Blogda yazılan yazılarla doğrudan ilgisi bulunmayan her türlü görüş, açıklama, tahmin, öneri, soru ve eleştirinizi; benle ve diğer okurlarla tartışmak istediğiniz hava/iklim olaylarını bu sayfaya yorum olarak ekleyebilirsiniz. Buraya tıklayarak yorum yazma kutusuna ulaşabilirsiniz. Birisine cevap yazmak istiyorsanız, lütfen cevabı vermek istediğiniz kişinin yorumunun altındaki “Cevapla” düğmesine tıklayın. Cevabın cevabına tıklayarak devam ederseniz yorumlar sağ tarafa doğru yığılma yapıyor ve okunmaları güç hale geliyor. Eski sayfalara yukarıdaki ana menüde Atış Serbest’in altında beliren Arşiv‘den ulaşabileceğiniz gibi, bu sayfada en altta bulunan yorumun sol altındaki Older Comments (eski yorumlar) düğmesini de kullanabilirsiniz. Geçerli ve sık kontrol ettiğiniz bir e-posta adresi vermeniz, şayet daha sonra iletişim kurmamız gerekirse işimizi kolaylaştıracaktır. Teşekkürler.
(Meşhur İngiliz ‘weatherman’ Michael Fish, kariyerinin doruğundayken).


O zaman soğuk hava ile sıcak havanın çakışmasını
gözler önüne serelim; bölgesel bir dolu hadisesi diyelim, Başkent’te bu yağıştan nasibini alır diyelim.
Bekleyelim, görelim o zaman.💥
^Pazartesi- Salı- Çarşamba^
Dipnot, Ankara’nın Kuzey’i daha çok etkilenir.
Biz buna kısa süreli yağış geçişleri diyelim.
https://www.youtube.com/channel/UC65fS2WwMg7lP0P8jPqHCbw/videos?sort=dd&flow=grid&view=0 Havadelilerinin dikkatine: Haziran ayı meteoroloji radarı görüntüleri ayağınıza geldi. Bu arada hepimizin bayramı hayırlı olsun.
Herkesin bayramini bende kutluyorum.
Babamgil’in balkonundan bir kare🌳
Ne yapsın heryer beton..
Bu arada hafta’ya Marmara- Batı Karadeniz bir nebze nefes alacak gibi.. son bahar’a ufaktan giriş mi yapıyoruz, bakacağız..
İyi bayramlar.Sağlık, mutluluk ile.
Bayramınız kutlu olsun.
MGM’nin başına TR tarihinde 2.kez bir ‘METEOROLOJİ MÜHENDİSİ’ atanmıştır evet yanlış duymadınuz.İyi sonuçları olur umarım.MGM’s current mod—>Olum şimdi asıl oynayışımı göstercem leen.👌
Hayret hayvanat bahçesi müdürü bulamamışlar mı ? 😜
Sıcak+nem+yağış yok+sonbahardaki yakıcı sıcak+zaman geçmiyor = https://isparta2017.files.wordpress.com/2018/01/2018_01_24_00_36_16_1.gif
Kaktüs çiçeğim ve balkondaki kumru yavruları. 😬
Kumrular cok sirinmis masaAllah.
Adeta İstanbul’a özel..

Böyle bir şey bekleniyor muydu,gök gürlüyor:
Son yıllarda yaşadığımız sonbaharlar ilkbahar ve hatta yaz mevsimlerinden kötü geciyordu. Sürec genelde Kuzey Avrupa’da güclenen siklonlara karşılık Akdeniz Havzası’nda oluşan yuksek basınçla devam ediyordu. Kasıma dogru durgun havalara bir de uzayan geceler nedeniyle artan yer radyasyonu eklenmesi hava kirliliğini artırdıği icin sonbahar iyiden iyiye kotu bir vaziyet aliyordu. Umarım iyi bir sonbahar geciririz.
Geçen yıl ne kadar kötüydü ya. Hatırlarsanız 1 hafta sistem geliyordu, 1 ay sistem bekliyorduk. Tüm sonbahar ve kış öyle geçmişti. Herhalde iki yıl üst üste bu kadar kötü geçmez, tek tesellim bu. 🙂
Üstadım bir yanlışlık olmasın. Geçen seneki sonbahar ve kış mevsimi her ne kadar normalden ılık geçse de ekim-kasım aylarındaki bir dönem dışında oldukça hareketlilerdi bence. Özellikle de kış mevsimi. Yağışlardan dolayı yerlerin yosun tutup kayganlaştığını hatırlıyorum 😀
Kesinlikle. Bu yüzden sonbaharı hiç sevemedim. 19 gün sonra tüm karadeniz ege ve akdenizi turlayacam. Buna türkiye turuda denebilir.Aksiyon yoksa Sonbaharı böyle güzelleştireceğim.buraya güncel içinizi ısıtacak fotoğraflar atacağım inşallah🤗
Bitir bizi💥⚡
Sonbahar Karadeniz Bölgesi’nin mevsimidir, polar/soğuk kütleler henüz Akdeniz havzasına ulasamaz iken Karadeniz daha kuzeyde yer aldığı icin frontal/cephesel faaliyetler baslar. Lakin sonbaharda Ege ve Akdeniz kıyi kusaginda sartlar elverirse yuksek nem muthis yagislar birakabilir.Örnegın Izmir’in max yağısi yanlış hatırlamıyorsan 2006 sonbaharıydı. Iyi tatiller bir gün dogu ve guneydoguyu da gezmenizi tavsiye ederim muhtesem bir ulkede yasiyoruz.
Sizle mutlulugumu paylasmak isterim😊.Bir aksilik cikmazsa 29Ocak 2019 da arnavutluga ucacagim.Bilet aldim.Üniversitenin arasindan faydalanacagim.2arkadasmla beraber.Oradan kosova makedonya sirbistan gibi balkan ulkelerini gezecegiz.Soz konusu balkanlar olunca ve gidecegim zamanlar kisin en sert zamanlari oldugundan umarim bolca kar gorurum diyorum.Hava delisi ekibiyle bu planimi ve mutlulugumu paylasmak istedim😊
Hayırlı olsun senin adına sevindim. Bir de oradan kız bulup evlendin mi hayatın kurtulur. 😀
Bak bu hic aklima gelmemisti.Ilk isim o olacak gidebilirsem😊
https://www.accuweather.com/en/weather-news/2018-europe-autumn-forecast-warmth-to-dominate-from-uk-to-ukraine-wildfires-to-remain-a-concern/70005760
Görmeyenler için şuraya koyalım. 🙂
İnşallah tutar, ben beğendim. Tek endişem, İtalya-Yunanistan hattını izleyen alçak basınç sistemlerinin Ege Denizi’ni aşamayarak bizi yağıştan mahrum bırakmasıdır. Nitekim geçmişte çoooookk yaşadık bu durumu. Benimkisi tamamiyle tecrübeye dayalı bir endişe, tekniğe dayalı değil 🙂
Türkiye’den direkt bahsedilmiyor. Yanlış hatırlamıyorsam accu, Türkiye’yi Asya tahminlerinde gösteriyordu. Bir de oradan bakalım ne diyecekler.
