Blogda yazılan yazılarla doğrudan ilgisi bulunmayan her türlü görüş, açıklama, tahmin, öneri, soru ve eleştirinizi; benle ve diğer okurlarla tartışmak istediğiniz hava/iklim olaylarını bu sayfaya yorum olarak ekleyebilirsiniz. Buraya tıklayarak yorum yazma kutusuna ulaşabilirsiniz. Birisine cevap yazmak istiyorsanız, lütfen cevabı vermek istediğiniz kişinin yorumunun altındaki “Cevapla” düğmesine tıklayın. Cevabın cevabına tıklayarak devam ederseniz yorumlar sağ tarafa doğru yığılma yapıyor ve okunmaları güç hale geliyor. Eski sayfalara yukarıdaki ana menüde Atış Serbest’in altında beliren Arşiv‘den ulaşabileceğiniz gibi, bu sayfada en altta bulunan yorumun sol altındaki Older Comments (eski yorumlar) düğmesini de kullanabilirsiniz. Geçerli ve sık kontrol ettiğiniz bir e-posta adresi vermeniz, şayet daha sonra iletişim kurmamız gerekirse işimizi kolaylaştıracaktır. Teşekkürler.
(Meşhur İngiliz ‘weatherman’ Michael Fish, kariyerinin doruğundayken).


http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/391120/9-eylul-2009-istanbul-sel-felaketi-al-jazeera-haber
Üzüldüğüm bir hadise de sıradan vatandaşların, teknoloji mağzasından etrafa yayılan televizyonları yağmalamasıydı.
Doğu Karadeniz’e sağlam Yağış geliyor gibi.
Not: Çiğ köfte’nin acısı sonradan çıkar.
Bakacağız ne kadar yağacak
Biz sizi izleyeceğiz ya o kesin. 🙄
Eğer bu basınç örüntüsü bozulmazsa bizi burda uzunca, ılık bir dönem bekliyor neredeyse ay sonuna kadar. İnşallah bozulmaz bu örüntü.
Üstat, ılıkçı çıktı RIZA BABA😀
Insallah Aralik a kadar bozulmazda usumeyiz buralarda..
Kışa girerken sonbahar havaları geç yaşanır, kış ise tam zamanında ve normallerinde yani normal düzeyde kar yağdıracak şekilde yaşanır ise denizin normalinden fazla yada çok fazla sıcak olursa(DEK için daha önemli olmakla birlikte, cephe sonrasında ve esnasında karın hemen erimesini göz önüne alırsak) yaşanacak olan olay hafiften yüksek kesimlerde çok kar birikimine yol açar ama sahillerde kestane.
Bu olay da iklim değişkenliğinden veya değişikliğinin belirtilerinden kaynaklandığı düşünülürse EKSTREM sayılıyor mu?Aklıma geldi…
“deniz normalinden” diye düzeltebilir miyiz?Tşk.
Ankara ODTÜ Eylül ayı verileri:

Maksimum sıcaklık: 33.8
Ortalama maksimum sıcaklık: 26.1
Minimum sıcaklık: 6.0
Ortalama minimum sıcaklık: 12.3
Toplam yağış: 12.7 mm
YB yine kabus gibi çöküyor üzerimize böyle başladıysak varya saç kalmaz sezon bitene kadar.
Üstad buralar nisan ve ağustos ayları hariç çok yağışlıydı bu sene. Gerçi senin oranın normal hali buranın yağışlı haline eşit hemen hemen 😀
Bu sene pek yağmadı
Bunu ben yazacaktım ama bu konularda sabıkam var diye yazmaya çekindim. Umarım geçmiş yıllardaki gibi, ayda 1 sistemle yetinmeyiz.
Modellere bakılırsa Ekimin 2 haftasnı kaybettik. Böyle böyle günlerimiz boşa gidiyor, eski sonbahar yağışlarını çok özlüyorum.
