Zonguldak’ta müthiş bir fırtına var. Yeli geldi seli de gelsin derler ya, bakalım. Gece kulübü gibi şehir şu anda. Durmadan çakıyor. Sayısız evin çatısı uçtu an itibarı ile.
İnanırmısın, Osmanbey’de çalışıyorum nasıl bir talihse 2 gün işe gitmedim o 2 günde de oralar yıkılmış, ben ise kuru gök gürültüsü duydum. Yani bu kadar talihsizlik olmaz 😀
Şu an hava fazlasıyla serinledi, gökgürültüsü var ve rüzgar giderek kuvvetleniyor burada. Bir tek yağmur eksik o da kuzeyden grimsi bir duvar gibi yaklaşıyor
Silivri tarafları günlük güneşlik, tam akraba ziyareti yapacak günü bulmuşum çok şükür 😀
Commandouz (Bayrampaşa-148 m)
Bayrampaşa’da bir çok evi su bastı, ağaçların dalları kırıldı maalesef. Topkapı tramvayını kapattılar, Tem kilitlendi. Hayatımda ilk defa ceviz büyüklüğünde dolu gördüm. Şu 2 haftada gördüğüm doluyu hayatım boyunca görmemiştim. Ayrıca rüzgar hamleleri de müthişti.
2 saniye ara ile aynı yere 2 yıldırım. Ankara öğle saatlerinde çok hareketliydi. Daha çok olaylara tanıklık ettim fakat şimdilik bu yavaşlatmaya çalıştığım görüntüyü paylaşayım.
İstanbul için Haziran ayının ilk yarısına baktığımızda sıcaklıkların mevsim normallerinin altında gittiğini görüyoruz. Ortalama sıcaklığın 0.4 derece olmak üzere mevsim normallerinin altında seyrettiği Haziran’ın ilk 14 gününde Atatürk Havalimanı istasyonunda 48.6 mm. yağış kaydedildi. Ahl istasyonunun uzun yıllar Nisan ayı ortalama yağış miktarı 38.8 mm.
Ortalama rüzgar hızı ise 13.8 km/h ile son bir kaç aya göre yükseliş gösterdi. Hakim rüzgar yönü ise %38 ile yıldız.
Ben bu belediyeyi anlamıyorum, İstanbul’da barajlar kuruyor susuzluk tehlikesi var diyorlar, suyu israf etmeyin diyorlar ama nedense her gün geçtiğim yolların kenarındaki otları bildiğiniz yeşil otları saatlerce suluyorlar hem de hortumla damla sulamada değil.
Ben anlamıyorum madem su az, neden boşuna ot suluyorlar onun yerine ağaç dikin gölge olsun yolların kenarı sulamak da gerekmez.
Bana da saçma geliyor. Kentin tamamına ağaç yerine çiçek dikiyorlar. Çiçek dediğin nedir 1 ay ömrü var zaten, sürekli sürekli eskisini çıkartıp mevsimine uygun yeni çiçekler dikiyorlar.
Parklara filan yapılır da böyle şeyler onun dışında çok büyük para israfı.
Aynen çok gereksiz, büyük çam ağaçları çınar ağaçları ekseler de, trafikte gölge yapsa bize hem de kuşlar için yuva olur, hava daha temiz olur ama nerde, kaldırım yapıyorlar ağaç ekmiyorlar güneş tepene vuruyor. Normalde kaldırım kenarları ağaçlandırılmalı gölge olsun diye. araba park etmesin diye demir taş koyacaklarına ağaç diksinler araba da park etmez hem de gölge olur.
Kiskanmasin begenmeyen arkadas.Ben 2 hafta boyunca sicaklik rekorlari icinde yanip piseyim,sen her gun oraj,dolu manyagi ol.Yok oyle 🙂 Bu arada serinlige devam. Birkac gun sonra geceleri 3-4 derecelere gerileyecegiz.