Baya- baya mutlu oldum ben.😊 Ağır- ağır ilerliyecek bir Alçak Basınç’tan bahsediyoruz. Geniş kapsamlı bir alçak basınç diyebiliriz miyiz? Diye bir not bıraktım ve soru işareti…
2009 sonbaharına benzettim ben tahminlerini.O sonbaharda da Orta Akdeniz iyi çalışmıştı.Ülke geneli bol yağış almıştı diye hatırlıyorum.İstanbul’da 31 kişinin öldüğü 9 Eylül 2009 sel felaketi de olmuştu.Peşinden 4 gün sonra Tekirdağ ve Kilyos’ta yine sel olmuştu.
Hava Delisi ekibi sonbahar tahmini yayınlayacak mı?Hiç değilse kısa ve öz tahmin iyi olur.Accu sonbahar tahminini yayınladı fırtınalı ve yağışlı bir sonbahar tahmin ediyor aynı şekilde ecmwf ve noaa’da yağışlı bir sonbahar beklemekte.Ufak bir tahmin yapılırsa sevinirim. 🙂
https://www.accuweather.com/en/weather-blogs/international/2018-europe-autumn-forecast-preview/70005773
Accu reyiz ön incelemeyi yayınladı. Bugün de detaylar gelecek bekliyoruz.
Bursa mudanyadaki yangi cogunuz duymussunuzdur.Yangin ne gariptir ki villalara sicramamis.Oldukca duzgun yakmis dogayi!Birkac sene once. Yine yangin olmus ve yanan yerlere o villalar dikilmis ve tesaduf odur ki o villalarin hemen dibindeki kucuk orman yaniyor.Sizce ne olacak.Ben soyleyeyim.O yangini cikaran sahis oraya gidecek ve elini kolunu sallayarak oraya dikecek binasini alacak parasini.Yaziklar olsun…
Neden şaşırdın ki ? Aksi olsa şaşırırdım. Bunun gibi 100 lerce olay oldu. Kışın karadenizin 7 ayrı bölgesinde yangın çıktı, yanan yerlere araplar için villalar yaptılar.
Bu olaydan önce katarın başkanıydı sanırım, helikopterle havadan bölgeyi inceliyordu. O gittikten sonra yangın çıkmıştı, tesadüfe bak. 🙂
Ben bunlara değindiğim için, vatan düşmanı ilan ediliyorum. Batı hayranıymışım, evet batıya hayranım orada böyle şeyler yapmıyorlar.
Evet, o resimdeki de Bodrum-Güvercinlik karşısında Pina yarımadası yanındaki ormanlık alan. Orman yakarak rant elde etmenin çarpıcı örneklerindendir. Dediğin gibi dün de böyle yapıldı, bugün de yapılıyor, yarın da aynı zihniyete dur denilmezse yine yapılacaktır.
Konu açılmışken aklıma 3. köprü yapıldıktan hemen sonra köprü ayağında çıkan yangın aklıma geldi. Oralara yalılar, villalar dikildi mi acaba var mı bilginiz sevgili havadelileri?
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/594188/3._Kopru_bitti__yol_kenarinda_orman_yanginlari_basladi.html
Guzelim vatan mahvoluyor ve dur diyen kimse yok para herkesin gozunu kor etmis hic vicdanlari dahi sizlamiyor.
Dur diyenleri hapse atıyorlar o yüzden korkudan kimse eleştiremiyor ve haber yapamıyor.
Kesinlikle katiliyorum spank.Bagimsiz medya, hur insan kavrami yok maalesef suan.
Geceleri camı açıp uyumaya çalışınca üşüyorum Bağcılar da bile o yüzden camı kapatıp uyumaya başladım 😀
Valla Eskişehir’de de son 2 gecedir sağlam üşütüyor havalar… Kış provası diyelim. 🙂
Havadan çekilmiş norveç görüntüleri.
Ekşi’ye bakarken gördüm. Hayattan soğumak isteyenler izleyebilir. 😀
Norveç doğası gerçekten güzel ama Anadolu doğası Norveç’ten çok daha güzel SpanK. 🙂 Kişisel zevklere ve doğaya bakış açısına göre bu durum değişebilir elbette. Ancak çeşitlilik babında bakarsak Anadolu çok daha çeşitli, çok daha zengin. Anadolu’nun jeolojik, jeomorfolojik ve iklimsel çeşitliliği Norveç’ten çok daha fazla. Bunların ve diğer etmenlerin bir sonucu olarak biyolojik çeşitliliğe bakarsak yine Anadolu çok zengin. Hem de kat kat… Ama ekonomik ve sosyal refah, gelişmişlik vb. konularda Norveç daha güzel tabi ki. 🙂
Ekşi Sözlük’te “isolde” isimli yazarın “aynı gemideyiz” başlığına yazdığı yazıyı buraya bırakıp kaçıyorum.
ANLAYANA tabii de, bazılarının ANLAMA yetileri, ANLAMA talepleri olsaydı, zaten ülke bugün bu hallere düşmezdi. Üzerine alınmak isteyen seve seve alınsın. İKİ İKİ DÖRT EDER.
“evet aynı gemideyiz, bizi yıllardır gündelik yaşam pratiklerimiz, yediğimiz, içtiğimiz, giydiğimiz, düşündüğümüz yüzünden tekmeleye tekmeleye güverteden atmaya çalıştığınız o gemideyiz, gemi batarken mi aklına geldi bizi güverteye çekmek?
hızla batan gemilerde en yüksek sesle haykırılan nedir biliyor musun?
every man for himself!
daha düne kadar çatlayın, kudurun, koyduk mu, özgürlüklerinize biz karar veririz diyen adam gelmiş aynı gemideyiz edebiyatı yapıyor. ama sana süper bir haberim var, götünü öptüğünüz, bizim başımızı ezsin diye kendi hayatlarınız da dahil alayımızın hayatlarının ipini eline verdiğiniz, kek dese alkışlayıp gak dese silah sıktığınız sevgili bruce ismay’iniz bizimle aynı gemide değil, o sadece 1. sınıf sümeyye ve ercinlerin alındığı bir filikaya binip gemi batarken arkasını dönüp gözlerini kapadı bile.
eğitimin içine sıçılmış, yerli tohum diye bir şey kalmamış hepimiz boyları aynı tatları kabağa benzeyen hibrid hıyarlara talim, ne mental ne de fiziki hiçbir üretim yok, komşundan 2 soğan isteyemeyecek hale gelmişsin, sanatçın, biliminsanın, mühendisin, sporcun kaçmış ya da kaçacak, cumhuriyetin alyuvarları fabrikalar kapatılmış, ülkede bir tek şark bülbülü filmindeki gibi kadın başına 500, erkek başına 100 lira olmak üzere satılmayan insan eti kalmış, sadece tüketiyoruz, doyumsuz bir karadelik gibi tüketiyoruz, tüketmek bir güç gösterisi olmuş. ne kaldı elimizde, allahımız mı?
dön bir bak şu dünyaya, allah bizim yanımızda filan değil.
şehrindeki şeker fabrikası satıldığında isyan etmek yerine “oh olsun bizim küçük kayınçoyu işe almamışlardı zaten” diye sevinenlerin yanında değil.