Ayrıca bugün istanbul da yazdan kalma bir gün vardı. Hava sıcak ve nemliydi. İyi ki evden tişötle çıkmışım, millet bu havada kaz tüyü montla geziyor. Ben kışın ortasında bile giyemiyorum. 😀
Benim bulunduğum semtte sıcaklık öğlen 27 dereceye çıkmış. Şuan akşam olmasıan rağmen hava 21 derece ve %80 nem var.
Eksi verenler inşallah ayda 1 sistemle yetinirler. 😀
Biz Sarıyer Zekeriyaköy toplumu olarak bu ay 300 kg’a yakın yağış aldık.
Bu yüzden Ekim 2018’de yağmasa da bize hava hoş 🙂
Aynı şehirde olmamıza rağmen arada büyük fark var. Bizim buralar 130mm civarı yağış almış.
130 mm çok az yahu. Orası da çöl gibiymiş bir ay boyunca 130 mm yağması çok kötü. Çoğu şehir yarım yılda alamıyor ama olsun yine de çok kötü bir yağış değeri umarım ekim ayını da eylül ayı gibi kurak geçirmezsiniz.
Neredeyse yarısı ben uyurken gecede yağdı için pek bir şey anlamadım. 🙂
Siz istanbullular olarak 130 mm yağışa falan çok diyorsunuz ya. Sizi anlamıyorum. Gelin bursaya kuraklığın ne olduğunu görürsünüz. Biz eylülde 59.4 mm yağışla yetindik. Attığım linkte net olarak görülecektir.
https://www.infoclimat.fr/climatologie-mensuelle/17116/septembre/2018/bursa.html
Hayır Sarıyer başka, İstanbul başka lütfen!
Şimdi ise Sakarya’dayiz.


Güney Marmara’da görünen yağış, ilerleyen saatlerde
Doğu Marmara’ya hakeretini sürdürdü.
kuvvetli rüzgar eşliğinde, etkili yağış.
An itibariyle Sakarya. (Fotoğraf arkadaştan.)
Uzaklardan haber var.
Biz yağışsız döneme girerken, Kuzey Rusya’ya kar haberleri yavaştan gelmeye başlıyacak.
Uzaklardan haber var.
Biz yağışsız döneme girerken, Kuzey Rusya’dan kar haberleri yavaştan gelmeye başlıyacak.
(Yazıyı düzelttim) 👍
Hâlâ yazım hatası var, tam düzelmemiş. 😀
Hiç sorma dostum ya😀 bundan sonra
Olmaz.
https://iklimoyunlari.files.wordpress.com/2018/10/079f3b22-d17e-44b4-9699-3840bb80108c.jpeg?w=733&h=628 Muhteşem bir kestaneyi geride bıraktık. Umarım diğer kestaneler de böyle bereketli olur.
Kısa günün karı diyebileceğimiz bir sistemi geride bırakmaya hazırlanıyoruz. İstanbul’un batısı ve kuzeyi özellikle 40 mm’den aşağı yağış almadı.Ege’de de bir çok kesim iyi miktarda yağışlar aldı. Meteoroloji ilk defa beni şaşırttığını söyleyebilirim. Genelde ekstrem olayları bu kadar kaale almazken yine de her yerinden tutup sürekli uyarı paylaştılar. Gene de ihtiyacımız olmasa da radar konusundan sonra kısmen de olsa uyarılar konusunda da kendimizi bir nebze geliştirdiğimizi görüyorum. Her neyse, yüksek basıncın bundan sonraki bir hafta üzerimize konumlanması ile kısmen de olsa yaza devam edeceğiz. Güzel bir hafta dilerim.
Bir kestaneyi daha geride bıraktık. 😀 Diyagramlara bakılırsa ay ortası sistem gelebilir.