Bildiğim kadarıyla hayır.Mehmet Göktuğ’un tavsiyesi üzerine sağ olsun, Bulut Gözlemcisinin Rehberi adlı kitapta okumuştum.Mesela kümülonimbus gibi dikine fazla gelişen bulutlar belli bir seviyeden sonra gelişmiyormuş.Atmosferde o gelişmeyi durduran bir çizgi varmış ne kadar güçlü olursa olsun o seviyeden sonra bulutlar gelişmek yerine genişleyerek yükünü yağış olarak bırakıyormuş.Umarım faydalı olmuştur. 🙂 Ozan hocam sizce?
Belediye yolları ısladı sandım,meğer yağmur yağmış. Habersiz yakalandım. 🙂
mtngrnlr(Halkalı/İST,63m)
Daha önce kümülüslerden kümülüs kongestus ve kümülonimbüs olduğuna birçok kez şahit oldum ama bugün İstanbul’da altokümülüslerden ve altokümülüs lentikularisten, kümülüs kongestus oluştuğuna ilk defa şahit oldum.
Hint Okyanusu’nda oluşan tropikal siklonlar nedense hep bu zamanlarda etkili oluyor.Yani Mayıs sonu ve Haziran ayında.Diğer aylarda çok sık rastlanmıyor gibi.
mtngrnlr(Halkalı/İST,63m)
KUZEY YARIMKUREDE SICAKLIKLAR GUNEYDEN KUZEYE GIDILDIKCE AZALIR.
Nerdeyse kirli olmayan deniz yok, bana yalan geldi. Kesinlikle girmem İstanbul’da o adalar bile pek temiz değil.
Şefik (Güzelçamlı/Kuşadası 20m)
Bizde böyle bir sorun yok 😀 Aydın’daki en temiz deniz suyu buradaki “Dilek Yarımadası Milli Parkı”daki Aydınlık Koyu’dur.Zaten Güzelçamlı; Milli Park ile iç içe bir yer.(4 kez Türkiye turu yapmış olan tanıdığım bir rehberin dediğine göre, Güzelçamlı en güzel yer :D) Ancak bizdeki sahillerde şöyle bir sorun oluyor; oteller pis sularını ne yazık ki denize bırakabiliyor.(Milli Parkta böyle bir sorun yok)…
Bir konuda fikrinizi almak istiyorum, haberlerde hep alt yapı yüzünden sel oluyor deniyor, bir nebze haklılar da. Bu yağan yağışlar gerçekten kuvvetli Bolu gibi ormanlık alanda bile sel olmuş, bence alt yapı iyi olsa bile sel olur bu yağışlarda sizce de öyle değil mi ?
Evet, dünyanın her yerinde çok şiddetli yağışlarda seller oluyor. Bizde de, eğer altyapı mükemmel olsaydı bile bu son yağışlar -her yerde olmasa da- bazı yerlerde sellere yol açardı muhtemelen.
Fakat sorun tam da burada. Yöneticiler altyapıyı savsaklıyorlar, sonra sel veya zarar olunca diyorlar ki “çok şiddetli yağdı!”. Sen önce altyapını doğru dürüst hale getir, yine çok şiddetli yağarsa eyvallah. Ama bunu yapmayıp şiddetli yağışın arkasına sığınıyorsun.
Depremde de aynısı olacak. Deprem büyük olacak, “bu kadar büyüğüne bina mı dayanırdı” diyecekler. Allah’ın takdiri diyecekler.
Bursa’da da azımsanamayacak kadar şiddetli sağanaklar yaşadık. Su baskını olmadı. Sebeplerinden biri sanırım, aşağı yukarı 20 sene önce yapılan çalışmalarda, lağım ve yağmur suyu kanallarının tamamen birbirinden bağımsız hale getirilmesiydi.
Lokal olarak tabii ki bir şeyler olabilir ama belediyeler çalışmalarla sel olabilme alt sınırını yükseklere çıkartabilirler.