öğrenciye 16-17 yılda ingilizce öğretemeyen, hiçbir nitelik kazandırmayan eğitim sisteminin yanında değil.
nitelikli vatandaşını diken üstünde yaşatan, bir rahat nefes almak için 80 yıllık evlerin bahçe katlarına min. 2500 tl kira ödemek zorunda bırakan, ülkeden kaçırtan mahalle baskısının yanında değil.
protesto hakkını kullanan üniversite öğrencisini tekmeleyerek öldürenlerin yanında değil.
kız çocuklarını, kadınları hayali bir kast sisteminde en alt mertebeye itip, evlere mahkum edip başlarına bir iş geldiğinde idam idaaammmm diye höyküren toplumların yanında değil.
kafalı gençlerinin projelerine destek olmak yerine yatırımı allah diyen seccadeye, duayla büyüyen çiçeğe yapan, sonra da o kafalı gençlerin ecnebiden aldığı ödülleri hürriyet’te 5×4 bir sütunda okuyup geçen kurumların yanında değil.
madencisi, inşaat işçisi, kanıyla canıyla emek vereni göz göre göre ölüme gittiğinde fıtrat diyip sıvışanların yanında değil.
çocuklar tecavüze uğrarken sırf tecavüz edenler bizden diye gözünü yumarak sırtını dönenlerin, bağırsakları parçalanmış çocukları bırakıp kurum korumak için “bir kereden bir şey olmaz ehere ehere” diyen şeref yoksunu jar jar binks’lerin yanında değil.
kız çocuklarını okutmak, dünyaya katmak yerine 15’ine basınca evlenip köle olmalarının, dayaktan ölmelerinin önünü açmak için kıçını yırtanların yanında değil.
çocuğuna en fazla bim’den ısıl işlem görmüş sucuk benzeri, plastiğin daha da benzeri şeyleri et niyetine yedirebilirken iphone’un son modelini 348 ay taksitle alanların yanında değil.
nefis terbiyesi ayında sanat galerisi basıp insanların kafasını parçalamaya çalışanların yanında değil.
hayatında hiç gerçek açlık görmeden “gerekirse betopan kemirir dik dururuz!!” diye afaki sallayanların yanında değil.
kendi güzelim çocuğunun etsiz nohut kaşıklamaktan avurtları çökmüşken parayla kıçını silen bir kadının çocuğunun psikolojisi bozulacak diye 55 ekrana bakarak ağlayanların yanında değil.
olası bir istanbul depreminin ortada ne ülke, ne dava bırakacağını hiçe sayarak kentsel dönüşümü ellerini ovuşturarak rantsal dönüşüme çeviren, fransız balkonlu 70 metrekare bok gibi apartmanlar dikmek, kıyı şeritlerini rezidansla doldurup arap’a peşkeş çekmek olarak görenlerin yanında değil.
kendi öz kültürünü karşılığında 1 leğen bile almadan arap kültürüyle takas edenlerin yanında değil.
dükkanı olsa başına kendi damadını getireceği için koskoca ülkeyi kendi dükkanı seviyesine indirgeyip ekonominin başına damat getirilmesini hiç yadırgamayanların yanında değil.
boykot diyince gaza gelen ama üç gün sonra boykot edeceği mekanda 5 poz veren, ıslak hamburgerinden bir türlü vazgeçemeyen pembiş götlülerin yanında değil.
iki ayyaş diyip her sıkıştığında atam atam sen kalk da ben yatam diye haykıranların yanında değil.
insanlar yılbaşı kutlarken, evlilik öncesi kutlaması yaparken hatta sadece sokakta yürürken öldüklerinde, yitip gittiklerinde kıskançlıktan kor kömüre oturmuş gibi zıplaya zıplaya sevinen aşağılıkların yanında değil.
tüm hayatını, hayallerini, kapasitesini, sevinç ve isyanlarını varlığını kimsenin gidip görüp teyit etmediği hayali bir evrendeki rahatıyla değiş tokuş edip ruhlarını kendi elleriyle ezenlerin yanında değil.
gerçekleri bildiği halde bilmezden gelip yalanı körükleyenlerin yanında değil.
allah bunların tam zıttını yapanların yanında, gerçekten de “istedikleri kadar dua etsinler, tanrı en iyi topçu birliğinin yanında”. bizim topumuz da yok, birlik de değiliz. aynı gemide olmamız hep beraber öleceğimiz anlamına gelmiyor, sen beni gemiden atmak için o kadar çok uğraştın ki ben yıllarımı vererek çok iyi yüzmeye başladım, en derin okyanusta bile hayatta kalırım. geminin batışı siz fikirsizlerden çok bizi kahrediyor ama bundan sonra every man for himself.”
https://www.youtube.com/watch?v=295dRMG_0aU
Şu videoyu izleyin, bilale anlatır gibi ekonomiyi anlatıyor. Dış güçlermiş, yok bizi kıskanıyorlarmış yalanlarına inanmayın hepsi beceriksizliklerini örtbas etmek için uydurulan yalanlar.
Ecevit zamanı olunca ekonomik kriz, bunlara olunca dış güçlerin oyunu.
Allah ecevite rahmet etsin, adam gibi adamdı. Çok ahını aldılar, çok arkasından atıp tuttular ama onun tırnağı bile olamazlar. Ecevit gerçekten tüm dünyayı karşısına alıp ambargoya rağmen, kıbrıs harekatı yapıp kıbrısı aldı, Peki bunlar ne yaptı ? Vatan toprağını terk edip, gece yarısı süleyman şah türbesini kaçırdılar.
Gelen sıcak parayı betona gömdüler, yandaş inşaat firmalarını zengin ettiler. Üretime yatırım yapmadılar. Devletin fabrikalarını,kurumlarını ve limanları sattılar. Kendilerine saraylar yaptılar, lüks makam araçları aldılar, 5 milyon suriyelileri ülkeye soktular.
Yap-işlet adı altında yapılan tüm projelerin hepsi zarar ediyor. Projenin maliyeti zararını geçmiş durumda ve daha 10 yıllarca bu zararı ödemeye devam edeceğiz.
Dış borcu 130 milyar dolardan 430 milyar dolar civarına getirdiler.
Son olarak bu videoyu izleyin.
Erdoğan: Dış güçler ve yabancılar demeye katılmıyorum
(Ozan abi lütfen yayınlar mısın ? İstersen yazılarımı sansürleyip sadece videoyu yayınla.)
Adam iyi güzel yazmışta ama adam yol yaptı be. xd
Şaka bir yana, bunu okuyan adam zaten bunlara oy vermez. O yüzden ne yazsan ne söylesen boş. 🙂
Adam değil, kadın kendisi bu arada 🙂 .
ABD’li gazeteden Türkiye’de kriz yorumu: “Ekonomi konusunda cahil bir lider…”
Amerikan basını, bugün de Türkiye’deki döviz krizi ve krize yol açan nedenleri irdelemeyi sürdürüyor…
Washington Post’ta yayınlanan Matt O’Brien imzalı değerlendirmede ise Türk lirasındaki ani düşüşle birlikte patlak veren ekonomik krizin şimdiye kadarki belki de en “aptalca” kriz olduğu şeklinde bir ifade yer alıyor.
