracak gibi gözüküyor. 😦 Tek tesellimiz boğucu sıcakların olmaması.
Adana’nın batısını, doğusunu, kuzeyini vuruyor, Adana’yı es geçiyor kütleler 1 aydır. 😦
22 Haziran 2015 akşamı Kerpe’ de Sundog/Yalancı Güneş oldu. Optik hadiselerin azaldığı bu dönemde ilaç gibi geldi. Bu yalancı güneş biraz zayıf ama olsun. Sirüs bulutlarının göründüğü günlerde optik hadiselerin yaşanma olasılıkları oldukça fazla.
https://scontent-cdg2-1.xx.fbcdn.net/hphotos-xaf1/v/t1.0-9/549410_10153482009794208_683608215867266043_n.jpg?oh=fe64ff159f01b25c7f0417aca0473b97&oe=55ED111E
https://fbcdn-sphotos-g-a.akamaihd.net/hphotos-ak-xat1/v/t1.0-9/11351257_10153482009619208_4046734638619534094_n.jpg?oh=ed2f442952816557e8efcdee6e9a9194&oe=55E86DB4&__gda__=1446259830_1a2468ba0e9f7b06133dc497ef41f688
Baymineral’in ilgi alanı, evet cevap bekliyoruz. 🙂
Buna benzer bir videoyu birkaç ay evvel izlemiştim. “Crown Flash” diye geçiyor. Bu videodan anladığım üzere Sun Dog benzeri bir optik hadise. Mantığıma dayanarak bir açıklama yapmam gerekirse, CB bulutunun tepesindeki buz kristallerinden oluşan yoğun olmayan hafif bulut kütlesi, altındaki CB’ den kaynaklanan güçlü hava akımları sebebiyle çok hızlı değişiyor olmalı. Biz bulutun kilometrelerce altından yukarıda nelerin döndüğünü anlamıyor olabiliriz ama bu ışık oyunları yukarıda inanılmaz güçlü rüzgar formasyonlarının oluştuğunu gösteriyor olabilir. Bunun dışında mercek bulutları da yukarılardaki güçlü rüzgarların varlığını kanıtlıyor, ama aşağıda bazen esinti bile olmuyor. Her neyse. Crown Flash’ımıza dönelim. Hava akımı her değiştiğinde optik hadise oluşacak şekilde buz kristallerini farklı hizalara getiriyor. Bu sayede acaba yukarıda ters hortum filan mı var acaba diye insan şüphelere düşüyor. Daha başka bir açıklamasını yapamayacağım. Tepesinde sirüs ve benzeri ince bulutlar olan güçlü bir CB bulutunu Güneş’le aranıza alıp gözleyin. Güneş, CB’ nin arkasında kalsın ama. Bakın bakalım Crown Flash görebilecekmisiniz?
Teşekkür ederim cevabın için. En azından kafamda bir şeyler oluştu. 🙂
Aslında paylaştığın video sayesinde o olaya “Crown Flash” dendiğini öğrendim. Ve paylaştığın videoda onun bir optik olay olduğunu anladım. Önceden izlediğim muhtemelen Malezya kökenli videoda bir tür hortum olduğunu sanmıştım. Aslında ben sana teşekkür ediyorum. CB bulutlarının tepe seviyelerinin yukarılarının da uçaklar için çok tehlikeli olduğunu bu tip görüntüler gösteriyor.
Bak bu da dün yüklenmiş. Özellikle 3. görüntüde, gün ışığında bu kadar keskin bir ışığın görünmesi çok ilginç.
https://www.youtube.com/watch?v=dapweXhhfLU&feature=iv&src_vid=-839eGuGfYQ&annotation_id=annotation_697809207
Dün sabah saat 9’dan bu sabah saat 9’a kadar bulunduğum mevkiiye 26 kg yağış düştü. MGM ise en yüksek 17 kg açıkladı.
mgm istasyonu nerede senin bulunduğun konum nerede?
Geyikli / Çanakkale’de kümülonimbüs. Son hali daha da büyük. Bulunduğum yer çok sessiz. İnanılmaz bir şekilde o mesafedeki bulutun gök gürültüsünü duyabiliyorum. Hem de bulut benden uzaklaşıyor. İstanbul’da olsam böyle birşey imkansız olurdu.
Son hali. 30 dakikalık değişim. 🙂
Multicell’e dönüşme ihtimali var. Bant haline geldi.
Dün Tekirdağ civarını vuran kütle bu olmalı.
Arada 100 km’den fazla mesafe var. Kütle olduğu yerde oluşup olduğu yerde kayboldu. Ayrıca güneye hareket ediyordu. Alakası yok.