Al benden de o kadar. 2018 e baktığımızda şu ana kadar 9 aylık süreç Bursa için o kadar rezil geçtiki anlatamam. Kışın yerde 1 cm olsun kar göremedik. Hiç değilse yağmur görelim dedik. Yağmur da yağmadı. Yanıbaşımızdaki İzmit 750 mm yağış alırken biz Bursa olarak 500 mm yi zor geçtik. Her sistemi yeni bir umut olarak beklerken kestane üstüne kestane yiyoruz. 😞
Güzel bir sağanak geçişi oldu. Kütle uzerimde güçlenip kuzeye çıktı ve yaklaşılk 1 saattir Beykoz’un ve Sarıyer’in daha kuzeyde kalan kesimlerini vuruyor. Beykoz istasyonu şuana kadar 49 mm yağış kaydetmiş.
Geride bırakığımız sistemde yaşadıklarımı şu şekilde anlatayım;
Pazartesi günü heyecandan yerimde duramadım adeta salı gününü iple çektim. Salı sabahı uyandığımda üzerime bir hırka alıp dışarı çıktım. Öğlene doğru yağmaya başlayan yağmurun azizliğine uğradım çünkü aldığım hırkanın kapişonu yoktu 😀
Okuldan eve dönerken hırka bile yetmedi sağlam üşüdüm. Çarşamba günü evden hazırlıklı çıktım montumu giyip şemsiyemi aldım. Bu saydığım günlerde dışarı çıkıp yürüyüşler yaptım sistemin tadını çıkarttım ancak en güzel aktivitem perşembe günüydü.
Okuduğum bölüm ile alakalı olarak Belgrad ormanı’nın 3. Köprü otoyoluna doğru kalan kısımlarında yaban hayvanları envanteri çalışması yaptık. Size kısaca bu çalışmanın işleyişinden bahsedeyim. Bu çalışma bekçiler ve sürekçiler olmak üzere en az iki ekip ile yapılır. Bekçi ekibinde şahıslar 50-100 metre aralıklarla dizilirler. Herkes sağ veya sol tarafına nizami bir şekilde bakacak durumda bekler. O sırada sürekçi ekip belli aralıklarla arazinin öbür ucunda dizilerek silah sesi ile ilerlemeye başlarlar. Özellikle yaban hayvanlarının fazla olduğu araziler seçildiğinden arazi genelde bozuktur. Özellikle istanbul gibi nemli bir şehirdeyseniz diri örtü miktarı fazladır ve bu sizim hareketinizi zorlaştırır.
Sürekçi ekip bu zorluklara rağmen ses çıkartarak (düdük veya kurusıkı tabanca ile, eğer bunlar yoksa bağırarak) ilerlerler. Hayvanlar bu seslerden ve insanların ilerleyişinden dolayı bekçi ekibe doğru hareket ederler. Bu hayvanlar bekçi ekibin yakınından geçiş yaparlar ve bekçi ekipte bulunan kişiler bu hayvanları sayarlar. Ben ilk çalışmada bekçi ekipteydim ve maalesef bir hayvana denk gelemedim.
İkinci çalışmayı ise daha kuzeyde, Kilyos ve Rumelifeneri semtlerine yakın bir ormanlık arazide yaptık. Bu çalışmada ise ben sürekçi ekipteydim. Bu kısımda arazi çok daha geniş ve zorluydu. Diri örtünün boyu yer yer 1-1,5 metreye ulaşıyordu ve bu da sizi yemeye çalışan korkunç dikenli bitkiler demektir. Yaklaşık 2-2,5 km lik araziyi bu dikenlerle ve uzun otlarla baş ederek ve aynı zamanda düdüğüm ve tabancam olmadığı için bağırarak gezdim. Her ne kadar yorucu olsa da, bağırmaktan sesim kısılsa da ve üstüm başım dikenler yüzünden tiftik tiftik olsa da aşırı derecede eğlendiğim bir çalışmaydı. İçimde bir gram sinir, stres namına birşey kalmadı. Ayrıca arazi tepede olduğu için hunharca esen rüzgar adeta ciğerlerimi açarken sağlam da üşüttü beni.