Değerlendirmeyi kaleme alan O’Brien, Türkiye’nin kötü politikalarla kendine zarar verdiğini ve bundan yabancı ülkeleri sorumlu tutmaya çalıştığını, yanlışlıklar komedyası gibi seyreden bu olaylarınsa Türk halkı için komik olmaktan çok uzak olduğunu yazıyor. O’Brien şunu yazdı: “Ekonomi konusunda cahil bir lider kendi ekonomisini sakat bırakıp bundan başkalarını sorumlu tutuyor. Sonra da bu suçlamalar, ekonomi cahili bir başka liderin hamleleriyle kısmen doğru çıkıyor.”
“TÜRK LİRASININ HIZLA DEĞER KAYBETMESİ…”
Amerika’nın Sesi’nde yer alan habere göre, değerlendirme şöyle:
“Her şey, Türkiye’nin, daha doğrusu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı hatalarla başladı. Erdoğan düşük faiz oranının düşük enflasyona neden olduğu gibi tamamen hatalı bir teoriye inanıyor. Kendisine merkez bankası başkanını seçme yetkisi tanıyan ve damadını da maliye bakanı yapan Erdoğan’ın bu teorisi, şimdi sınava tabi tutuluyor ve sınav, iyi gitmiyor. Enflasyonun yüzde 15,9’a tırmanması, bunun göstergesi. Türk lirasının hızla değer kaybetmesi ise ülkenin tüm ekonomisini tahrip etme riski taşıyor. Bunun temelinde üç etken yatıyor. Birincisi, Türkiye’nin dış ülkelerden büyük miktarda borca ihtiyacı olması. İkincisi, Amerikan Merkez Bankası FED’in faiz artışlarının parayı Amerika’da tutmayı daha cazip hale getirmesi. Türkiye, kendi faizlerini arttırıp yatırımcılara daha cazip teklifler götürmediği sürece işi zor. Üçüncü etken ise geçmişte aldığı tüm borçların sonucu olarak Türkiye’nin döviz borçlarının, tüm ekonominin yüzde 30’una eşit hale gelmesi. Tüm bunlar bir araya getirildiğinde gelişmekte olan ülkelerde karşılaştığımız klasik bir kriz tablosu görüyoruz. Para Türkiye’den çıkıyor çünkü başka yerler artık daha çekici. Bu nedenle kendi para biriminin değeri düşüyor ve dolar borçlarını ödemek giderek zorlaşıyor. Erdoğan ise yaptığı konuşmada tüm sorunların nedeninin Türkiye’ye karşı açılan ekonomi savaşı olduğunu söyledi. Bu elbette ki saçma bir gerekçe. Türkiye kendi etti, kendi buldu, ta ki Trump tweet atmaya başlayana kadar. Trump, liranın çöküşünü Türk ekonomisinin varlığına yönelik bir tehdit olarak değil, ihracatta daha rekabetçi olmak için kasten yaptıkları bir hamle olarak görüyor. Bunun üzerine de alüminyum ve çeliğe ek gümrük vergileri koyuyor. Oysa bu adım, Trump’ın istediğinin tam tersi etki yarattı çünkü ticaret savaşları, Türkiye’nin ihtiyacı olan doları bulmasını zorlaştırıyor. Bu da liranın değerinin daha çok düşmesine neden oluyor. Bu, aslında bu kadar trajik olmasa komik denebilecek bir durum: Ekonomi konusunda cahil bir lider kendi ekonomisini sakat bırakıp bundan başkalarını sorumlu tutuyor. Sonra da bu suçlamalar, ekonomi cahili bir başka liderin hamleleriyle kısmen doğru çıkıyor.”
Devamı ve kaynak: https://odatv.com/ekonomi-konusunda-cahil-bir-lider…-12081850.html
Adamlar bile sorunu anladı ama bizim halkımız hala anlamıyor. 🙂
Bu platformda siyasetten uzak durmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bizi bir araya getiren ortak payda havadelisi olmamızdır. İçimizde her siyasi görüşten insanlar olabilir. Siyasi yorumların amator meteoroloji camiasına birşey kazandıracağını düşünmüyorum.
Kesinlikle katılıyorum.çok doğru ve yerinde bir paylaşım.👏👍
Siyaseten uzak değil de partizanlıktan uzak durmak gerek hava,iklim ve doğa olayları siyasetin konusu olarak görmek gerek yoksa doğruyu bulamayız.İkincisi ülke bir ekonomik krizdeyken hiçbir şey olmamış gibi davranmak da ne kadar doğru onu da iyi görmek gerek.
Hocam, her şey iyi hoşta, bu durgun havalarda vaziyetin böyle olduğu bir vakitte atmosferi düşünecek hal mı kaldı insanda ? “Düşünebilen ” iki insan zaten kalp kırmadan iki karşıt görüşünü savunabilir. Zaten bir insan, artık bu düşünceleri buraya kadar yazacak duruma geldiyse, anlayın ki vaziyet o derece kötü.
Aynen güzel söylemişsiniz hocam. Sanki yazacak bir hava olayı varmış gibi, ülke’nin her yeri günlük güneşlik. Bazen siyasetin havasını konuşmak gerekiyor, tabii yayınlayıp yayınlamamak ozan abilere kalmış.
Bence bu konuların yeri burası değil. Orman yangınları olabilir ama diğerleri alakalı değil. Bunları tivıtırdan feybukdan yapılması bence daha münasip. Ama tabi ben editör veya sitenin sahibi de değilim buna engel olacak da değilim. Demek ki editörler için sorun değil.
Türkiye’nin hali. ( Temsili değil )
Beton ekonomisi buraya kadar. Bir kesim var ki onlara zerre acımıyorum ama onların yanında yaşlarda yanıyor.
Çaresiz kaldığında Atatürk gibi düşün.
Ne zaman dinlesem gözlerim yaşarıyor, tüylerim diken diken oluyor.
Atatürkü unutturmayacağız.
Umudumuz hiçbir zaman bitmemeli.O da pes etmedi bizde etmeyeceğiz.Artık mağaranın sonundaki ışık gözüktü. Çıkma vaktimiz göründü. Özgürlüğe, aydınlamaya çok yakınız. Nur içinde yat Atam.
An itibariyle bartın- inkum!
Kuzeyin rüzgarı esmeye başladı!
26-27 dereceden, 23.6 dereceye düştü sıcaklık.
Bartın-İnkum. An itibariyle

Dün Samsun efsaneydi…
Sinop il merkezine 14 km uzaklıkta kurulması planlanan nükleer santral için şimdiden binlerce ağaç yok edildi.
Cennet gibi ülkeyi cehenneme çevirdiniz be allah belanızı versin.
Şunu da not düşelim, santrali ruslar yapacak ve 40 yıl kendileri işletecek. Elektriği şuan ki fiyatın 2 katına satın alacağız. Neresinden tutarsan tut elinde kalıyor.
Benim güzel memleketimi mahvettiler. 😦 Orada yetişkin fıstıkçamı ormanı vardı.Doğası tek bozulmamış ilin doğasını bozdular umarım mutlulardır. 😦
Gerçekten çok haklısınız. Bütün Karadenizi boydan boya iki kez gezdim. Sadece biraz Bolu, daha çok Kastamonu, Sinop ve biraz da Artvin doğasının bozulmadan kaldığını, diğerlerinin ise çoktan mahvedilmiş olduğunu görüp üzüldüm. Sinop nükleer santral yapmak için bence seçilmesi en son düşünülmesi gereken ilimizdi yazık oldu.