Güzel düşünce açısı, Ozan abi. Benim bunu sorma sebebim medya sürekli altyapı diyor fakat ormanlık köylerde bile sel oluyor, medya da abartıyor ama umarım altyapıya el atarlar ama üstyapı düzgün değil ki altyapı da düzgün olsun.
Fransa’daydı sanırım, yağmur suyu ile lağım suyu ayrı.
Hep hayal ettiğim ev, şöyle dağlık alanda yanında çam ağaçları ıssız bir yerde böyle evim olsa, dışarıda kurt uğultusu gelse rüzgar uğultusu başka bir şey istemezdim 😦
Kıyıköy veya İğneada’ya giden oldu mu hiç aranızda ? araba ile gitmek istiyorum da daha önca hiç gitmedim tatil amaçlı gitmek istiyorum nasıldır acaba ? haritadan baktım yemyeşil ormanlar var, deniz var.
Katliamdan başka bir şey göremez bence. Ne yazık ki bu millete ağaçların önemini anlatamadık. Ben 2 yıldır çabalıyorum ama inanın duvara anlatsam anlardı. Son olarak konuştuğum bir şahıs ağaçların kesilmesini destekliyordu. Nedenini sordum haliyle, aldığım cevap trajikomikti. Bana, “Arabistan’da da ağaç yok, oradaki insanlar nasıl nefes alıyorlar peki?” dedi.. Cevap şansı tanımadan peşinden yapıştırdı:”Allah Müslümanlara yardım eder, Müslümanların suyu da havası da bitmez kardeşimm! ” dedi.. Bana öyle geliyor ki cehalet bu ülkenin sonu olacak. Elbette dünyanın da…
İnsan kendi toprağına, vatanına zarar verir mi? İnsan olan vermez işte. İstanbul’a, Karadeniz’e, doğaya o kadar büyük bir zarar veriyorlar ki, bunun yerini hiçbir yatırım dolduramaz. 3. havalimanı da 3. köprüsü de batsın. Hayvanları yerinden, yuvasından edip, ağaçları kesip, doğayı katlederek gelecek olan refaha lanet olsun. İstanbul’un ölüm fermanı işte. Başka bir şey değil.
Bu göllerin bir çoğu eski kömür madenlerinden arta kalan çukurların dolmasıyla oluşan yapay göller. Fakat yine de birçok kuşa ve diğer hayvanlara ev sahipliği yapıyordur muhtemelen. Şunları gördükçe içim cız ediyor 😦
Reyting böyle şeyler yaptırıyor demek ki. İğrendim yemin ederim.
Ayrıca, haber tutmayınca başlığı değiştirip duruyorlar, içerik aynı tabii yeni bir şey sanıp tıklıyorsun yine aynı haber ama haberin başlığı ve resmini değişiyor, ne kadar itici bir şey.
Kesinlikle Spank 😀 Ben de çalıştım sosyal medya alanında. Tıklatmak için neler neler yaptırıyorlardı -_- Eski haberleri yeni gibi yutturmak mı dersin, neler neler var…
Hava Delisinin Not Defteri 
Haftanın en sıcak günü Cuma:
Senenin ilk kuvvetli sıcak hava dalgası geliyor..
Umudum yarına kaldı, umarım iyi yağış alırız sistem bugün bize çalışmadı 🙂
Espiye’de kısa süreli sağanak yağış etkili oldu.Şu anda yağış kesildi,hava sıcak.
Zonguldak’ta müthiş bir fırtına var. Yeli geldi seli de gelsin derler ya, bakalım. Gece kulübü gibi şehir şu anda. Durmadan çakıyor. Sayısız evin çatısı uçtu an itibarı ile.
Birileri yine konuşmuş en sıcak mayıs ayını yaşamışız benim bildiğim mayıs serindi
http://haber.rotahaber.com/korkutan-uyari-sicaklar-dogal-afete-donusebilir_467752.html
Orhan Şen her sene aynı şeyleri söylüyor, boşver.
Mayıs ayı ile ilgili de küresel ölçekte söylüyorlar, doğru olabilir..