Kısacası kendimi doğa’da çalışırken çok mutlu hissediyorum ve okuduğum bölümde başarılı olacağıma dair size söz veriyorum. Ülkenin işini yaparken her saniye keyif alan ve kendini geliştirmeyi seven insanlara ihtiyacı var ve ben bunu da bir vatani görev olarak görmekteyim. Her ne kadar yaşam şartları buna engel olsa da diğer arkadaşları da diğer insanların düşüncelerini önemsemeyip sevdiği işi yapmalarını şiddetle tavsiye ederim.
Ayrıca, okuduğum bölümün adı Ormancılık Bölümü Avcılık ve Yaban Hayatı Programı. İki yıllık bir programdır kendisi.
Başarılar kardeşim…
Teşekkür ederim 🙂
Artık ay ortaları gelmesi muhtemel yeni sistemi takip zamanı 😉
Hep aynı terane, günü gelince sistemler kuşa dönüyorlar. 😦
Döne döne bizim lehimize de dönecek elbet bro😉
Hocam daha yeni sistem bitti, yağış bakımından da iyi bir dönemdeyiz ve sıcaklıklar da mevsim normalleri civarında. Bu şartları sağlayamayan bir çok dönemi geride bıraktık bence mutlu olmalıyız.
Endonezya’da 7.5’lik deprem sonrası oluşan tsunami.
https://twitter.com/severeweatherEU/status/1045661216981610497
Bu daha iyi bir görüntü. Dalgalar kıyıya vurmadan önce ufukta görünüyor.
Kırbaç yelpazeye döndü 😀
😀
Biz kasırgayı konuşurken adamlar ülke’nin ekonomisi Amerikalı şirkete emanet etmişler. Boşuna iphone kırıp boykot yaptınız, yine kandırıldınız. 😀
Parası Amerika’ya giden bir İPhone kırmak (?). Ahahah.
MEDİCANE’mizi gören ABD’de bizi kıskanıyor.
Hem kasırga’dan olduk hem iphone’dan. 😀
Hayret kimse Uludağ’a yağan karı görmedi.
Ben mi yanlış gördüm acaba ?
Herkes kasırgayla odaklanmış durumda. 😀
Medicane varken uludağın zirvesine yağan kara bakmadık 🙂
Kış gelsin görürüm ben sizin yalvarışlarınızı. 😂
Faseay izlenecek kar mar yok mu ? Bizim kasırga kuşa dönmüş.:D
😂😂
Dün sis dağılmadı, bugün de ben unuttum bakmayı
Güzel haber..
Ara çalıştırmalar dikkate alınmamalı, o saatlerde üstatlar yemekte, stajyerlere güvenmiyorum.
YENİ BAŞLIK. Tropikal olayları altına yazalım, teşekkürler 🙂
Tropikimsi fırtınamız bir yana, hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin 1C altında gittiği, bol yağışlı bir tahmin grafiğini görmek (önümüzdeki 3 hafta için) ne kadar güzel.
Selamlar herkese,
Is arkadasimin ekraninda ilgi cekici bir internet sitesi gordum ve neye baktigini sormak istedim. Biraz kontrol ettigim de bizim icin gercekten faydali bir kaynak oldugunu dusundum ve sizinle paylasmak istedim. Anlik olarak radar, ruzgar, sicaklik, dalga gibi kosullari takip edebilirsiniz ve hatta onumuzdeki gunlerdeki tahmini de gorebilirsiniz. Daha once paylasildi mi bilmiyorum ama Cekler tasarlamis siteyi.
https://www.windy.com (ilk bakista https://earth.nullschool.net/ gibi bir site gibi duruyor ama daha ayrintilisi)
Tarihimizin ilk tropikal fırtınası hakkındaki tahmin ve değerlendirmem:
1) Bu, teknik bakımdan bir tropikal fırtına değil. “Tropikale benzeyen” bir fırtına.