Orduyu sel vurmuş.
Gol haberi geldi. -Samsun-

Bu radar görseline hangi sayfadan ulaşabiliriz.?
Rainviewer.
Selamlar tekrar dostlar,

Ankara’dan, Bodrum’a seyahatim oldu. Ufak bir tatil diyelim😊 ilk inişim, Bodrum- Milas. Saat:07:30’da (sabah) iniş yaptım. Sabah olunca tabi, hava gayet normal… Öğle saatine yaklaşmaya başlayınca, inanılmaz bir nem. Ofluyorum, pufluyorum. 32-33 aralığında bir sıcak. Fakat nem faktörü yine ve yine ön planda. Abartı değil gerçekten. Rüzgar yoktu, aşırı nem vardı. Bu sene şunu anladım, nem- nem. (Deniz-havuz kurtarmaz beni😀) böyle bir paylaşım yapmak istedim yine. ( bozkır havasına kurban olurum ya) 2 gün kaldim. Ve şimdi istikamet ise Bartın. Kuzeyin rüzgarını orda tatmam gerek…
Güzel, özel bulutlar…
Bodrum- Merkez.
İyi tatiller Yusuf reyiz.
Teşekkür ederim Organik Adam reyiz😊🌨
Değişiklik olmuş ne güzel işte hocam. Bazen annemlere sitem ediyorum, hayatım hep böyle aynı sokaklarda mı geçecek,bir ömür böyle mi geçecek diye ama beni anlamıyorlar yada bende sorun var bilemiyorum. Ama kendimi bildim bileni aynı yerleri görmekten, aynı şeyleri yapmaktan çok sıkıldım. 😦
Yakında çok yeri gezeceğiz dostum.
Birgün yan-yana geldiğimizde.(İnşallah tabi)
Bartın- İnkum’da ise, çok bina yok. Doğa ile iç- içesin. Bu beni çok ama çok mutlu etti. Umarim beraber Avrupa’ya, Türkiye’nin bilinmemiş- görünmemiş yerleri gezeriz.
Hava delisi dostum.⚡ seviliyorsun..
Teşekkür ederim yusuf kardeş. Bende sizleri seviyorum. Bazı arkadaşlar muhalefet ve eleştiri yaptığım için benden rahatsız oluyorlar ama bende böyleyim işte. 🙂
Herkese sevgiler saygılar 😊 Uzun zamandır yazmıyordum.Havalar tatsız olunca yazası gelmiyor insanın.😀Burada yaz-kış demeden yazan arkadaşları da tebrik ederim.
2018 Temmuz yağışlarının, uzun dönem yağış ortalamaları ile kıyası:

Ayder yaylasinda kentsel donusum basliyormus.Insan artik yeter diyor artik yeter.
Maalesef oyle yine Allaha sukur baya yesil cogu yaylamiz.Bu kentsel donusum olayini da arastirdim soylenenene gore izinsiz betonlasma olmus gereksiz binalari yikip yerine daha az ve aydere uygun bina yapilcak deniyor.Umarim dogrudur aksi olup yaylayi beton yuvasina ceviririrse toki baya tepki alirlar.
16 yıldır ne söyledilerse tersini yaptılları için benim bir ümidim yok açıkcası. Umarım ben yanılırım. İmar barışını boşa yapmadılar, buradakilerin oylarını almak için göz yumuyorlar işte bu betonlaşmaya.
Haklisin rant ugruna karadenizin dogasini bozuyorlar.En basitinden uzungol.Simdi bir de imar barisi diye bir sey getirecekler.Oradaki kacak yapilar yasallastirilmis olacak ve yeni yapilara imkan sunacaklar resmen.Allah nasip ederse mezun olunca ulkeden kacmayi planliyorum.O zamana kadar ulke tamamen beton olur muhtemelen.
Birinde 20 kişi kalıcak kadar ev var ve özenle çekilmiş, diğerinde 200 kişi kalıcak kadar ev var ve öylesine çekilmiş vs. vs. SpanK.
Kaliteli MUHALEFET ve gerçekçi eleştirel bakış için kendimizi kaybetmememiz lazım!!!
Oy verdiğin adam kendi diliyle ayederi rezil ettik diyor. Bu yüzden toki ayder yaylasında kentsel dönüşüm yapacakmış. Sen gelmiş kaliteli muhalefet filan diyorsun, daha oy verdiğin partinin açıklamalarından haberin yok. 😀
Babanızı böyle savunmazsınız, korkmayın bu kadar. Hükümetler gelip geçicidir.
Buyur haber burada:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Ayder’i kirlettik, rezil ettik” çıkışı ile gündeme gelen Ayder Yaylası’nda kentsel dönüşüm başlıyor.
https://tr.sputniknews.com/cevre/201808071034642272-erdogan-rezil-ayder-yayla-kentsel-donusum/
Senin bu kadar hadsiz olduğundan haberim yoktu SpanK.Aşşağıda da birisine karşı aynı ağızla yazmışsın.
Orası aydere benzemiyor ki hangi yayla olduğunun bir önemi yok.Benim kime oy verdiğimi, yaptığım yorumdan çıkarman ise medyumluk 😀 sen benim şuan bu devletten ne çektiğimi ve çekiyor olduğumuda bilmiyorsun(ahh spank ahh).Babanızı bilemene lafı ise ona hiç girmicem zanna kapıldığın bir konunun devamında söylediğin bir şey o.Neyse güzel kardeşim hava konuşalım hava, facede orda burda zaten hep bunları görüyoruz.
1/ Orası ayder.
2/ Sen bana sataştın, hadsizlik yapan ben değilim. Ben doğamızı savunuyorum, sen ise konuyu farklı yerlere çekiyorsun. Neden böylesiniz anlamıyorum.
Dolar 5’ten büyüktür. 🙂
Çarşamba ve Perşembe günü gerçekleşecek muhtemel şiddetli yağış ihalesini Samsun’un doğusu ve Ordu aldı gibi gözüküyor.
Sistemin potansiyeli çok yüksek
Bize de perşembeden itibaren serin havalar gelecek. Muhtemelen lokal yaz yağışlarıda olacaktır. Böyle böyle yazı bitiriyoruz. Her ne kadar yazın bitmesine sevinsem de, zaman çok hızlı geçiyor diye üzülüyorum. 😦
Temmuz bol yagisli gecti korkarim eylulu kurak gecirecez.
Önümüzdeki 3 günde toplam 200-300kg yağış alan istasyon(lar) olabilir
Dünya genelinde 89 kent üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, İstanbul dünyanın en sağlıklı kentleri sıralamasında sondan ikinci oldu. Listede İstanbul dışında da tanıdık isimler var. Öyle ki İzmir, dünyanın en sağlıklı kentleri listesinde 83. sıraya yerleşirken, Bursa ise 72. sırada boy gösterdi.