Son 15 yılda sıcaklıkların ortalamanın altında kaldığı yıl var mı ?
Yok.
O zaman sıcaklıklar ortalamanın üzerinde olacak demek için Prof olmaya gerek yok 🙂
Aynen..
Bak bu da benim nazar değdirdiğim sistem..
Totem yapıyordum 🙂
http://www.weather.com/safety/winter/montana-snow-june-20140616?cm_ven=FB_JB_61814_12
Weather kanalının yayınını internetten nasıl izliyorduk?
😀
Bu çıktıya göre yarın ciddi şeyler olacak İstanbul’da, umarım çok büyük olumsuzluklar yaşanmaz.
Referans için;
http://www.theweatherprediction.com/severe/indices/
İnşallah ciddi şeyler olur, hep başka şehirleri izlemekten bıktım.
Hatta başka semtleri de 🙂
E sen de evde oturacağına, kalk fırtınanın altına git. Şişli’ye gitsen yeter.
İnanırmısın, Osmanbey’de çalışıyorum nasıl bir talihse 2 gün işe gitmedim o 2 günde de oralar yıkılmış, ben ise kuru gök gürültüsü duydum. Yani bu kadar talihsizlik olmaz 😀
Yarın şenlik günü ey İstanbullu 🙂
Ciddi şeyler.. 🙂
Kırmızı kütlenin altında kalplerin güp güp attığı dakikalar… 😀
Sağ sütunda güneş lekesi sayılarına baktığımız site vardı ne oldu ona bulamıyorum.
Bunlara bakabilirsin.
http://spaceweather.com/
http://solen.info/solar/
Dün saat 16:00 civarında Balıkesir-Savaştepe yolundaki dolu ve yağmur.
Bugünkü doludan birkaç kare.
Bugün Başakşehir..
http://www.youtube.com/watch?v=VrzzqnYxB0g
Fatih Marmara kıyıları yine fos…
Kader kardeşiyiz be 😦
Burada da esti, gürledi ama asfalt bile ıslanmadı 😦
Kameralardan bakıyorum kırmızı olan yerlerde sanki kar varmış gibi görüş uzaklığı çok kısa. Umarım sıkıcı durumlar yaşanmaz.
Balmumcu 18 mm !
Havadelileri uyuyor! Beşiktaş’ta hava kapkaranlık oldu! 😀 Nerdesiniz?! Ses verin! Döne döne gelooo! 😀
Bağcılar’da 10-15 dakikalık bir tufan oldu 🙂
Fındıkzade’de kocaman taneli yağmur var. 😀
Başakşehir’i deldi geçti az önce 🙂 Video ve resim gelecek birazdan..
Bizim burada şimdilik, durmadan gök gürültüsü var yağmur çok az yağdı iri taneli durdu sonrada.
İç kesimlerden geçiyor çünkü, güney kıyıların hepsini pas geçti.
Çok şanssızım çoook. 😦
Başakşehir’e yarım saat çok güzel yağan yağmura gökgürültüsü, ara sıra fındık tanesinden büyük dolu da eşlik etti.
Beşiktaş’ı dolusuyla, yağmuruyla, rüzgarıyla yıktı geçti! 😀 Bizim sokak yine dereye döndü. Mükemmeldi!
Şu an hava fazlasıyla serinledi, gökgürültüsü var ve rüzgar giderek kuvvetleniyor burada. Bir tek yağmur eksik o da kuzeyden grimsi bir duvar gibi yaklaşıyor
Tam deprem havası diyordum ki
Oraj’ınorajın ayak sesleriymiş 🙂Silivri tarafları günlük güneşlik, tam akraba ziyareti yapacak günü bulmuşum çok şükür 😀
Bayrampaşa’da bir çok evi su bastı, ağaçların dalları kırıldı maalesef. Topkapı tramvayını kapattılar, Tem kilitlendi. Hayatımda ilk defa ceviz büyüklüğünde dolu gördüm. Şu 2 haftada gördüğüm doluyu hayatım boyunca görmemiştim. Ayrıca rüzgar hamleleri de müthişti.