2) Bu tip tropikale benzeyen fırtınalar Akdeniz’de ilk değil, daha önce de oluyormuş. Karadeniz’de de oldu, blogda yazısı var.
Ama bunlara ilgi duymanız güzel.
Ülkenin hava tahmini konusundaki tek yetkili kurumu, üstelik de devlet kurumu buna “tropik fırtına” diyor…??? Gerisi sen düşün. Yahu senin ülken tropiklerde değil bir kere. En temel coğrafî bilgilerin yanlış demek ki kurum olarak. “Tropikal benzeri fırtına” diyebilirsin sadece.
Öte yandan, ilk değil belki ama rüzgar/yağış şiddeti bakımından ilk veya sıradışı olabileceğine dair sinyaller var.
MGM’nin tropikal firtına uyarısını okurken metnin üslup özelliklerini bizim üstatların tarzına benzeten yalnız ben miyim?Bence MGM kesin etkilenmiş havadelisi.com’dan…
Hocam fikren etkilenmiş olabilirler ama biraz da Türkçeye gösterdiğimiz özeni taklit etselermiş ne kadar iyi olurmuş… Çok çok kötü bir Türkçe ile yazılmış ne yazık ki, bu ülkedeki niteliksizleşme iç karartıcı boyutta.
Bu sisteme “ana sayfada” bir başlık yakışır dimi üstadlar😉
Hava Delilerinin Buse Kasırga Macerası diye açılsın
dik güneş ışınlarının ısıtarak hızla yükselttiği ağır nem taşıyan kümülonimbüs bulutları, yüzey sıcaklığı, deniz su sıcaklığı eklemekte lazım. Not: bu zamanlarda (hemen hemen ) oluşan, batı’dan, doğu’ya doğru uzanan, yüzey su sıcaklığına da bakmak lazım.
Kasırganın ismi ne olacak? 🙂
Buse
Kontrol çıktısı kontrolden çıktı. Buralar karışacak vaziyet alın.

Ozan abi, Erdem abi ve Alkım abi gibi sitenin ağır topları neden hiç yazmıyorlar ? Havadelileri yaz uykusundan ne zaman uyanacaklar ? 😦
Bastır spank.
Muhakkak ki işlerinin yoğunluğundan dolayıdır…Lakin , insan gene de merak etmiyor değil. Şurası belli ki ( en azından olasılık dahilin de ) Türkiye meteoroloji tarihin de bir ilk yaşanabilir.
Üstatlardan , biraz daha aktif olmalarını bekleyeceğimiz zaman , herhalde bu olsa gerek 🙂
Hollanda’dakilerin de gözü Medicane üstünde.
Umarım çok yıkıcı olmaz, can kaybına yol açmaz.
Sanırım tarihi bir olaya şahit oluyoruz. Godzillayı takip etmekten daha heyecanlı, bu kasırgayı takip etmek.
Akşam güncellemesi İzmiri pert etmiş.
Foça, Dikili, Ayvalık, Edremit . Sizi tanımak güzeldi
Ecmwf sabahın aksine bu çalıştırmasında siklonu yeniden Güney Ege’den Karadeniz’e çıkardı. 200 km/h’a yaklaşan rüzgar hızı oldukça heyecan verici gözüküyor.
Atın ölümü arpadan olsun, umarım güçlenerek gelir. Efsane için ölebilirim. 😀
Ecmwf dur Allahını seversen zaten modeller karışık.
Keşke ayı’nın yerine sen ölseydin. O ayı’nın en azından dünyaya bir faydası vardı.
Umarım aynısını yaşamadan ölmezsin, ölünü birileri böyle tekmelerler.