Normalde böyle sorular sormam ama; Cumartesi akşamı İstanbul’da açık havada bir organizasyonumuz var. Kontrol ettiğimde sadece ecmwf yağış gösteriyor gibi (wrf, gfs skiron yağış görmemiş). Sizce ne beklemeliyiz?
Japonların erken deprem uyarı sistemi
Gerçekten harika ve binlerce insanın hayatını kurtarabilecek bir sistem, keşke bu sistemin bizde de kullanılabilirliği olsaydı fakat Marmara’da fay kırıldıktan 1-2 saniye sonra sarsıntılar İstanbul’a ulaşacağından bu sistem İstanbul’da çalışmaz
Teknoloji kim bilir daha neler getirecek. Mutlaka birgün İstanbul’u kurtaracak teknolojiye de sahip olacağız. Ama 15 yıl önce 30 yıl içinde deprem olacağı söylendiğine göre 15 yılımız var. Bu süre biraz kısa. Fakat umudu kesip uğraşmamak yerine son ana kadar uğraşsak ve bir önlem alabilsek daha iyi olur. Maalesef bizi kentsel dönüşüm ciddi bir depremde kurtaramaz. Mimari tamamen değişip de Japonya’daki gibi esnek yapılar yapılmadığı sürece 6,5 üstü depremler bizi yıkar.
Ben kentsel dönüşüme karşı değilim bu arada yanlış anlaşılmasın. Ama bizi ciddi depremlerde kurtarmayacağını düşünüyorum. Beton-demir inşaatlar yerine esnek yapı malzemeleri kullanılmalı. Japonya’da bu tür binalar 1-2 metre salıncak gibi sallanıp hasarsız kurtulabiliyor. Çünkü malzeme sert değil yumuşak ve esnek. Özellikle kuleler.
Dün sel nedeniyle İzmit-Adapazarı yolu ulaşıma kapandı. Kartepe merkeze 92kg yağış düşmüş çok kısa sürede. 1 haftalık yağış miktarı 137kg. Kayak Merkezi’nin 364kg. Fotoğrafları bu adreste
http://www.bizimkocaeli.com/fotogaleri/guncel/sel-esmeyi-bu-hale-getirdi/523/p-6.html
Havalar ısınsın artık!
Sinan ne dediğini farkında mısın? 😀 Ateşle oynuyorsun bak 😀
67 gün sonra sonbahara meteorolojik olarak gireceğiz. Ay sonu ve 4 Temmuzda sistem var. Soğuklar bol. Arada sıcak var ama bu sıcak dalgaları yaz boyu en fazla 4-5 gün civarı süren dalgalar olacak. Ayrıca atmosfere enerji yüklediğinden dolayı sıcaklar giderken fırtınalarla gidecek. Sonbahar da yakın zaten. Soğukçu olmak daha iyi. Ben soğukçuyum.
Ben de sogukcuyum ama 1.5 metreye yakin kar kalinligini gordum artik enerjimi seneye saklamak istiyorum.
Son yıllarda soğukçuları çok üzdünüz bakın ne oldu şimdi.
Mart ayindan beri haftanin her gunu yanimda ince bir mont tasiyorum, bikkinlik vermeye basladi bunye alisik degil. Geceleri bisiklet surerken bunaltiyor uzun kollu.
Giyme uzun kollu o zaman ya 😀 Senin için soğuktan vazgeçecek değiliz! Sıcak seven Antalya’ya gitsin!
Dün sabah Antalya/Çıralı’daydım. Gündüz 30 dereceyi bulmuyor, gece 19 derece oluyor. Bu mevsimde Antalya için serin. Birkaç gün önce Fethiye’de de kuvvetli rüzgar ve serinlikle karşılaşmıştım. Sıcak isteyene Diyarbakır’ı öneririm. Başka sıcak yer kalmadı ülkede. 🙂
Bu akşam babamla konuştum, havadan sudan. Bakü’de hava çok sıcakmış, internette birkaç siteye baktım 38 derece gösteriyorlar, gerçekten ciddi sıcaklık varmış.