Kentlerdeki yeşil alanlar, spor tesislerinin kalitesi, hava ve su kirliliği, ortalama ömür beklentisi, obezite oranı, iş-özel hayat dengesi gibi 10 kriterin bir araya getirilmesiyle oluşturulan listede en sağlık şehir Hollanda’nın Amsterdam kenti olarak belirlenirken, en sağlıksız şehir ise Fas’ın Casablanca kenti oldu.
İzmir ve Bursa’nın İstanbul’dan farkı ise yeşil alanlar kriterinde daha yüksek puan almaları oldu. Bursa yeşil alanlar kriterinden 8.28, İzmir ise 4.9 puan aldı. İstanbul’un puanı ise 1.32 oldu.
Dünyanın en sağlıklı şehirleri arasında ilk 10’a giren kentler
1 Amsterdam (Hollanda)
2 Oslo (Norveç)
3 Rotterdam (Hollanda)
4 Münih (Almanya)
5 Berlin (Almanya)
6 Tallinn (Estonya)
7 Adelaide (Avustralya)
8 Viyana (Avusturya)
9 Perth (Avustralya)
10 Helsinki (Finlandiya)
Dünyanın en sağlıklı şehirleri arasında sondan 10’a giren kentler
80 Kuala Lumpur (Malezya)
81 Manchester (Birleşik Krallık)
82 Kahire (Mısır)
83 İzmir (Türkiye)
84 Bogota (Kolombiya)
85 Mexico City (Meksika)
86 Sao Paulo (Brezilya)
87 Şanghay (Çin)
88 İstanbul (Türkiye)
89 Casablanca (Fas)
Kaynak: https://www.spotahome.com/healthiest-cities-world?utm_campaign=DonanimHaber&utm_medium=referral&utm_source=DonanimHaber
https://www.donanimhaber.com/diger-bilim-ve-teknoloji/haberleri/istanbul-dunyanin-en-saglikli-sondan-ikinci-sehri-oldu.htm
Benim neden mutsuz ve negatif enerji saçtığımı umarım anlıyorsunuzdur. Keşke ilk 10 daki ülkelerin birisinde yaşasaydım. Hayatımın en güzel zamanları bu kötü sokaklarda geçiyor. 😦
Avustralya’da yine mutsuz olursun Spank, kar mar yok o şehirlerde 😛
Benim ilacım iskandinavya ülkelerinden herhangi birisi. Hem kar ve soğuk var, hem medeniyet var hayat standartları çok yüksek, hem de her yerde park ve yeşillik. 😦
Kahire nasıl istanbulun önünde olur😩 saçmalık. Orayıda Gördüm. okadar rezil bir yer istanbuldan ileri sırada olamaz.Artniyetli yaklaşım. İstanbul 4-4 lük değil elbet ama okadarda değil!
Zaten işinize gelmeyen her şey, ya art niyet ya dış güçlerin oyunu oluyor. Orada kriterler var, o kriterlere göre puan veriliyor. Sadece tek bir kritere göre puan verilmiyor. İstanbul’un tarihi ve turistik yerleri dışı berbat. Sadece çarpık iç içe girmiş binalardan oluşan beton mahallelerle dolu.
Ozaman seni istanbuldan daha yaşanacak bir şehir olan kahireye davet ediyorum.ya mantıkmı bu şehrin istanbuldan önde olması. Yeşillik desen gram yok.işsizlik almış başını gitmiş,taciz falan desen canlı yayında muhabiri alıp götürdüler videosu bile var.nasıl bir kritermiş bu? Hem ruhsal hem fiziki olarak insanı olumsuz etkileyen faktörler çok fazla.Sonra biz medeniyetin beşiğiyiz ötüp duruyolar.nefret ediyorum şu mısırlılardandan. Hadi bizdeki beton yığınıysa bende bunlarınkine çöplük diyorum.

Arada sadece 0.45 puanlık bir fark var. Aradaki puan farkının sebebi tabloda yazıyor.
Sen bile türkiye’yi ortadoğu ülkeleriyle kıyaslıyorsun. İşte durumumuz bu kadar kötü, o kadar ülke varken gidip mısır bizi neden geçmiş diyorsun. İstanbul gibi bir şehri mahvettiler ve mahvetmeye devam ediyorlar.
Sen geçende kanal istanbul’u savunuyordun. Senin için gelişmişlik beton yapmak olduğu için ne yazsam boş yani.
Susayım diyorum da olmuyor… Spank kardeş benim çocukluğum İstanbul da geçti. Hani sen herşeyi bu hükümete buluyorsun ya, bu hükümetten önce cocukluğumda İstanbul’u pislik götürüyordu.İstanbul en temiz yıllarını yaşıyor şuan da gidip görebiliyoruz.Yani demek istedigim İstanbul mahfoldu diyorsun ya onu mahveden bu hükemet değil. Neyse aynı vatanın çocuklarıyız, atalarımız bu Cennet Vatan için onca şehitler vermiş ken ekmeğini yedigimiz suyunu içtiğimiz bu toprakları bu vatanı niye bu kadar sevmiyorsun? Niye bu kadar kötü görüyorsun? Yazım tek temiz hava konusu için değil, yazmasam da hergün takip ediyorum burayı görüyorum paylaşımlarını.İçinde deli dolu bir insan olduğunu,iyi bir insan olduğunu düşünüyorum spank senin seviliyorsun..Lütfen artık siyasete malzeme olacak konular olmasın artık burada herkesin bir tarafı, ve herkes tarafını savunmaya başlarsa gereksiz tartışmalarla birbirmizi kırarız.Bizlerin ortak noktamız hava deliliğimiz.. Umarım anlatabilmişimdir. Herkese sevgiler saygılar.
Bundan önceki hükümeti mi savunuyorum ? Bundan öncekiler kötü diye şimdikileri eleştirmeyelim mi ? Kötü gidişat devam mı etsin yani ?
24 yıldır istanbulu ve türkiyeyi aynı kişi yönetiyor, gelmiş geçmiş hükümetler diyorsun. Benim yaşım 25 ben bilmem geçmiş hükümetin hatasını. Hal hazırda 24 yıldır baştalar ve istanbul’un ve türkiye’nin hali ortada. Eskiden kötüydü diye eleştiri yapmayalım mı yanı ?
Vatanı mı sevmiyorum? Yuh be benım yazılarımdan eleştirilerimden bu sonucu mu çıkardın yani ? Vatanla hükümetin ne alakası var ? Sen önce siyasi partiyle vatanı ayırt etmesini öğren. Siyasi partiler gelip geçicidir, onlar bu vatana hizmet etmek için için oy veriliyor.
Türkiye cumhuriyetini kuranlara ayyaş diyenler gelmiş vatan millet diyor. Ben bu ülkeyi sevdiğim için zaten eleştiriyorum. Tüm devlet kurumlarını 3 kuruşa satıp betona gömdüler. Yandaş inşaat şirketlerini zengin ettiler.
Türkiyeyi soyup kendilerine saltanat kuranları eleştiriyorum. Teroristleri davul zurnayla karşılayanları eleştiriyorum. Fetöyla bir olup, TSK’ya Atatürkçü askerlere generallere komutanları hapse atanları eleştiriyorum.
Yap işlet hüplet projeleriyle devlet her yıl ne kadar zarar ediyor haberiniz var mı ? Hepsi geleceğimizden çalınıyor. Dış borçtan haberin var mı ? Ülkede üretim yok, eti meyveyi tahılı bile ithal ediyoruz.