2 saniye ara ile aynı yere 2 yıldırım. Ankara öğle saatlerinde çok hareketliydi. Daha çok olaylara tanıklık ettim fakat şimdilik bu yavaşlatmaya çalıştığım görüntüyü paylaşayım.
http://www.youtube.com/watch?v=h9ENLdJXyU0&feature=youtu.be
Haziran’da yaz maz yok dedim 850’de 25’ler hortlamaya başladı 😀
Temmuz’a da yaz maz yok dersen 35’ler hortlayacak bu gidişle. 🙂
Temmuz’da 40’lık olacağız, kaçacak delik arayacaksınız 😀
2-3 saniyede bir çakan şimşekler, düşen yıldırımlara devamlı eşlik eden araba alarmları da eklenince korkutucu bir akşam bugün 🙂
http://fotogaleri.hurriyet.com.tr/galeridetay/83844/2/1/ankarada-simseklerin-dansi
İstanbul için Haziran ayının ilk yarısına baktığımızda sıcaklıkların mevsim normallerinin altında gittiğini görüyoruz. Ortalama sıcaklığın 0.4 derece olmak üzere mevsim normallerinin altında seyrettiği Haziran’ın ilk 14 gününde Atatürk Havalimanı istasyonunda 48.6 mm. yağış kaydedildi. Ahl istasyonunun uzun yıllar Nisan ayı ortalama yağış miktarı 38.8 mm.
Ortalama rüzgar hızı ise 13.8 km/h ile son bir kaç aya göre yükseliş gösterdi. Hakim rüzgar yönü ise %38 ile yıldız.
Ozan ve Erdem hocalarım; aşağıdaki linki yorumlamazsanız gücenirim 🙂
http://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S1364682612000417
Güneş aktivitesindeki azalmanın etkisi biraz gecikmeli olarak ortaya çıkyor, sıcaklıklar düşüyor diyor… Hayırlısı 🙂
Bugün vaktim yoktu bakamadım, yarın inceleyeceğim ben de 🙂
Trakya coşmuş, Tekirdağ’ın batısında ufak bir morluk dahi var
Cumartesi günü, Malkara’da idim.Öğleden sonra, hava aniden bozdu ve kısa süreli gök gürültülü sağanak yağış, etkili olmuştu.
O gün İstanbul’a damla düşmemişti.Hangi yöne hareket etti kütleler.
İyi İyi kış için antrenman yapıyoruz 🙂
Bu, çok sevgili Ozan abim için gelsin 🙂 Adamın dibisin 😀
Ben bu belediyeyi anlamıyorum, İstanbul’da barajlar kuruyor susuzluk tehlikesi var diyorlar, suyu israf etmeyin diyorlar ama nedense her gün geçtiğim yolların kenarındaki otları bildiğiniz yeşil otları saatlerce suluyorlar hem de hortumla damla sulamada değil.
Ben anlamıyorum madem su az, neden boşuna ot suluyorlar onun yerine ağaç dikin gölge olsun yolların kenarı sulamak da gerekmez.
Bana da saçma geliyor. Kentin tamamına ağaç yerine çiçek dikiyorlar. Çiçek dediğin nedir 1 ay ömrü var zaten, sürekli sürekli eskisini çıkartıp mevsimine uygun yeni çiçekler dikiyorlar.
Parklara filan yapılır da böyle şeyler onun dışında çok büyük para israfı.
Aynen çok gereksiz, büyük çam ağaçları çınar ağaçları ekseler de, trafikte gölge yapsa bize hem de kuşlar için yuva olur, hava daha temiz olur ama nerde, kaldırım yapıyorlar ağaç ekmiyorlar güneş tepene vuruyor. Normalde kaldırım kenarları ağaçlandırılmalı gölge olsun diye. araba park etmesin diye demir taş koyacaklarına ağaç diksinler araba da park etmez hem de gölge olur.