Babam , İstanbul da hava nasıl dedi, çok iyi bahar havası var dedim, serin geçiyor dedim. Kıskandı. 😀
Kardeş ülke Pakistan’da aşırı sıcaklardan ölenlerin sayısı 700’ü bulmuş… Hatırlayanlarınız vardır belki 2010 yazının özellikle Ağustos ayı inanılmaz sıcak geçmişti. Meteoroloji bültenlerinde Ağustos başından Eylül bire kadar ”aşırı sıcaklar bir hafta daha yurdu terketmeyecek” notu her hafta tekrar tekrar alt yazı şeklinde verildi. Aynı ay içerisinde Orta ve Batı Sibirya, Kafkaslar, Balkanlar inanılmaz derecede sıcaktı. Rusya’da söndürülemeyen orman yangınlarından dolayı belli bölgelerde ohal ilan edilmişti. Bizim coğrafyamızda bunlar olurken Hindistan ve Pakistan’da ama özellikle de Pakistan’da bitmek bilmeyen muson yağışlarında binlerce insan ölmüştü.
Demem o ki arkadaşlar Pakistan ve Türkiye’nin hava koşulları arasından çok ciddi bir korelasyon/ilişki olduğunu düşünüyorum.
Bütün gün hava serin ve dumanlıydı hafif bir yağmur vardı. Tam sonbahar havası
Virtüel Sıcaklık formülü kafamı karıştırdı. Nemli hava kuru havaya göre daha yoğun değil mi?
Belli oranda nemli hava kuru havaya göre daha hafiftir.
Diğer türlü yağışlarda ciddi azalma olurdu 😉
Nemli hava kuru havaya göre daha yoğundur. Hava kütlesinin sıcaklığı artıkça alabileceği nem miktarı da artar dolayısıyla nemli hava kütlesini ”nemli” yapan şey aslında onun aynı zamanda hafif olmasını sağlayan çevresine göre yüksek sıcaklığıdır. Diyerek ben de katkıda bulunayım.
Aynı sıcaklıkta kuru hava nemli havadan daha yoğundur.
Neden?
İyice kafamı karıştırdınız. 🙂
Aynı sıcaklıkta nemli hava kuru havadan daha mı yoğundur yoksa az mı yoğundur?
Nedeniyle birlikte anlatırsanız sevinirim. Ben aynı sıcaklıkta nem fazlalığı yoğunluğu arttırır diye düşünüyorum fakat Virtüel Sıcaklık formülü tam tersini söylüyor. 16 derece nemli havanın yoğunluğuna eşit kuru havanın yanlış hatırlamıyorsam > 20 derece olması gerekiyordu. Rakamı tam hatırlamıyorum. Niçin?
Nem dediğimiz su molekülü yani H2O’dur. Molekül ağırlığı 18’dir. Oksijen O2 olarak bulunur ve molekül ağırlığı 32’dir. Nitrojen N2 olarak bulunur ve molekül ağırlığı 28’dir. CO2 molekül ağırlığı 44’tür. Aynı sıcaklıkta aynı miktar (m3) havada ne kadar çok su buharı bulunursa diğer elementlerin oranı o kadar azalır. Bu da toplam ağırlığı ve yoğunluğu azaltır.
Anladım. Gayet net bir cevap. Teşekkür ederim.
Olaya bu açıdan bakmamıştım. Bu konuyu bir de kendim araştırayım, teşekkürler.
Bugün Manisa’da bulutlar yere çok yakındı öyle ki 1517 metrelik Spil Dağı bile yamaç sisiyle kaplandı.(bu mevsimde pek olmaz) Bulutlar, dağlar üzerinde oluştuktan hemen sonra yatay istikamette çok hızlı ilerliyorlardı. Ancak dağlardan uzaklaşınca da yavaş yavaş kayboluyorlardı. Rüzgar ise Ege Bölgesi’ne has bir durumla yine öğlenden itibaren ovalar boyunca batı-kuzeybatı istikametinde sert esti fakat genelde rüzgara uyan bulutlar bugün sürekli güneybatı-kuzeydoğu istikametindeydi. Ege Denizi’nin kuzeyindeki yağışa paralel olarak Bergama-İvrindi ve şuan Akhisar ve kuzeyi boyunca orajlar oluştu.

Dağlarda karanın havaya göre soğuk olması ve LFC (yere en yakın CAPE alanının başlangıç seviyesi)’nin orografiyle yakalanması sonucunda dağlar üzerinde oluşan bulutlar, hareket edince bu etkenleri bulamayıp ortadan kayboluyorlar. Cuma günü Antalya’ya giderken Foça’ya da uğramam gerekiyordu. Spil Dağı’nın yanından geçerken söylediğiniz olaya benzer şekilde dağa yağış bırakıp sonra kaybolan bulutlar gördüm. Aynı şey şu günlerde ne zaman baksam kümülüs kongestuslu gördüğüm Toroslar’da da oluyor. Yağışın ulaşamaması sinir bozuyor ama dağları tepesi bulutlu iken seyretmek çok güzel oluyor.