Kasırga’nın ismi Zorbastıymış. Sevinçten evde zorbastı oynuyorum. 😀
http://www.severe-weather.eu/mcd/update-increasing-potential-for-a-strong-cat1-medicane-zorbas-to-hit-sw-greece-on-saturday-sept-29th/
Cumartesi günü Yunanistan’ı vuracak olan medicane(Akdeniz kasırgası)modellerdeki gibi gelirse bildiğim kadarıyla gözlemler tutulduğundan bu yana Yunanistan’ı bu kadar güçlü vuran ilk kasırga olacak.
http://www.severe-weather.eu/mcd/update-increasing-potential-for-a-strong-cat1-medicane-zorbas-to-hit-sw-greece-on-saturday-sept-29th/
29.09.2006 günü İzmir günlük yağış rekorunu 145.3 mm ile kırmış ama arkasından tarihin en kurak kışlarından biri gelmişti. Bu defa, yine bir 29 Eylül günü için, son GFS çıktılarına göre 200 mm’ye yakın yağış bekleniyor. Neyse ki siklon merkezi uzaklaştı da rüzgar şiddeti azaldı. Bakalım önümüzdeki güncellemeler neler gösterecek.
Bu kasırga gelsin isterse tüm sonbahar kurak geçsin. Böyle bir şey her zaman olmuyor, tecrübe etmeyi çok istiyorum.
Şu anki rüzgar şiddeti bile İzmir’deki tüm deniz seferlerini iptal ettiriyor. Pazar günü beklendiği gibi gelirse neler yapar acaba!
https://twitter.com/izdenizmir/status/1044976709357973504
23 24 ve 25 eylüle ait sıcaklık değerleri. En düşük sıcaklık değerlerinde fazla bir değişim görülmemekle beraber, 25 eylülde en yüksek sıcaklık değerlerinin çakıldığını görüyoruz.
Ohh bee özlemişiz valla şu havaları, bu yıl çok erken kavuştuk 🙂 Sıcaklık 14 ü gösteriyordu sabah Ataşehir’de !! Çek içine kuzeyden inen temiz kokulu havayı ciğerlerine ciğerlerine kokusu bile yeter ohh miss 😉
Ankara’da kuvvetli poyrazla beraber 9.5 derece sıcaklık var, ikisi birleşince fena üşütüyor 🙂 Özlemişiz böyle kapalı soğuk havaları.
Hakikaten özlemişiz 😊 yüzüme, yüzüme vuruyor
Soğuk.
Hırr. 🙂
Keşke Ege üzerinden İstanbul’a doğru gelse. Böyle bir şey mümkün mü ?
Bence bu canavar bize uğramasın. Bizim alt yapımız ve binalarımız Avrupa ülkelerinde ki gibi değil, ülke savaş alanına döner eğer üzerimizden geçerse.
Icon Istanbul’a yürütüyor. 😀
Deniz suyu sıcaklıkları yeterli değil. Yeterli olsa bile coğrafya pek uygun değil, Karadeniz üzerinde quasi-tropical siklon bekleyebilirsin ancak.
Mümkünatı var. Muazzam bir yapısı var. Tek kelime ile harika.
(İstanbul’a girme oranı şuan %15 civarında bana göre ama kesinlikle imkansız değil…)
Arkadaşlar niye eksilediniz ? İnternette 1996 İzmir sel felaketi diye bir araştırın. Bakın bakalım böyle bir şey gelince nelere sebep oluyor alt yapısı rezalet olan bir ülkede.
O zamanlar üniversiteye hazırlanıyordum, gece boyunca gürültürden uyuyamadım bitmek bilmeyen gök gürültüleri ve fırtınadan yerlerinde kopup çatılara çarpa çarpa giden su depolarının korkutucu gürültüsünden.
Sabah uyandığımda sadece bir nehir sesi geliyordu dışarıdan. Balkona çıkıp baktığımda ne olduğunu kavrayabilmem en az 1 dakika falan sürdü, baka kaldım ve gerçektende kavrayamadım ne olduğu.
Sokağımızda arabaların tavanları belli belirsiz çamurlu suyun altında görünüyordu zamanla su daha da yükseldi ve arabalar tamamen suda kayboldu.