Çoğunuz farkındasınızdır zaten ama yine de şöyle bir kısa kısa geçeyim..
– Ayın 18 ve 19’unda bu yazın şu ana kadarki en sıcak günlerini yaşayacağız..
– Ayın 20’sinden sonra ciddi bir serinleme geliyor, sistem matkap gibi; yıldırım, dolu (iri taneli 🙂 ) ve sel ihtimali yüksek.
– Denizler de ısındı, artık kurakçılar düşünsün.
– Haziranın sonuna kadar “yaz maz” yok.
Kib cnm bye.
Nazar ettin sistemi…
Fıtrat diyelim biz ona.
Ozledigim havalara kavustuk sonunda.Moskova 3 gundur 20 dereceyi gecmiyor.Aralikli saganak yagisli.Bugunde sicaklik 14-15 derecelerde.Yaklasik 1 hafta daha mevsim normalleri altinda kalacagiz sanirim.
Kiskanmasin begenmeyen arkadas.Ben 2 hafta boyunca sicaklik rekorlari icinde yanip piseyim,sen her gun oraj,dolu manyagi ol.Yok oyle 🙂 Bu arada serinlige devam. Birkac gun sonra geceleri 3-4 derecelere gerileyecegiz.
10 dakika 17 mm
Tüm Havadelisi.com ailesinin mübarek Berat Kandilini kutlar hayırlara vesile olmasını dilerim.
Bulut yüksekliği tropopazı geçebilir mi ?
Bildiğim kadarıyla hayır.Mehmet Göktuğ’un tavsiyesi üzerine sağ olsun, Bulut Gözlemcisinin Rehberi adlı kitapta okumuştum.Mesela kümülonimbus gibi dikine fazla gelişen bulutlar belli bir seviyeden sonra gelişmiyormuş.Atmosferde o gelişmeyi durduran bir çizgi varmış ne kadar güçlü olursa olsun o seviyeden sonra bulutlar gelişmek yerine genişleyerek yükünü yağış olarak bırakıyormuş.Umarım faydalı olmuştur. 🙂 Ozan hocam sizce?
Mehmet Göktüğ bana stratosfere çıkabiliyor dedi de :))
Örnek olarak bugünlerde kuzeybatı Fransa’da olmuşmuş.
Belediye yolları ısladı sandım,meğer yağmur yağmış. Habersiz yakalandım. 🙂
Daha önce kümülüslerden kümülüs kongestus ve kümülonimbüs olduğuna birçok kez şahit oldum ama bugün İstanbul’da altokümülüslerden ve altokümülüs lentikularisten, kümülüs kongestus oluştuğuna ilk defa şahit oldum.
Arabistan yarımadası olmasaydı bu siklon doğrudan bize gelecek ne heyecan yapacaktık. Yanılıyor muyum?
Yanılmıyorsunuz.
Hint Okyanusu’nda oluşan tropikal siklonlar nedense hep bu zamanlarda etkili oluyor.Yani Mayıs sonu ve Haziran ayında.Diğer aylarda çok sık rastlanmıyor gibi.
KUZEY YARIMKUREDE SICAKLIKLAR GUNEYDEN KUZEYE GIDILDIKCE AZALIR.
DERMISIM 🙂
İstanbul için deniz mevsimi yakında açılacak. Peki deniz suyu ne kadar temiz? Merak edenler için: http://bbskbs.istanbulsaglik.gov.tr/denizsuyuanaliz/
Temizliğini geçtim, o koca koca denizanalarıyla yüzmenin hiç tadı yok. 😦 Denize girmek için Ege ve Batı Akdeniz’e gitmek gerek bence.
Nerdeyse kirli olmayan deniz yok, bana yalan geldi. Kesinlikle girmem İstanbul’da o adalar bile pek temiz değil.