Ayrıca dünyada teknoloji hızla gelişiyor, ona bakarsan eskiden iphone da yoktu ne yani şimdi eski hükümeti mi eleştirelim bu yüzden ?
Ozan abi bu yorumumu lütfen yayınla, söz bu konu hakkında başka bir şey yazmayacağım.
Benim kullandığım usluba bak, birde sizinkine? Ve ayrıca;(Fetöyla bir olup, TSK’ya Atatürkçü askerlere generallere komutanları hapse atanları eleştiriyorum.) Bu sözünden sonra tartışmaya gerek yok!Belli ettin kendini…
Benim uslubum sana değil, genel olarak senin gibi düşünenlere o yüzden sert yazmış olabilirim. Yalan mı ? Fetoyla el ele verip ergenekon davasıyla TSK’daki Atatürkçüleri suçsuz yere hapse atmadılar mı ? Ağzında salyalar saçarak bu davanın savcısıyım diyen zatı destekliyorsunuz işte. Şehitlere kelle diyen, Türk askerinin kafasına çuval geçirenleri savunuyorsunuz. Ben bunları eleştirdiğim için bana vatanı sevmiyorsun gibi şeyler söylüyorsun.
Asıl ben vatanımı sevdiğim için bunları yazıyorum ne zaman anlayacaksınız. Daha ne olması lazım uyanmanız için anlamıyorum.
Ozan abi bir daha yazmayacağım demiştim ama dayanamadım. Yayınlayıp yayınlamamak size kalmış.
Millet uyandı artık merak etmeyin… O eski devir kapandı. Bence sizde uyanınca batı sevdasından vazgeçin… Atatürk konusuna hiç girme ki, gördük bazı Atatürkçü geçinip Türkiye düşmanı kesimleri açık açık destekleyenleri! Lafıla Atatürkçü olunmaz. Atamızın kurduğu bu ülkeye düşman olan PKK yı koruyanlara laf at birazda.PKK ile savaşan bu hükümeti değil. Buna ne diyeceksin bakalım Atatürkçülük onun kurduğu ülkeye sahip çıkıp savunmakla olur. Biraz vicdanlı olun da iyi düşünüp cevap verin…
Bu senin uyanmış halin mi oluyor ? A haber izlemeyi acilen bırakman gerek!
pkk ile dolmabahçe ve oslo da gizlice görüşüp, masaya oturanlar kimdi ?
Açılım yapıp teroristleri davul zurnayla karşılayanlar kimdi ?
Doğu da hendekler kazanırken göz yuman kimdi ?
öcalana sayın, şehitlere kelle diyen kimdi ?
Türk askerinin kafasına çuval geçirildiğinde, baykal nota verelim dediğinde. Ne notası ? Müzik notası mı diye alay eden kimdi ?
Ben askerime leş toplatmam diyen komutanları generalleri, fetöyle bir olup balyoz ve ergenekonla hapse atanlar kimdi ?
Sen ne kadar kör bir insanmışsın böyle. Utanmadan hala chp diyor. Türkiye’yi 60 yıldır sağ partiler yönetiyor. Chp koalisyon ile başa geldiği dönemde öcalanı yakaladı ve kıbrıs harekekatı yaptı. Bu kadar kısa sürede vatana böyle büyük hizmetler yaptılar.
Ha şunuda not düşelim, daha geçen hafta hdp den 50 kişi, akp’ye geçti.
( Ozan abi, bana cevap yazdığı için cevap yazıyorum. Onun mesajı yayınlanmasa bende cevap yazmazdım. Eğer benim cevabımı yayınlamazsanız anlarım ama o zaman da lütfen onun bana yazdığını kaldırın. Bana yazdığı için cevapsız bırakamadım. )
Saygılar abi. 🙂
Ana sayfa 6 aydır sessiz. Kış gelsin artık, çossun tekrar blog.
Geçen kış blog ağlama duvarına dönmüştü. Umarım sonbahar ve kış yine kurak geçmez.
Güney Ege ve Batı Akdenizin iç kesimleri efsane bir yaz yaşıyor aslında, oralarda yaşayan birileri olsa bir şeyler karalasa burada güzel olurdu 🙂
Ben Batı Akdeniz’in iç kesiminde yaşıyorum. Lakin o yağmurlar bizim buraya hiç uğramadi.😀
Neredesiniz bilmiyorum ama şöyle bir haber var 🙂
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/elmali-sel-sulari-altinda-kaldi-uretici-perisan-oldu-40920507
Beyşehir’de yağıştan eser yok 😒😒
Kütleler Toroslar da çakılı kalıyor. Gelen kütleler üstkatman bulutu ve gücünü kaybedip ince çiseliyor geçiyor.
Perşembe ve Cuma günü yağan 140 kg yağışın üstüne bu hafta yine Çarşamba ve Perşembe günleri aşırı yağış beklentisi var. Toprak suya doygun halde sıkıntılar yaşanababilir.
Toprak doyar ama havadelisi yağışa doymaz el nino kardeşşş. 😀
İstanbul’a geri döndüm. İstanbul’a girer girmez içimi bir sıkıntı bastı, oralardan sonra burası çok kötü geliyor insana. Yolda avrupa plakalı arabalara imrenerek baktım, onlar avrupaya giderken ben yine betona ve pis sokaklara geri döndüm. 🙁
Gözlemlediğim kadarıyla İstanbul’da bu akşam poyraz kuvvetlendi ve nem oranında geçen günlere göre bir düşüş var. Ferahladık az da olsa. Bu arada dün gece saat iki civarında çok kısa ve kuvvetli sağanak geçişleri oldu. Uyanık olanlar duymuştur.
Ardahan- Bugün çekildi.



Ağrı Dağı – Bugün çekildi. Teşekkürler fotoğraf için.
Şu ağaçsız çıplak tepeleri ağaçlandırma zor olmasa gerek.Urfa ve Mardinde ağaçlandırma yapılıyorsa Ağrı gibi yaz yağışı da olan bir yer çok rahat ağaçlandırılmalı.
Ağrı Dağı sıkıntılı bir bölge üstad bu aşamada ağaçlandırmak mantıklı değil ayrıca Ağrı Dağı’nın kuzeye bakan yamaçları kısmen bölgenin en yeşil yeri.
Dua et beton dikmediklerine. 🙂
Oranın doğası öyle, bozkır da bir çeşit doğa yapısıdır. Kendi kendine bir ekosistemdir. Onun yerine yaylalardan rizelileri kovun, ev yapmasınlar.
Onun yerine yaylalardan rizelileri kovun, ev yapmasınlar.
😀 😀 😀
Ağrı Dağı diyordur, hedef ben miyim? 🙂
Fotoğrafın çekildiği yerin dahi rakımı muhtemelen 2000 mt. ye yakındır. Bu yükseltide bölgede yaklaşık ağaç sınırını oluşturur. Yani kısaca dağın etekleri dahi ağaç yetişmesine imkan vermeyecek yükseklikte. 2500-3000 mt. yüksekliklerde ağaç yetiştirmeye çalışmak ise imkansız gibi bişey.