Feysbuk’dan paylaşım. 850 hpa’da 12 derece varken kar yağması bence imkansız. Dolu olabilir.
https://faseay.wordpress.com/wp-admin/admin-ajax.php?action=imgedit-preview&_ajax_nonce=920af98cda&postid=263&rand=1942
Bağlantı açılmıyor.
Yukarı seviye alçakları sayesinde bol bol orajlara tanıklık ediyoruz ve önümüzdeki günler için hatta yaz mevsiminin devamı için serin geçeceğini dile getiriyoruz ama tam tersi de olabilir.
Örneğin kışın hızlı hareket eden siklonlar yazın çok daha yavaş ilerler. Azorun Atlantik’deki konumu sayesinde Orta Avrupa’dan bize doğru üst seviyelerden gelen serin hava kütleleri İtalya’ya yönelip orada takılı kalabilirde. Geçmişte bunun örnekleri var dolayısıyla İtalya’da çoraklanan siklonlar dönüş hareketiyle bize K.Afrika’nın sıcak ve kuru havasını da getirebilir.
Yanı başımda neler olmuş öyle, bize düşen 6kg.

Kocaeli için bu zamana kadar ölçülen en yüksek değer.
Bugün efsane 2015 kışı tekrar yayına sızdı. 🙂
Sabah erken saatlerde İstanbul’da sonbahar havasıyla yola çıktım. Kocaeli’de kısa süreli kuvvetli sağanakla karşılaştım. Feribota bindiğimde yine sonbahar havası. 🙂 Bursa’da sağanaklar başladı. Hava 17-19 dereceydi. Balikesir, İzmir ve Muğla’ya gittim. Hepsinde kuvvetli sağanaklar oldu hatta geçen yıllarda 38 dereceleri gördüğüm Muğla bugün 17 dereceye düştü. Kıyıda bile hava kapalıydı. Tam bir kış.
Mesajınız üzerine cama çıktım ve sıcaklığa baktım. Şu an itibariyle İzmit 17.5 derece civarı. Ağızdan hafif dahi olsa buhar çıkıyor. Bu mevsimde ağızdan buhar çıkacak kadar serinliğin olması ilginç. Yazın kalan 2.5 ayını da böyle serinliklerle atlatabilirsek kışa güzel bir hazırlık olur. Yazın ilk DEY’ ini bu akşam almış olduk. İstanbul pırıl pırıl gün batımı yaşarken İzmit’ te kışsal bir akşam yaşandı.
Temmuz başı sistem bekliyorum. Serinlik olacak.
Sezen Aksu’nun da havadelisi olduğunu düşünüyorum. Şarkılarında sık sık yağmur, kar, ayazdan bahseder. 😀
Bu şarkının sözleri ona ait değil ama olsun, neticede şiiri şarkılaştıran o.
Keşke o da bize katılsa.
Karcı_Sezen (Kanlıca/rakım:0) 😀
Böyle yalan haber görmedim ! http://webtv.hurriyet.com.tr/haber/bodrum-da-denize-dusen-yildirim-korkuttu_114586?hid=29330667
Haberin aslı: http://videowall.accuweather.com/detail/video/4292259730001?autoStart=true&page=5
Bunlar nedir ki 😀
Kışın öyle haberler yapıyorlar ki, haberin resmi ile içeriği bambaşka.
Yolda karda mahsur kalmış, 34 plaklı araba resmi koymuşlar, habere tıklıyorsun ,Boludan bahsedıyor.
Antalyada kar yolları kapattı yazıyor, haber içeriğinde Toroslar geçiyor.
Şimdi aklıma pek gelmiyor ama kışın baya saçmalıyorlar, magazin sitesi gibi.
Aydincik’a bugün öğleden önce yağan sagnak, mobil olunca video yukleyemedim instagram aracılığı ile paylaşıyorum.
radar görüntüsü
Hortumcu Semih Tuzla’da hortum olmus ama denizde 😀
Bir yerlerde olacağını anlamıştım 😀 Sabah havada self cloud, mammatus, alçaktan jet gibi geçen bulutlar ve simsiyah bulutlar ne ararsan vardı bir garipti. Yağış girerken de batı yönden perde halinde geldi, downburst diyorlarmış galiba 🙂
Son 2 senede 3 hortum ☺
Tuzla ABD’de mi acaba diye düşünüyorum bazen. 😀
Tuzla’da 1-2 saat evvel yağış esnasında aynı anda 2 farklı hortum çıktı. Haberi burada;
http://www.haberturk.com/gundem/haber/1092767-istanbulda-korkutan-iki-dev-hortum