Bizde böyle bir sorun yok 😀 Aydın’daki en temiz deniz suyu buradaki “Dilek Yarımadası Milli Parkı”daki Aydınlık Koyu’dur.Zaten Güzelçamlı; Milli Park ile iç içe bir yer.(4 kez Türkiye turu yapmış olan tanıdığım bir rehberin dediğine göre, Güzelçamlı en güzel yer :D) Ancak bizdeki sahillerde şöyle bir sorun oluyor; oteller pis sularını ne yazık ki denize bırakabiliyor.(Milli Parkta böyle bir sorun yok)…
Dünden bir kesit; google+ photos yardımıyla….
Belçika’dan bir resim.
Bu araç sahibi Türk olabilir 🙂
Belçika’yı Beşiktaş diye okudum, kesin Anemo’nun işidir bu dedim 😀
SON DAKİKA…
İzmir yıkılıyor…
Çok güzel yağdı.Yağış anında ve öncesinde bir sürü görsel edindim. Tahminim 30/40 kg
olacağı yönündeydi ancak 17 kg düşmüş.
Bir konuda fikrinizi almak istiyorum, haberlerde hep alt yapı yüzünden sel oluyor deniyor, bir nebze haklılar da. Bu yağan yağışlar gerçekten kuvvetli Bolu gibi ormanlık alanda bile sel olmuş, bence alt yapı iyi olsa bile sel olur bu yağışlarda sizce de öyle değil mi ?
Evet, dünyanın her yerinde çok şiddetli yağışlarda seller oluyor. Bizde de, eğer altyapı mükemmel olsaydı bile bu son yağışlar -her yerde olmasa da- bazı yerlerde sellere yol açardı muhtemelen.
Fakat sorun tam da burada. Yöneticiler altyapıyı savsaklıyorlar, sonra sel veya zarar olunca diyorlar ki “çok şiddetli yağdı!”. Sen önce altyapını doğru dürüst hale getir, yine çok şiddetli yağarsa eyvallah. Ama bunu yapmayıp şiddetli yağışın arkasına sığınıyorsun.
Depremde de aynısı olacak. Deprem büyük olacak, “bu kadar büyüğüne bina mı dayanırdı” diyecekler. Allah’ın takdiri diyecekler.
Bursa’da da azımsanamayacak kadar şiddetli sağanaklar yaşadık. Su baskını olmadı. Sebeplerinden biri sanırım, aşağı yukarı 20 sene önce yapılan çalışmalarda, lağım ve yağmur suyu kanallarının tamamen birbirinden bağımsız hale getirilmesiydi.
Lokal olarak tabii ki bir şeyler olabilir ama belediyeler çalışmalarla sel olabilme alt sınırını yükseklere çıkartabilirler.
Güzel düşünce açısı, Ozan abi. Benim bunu sorma sebebim medya sürekli altyapı diyor fakat ormanlık köylerde bile sel oluyor, medya da abartıyor ama umarım altyapıya el atarlar ama üstyapı düzgün değil ki altyapı da düzgün olsun.
Fransa’daydı sanırım, yağmur suyu ile lağım suyu ayrı.
Supercell oluşumu, saniye saniye kameraya alınmış. Ne kadar hava delisi olsam da yanında olmak istemezdim. 😀
Bu da Belçika’dan.
http://www.youtube.com/watch?v=ziH44lNiBvA
Hep hayal ettiğim ev, şöyle dağlık alanda yanında çam ağaçları ıssız bir yerde böyle evim olsa, dışarıda kurt uğultusu gelse rüzgar uğultusu başka bir şey istemezdim 😦
Niğde’de yakalamış olduğum şimşek anını 10 kat yavaşlatmaya çalıştım.
http://www.youtube.com/watch?v=iqswaU6mVso&feature=youtu.be
Kıyıköy veya İğneada’ya giden oldu mu hiç aranızda ? araba ile gitmek istiyorum da daha önca hiç gitmedim tatil amaçlı gitmek istiyorum nasıldır acaba ? haritadan baktım yemyeşil ormanlar var, deniz var.
Ben yakınlarında gezdim, güzel yerler.