Sokağın bağlı olduğu Girne Caddesi nehir gibi akıyor, arabalar ve konteynırlar sürüklenerek İzmir körfezine dökülüyordu. (uyandığımda duyduğum nehir sesi caddeden akan suymuş)
Soğakın diğer tarafında da ağaçlar devrilmiş araçları parçalamış, konteynerlar yüzüyor, suda oradan oraya fareler yüzüyordu.
Karşımızda ki tek katlı müstakil bir evde bir kadın çocuğum boğuluyor yardım edin diye feryad ediyordu, yanlış hatırlamıyorsam komşular yüzerek gidip kurtardılar ama emin değilim.
Sular diz altı – ayak bileği hizasına inice dışarı çıktık, gördüklerim inanılmazdı. Arabalar üst üste yığılmıtı bir çok yerde, sel ile gelen suyun basıncundan büyük ihtimalle.
Bildiğiniz çocuk odasında üst üste yığılmış oyuncak arabalar gibi yığılmışlardı.
Hayal edebilmeniz için bir örnek vereyim ; bir arabanın ön tarafını diğer bir arabanın üzerine gelecek şekilde koyup 3. arabayı da bunarın üzerine koyun. Bu şekilde abartsız söylüyorum Karşıyaka sokakları üst üste yığılmış arabalarla doluydu.
O bileğe kadar gelen suda bile yürümek o kadar zor ve tehlikeliydi ki, suyun içinde tahta, fare, CESET!!! ne ararsan hızlı bir şekilde suyla birlikte ilerliyordu, neyse ki bacağıma tahta falan çarpmadı, sonradan öğrendiğime göre kemikleri bile kırabiliyormuş bu tip sel felaketlerinde suyun içinde hızlıca hareket eden objeler.
Ceset dedim yanlış duymadınız, hem olay esnasında ölen insanlar hem de Yamanlar Dağı eteklerinde ki mezarlıktan suyun etkisiyle toptaktan çıkıp İzmir körfenize kadar gelmiş cesetler…
Ayrıca sonradan öğrendik ki esas felaket dağ etkelerinde DERE YATAKLARINA!!! yapılmış gece kondu evlerden oluşan mahallelelerde yaşanmış.
Küçük Yamanlar dağından kopan araba büyüklüğünde kaya parçaları yaklaşık 2 metre derinliğinde ki çamurlu su ile bilikte evleri yıkıp üzerlerine de kapamış. İnsanlar uyurkarken kayların ve çamurun altında ölmüşler…
Yıkılan elektirk direkleri suya temas edincede bir kısım insan çarpılarak öldü (sanırım 19 kişiydi.
Mezarlıktan gelen cesetlerle o an ölen insanlar biribirine karıştığı için ölü sayısı bile uzun bir süre belirlenemişti…
Şehrin diğer kıyısında da oluşan yüksekliği 3 – 4 metreyi bulan dalgalar kıyı boyunca bütün dükkanları yıkmıştı, neyse ki orada bir kaç yağmalama olayı dışında bir şey olmadı
(küçücük İzmir Körfezi’nde 3 – 4 metre dalga oluşturacak fırtınayı siz düşünün artık)
Ardından gelen soğuk ve karlı havada ayrı bir felaketti zaten Kar yağmayan İzmir’e dondurucu soğuklar indi ve insanar o soğukta Sel olmuş bölgede çadırlarda yaşamak zorunda kaldılar.
O yüzden arkadaşlar ne istediğinize dikkat edin, istediğiniz şeyi yaşamış biri olarak söylüyorum, korkunç bir şeydi, düşmanımın başına gelmesini istemem böyle bir felaketin.
Hocam haklısınız ama şahsen ben bir hava delisiyim. Normal insanların havaya bakması gibi havaya bakamıyorum. Rol yapmayacağım, herkesten çok gelmesini istiyorum. Keşke İzmir yerine Fındıkzade ye benim evimi vursa.