Değerli hocam ağac yetisme sınırı doğuya gidilkçe karasallık nedeniyle yükselir kıyılara yaklastıkca deniz seviyesine yaklasır. O bölgeye yakın Kars civarında 2500 metre yükseklige sahip yerlerde soğuğa karşı son derece dayanıklı sarıcam ormanları var.
Orman üst sınırı 2800 metreye kadar çıkıyor Doğu Anadoluda fotonun çekildiği yer Doğubeyazıt ise 2000 metre bile değil.
Doğu Anadolu da dahil Türkiyenin hiç bir bölgesinde ağaç sınırı 2500 mt. nin üzerine çıkmaz. Sadece sarıçam değil Huş ağaçları da küçük korular oluşturur bu yükseltilerde. Ancak, yine de Ağrı dağı civarında gerek yükseklikten, gerekse yaz kuraklığından bu iki türün yetiştirilmesi de hiç o kadar kolay olmaz diye düşünüyorum.
Resimler çok güzel.Uzun yıllar Artvin’de kaldığımdan küçük bir düzeltme yapmak isterim.O bölgeyi iyi bilirim.İlk resim Ardahan değil Şavşat – Ardahan karayolunun Sahara dağı mevkii.Aynı zamanda Milli parktır. Artvin’i özellikle de Şavşat’ı görmeyen varsa çok şey kaybetmiştir. Gidin görün derim.Pişman olmazsınız..
Direk Ardahan olarak yazdım. 😊 (düzelme için teşekkürler) Oraları gezmek lazım, keşfetmek lazım.⚡🌳
An itibariyle Başkent
Şimşek- yıldırım eşlik ediyor. Sıcaklık 20 derece.
Rüzgar yok, nem var. Yağış bulutları ağır ilerliyor…
Eskişehir bugünü de boş geçmedi. 🙂 Orta şiddette lokal sağanak yağış var kent merkezinde.
Perşembe- Cuma Doğu Karadeniz’e efsane yağış oluşur gibi.
Samsun’u sıyırmış Üstat.🌩 Ne yağış ama ne yağış olmuş.
Arkadaşlar yanlış anlamayın hava atmak için yazmıyorum. Cumartesinden beri Bördübet’teyim, burası cennet gibi. Neredeyse hiç insan yok, doğayla iç içeyim. Deniz ve ormanın keyfini çıkarıyorum, havanın sıcaklığını hiç hissetmiyorum bile. Hafta sonu dönücem, yol üstü Salda Gölü’ne uğrayacağım.
Aslında bördübet’e gelirken salda’ya uğrayıp 1 gece gölde uyuyup ertesi gün otele gelecektim ama navigasyon beni dağ yollarına soktu. Geceydi ve annemler çok korktular, karanlık dağlardan zaten yolu da kaybettim tam bir macera oldu o gece. Oradaki yolu kapatmışlar diye böyle oldu, neyseki normal yolu buldu, dönüşte oradan gidicem.
Yazmadan duramadım, burada bir tane rus kız var. Plajdaki tüm kızları toplamından güzel, gen çok önemli bir faktör. Doğuştan şanslılar. 😍
Spank nerede bu yer ?
Bördübet golden key otel’de kaldım hocam.
Şu bunaltıcı günlerde ilaç gibi gelirdi orada olsaydık. Çamlıhemşin-Palovit Yaylası an itibari ile 9.3 derece.

Buralarda durumlar sıkıntılı hal alabilir.
Yazın en zorlayıcı günlerine girdik. Hava hasta gibi hissettiriyor insana kendini.
Daha da kötüleşmez umarım.
Gerçekten öyle aşırı kırgınlık+bahar yorgunluğu var sanki üzerimde 2-3 gündür bunun bilimsel bir tezi yada kanıtı var mı?Bilen…
Eyyam-ı bahur. Her sene evin çatısını, cephesini ayna mı kaplasam acaba dedirten günler. Rahmetli dedem, ağustosun 15’inden sonra sıcakların beli bükülür derdi. Az kaldı.
Sıcaklıkları bilmem ama şehirde betonun içine hapsolmuşların beli büküldü hocam. 😬
Son yıllarda o sıcağın beli pek bükülmüyor gibi:) Hatırlarsak,geçen yıl 20 Eylül’de İstanbul bile 40 dereceyi görmüştü.Pek çok batı ilinde 40 derece dahi aşılmıştı.Beni en çok gece sıcakları rahatsız ediyor.Minimum sıcaklıklar ve nem çok yüksek.Gerçekten rahatça yatılmıyor.
Ama o siklonik sıcaktı, arkasından hava yağışlarla güzel soğumuştu.
White Fox’a katılarak siklonik olaydaki peak değerini göz önüne almak mantıksız sonuçta kuru ve yüksek sıcaklıktaki hafif( ki bu mevzu kafamda çok karışık şuan mesela nemsiz hava en alt katmanlarda daha ağır sonuçta????FATAL ERROR) bir hava kütlesi, nemli hava kütlesiyle mukayese etmemek lazım.Ve kesinlikle genele bakılmalı.
Artık Eylül 20 ye hatta sonuna uzadı O günler 😦
Beklemiyordum ama güneydeki oluşumların enerjisinden biz de faydalandık. Dilovası olarak saat 15:00 civarı iyi yağış aldık.
Nasadan uyari gelmis.”BETONLASTIKCA SEL BASACAK.”Bir insaat muhendisligi ogrencisi olarak bunlari yasamak beni de uzuyor.
Mahalle modeli değil geniş yeşil alana sahip ve hatta gerekliyse içinden ufak bir dere geçisi planlanan projeler bunun önüne geçecek neden üzelesin ki aslında tam sizlerin işi tamamen yenilenme lazım ülke genelinde.
Oyle proje var mi be kardesim 😊 her belediye yapmio oyle seyleri
Çabayı kimseden beklememek lazım…
http://www.severe-weather.eu/news/extreme-north-of-norway-hits-30-c-up-to-32-c-at-70n/
Çok çok ekstrem küresel ısınma… mı?
Önümüzdeki günlerde İspanya ve Portekizde 50-51 derece sıcaklıklar bekleniyor her iki ülkede de rekor 47 derece.Ne kadar da Akdeniz ülkesi ve sıcaklara alışkın da olsalar baya bir insan ölümü ve orman yangını tehlikesi yüksek.
Liyakat, daha doğrusu liyakatsizlik böyle birşey arkadaşlar.

Liyakatın yerlerde olduğu doğru, ama bu haber eski, meteoroloji genel müdürü de sert bir açıklama yapıp bu haberi yalanlamıştı.
8 taş, 5 parmak ve 3 yüzük(elflere…) THANOS bunu beğendi. Müdürüm bir kere ŞIKlatayın mı, şu ekstrem olaylar artmadan 👌 😀
Baltık Denizi böyle çok uzun zamandır bu kadar ısınmamıştır. Tüm kuzey yanıyor.




Adamların Akdeniz şartlarından farkı kalmadı.
Gelen en ufak polar atak bile Polonya’yı coşturur 🙂
Keşke o coğrafyadaki ülkelerin birinde yaşasam. 😭
İyi olmuş halimizi anlasınlar biraz diyeceğim ama ucu bize muhakkak dokunuyor sonuçta 😦