Ama o kadar uzağa gitmene gerek yok. Üçüncü Havalimanı’nın oraya gitsene, orada da yemyeşil ormanlar var, deniz var. Dönüşte anlat neler gördüğünü.
3. Havaalanı Balaban köyü tarafa yapılıyor sanırım ? Eğer oralarsa oralara girmiştim çocukken ne güzel yerlerdi.
Katliamdan başka bir şey göremez bence. Ne yazık ki bu millete ağaçların önemini anlatamadık. Ben 2 yıldır çabalıyorum ama inanın duvara anlatsam anlardı. Son olarak konuştuğum bir şahıs ağaçların kesilmesini destekliyordu. Nedenini sordum haliyle, aldığım cevap trajikomikti. Bana, “Arabistan’da da ağaç yok, oradaki insanlar nasıl nefes alıyorlar peki?” dedi.. Cevap şansı tanımadan peşinden yapıştırdı:”Allah Müslümanlara yardım eder, Müslümanların suyu da havası da bitmez kardeşimm! ” dedi.. Bana öyle geliyor ki cehalet bu ülkenin sonu olacak. Elbette dünyanın da…
Askerliğimi Kıyıköy’de yaptım. Yolu uzun olduğu için hala bakir kalabilmiş çok güzel bir yer, tavsiye ederim.
Yalnız kalacak yer pek yok, olanlarda da fiyatlar yüksek, daha çok günü birlik gidilecek bir yer.
Geçtiğimiz sistemle ilgili bir kaç harita ve animasyon paylaştım.
http://commandouzz.wordpress.com/serbest-alan/
Sinirlenmemek elde değil, yanımızda 82, 52 mm ler varken, ben ortasındayım ve 22mm yağış almışız, bir hava delisi için yaşanacak en kötü semt burası 😦
Avrupa Yakası’ndaki bazı göllerin suyu denize boşaltılıyormuş.
Suyu çok buldular galiba http://fotoanaliz.hurriyet.com.tr/galeridetay/83533/4369/1/26560021/yeni-havalimani-icin-goller-bosaltiliyor
İnsan kendi toprağına, vatanına zarar verir mi? İnsan olan vermez işte. İstanbul’a, Karadeniz’e, doğaya o kadar büyük bir zarar veriyorlar ki, bunun yerini hiçbir yatırım dolduramaz. 3. havalimanı da 3. köprüsü de batsın. Hayvanları yerinden, yuvasından edip, ağaçları kesip, doğayı katlederek gelecek olan refaha lanet olsun. İstanbul’un ölüm fermanı işte. Başka bir şey değil.
Bu göllerin bir çoğu eski kömür madenlerinden arta kalan çukurların dolmasıyla oluşan yapay göller. Fakat yine de birçok kuşa ve diğer hayvanlara ev sahipliği yapıyordur muhtemelen. Şunları gördükçe içim cız ediyor 😦
Son on gündür en hareketli gündü bugün.
Merakla beklenen an geldi çattı, 2014 yaz tahminimiz… (Haritalı)
http://goo.gl/caFe4q
Bu yaz çok sıcak olacakmış,öyle diyor Prof.amca
http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/26554378.asp
Son 15 yıldır yaz ayları sıcaklığı ortalamanın üstünde değil mi zaten
Geçen gün birisi de “bu yaz serin geçecek, kışın almadığımız yağışı yazın alacağız” demişti
Her sene aynı terane..
Reyting böyle şeyler yaptırıyor demek ki. İğrendim yemin ederim.
Ayrıca, haber tutmayınca başlığı değiştirip duruyorlar, içerik aynı tabii yeni bir şey sanıp tıklıyorsun yine aynı haber ama haberin başlığı ve resmini değişiyor, ne kadar itici bir şey.
Kesinlikle Spank 😀 Ben de çalıştım sosyal medya alanında. Tıklatmak için neler neler yaptırıyorlardı -_- Eski haberleri yeni gibi yutturmak mı dersin, neler neler var…