Heyecanını anlıyorum. Ama böyle bir olayı yaşamış olsaydın, o atmosferin içinde bulunmuş olsaydın, evinin yanında ki caddeden parçalanmış cestler yüzerek geçseydi inan bana böyle bir şey istemezdin.
Bu arada Tarihi yalnış yazmışım 3 – 4 Kasım 1995 olması lazım doğrusu.
Ege’de yaşayan biri olarak bu konuda oldukça endişeliyim.
Bana yollayın hocam, Yenikapı sahilinde karşılarım bu kasırgayı. 😀
En çokta şu soğuk havalarların gelmesiyle birlikte, mahalle arasında kaldırımları işgal eden barzo ve kekoların uğrak yeri olan çay ocakları’nın boşalmasına seviniyorum.
1 dislike, çay ocağı sahibi. 😀
Vatan sakarya! Vur patlasin, çal oynasin.
Görüntü kirliliği gidecek. -100 derece olsun.
Bakteriler anca yok olur.
Dünya’ya hoş geldin küçük bebek.
Ya gelirse? Bakacağız.
Esenler’de Hava sıcaklığı 14 derece ve Burası Güneyde olan bir istasyon. Gerçekten yağış konusunda şu ana kadar kısır bir sistem olarak gözüküyor ama Soğuma yönünden harika bir sistem yaşıyoruz. Ben Yaşım 35 İstanbul’da Eylül ayında ilk defa soba yakıldığını gördüm Karada ölüm yok daha. 🙏🙏🙏🙏😂😂😂😍😍😍
Dünden bugüne muazzam sıcaklık azalışı…

Ben hala tişörtle geziyorum. Soğuku iliklerime kadar hissetmeye çalışıyorum.
Sonbaharı hissetmek ne güzel bir duygu öyle ❤
Dışarıda kuvvetli fırtına var. Camdan dışarıdaki apartmanların camından çıkan perdeleri izliyorum, yokluk böyle bir şey. 😦
Dün akşam ve geceyi Karaburun’da geçirdim iyi ki geçirmişim. Tahminimce 80-100km/saat arası vuran rüzgar hamleleri vardı kum fırtınasıyla beraber. Ayrıca çöp konteynerleri yollarda metrelerce sürüklendi.
Sis çökmüştür şimdi Of of. Biz hala yarını bekliyoruz (Ankara için)
Milli kasirgamız yoluna devam ediyor. Bakalım ne olacak. Akdeniz’in batısı, Güney Ege diyerek bir not daha geçtim.
1982-2006 Medicane (Mediterranean-Hurricane) rotaları. Bir tanesi Kocaeli’ye kadar uzanmış.

Medicane’lerin rotalari karayı pek sevmediğini gösteriyor.
Dün gece Ecmwf çıktısına göre, İzmir’den İstanbul’a çıkıyor. Karadeniz’e çıkınca tekrar güçleniyordu. Muazzam bir çıktı olmuş.
Akdeniz kasırgasına sanırım hayatım boyunca hiç şahit olmadım. Akdeniz’de kasırga olduğunu bile bilmiyordum, herhalde çok ender görülen bir şey.
Bunun linkini bulmaya çalıştım bulamadım. Doğu Akdeniz’i vuran 3 tane Medicane var. Acaba tarihleri ne?
Hocam ben de çok aradım ama herhangi bir kayıt bulamadım. Harita arşivdeydi. Yanılmıyorsam Abdullah hoca paylaşmıştı geçen yıllarda.
Şuna bir bakar mısın? 13-17 ocak 1995

Bu sistem bir yerlere fena patlayacağa benziyor. Bakalım aşırı yağışlar nereye düşecek. 🙂
Bu sistemden kastım siklon ile gelecek yağış arkadaşlar. 😀
6 ay sonra harika bir soğuk cephe takibi..
Avrupa’nın 2/3’de yazı bitiren soğuk hava dalgasının hedefinde Türkiye var. Atmosferde sıcaklık 15 derece düşüyor. Sweatler çıksın!